Haber-Sen: TRT fiilen şirkete dönüştürüldü

img

İSTANBUL/DİYARBAKIR- TRT'nin 703 No'lu KHK ve Cumhurbaşkanlığı Kararnameleri ile fiilen şirkete dönüştürüldüğünü belirten Haber – Sen yöneticisi Deniz Salmanlı, "TRT halkındır ve halka hizmet etmek zorundadır" dedi. 

 
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu'na (KESK) bağlı Basın Yayın İletişim ve Posta Emekçileri Sendikası (Haber-Sen), Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) Dünya Televizyon Günü'nde Harbiye'de bulunan TRT İstanbul Müdürlüğü önünde basın açıklaması yaptı. "TRT halkındır" pankartının açıldığı eylemde, "Yaşasın özerk, demokratik, katılımcı TRT mücadelemiz", "TRT, TRT olalı böyle zulüm görmedi", "Sanatçıma dokunma" dövizleri taşındı. 
 
'BİN 800 KİŞİ MESLEĞİNDEN KOPARILDI'
 
Basın açıklamasını Haber-Sen 5 No'lu Şube Sekreteri Deniz Salmanlı okudu. TRT'nin Anayasa'da ve yasasında özerk ve tarafsız bir kamu hizmeti yayıncısı olarak tanımlandığını belirten Salmanlı, TRT'nin son yapılan yasa değişikliğiyle "tek adam"ın kontrolüne girdiğini söyledi. TRT'nin özellikle seçim döneminde tarafsızlığını yitirerek, fiilen iktidarın yayın organına dönüştürüldüğüne dikkat çeken Salmanlı, "703 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ve sonrasında çıkarılan Cumhurbaşkanlığı kararnameleri ile hukuken de kamu hizmeti anlayışıyla hizmet sunması gereken bir yayın kurumu olmaktan çıkarıldı. 703 sayılı KHK ile TRT’de emekliliğe teşvik ve 'İstihdam Fazlası Personel'in diğer kamu kurumlarına gönderilmesinin yolu açıldı. TRT kapatılmıyor, küçültülmüyor ve özelleştirilmiyor ama 'İstihdam Fazlası Personel' yaftasıyla deneyimli, bilgili, birikimli TRT emekçilerine 'Ya emekli ol ya da diğer kamu kurumlarına git' denilerek baskı kuruluyor. Ve şu anda yaklaşık bin 800 kişi bu baskılar karşısında emekliliğini isteyerek yıllarını verdikleri kurumlarından, mesleklerinden koparıldı" diye konuştu. 
 
'TRT FİİLEN ŞİRKETE DÖNÜŞTÜ'
 
TRT'nin kamu hizmeti yayıncılığından giderek uzaklaştığına vurgu yapan Salmanlı, TRT'nin 703 No'lu KHK ve Cumhurbaşkanlığı Kararnameleri ile fiilen şirkete dönüştürüldüğünü vurguladı. Gelirlerinin yüzde 80’inden fazlasının halktan toplandığının altını çizen Salmanlı, "TRT öncelikle halkındır ve kamu hizmeti yayıncılığı yapmak, halka hizmet etmek zorundadır. Tek sorumluluğu halka karşıdır. Kamu kurum ve kuruluşlarının, kamu hizmetlerinin özelleştirildiği, kamu emekçilerinin şirket çalışanlarına dönüştürülerek güvencesiz istihdamın, hakim istihdam biçimi haline getirilmek istendiği, emeğe yönelik saldırıların OHAL’den istifade ve yeni rejimde her geçen gün arttığı bir ortamda TRT’ye yönelik bu saldırı kamuda yaşanan dönüşümün bir parçasıdır. 11. Kalkınma Planı çerçevesinde hazırlanan 'Kamuda İnsan Kaynakları Çalışma Raporu'nda kamuda istihdam şekli olarak önerilen ‘Özel Hukuk Hükümleri’ne göre istihdam, TRT’de uygulanmaya başlanmıştır. Ve tüm kamu emekçilerine yaygınlaştırılması gündemdedir. TRT açıktır ki bir pilot uygulamadır. Bu nedenle TRT’de yaşanan tasfiyelerin, dönüşümün, şirketleşmenin durdurulması toplum yararına, kamusal hizmet ve kamucu anlayışın korunması adına kritik bir eşiktir" ifadelerini kullandı. 
 
