İZMİR – Torbalı ilçesinde sabahtan akşama kadar çalışmak zorunda kalan tarım işçileri, aldıkları yevmiyelerin yetmediğini belirterek, “Türkiye’de üretim olmadığı için artık tarım işçiliği dahi yapamayacağız” dedi.
Tarım işçiliğinin en fazla yoğun olduğu Ege bölgesine mevsimlik işçi olarak gelen işçilerin çalışma koşulları her geçen gün ağırlaşıyor. İzmir’in Torbalı ilçesinde bulunan tarlalarda çalışan işçiler, gün doğumundan gün batımına kadar güvencesiz ve düşük ücretle çalışmak zorunda kalıyor. Sabah 06.00’da evlerinden çıkan işçiler, 07.00’de iş başı yapıyor. Kahvaltı yapmadan işe koyulan işçiler çamur ve soğuklarda çalışmanın karşılığı olarak 40 ila 50 TL arasında bir ücret alıyor. Akşama kadar dizleri üstünde veya oturarak çalışmak zorunda kalan işçilerin başlarında ise dayı başı denilen bekçiler sürekli duruyor. İşçiler emeklerinin karşılığını alamadıklarını belirtiyor.
‘GEÇİMİMİZİ SAĞLAYAMIYORUZ’
Urfa’nın Siverek ilçesinden 4 yıl önce ekonomik sebeplerden dolayı göç etmek zorunda kalan Ramazan Sultanoğlu, 4 çocuğu ve eşi ile beraber tarım işçiliği yaptığını söyledi. Kışın pırasa, lahana, karnabahar ve brokoli gibi ürünleri topladığını belirten Sultanoğlu, “Ailem ile beraber geldim. Buradan kazandığım bize yetmiyor. Aç kalacağımıza mecburen düşük ücretlere çalışıyoruz. Geçimizi sağlayamıyoruz. Mecbur olmasak zaten bu halde çalışmazdık. Bir oğlum öğrenci, evim kira, elektrik ve su, bana yetmiyor. Dayı başları artık bizim yerimize ucuz iş gücü çalıştıracak ve sömürecek Suriyeli işçileri alıyorlar. Bize 40 TL veriyorlar onlara 20 TL veriyorlar. Burada dayı başlarından bazen hakarete maruz kalıyoruz. Normalde 50 TL’ye çalışıyoruz ama dayı başları kişi başı 10 TL aldıkları için bize 40 TL kalıyor” dedi.
‘ÜRETİM YOK’
Türkiye’deki ekonomik krizi iliklerine kadar hissettiklerini belirten Sultanoğlu, markete dahi gidip alışveriş yapamadıklarını söyledi. Sultanoğlu, krizin en fazla tarlalardaki ürünlere yansıdığını vurgulayarak şunları söyledi: “Buradan toplanan pırasalar komisyoncuya gidene kadar kilo başı 3 TL oluyor. Mazotunu da hesaplarsan üretici bize verdiği parayı bile doğru düzgün çıkaramıyor. Üretim bitti. Kimse artık tarım işçisi almıyor. Burada bin bir zorluk çekiyoruz. Emeğimizin karşılığını alamıyoruz. Ekonomik olarak Türkiye, Suriye gibi bir hayat yaşıyor. Ben 7 defa ameliyat oldum. Eşim sabahtan akşama kadar suyun içinde bu işi yapıyor. 600 TL kira veriyoruz. Elektrik, su 200 TL. Çocuğum okuyor öğrenci ona gönderiyorum. Toplamda aldığım para bin 200 TL. Yakında işsiz kalacağız bakalım. Her sene çalışmak için mevsimlik tarım işçileri gelirdi. Şimdi o bile yok. Artık üretim yok.”
‘YAKINDA İŞSİZ KALACAĞIZ’
Sabah gün doğmadan traktöre binip akşam karanlığına kadar çalıştığını dile getiren Fahri Ezilmez, 5 sene önce Urfa’nın Siverek ilçesinden ekonomik nedenlerden dolayı göç ettiğini söyledi. Çocukluğundan beri sürekli mevsimlik tarım işçiliği yaptığını ve Türkiye’nin her yerinde çalıştığını ifade eden Ezilmez, bir kızının öğretmen olduğunu belirterek atanamadığı için kendisiyle beraber tarlada çalıştığını vurguladı. Ezilmez, günlük 50 TL aldıklarını ifade ederek, ekonomik krizden dolayı artık tarım işçiliğini bile zar zor bulup çalıştıklarını belirtti.
Bugüne kadar birikim dahi yapamadığını aktaran Ezilmez, “Ekonomik kriz yok diyorlar. Üretici geçim sağlayamıyor işçiye nasıl versin. Pırasalardan geçim sağlanamıyor. Ekstra bir iş yapamıyoruz. Emekli olamıyoruz. Eşim ve kızım ıslak ıslak ürünlerin içine çalışıyor ve eşim hasta. Mecbur olduğumuz için çalışıyoruz. Mecbur olmasak kimse çalışır mı? Devlet sağ olsun bizi bu hale soktu. Her şey pahalı işçi parası ucuz. Geçen seneye kadar 400 TL kira veriyorum. Şimdi 600 veriyorum. Burada tarım işçilerinin gelmesine yakın kira fiyatları tavan yapıyor. Tarla fiyatları ürün fiyatları düşüyor. 17 yılda Türkiye’de üretim bitti. Yakında işsiz kalacağız. Üretici haklı aslında tarım işçilerini taşıyan otobüs ve minibüslere plaka veriliyor. İzmir’in görülmeyen yerlerinde ise böyle bir plaka verilmiyor. Böyle bir plaka verilmediği için biz de minibüs içinde trafiğe yakalanmamak için kaçıyoruz. O kadar işçi ile trafiğe yakalanmamak için sürekli kazalar oluyor. Maalesef Türkiye’de tarım işçilerine yönelik kimse bir şey yapmıyor” dedi.
MA / Ruken Demir