Çiftçi zarar edince domatese 'Kırmızılar' adını verdi

img
URFA - Karacadağ'da domates biber eken Cihan Sarıçiçek, tarımsal girdi maliyetlerin yükseldiğine dikkati çekerek, "İnsanlar o kadar çok zarar etti ki domatese artık 'Kırmızılar' diyoruz” dedi.
 
Urfa’nın Siverek ilçesi Karacadağ (Qerejdağ) bölgesi Gedik Mahallesi’nde arazi kiralayıp domates, biber yetiştiren Cihan Sarıçiçek, ektiği üründen emeğinin karşılığını alamadığını dile getirdi. Sarıçiçek, ekiminden sulamasına kadar 50 bin lira borçlandığını belirterek “50 bin lira masraf yapmışım. Domatesin kasasını 10 liraya satsam bile 40 bin lira borçlanıyorum” dedi.
 
‘EMEĞİMİZ ALAMIYORUZ’
 
Çiftçilik dışında mesleği olmadığını, sabahtan akşama kadar tarlada çalıştığını, girdilerin (mazot, gübre, ilaç) çok yüksek olmasından kaynaklı kazanç sağlayamadığını anlatan Sarıçiçek, “Sulama için borusunun topu 400 liradan damlama sistemi kurduk. Eskiden 100 liraydı. Birkaç yıldır bu böyle olmuş. Eskiden gübrenin torbasını 30 liraya alıyorduk, şimdi olmuş 190 lira. Zararına çalışıyoruz. 30 dönüm biber ve domates ektik. Şimdiye kadar 50 bin lira masrafı oldu. Bu ektiğimiz ürünler yetişinceye kadar para etmiyor. Domateste para etmiyor. Çalışmamıza rağmen emeğimizi alamıyoruz. Çalışanların hakkını ödeyemeyecek duruma geliyoruz” diye belirtti.
 
‘KIRMIZILAR’
 
Yaşadığı ekonomik sıkıntılardan dolayı çiftçilik yapamaz duruma geldiğini ifade eden Sarıçiçek, “Yaşam koşulları zor oldu. Kendimizi yaşatamıyoruz. Eskiden fiyatlar düşüktü, fakat masraflarımızda ona göre az gidiyordu. Şimdi ise kurtarmıyor. Bir transit dolmuş ürün dolduruyoruz, 200 liraya satabiliyoruz. Ama işçiye 300 lira veriyoruz. 50 bin lira masraf yapmışım, kasasını 10 liraya satsam bile 40 bin lira borçlanıyorum. Domatese, domates diyemeyecek duruma geldik. İnsanlar o kadar çok zarar etti ki, domatese artık ‘Kırmızılar’ diyoruz. İçimizden domates demek gelmiyor” diye konuştu. 
 
AİLE 48 DERECE'DE TARLADA
 
Sarıçiçek, “Çiftçilerin durumu hiç iyi değil. Bazen burada sıcaklıklar 48 dereceye kadar çıkıyor biz bu sıcaklıkta çalışıyoruz. Çoluk çocuk hepimiz tarlada akşama kadar çalışıyoruz. Yeni doğan çocuklarımızı dahi tarlaya getiriyoruz” diyerek, yaptıkları işin zor olduğunu söyledi.