İSTANBUL- Sınıf Tavrı, gerçekleştirdiği kurultayda, “işyeri komitelerinde örgütlen” kampanyası yürüteceklerini belirterek, “Hak gasplarının önüne geçmek için ‘Alo İşçi Hattını’ hayata geçireceğiz” kararı aldı.
Sınıf Tavrı, işçiler arasında mücadele birliğinin sağlanmasına yönelik oluşturduğu “Yeter söz işçinin” kurultayı ile Bostancı’da bulunan Birleşik Metal İş Sendikası (BMİS) Genel Merkezi’nde bir araya gelerek 17 maddeden oluşan sonuç deklarasyonunu açıkladı.
Kurultaya, Cargill, Flormar, 3’üncü Havalimanı işçileri başta olmak üzere birçok gazeteci, akademisyen ve aydın katıldı. “İşçiler birleşin, iktidara yerleşin” ve “İşçilerin birliği sermayeyi yenecek” sloganlarının sık sık atıldığı salonda, demokrasi mücadelesinde yaşamını yitirenler için saygı duruşu yapıldı.
İşçilerin direnişini konu alan bir video izlendikten sonra birçok iş kolundan işçi yaşadıkları sıkıntıları anlattı.
‘KUŞATMA KIRILMALI’
Toplantıda konuşan Sınıf Tavrı Yönetim Kurulu Üyesi Avukat Erkan Kılıç, Türkiye işçi sınıfının birikimleriyle var edilmiş ne varsa tüm kamu işletmeleri ve sermaye sınıfına peşkeş çekildiğini belirtti. Yer altı ve yer üstü kaynaklarının savaş ganimeti gibi dağıtıldığına dikkat çeken Kılıç, şöyle devam etti: “Sermaye sınıfı, işçi sınıfı üzerindeki kuşatmasını sarı ve yandaş sendikalarla perçinliyor. Direnen sendikalar ise içeriden ve dışarıdan dönüştürülmeye çalışılıyor. Türkiye işçi sınıfını sömürüye ve yoksulluğa mahkum eden bu düzene karşı mücadele etmek için yan yana geldik. Bu kuşatmanın mutlak bir şekilde kırılması gerektiğini düşünüyoruz. Nasıl ve neyi hedef alarak kıracağımızı bu kurultayla biraz daha tartışacağız.”
‘GECELERİ AÇ YATILMAYAN BİR ÜLKE İSTİYORUZ’
Sömürüye, işçi sınıfının örgütlü mücadelesinin karşı koyabileceğini vurgulayan Kılıç, “Sahte umutlara kapılmadan ve kurtarıcı beklemeden kendi göbeğimizi kendimiz kesmek zorundayız. Bizim ne istediğimiz belli. Biz; eşitlik, özgürlük, sömürülmeyen ve geceleri aç yatılmayan bir ülke istiyoruz. Biz emekçi cumhuriyet istiyoruz. Ve bunu sağlayacak yegane gücü işçi sınıfının oluşturduğuna inanıyoruz. Sınıf Tavrı da işçi sınıfını örgütlemek ve işçi sınıfının çıkarlarını toplumsal alana taşımak için yan yana geliyor” diye konuştu.
‘ANAYASANIN KİMLİĞİ YOKTUR’
Ardından söz alan iktisatçı Prof. Dr. İzzettin Önder de kapitalist sistemin geliştikçe iki hastalıktan mustarip olduğunu belirterek, “Birincisi; monopolleşme, ikincisi ise finansallaşmadır. Bunlar aynı şeyler değildir. İşin garibi kapitalistler, aynı zamanda sıkıntı yaşayan merkezden sıkıntıyı çevreye aktarmaya çalışırlar. Biz şuan çevredeyiz. Bunu kabul etmek mecburiyetindeyiz. Bu durumda Anayasa’ya bakmak durumundayız” diye konuştu.
Anayasa’nın kimliğinin olmadığını sözlerine ekleyen Önder, “Anayasa’nın kimliği, sosyal devlet olması ya da laik olması değildir. Bunlar üst yapılardır. Anayasa’nın kimliği mülkiyet ilişkileri sistemi üzerinedir. O sistem belirlendikten sonra bütün üst yapılar hukuk, din ahlak ve aile yapıları gibi yapıların hepsi ortaya çıkar. Kadın cinayetlerine bakın. Bunlar rastlantısal değil. Çünkü üst yapı eril bir yapıyı ortaya koyuyor. O eril yapı da sermayede emri ortaya koyduğu gibi emekçiye, aile ve arkadaşlık ilişkilerinde hatta yaşamımızın birçok alanında eril yapıyı doğuruyor. Bunlar kapitalist sistemin semptomlarıdır. O yüzden sisteme bakmadan mücadelede yol alınacağını düşünmüyorum. Bu mücadelenin bu minvalde yürümesi gerekir” ifadelerini kullandı.
‘İŞ YERİ KOMİTELERİNDE ÖRGÜTLENECEĞİZ’
Daha sonra söz alan Sınıf Tavrı Üyesi Ercihan Gürülgüz, 17 maddeden oluşan Sınıf Tavrı kurultay sonuç deklarasyonunu okudu.
Deklarasyonda yer alan önemli başlıklar şöyle:
* Sınıf Tavrı, kriz koşullarında işçi sınıfının siyasal ve toplumsal bakış açısını içeren ‘İnsanca bir yaşam için Eşitlikçi Düzen Programı’ ile sermayenin karşısına çıkılacak.
* Özelleştirmelere karşı kamulaştırma programıyla mücadele karar altına alınacak.
* Belirli bir takvim dahilinde ‘işyeri komitelerinde örgütlen’ kampanyası yürütülecek.
* Hak gasplarının yaygınlaştığı ve ‘kural’ haline gelmesine karşı işçi sınıfının güçlü bir dayanışma merkezine sahip olması için ‘Alo İşçi Hattını’ hayata geçireceğiz.
* Kadınlara dayatılan esnek ve güvencesiz çalışmaya karşı mücadele edeceğiz.”
Yönetimde görev alanların belirlenmesiyle kurultay son buldu.