İSTANBUL - Zamların etkisi derinleştikçe vatandaşın tepkisi büyüyor. Kuru ekmeğe muhtaç hale geldiğini belirten Fatih sakinleri, “Türkiye daha iyi olacak dediler. Biz de aldandık oy verdik. Her şey daha kötü oldu. Bin kere pişmanım oy verdiğime” dedi.
Döviz kurundaki dalgalanmalardan kaynaklı gelen zamlar gün geçtikçe vatandaş üzerindeki etkisini daha derinden hissettiriyor. Zamlarla beraber insanların hükümete olan öfkesi de artıyor. Ev emekçileri, evin ve çocuklarının geçimini sağlayamamaktan, esnafı, inşaatçısı, şoförü iş yapamamaktan dertli. Fatih’te pazara giden yurttaşlar elleri boş döndüklerini belirtirken, küçük esnaf siftahsız kepenk kapattığını dile getiriyor.
‘BU FİYATLARA SATIŞ YAPMAYA GÖNLÜM EL VERMİYOR’
Ucuzluk Pazarı dükkânı olan Yunus Çetin, gelen zamlardan dolayı artık A4 kâğıdı bile satamaz hale geldiğini belirtti. Okulların açıldığına dikkat çeken Çetin, “Defterin fiyatı 3,5’tan 7’ye çıktı. Haberlerde bir bakan çıkmış ‘çok normal fiyatlar’ diyor. Vicdansız hiç mi düşünmüyorsun bu insanları? Bu fiyatlar nasıl normal olur. Bu söylemler insanın ağrına gidiyor artık” sözleriyle tepki gösterdi. Gelen zamlardan şikâyetçi olan Çetin, “Şuan çoğu eşyayı alıyorum, satıyorum. Sonra gidip yenisin alırken sattığım fiyata ürün alıyorum. Artık zamları kafamıza göre yapıyoruz. Her şeye zam geldi. Neye ne kadar zam geldiğini insan şaşırıyor. 1 pet 1 liraydı. Şuan tanesi olmuş 2,5 lira. El insaf!” dedi. Çetin, sözlerini şöyle tamamladı: “Fiyatlar o kadar yüksek ki gönlümden bir şey alıp satmak gelmiyor. Çok üzülüyorum. Bu vatandaşa yazık değil mi? Asgari ücretle geçinen biri bu fiyatlarla nasıl baş etsin.”
‘ÇOCUKLARIMIZI MUTLU EDEMİYORUZ’
Ev emekçisi Hadra Boğaç da, artık geçinmenin çok zor olduğunu dile getirerek, “Dün pazara gittim. 150 TL vardı üstümde ama hiçbir şey alamadım. Eskiden 50 TL ile eve poşet poşet gelebiliyordum” diye konuştu. Eşinin çanta yaptığını aktaran Boğaç, “Dolar üzerinden iş yaptıkları için aylardır iş yapamıyor” dedi. Üç çocuğunun olduğunu belirten Boğaç, “Şimdi okul zamanı. Okul masraflarını nasıl karşılayacağız diye düşünüyorum. Çocuklarımızı artık mutlu edemiyoruz. Onlara hiçbir şey alamıyoruz. Kirayı bile ödeyemez hale geldik. Faturaları zor bela ödüyoruz” ifadelerini kullandı.
‘KURU EKMEĞE MUHTACIZ ARTIK’
Boğaziçi Elektrik Dağıtım Anonim Şirketi’nde (BEDAŞ) çalışan Mürsel Yılmaz da, zamlardan çok kötü etkilendiğini artık bir kilo domates alacak gücünün bile kalmadığını söyledi. Zamlar geldikten sonra çalıştığı iş yerinden 20-25 kişinin işten atıldığının bilgisini veren Yılmaz, şöyle devam etti: “Bu ay sonunda bizim de işimize son verecekler. Sıra bize geldi. İyi kötü evimize ekmek götürebiliyorduk. Artık o da olmayacak.” Kuru ekmeğe muhtaç hale geldiğini söyleyen Yılmaz, “Her şey çok pahalı oldu. Kiralar yükseldi. Üstesinden gelemiyoruz zamların. Çöp toplayacağız” diye belirtti.
‘ALDANDIK OY VERDİK HER ŞEY DAHA KÖTÜ OLDU’
AKP tarafından kandırıldığını ifade eden Yılmaz, “Türkiye daha iyi olacak dediler. Eskileri kötülediler. Bizi hep aldattılar Biz de aldandık oy verdik. Ama hiç iyiye gitmedi. Daha da kötü oldu” dedi. 10 sene önce Tokat’ta çiftçilik yaptıklarını dile getiren Yılmaz, tepkisini şöyle sürdürdü: “Köyümüzde çiftçiliği bitirdiler. Çiftçilikten para kazanıyorduk. Bir faydamız vardı ama her şeyi bitirdiler. Buralara geldik. Burada da bu durumlarla karşılaştık. Can güvenliğimiz yok Suriyelilerden dolayı. Huzurumuz kalmadı. Bin kerede pişmanım oy verdiğime. Başkada diyecek bir şeyim kalmadı. Helal kazancımızı mahvettiler. Hakkını aramak suç haline geldi bu ülkede. Bir daha oy vermem.”
Röportaj bittikten sonra umarım bu söylediklerim başıma bir iş açmaz diyerek kaygısını dile getiren Yılmaz, “Ben zaten bükülmüş bir ağacım benim hangi dalımı kıracaklar ki. Korkmuyorum artık” dedi.
‘DİLERİM DAHA DA BETER OLUR HER ŞEY’
İsmini vermek istemeyen bir yurttaş ise, eskiden babasının hamallık yaparak dört çocuğu rahatlıkla geçindirdiğini ama kendisinin şuan çocuklarını geçindiremediğini ifade ederek yaşadıklarına tepki gösterdi. Tarım ülkesinde yaşadığımızı hatırlatan yurttaş, şunları söyledi: “Yaz ortasında 4 TL’ye domates yiyoruz. Sen daha neyi sorguluyorsun. Sorun herkesin kendini düşünmesi halkı düşünen yok ki. Yüzde 40 zam gelmiş dilerim yüzde 200 zam gelir. Daha beter olsunlar inşallah. Onlar getirdi başımıza bunları.”
MA / Servet Karaduman