Bütçeye şerh: AKP-MHP’nin tercihi ölümden yana

img
ANKARA - HDP, AKP-MHP’nin faiz ve silahlanma lobilerine bütçe aktardığını belirterek, bütçeye muhalefet şerhi düştü.
 
Halkların Demokratik Partisi (HDP) 2023 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifi’ne muhalefet şerhi düştü. HDP, hazırladığı şerhi “Mücadele ve kararlılıkları ile bize yol gösteren Adalet Nöbeti Annelerine” notuyla Adalet Nöbeti annelerine adadı. HDP, düştüğü şerhte, “yıkım” olarak değerlendirdiği bütçeye karşı halkı “çözüm bütçesi” etrafında kenetlenmeye ve mücadeleye çağırdı.
 
HDP’nin 91 sayfadan oluşan şerhi, “Küresel Politik Ekonominin Yakın Tarihi: Egemenlerin Dibe Doğru Yarışı”, “Bir Çöküşün Hikayesi: AKP Politik Ekonomisi”, “2023 Yılı Bütçesi: Şiddet, Seçim, Faiz Ve Rant Bütçesi”, “100. Yıla Girerken HDP: Demokratik Cumhuriyet, Demokratik Ekonomi”, “HDP Bütçesi: Halkın Ve Çözümün Bütçesi İçin Hazırız!” ana başlıkları altında hazırlandı.
 
Bütçe teklifinin, ekonomik ve siyasal sorunlara çözüm bulma yeteneğinden olabildiğine uzak olduğunun altını çizen HDP, bütçe teklifinin yasalaşması durumunda faiz lobileri, silah ve güvenlik baronları ile yandaşlarının kazanacağını, Türkiye halkları ise bir kez daha AKP-MHP idaresinde büyük kaybedeceği vurguladı.
 
REKOR BÜTÇE AÇIKLARI
 
AKP-MHP ittifakının ekonomideki yanlış tercihlerinin ekonomideki buhranı artırdığı belirtilen şerhte, “Bu süreçte enflasyon rekor kırmış, işsizlik artmış, dış borç, dış ticaret açığı ve döviz kuru tarihi seviyelere çıkmış, ekonomideki kötü gidişi durdurma adına atılan ‘yeni adımlar’ ekonomiyi içinden çıkılmaz bir sarmala sürüklemiştir. AKP-MHP ittifakının, iktidarlarının devamlılığını sağlama adına kesenin ağzını açarak seçime yönelik yaptığı harcamalar rekor bütçe açıklarını da beraberinde getirmiştir. Bu ekonomi-politik tercihlerin ülkeyi ve ekonomiyi getirdiği nokta ise neredeyse bütün uluslararası endekslerde Türkiye’yi dip noktaya taşımak ve Türkiye’yi daha mutsuz, özgürlükten mahrum, hukuksuz, hesap verilebilirlik ve şeffaflık yönünden daha sorunlu bir ülkeye dönüştürmek olmuştur” denildi.
 
BÜTÇEDE YÜZDE 155 ARTIŞ
 
Şerhte, 2023 bütçesinde harcamalar kaleminin 4,5 trilyon TL olarak açıklandığı belirtilerek, bu rakamın Türkiye’nin milli gelirinin yaklaşık dörtte birine denk geldiğine dikkat çekildi. 2023 bütçesinde 2022’yle kıyaslandığında yüzde 155,9 oranında artış olduğu kaydedilen şerhte, “Ek bütçe dahil edildiği zaman ise bu artış yüzde 56,2 olmaktadır. Hem ek bütçeye ihtiyaç duyulması hem de bütçe ödenek miktarındaki bu artışlar bize gerçek enflasyon oranlarının açıklanan resmi oranlardan çok daha fazla olduğunu, iktidarın halkı manipüle ederek kaynak transferini yoksuldan zengine doğru yaptığını açıkça göstermektedir” ifadelerine yer verildi.
 
‘YOKSULLARIN PAYINA BİRŞEY DÜŞMÜYOR’
 
Bütçenin Vergi Harcaması Tablosuna göre; 443,4 milyar lira gelir vergisi, 280,8 milyar lira kurumlar vergisi, 161,8 milyar lira KDV, 45,8 milyar lira ÖTV ve 62,3 milyar lira diğer vergiler kapsamında olmak üzere toplam 994,3 milyar lira vergiden vazgeçileceği kaydedilen şerhte, “Bu kadar büyük ödenek kalemlerine rağmen 2023 Bütçesi sadece personel ve faiz giderleri, SGK açıklarını kapatan ve görev zararı ödemelerini finanse eden mali bir tabloya dönüşmüş durumdadır. Bütçe rakamları bize iktidarın yine tercihini sermaye sınıfından yana yaptığını, büyük bir kısmını yoksulların finanse ettiği bütçeden yoksulların payına pek bir şey düşmediğini göstermektedir. Yani verginin kaynağı halk iken, verginin lehtarı halk değil sermaye sınıfıdır” diye belirtildi.
 