Salmanlı, taleplerini şöyle sıraladı: 
 
"* TRT, Anayasa ve yasasında belirtildiği üzere özerk ve tarafsız bir kurum olmalı. 
 
* Kamu hizmeti anlayışı ile yayın yapmalı.
 
* Kasasına giren her kuruşun nereye, nasıl harcandığının hesabı verilmeli.
 
 * İstihdam Fazlası Personel var denilmesine rağmen, lağvedilen bakanlıklardan ve diğer kurumlardan TRT’ye geçişlerin nedenleri açıklanmalı.
 
* Çalışanlarının zorla emekli edilmesi, İstihdam Fazlası Personel adı altında başka kurumlara gönderilmesi, Özel Hukuk Hükümlerine Tabi Personel gibi yeni istihdam şekilleriyle güvencesiz bırakılması uygulamalarına son verilmeli."  
 
DİYARBAKIR 
 
KESK, DİSK, TTB, TMMOB, ulusal ve uluslararası gazeteci örgütlerinin de içinde bulunduğu sivil toplum örgütleri, "TRT'de tek ses, tek renk değil kamu hizmeti yayıncılığı istiyoruz" şiarıyla Yenişehir ilçesinde bulunan Türkiye Radyo Televizyon (TRT) Kurumu Diyarbakır Müdürlüğü önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. STÖ temsilcileri ve üyelerinin katıldığı eylemde, "TRT halkındır! Kamu hizmeti yayıncılığının terk edilmesini, yeni istihdam modellerini, emekçiye uygulanan mobinge, şirketleşmeyi, teksesliliği reddediyoruz" yazılı pankart açıldı. Basın açıklamasını KESK’e bağlı Haber-Sen Şube Sekreteri Sabri Gündüz yaptı. 
 
Gündüz, TRT'nin, 703 sayılı kanun hükmünde kararname (KHK) ve sonrasında çıkarılan Cumhurbaşkanlığı kararnameleri ile hukuken de kamu hizmeti anlayışıyla hizmet sunması gereken bir yayın kurumu olmaktan çıkarıldığını belirtti. Uzun yıllardan beri kamu hizmeti yayıncılığından giderek uzaklaşan TRT'nin artık fiilen şirket olduğunu belirten Gündüz, “Dahası şirket kurma, satın alma ve ortak olma düzenlemesi genişletilmiş ve TRT'nin tüm işlerinin şirketler aracılığıyla yapılmasının önü açılmıştır" dedi. 
 
KAMU HİZMETİ ANLAYIŞI
 
Gündüz, gelirlerinin yüzde 80'inden fazlasını halktan toplayan TRT'nin, öncelikle halkın olduğunun altını çizerek, TRT'nin kamu hizmeti yayıncılığı yapması gerektiğini ve halka hizmet etmek zorunda olduğunu söyledi. TRT'nin anayasa ve yasasında belirtildiği üzere özerk ve tarafsız bir kurum olması gerektiğini dile getiren Gündüz, şu çağrılarda bulundu: "TRT'nin kamu hizmeti anlayışı ile yayın yapmalıdır. Kasasına giren her kuruşun nereye, nasıl harcandığının hesabının verilmelidir.  İFP (İstihdam Fazlası Personel) adı altında başka kurumlardan TRT'ye geçişlerin nedenlerini açıklamalıdır.  Çalışanların zorla emekli edilmesi, İFP adı altında başka kurumlara gönderilmesi gibi yeni istihdam şekilleriyle güvencesiz bırakılması uygulamalarına son verilmelidir."