MERSİN – Mersin'de geçim derdi nedeniyle seyyar satıcılık yapan yurttaşlar, belediye zabıtaları ve pazar esnafının hedefinde olduklarını belirterek, “Geçim derdinden dolayı seyyar satıcılık yapmak zorundayız. İş yok, güç yok, fabrika yok. Yetmiyor” diyerek durumlarını özetledi.
Mersin’in Akdeniz ilçesine bağlı 3'üncü Bölge Pazarları yakınlarında seyyar satıcılık yapan emeklilik yaşına gelmiş yurttaşlar, pazar esnafı, AKP’li Akdeniz Belediyesi ve MHP’li Toroslar Belediyesi zabıtalarının hedefinde. Belediyelerin pazarlarına bağlı bulunmadıkları gerekçesiyle pazar yakınlarını işgal ettikleri için sürekli pazardaki esnafın sözlü ve fiziki saldırıları ile karşılaşan seyyar satıcılar, her ne kadar pazar alanının uzağında tezgah açsalar da esnafların şikayeti üzerine zabıtalar tarafından hedef alınıyor. Seyyar satıcılar, “Bu işi yapmak zorundayız. Bize çözüm bulsunlar” diyerek düştükleri duruma tepki gösteriyor.
‘EYT’LİYİM MECBURUM’
Yaklaşık 5 yıldır ürettikleri ürünleri pazarlarda satarak geçimini sağlayan Hüdaverdi Akdoğan (51), pazarcıların belirlediği pazar alanının yaklaşık 100 metre uzağında tezgah açmalarına rağmen hedef gösterildiğini dile getirdi. Akdoğan, “Biz seyyar satıcılar geçim derdinden dolayı bu işi yapmak zorundayız. Yaptığımız iş yasal değil biliyoruz ama bu işi de yapmaktan başka çaremiz yok. Tamamen çaresizlikten yapıyoruz. Kendi aramızda imza dahi topladık ama nereye vereceğimizi bilmiyoruz. Bu sorunu belediyelerle çözmek istedik ama onlar kapılarını dahi açmadılar. Bizimle görüşmek istemediklerini söylediler. Bize ‘polis ve zabıta getirir sizi kaldırırız’ diyorlar. Başka bir geçim kaynağım yok. Ben emekliliğimi bekliyorum EYT’liyim. Mecburum anlayacağınız. Bu işi yapmazsam evde kalıp duvar mı yiyeceğiz. Özelliklede Toroslar Belediyesi bizimle uğraşıyor” şeklinde konuştu.
‘BİZİ DE PAZARCI OLARAK GÖRSÜNLER’
Belediyenin ve pazar esnafının artık kendilerini de bir pazarcı olarak görmelerini istediğini vurgulayan Akdoğan, konuşmasını şu şekilde noktaladı: “Bizi de pazarcı olarak görsünler artık. Belediye ister bizden işgaliye olarak her gün para alsın isterse de bize pazara olan uzaklığı belirlesin biz de tezgahımızı orada açalım. Biz birlikte yaşamayı öğrenmeliyiz. Belediyelerin gelip buradaki durumu analiz ederek bize yardımcı olması lazım. Bizi tanısınlar. Bizi nasıl değerlendiriyorlarsa değerlendirsinler. Biz burada tezgah açmak zorundayız hepsi bu."
‘KOVACAKLARINA YER GÖSTERSİNLER’
Mehmet Denizli (61) adındaki bir başka seyyar satıcı da, belediye zabıtları tarafından kendilerine para cezası verildiğini hatta araçlarını dahi kaldırdıklarını aktardı. Zabıtaların kendilerine, “Siz pazarcıların ekmeğini bölüyorsunuz” dediğini aktaran Denizli, “Bizi kovacaklarına yer göstersinler. Biz seyyar satıcılara gösterilen 100 metrelik alanının daha da ötesinde yaklaşık 200 metre uzağındayız. Ben üç çocuk okutuyorum. Bu işi yapmazsam o çocukları neyle okutacağım. Emekliyim aldığım emeklilik ücreti de bin 60 TL. Aldığım bu ücret kime yetecek. 28 senedir pazarların yakınlarında seyyar satıcılık yapıyorum. Biz seyyarcılardan gelip artık 3 lira mı 5 lira mı ne alacaklarsa gelsinler verelim ama bize karışmasınlar. Biz üstümüze düşen hakka razıyız. Yapacağımız iş yok, çalışacak fabrika da yok. Biz ne yiyip ne içeceğiz ki. Biz bu saatten sonra hırsızlık mı yapalım. Benim maaşım bana yetseydi benim ne işim olurdu bu saatten sonra. Bize bir çözüm bulsunlar” diye kaydetti.
Gürgün Kılıçarslan adındaki seyyar satıcı da 30 yıldır seyyar satıcılık yaptığını dile getirerek, karşılaştıkları duruma tepki gösterdi. Kılıçarslan, "Şimdi diyoruz ki bize karışmayın bize yer gösterin biz oraya tezgah açalım. Başka türlü olmaz çünkü bu işi yapmak zorundayım” dedi.
MA / Ergin Çağlar