 ‘SEÇİMİN FATURASI YOKSUL HALKA’
 
İktidarın 2023 bütçesinde 660 milyar TL’lik bütçe açığı öngörürken, 565,6 milyar TL faiz ödeneğini sermaye sınıfına ve 468,7 milyar TL’lik ödeneği ise silahlanma lobilerine ayırdığı bilgisi verilen şerhte, şunlar kaydedildi: “Aktarılan bu devasa boyuttaki rakamlar AKP-MHP ittifakının tercihlerini hangi sınıflardan yana kullandığını, bütçeyi kimin çıkarı için inşa ettiğini açıklıkla ortaya koymaktadır. İktidar; yeni üretim ve yatırım alanları, istihdam, atama bekleyen grupların atamaları, düşük gelir gruplarının şartlarının iyileştirilmesi ve enflasyonun kontrolü için kullanılabilecek ekonomi/politik tercihler yapılabilecekken halka sırtını dönmekte ve küçük bir çıkar grubunun çıkarlarına hizmet etmektedir.  Bütçe açığı olarak öngörülen fark ise AKP’nin seçim döneminde kesenin ağzını açacağını ve bunun faturasını yine yoksul halka yükleyeceğini göstermektedir.
 
FAİZ ÖDEMELERİNDE REKOR
 
Dış politikada ‘komşularla sıfır sorun’ parolasıyla yola çıkan AKP iktidarı, geldiği noktada neredeyse bütün sınır komşularıyla sorun yaşayan bir noktaya gelmiştir. Böylece sorun alanlarını sadece kendi sınırlarına değil, sınır ötesi bölgelere de taşımıştır. İçeride ve dışarıda barışçıl politikalar yerine çatışmanın tercih edilmesi ihtiyaç duyulan kaynak miktarını artırmış, bu da hem borçlanmayı hem yüksek riskten dolayı borçlanma maliyetlerini hem de faiz giderlerini artırarak faiz ödemelerinde rekorlar kırılmasına sebep olmuştur. 2023’te öngörülen faiz ödemelerine bakıldığında tüm sosyal yardımlara ayrılan miktarın -259 milyar TL- neredeyse iki katı, reel sektöre verilen desteklerin -145 milyar TL- neredeyse dört katı büyüklüğüne erişmiş durumdadır. Keza faiz harcamaları için ayrılan ödenek 566 milyar TL ile bütçedeki üçüncü büyük ödenek konumundadır. İktidar ‘faiz karşıtı’ söylemlerine rağmen faizden kaçmamış, aksine ülkeyi sermaye için ‘faiz cennetine’ çevirmiştir.”
 
8 LİRANIN 1 LİRASI SİLAHLANMAYA
 
Bütçede “Silahlanma ve Güvenlik Harcamaları” için 469 milyar TL gibi devasa bir tutarın ayrıldığı aktarılan şerhte, 2014 yılında güvenlik harcamalarına ayrılan payın 45 milyar TL olduğu hatırlatılarak, aradaki rekor artış gözler önüne serildi. 2023 bütçesinde “Silahlanma ve Güvenlik Harcamaları”na ayrılan tutarın Cumhuriyet tarihinin en yüksek bütçesi olduğu vurgulanan şerhte, “2023 bütçesinde silahlanma ve güvenlik harcamaları; Millî Savunma Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü, Jandarma Genel Komutanlığı, Sahil Güvenlik Genel Komutanlığı, Savunma Sanayi Başkanlığı, Millî İstihbarat Teşkilatı, Milli Güvenlik Kurulu, Cumhurbaşkanlığı Yedek ve Örtülü Ödeneklerine ayrılan tutarlar bağlamında ele alınmıştır. Silah ve çatışma için ayrılan bu tutar 2023 bütçe giderinin yaklaşık yüzde 10’ununa tekabül etmektedir. Yani 2023 bütçesindeki her 8 liralık verginin 1 lirası silahlanma ve güvenlik harcamalarına gitmektedir” denildi.
 
Toplam vergi gelirinin 3 trilyon 200 milyar TL seviyesinde olduğu bilgisi verilen şerhte, AKP iktidarının 2023 yılı için tek üretiminin vergi olduğu vurgulandı.
 
