Halk baraj nöbetinde: İkinci bir felaketin yaşanmaması için önlem alınmalı

ŞIRNEX - Qileban’da inşa edilen barajlardaki tehlike nedeniyle artık geceleri uyumayarak, nöbet tuttuklarını belirten Nêrweh köyü sakinlerinden İbrahim Özer, “Bu sorun basit bir sorun değil” derken, HDP İlçe Eşbaşkanı Abdullah Gün de, önlem alınmasını istedi. 
 
Şirnex’in Qilêban (Uludere) ilçesinde, Ortasu Çayı üzerinde 2009 yılında inşa edilen ve “Güvenlik Barajı” olarak adlandırılan barajlar bölge için tehlike saçmaya devam ediyor. İlçeye bağlı Kiror (Ortabağ), Belûh (Işıkveren), Robozik (Ortasu), Şiwêt (Ballı) ve Nêrweh (Taşdelen) köylerinde, barajların duvarlarında oluşan çatlaklarda sızıntı olduğuna dair oluşan tedirginliğe ilişkin açıklama yapan Şırnak Valiliği ise, çıkan haberlerin asılsız olduğunu iddia ederek, bölgede hiçbir incelemede bulunulmadı.
 
Tedbir alınmadığı için tehlikeye atılan bölge halkı, yetkililerin duyarsızlığına tepkili. 4 bin nüfusluk Nêrweh köyü de barajlardan sonra bölgede sık sık yaşanan heyelan ve düşen kayalardan dolayı oldukça tedirgin bir durumda. Köy halkı, olası bir felakete karşı gece nöbet tutmaya başladı. 
 
NÖBET TUTULUYOR
 
Köy halkından İbrahim Özer, baraj duvarının hasar görmesi nedeniyle artık geceleri uyumaktan korkar hale geldiklerini belirterek, "İnceler’den Roboski'ye 5 baraj yapıldı. Bunlar da sağlam değil. Çünkü 5 barajdan da su sızıyor. Özellikle yaşanan depremden sonra bölge halkı oldukça korkuyor. Olası bir depremde baraj patlarsa yaklaşık 10 bin kişi hayatını kaybedecek. Şuan 10 bin kişinin hayatı tehlike altında. Nêrweh, Kiror ve Robozik köyündeki insanlar artık geceleri uyuyamaz hale geldi. Bunun dışında yine köyde heyelan oluyor ve yuvarlanan kayalar evlerimizin üstüne düşüyor. Barajlar yapıldıktan sonra heyelanın dışında birde sel oluyor. Halkta huzur kalmadı. İmkan olsa köyün yarısı burada kalmaz. Köyümüzü eski yerinen taşımak istiyoruz. Artık kimse burada yaşayamaz. Köyün her yeri kapalı. Hayvancılık yapamıyoruz, ekin ekemiyoruz. Temiz olmayan baraj suyu içme suyuna karışıyor. Şimdi öyle görünmeyebilir ama gelecekte sudan kaynaklı birçok hastalık oluşabilir. Çünkü köyün etrafındaki kanalların hepsi baraja gidiyor. Şuan köyümüzde 240 ev var. Sabaha kadar uyuyamıyorlar. Barajdan mı korkalım, yoksa başımıza düşen taşlardan mı bilemez duruma geldik” diye belirtti. 
 
BAĞIMSIZ MÜHENDİSLER İNCELEMELİ 
 
Bağımsız çalışma yürüten mühendislerin köylerine gelerek, barajlarda incelemelerde bulunmasını isteyen Özer, şöyle dedi: “Bu barajları DSİ yaptı ve duvarları sağlam yapılmadı. Bu yüzden ‘tehlikeli’ diyoruz. Bu sorun basit bir sorun değil. İnsanlar korkuyor. Duvarda çatlakların oluştuğunu herkes görüyor ve her şey ortada. En kesin çözüm köyü eski yerine taşımaktır. Kendi mühendislerini gönderiyorlar. Ancak onlara da güvenmiyoruz. Çünkü doğruyu söylemiyorlar. Bu yüzden bağımsız mühendisler gelip incelemelerde bulunmalı.”
 
İKİNCİ FELAKET OLUR 
 
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Qilêban İlçe Eşbaşkanı Abdullah Gün de, söz konusu köylerde gereken tedbirlerin alınmasını isteyerek, şöyle devam etti: “Bu barajlar 5 köyümüzün üst taraflarında yapıldı. Depremden sonra ikinci bir felaketin yaşanmaması için bir an önce önlem alınmalıdır. Yetkilileri yaptıkları barajların güvenliğini almaya çağırıyoruz. Her köyün başına bir baraj düşüyor ve her bir barajın duvarında çatlaklar oluştu. Sadece bu köyde 4 bin kişinin yaşamı tehlikede. Köylüler bize ‘Ne yapalım’ diye soruyor. Baraj patlarsa tek bir kişinin kurtulma şansı yoktur. Bu hatta bulunan bütün köyler ve Hilal Beldesi dahi etkilenir. Olası bir durumda bu köyler ne yapacak? Halkta büyük bir korku var, bu yüzden yetkililer sorumluluklarını yerine getirmelidirler.”