‘ARTIK MIZRAK ÇUVALA SIĞMIYOR’
 
Gelinen noktada, Cumhuriyetin demokrasiyle buluşmasının bir zorunluluk olduğu aktarılan şerhte, şunlar belirtildi: “Artık mızrak çuvala sığmamaktadır. Yok sayma ve imha pratikleri başarısızlıkla sonuçlanmıştır. Demokratik cumhuriyetin inşası bir zorunluluk olarak kendisini dayatmaktadır. Süreç, toplumsal gerçekliğin tüm alanlarında gerçek ve yapısal çözüm projelerinin ortaya konmasını zorunlu kılan bir süreçtir. Ekonomi de bunların başında gelmektedir. Türkiye’deki üçlü politik yapılaşma pek çok alanda olduğu gibi ekonomi alanındaki bakışa ilişkin de ciddi farklılıkları ifade etmektedir. Statükocu blokun, restorasyoncu muhalefetin ve gerçekten demokratik değişim isteyen üçüncü tarafın ekonomiye ilişkin duruşları arasındaki farklılık yapısal boyuttadır. HDP olarak her iki bloktan da başka bir ekonomi öneriyoruz. ‘Demokratik Ekonomi’ yaklaşımını savunuyoruz. 24 Ocak Kararlarına kadar izi sürülebilecek olan ve türlü biçimleriyle pratiğe geçirilen neoliberalizmin ideolojik arka planının teorik eleştirisini gerçekleştirerek ekonominin de demokratikleştirilmesi gerektiğini düşünüyoruz.”
 
‘YAPILMASI GEREKEN ÖNCELİKLERİ DEĞİŞTİRMEK’
 
Mevcut sistemin, sadece bir avuç ayrıcalıklı kesimin yararına olduğu ifade edilen şerhte, “Oysa emeğiyle geçinen yurttaşların, işçilerin, köylülerin, çiftçilerin, kamu çalışanlarının ve esnafın, refahın eşitçe paylaşıldığı bir hayat sürmesi mümkündür. Bunun için yapılması gereken ekonominin yapısını ve önceliklerini değiştirmekten ibarettir. HDP olarak ekonomide tercihleri ve yapısal öncelikleri değiştirerek ve yeni bir mülkiyet, üretim, mübadele ve tüketim ilişkileri kurarak bunu gerçekleştirebileceğimizi savunuyoruz” diye belirtildi.
 
ÇÖZÜM ÖNERİLERİ
 
Şerhte, “İktidarın tercihlerinin değiştirilmesi ve halkın refahını arttıracak adımların atılması için 2023 Merkezi Yönetim Bütçesi tercihlerinde birtakım değişiklikler yapmak amacıyla bütçe görüşmeleri esnasında parti olarak her bakanlıkla ilgili önemli sorunların çözülmesi adına önergeler verdik” notu düşürülen şerhte, verilen önergelerde yer alan çözüm önerileri şöyle sıralandı:
 
* Küçük ve orta ölçekli çiftçilerin borçlarını kamunun üstlenmesi için 100 milyar TL,
 
* Kredi borçlarının sadece faizlerinin değil anaparasının da silinmesi ve geri ödemeli burs yerine karşılıksız burs verilmesi için 50 milyar TL,
 
* Kamu yurtlarının artırılarak barınma sorununun çözülmesi ve yeterli beslenmenin ücretsiz sağlanması için 20 milyar TL,
 
* Ev eksenli çalışan kadınların sağlık sigortalarının yapılması için 20 milyar TL,
 
* Anadilinde eğitim için yeterli alt yapının oluşturulması için 10 milyon TL,
 
* 1 milyon küçük esnafa hibe sağlanması için 50 milyar TL,
 
* Kamu binalarının ve konutların depreme dayanıklı hale getirilmesi için 100 milyar TL,
 
* Dar gelirli yurttaşlara doğalgazın ücretsiz sağlanması için 100 milyar TL,
 
* En düşük emekli maaşının 8 bin TL olması için 300 milyar TL,
 
* Ataması yapılmayan 200 bin öğretmenin ataması için 50 milyar TL,
 
* Kamusal hizmet veren azınlık okulları için 100 Milyon TL,
 
* Okullarda günde bir öğün ücretsiz yemek çıkarılması için 40 milyar TL,
 
* Engelli istihdam kotasının yüzde 10’a çıkarılması.
 
‘AKP-MHP’NİN TERCİHİ ÖLÜMDEN YANA’
 
Sıraladıkları önerilerin bütçe görüşmeleri sırasında “totaliter yönetim anlayışına” sahip AKP-MHP oylarıyla reddedildiği belirtilen şerhte, “85 milyon insanın hayatına değecek/değiştirecek bu önergelerimizin toplamı sadece 810 milyar TL’dir. Yani AKP-MHP ittifakı faiz ve silahlanma lobilerine aktardığı bütçenin yalnızca üçte ikisini halk için ayırsa ve şiddet yerine demokratik çözümü tercih etse 2023 yılı 85 milyon insanın daha güvenli, daha sağlıklı, daha huzurlu bir şekilde yaşaması sağlanabilecekti. Fakat AKP-MHP ittifakı tercihlerini halktan yana değil yandaştan, sermayeden ve ölümden yana kullanmaktadır. HDP olarak ifade ediyoruz ki; toplam bütçe harcamalarının sadece beşte biriyle yönetimde olduğumuz ilk bütçe teklifinde 85 milyon insanın hayatını kolaylaştıracağız. Adil bir vergi düzenini, üreten ekonomiyi ve hakça dağıtım programını hayata geçireceğiz” vurgusu yapıldı.
 
MA / Zemo Ağgöz