Ankara’da sahibi olduğu VCOM Veteriner Cerrahi ve Ortopedi Merkezi’nde çalışan veteriner hekim Ç.B.'ye tecavüz suçlamasıyla tutuksuz yargılanan Prof. Dr. Hasan Bilgili ve ona yardım etmekle suçlanan ortağı Veteriner Dr. Serkan Durmaz ile Jinekolog Dr. Hüseyin Şenyurt’un yargılandığı davanın 4’üncü duruşması yarın Ankara 31. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülecek.

 

Yaşanan olay sonrası Prof. Bilgili, Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi’ndeki görevinden ihraç edildi. Yargılandığı dosya kapsamında savcılık tarafından re’sen tahliye edilen Bilgili hakkında “nitelikli cinsel saldırı”, “cebir ve tehdit ile hürriyeti yoksun kılma”, “tehdit” ve “hakaret” suçlarından 5 yıldan 27,5 yıla kadar hapis cezası isteniyor.

 

DELİLLER KAYBOLDU

 

Yürütülen soruşturma sürecinde Bilgili'nin kendisinden alınan “sperm örneği” delilinin hastanede kaybolması üzerine tahliye edildiği ortaya çıktı. Mağdur Ç.B’nin avukatı Aslı Arıhan’ın şikayeti üzerine olayla ilgili soruşturma başlatılmış, Ankara Şehir Hastanesi'ne yazılan yazıya verilen yanıtta, Ç.B'den alınan örneklerin adli kaydının bulunmadığı, bu nedenle tutanak işlemi yapılmadığı için de numuneyi bırakan görevlinin isim kaydının olmadığı ifade edildi. Yanıtta ayrıca numunenin üzerinde 'adli' ibaresi bulunmasının bu süreçte belirleyici olduğunun altı çizilerek, "Kişiden alınan swaplar üzerinde 'adli vaka' ibaresi olmadığı için sonuç raporlandıktan sonra imha edilmiştir" denildi.

 

İfadesi alınan görevli doktor, kendisini "Sperm örneğini görünce bunu raporda belirttim. Bu olayda adli vaka olup olmadığını bilmiyorum. Bize böyle bir bilgi verilmedi. Sistemde böyle bir kayıt görmedim. Adli vakalarda nasıl bir yol izleyeceğimiz bilinmiyordu. Adli vaka olduğu bize bildirilmiş olsaydı elbette danışır ve alınması gereken tedbirler varsa bunları alırdık" sözleriyle savundu.

 

DURMAZ HAKKINDA YENİ DAVA

 

Av. Arıhan’ın, Bilgili’ye yardım eden Serkan Durmaz hakkında bulunduğu suç duyurusu sonucunda da Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Durmaz hakkında “Tababet ve şuabatı sanatlarının tarzı icrasına dair kanun”a aykırılık suçundan Ankara 45. Asliye Ceza Mahkemesinde dava açtı. Savcılık, Durmaz’ın 5 yıla kadar hapsini talep etti.

 

‘KADIN, SALDIRIYI KANITLAMAK ZORUNDA KALIYOR’

 

Görülecek duruşma öncesi Mezopotamya Ajansı’na (MA) konuşan Av. Arıhan, soruşturmanın genişlemesi için yeni delillere ulaşmaya çalıştıklarını ifade etti.

 

Av. Arıhan, soruşturma sürecinde karşılaştıkları zorlukları “Bu süreç bize gösterdi ki kadınların; cinsel saldırı, taciz ya da herhangi bir şekilde mağdur olduklarında, adli mekanizmalar içinde kendilerini ifade etmeleri çok zor. Hatta çoğu zaman kadın tacize, cinsel saldırıya uğradığını kanıtlamak zorunda kalıyor. Bu süreç de uzun sürüyor. Şu an pandemi nedeniyle çok daha zor bir süreç ama bütün kadınlar, karşı tarafın cezasız kalmaması için şikayetçi olmalı, davalarını takip etmeli” sözleriyle dile getirdi.

 

Kadına yönelik her türlü şiddetin insan hakları ihlali olduğunun altını çizen Arıhan, “Bu konuda tüm yapılması gerekenlerin, kadına güvence, adli mekanizmaların işletilmesi adli mekanizmalar içinde kadına destek olunması gerektiğini bir kez daha ifade ediyoruz” ifadelerini kullandı.

 

‘KADINLAR BİR ARAYA GELDİ’

 

Av. Arıhan, soruşturma sürecinden bu güne tecavüze uğrayan Ç.B’nin isminin basında yer almamasının önemi üzerinde durdu. Arıhan, bu konuda şunları söyledi: “Kadına yönelik toplumsal davalar bizim hayatımıza yeni girdi. Eskiden bu tarz dosyaları kimse bilmeden geçerdi ve failler genelde ‘haksız tahrik indirimi’ alırdı. Kadın mücadelesiyle birlikte bu tür saldırıların aslında tüm kadınlara yönelik yapıldığının farkına vardık. Kadınlar bir araya geldi. Ama kolay bir şey değil, gelişe gelişe öğreniliyor. Bir baktık ki bu tür davalarda sadece şiddete uğrayan, taciz edilen kadın biliniyor ama failleri bilmiyoruz. Bu açıdan da mağdur kadının isminin yerine failin isminin bilinmesi önemli. Bizim dosyada da mağdurun hala hayatını devam etmesinin nedeni budur. Diğer yandan failin bilinmesiyle birçok mağduriyeti engelleyebiliyoruz.”

 

DURUŞMA 25 KASIMDA

 

Yarınki duruşmaya izleyici alınıp, alınmayacağının tam olarak kesinleşmediğini ifade eden Arıhan, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’ne denk gelen duruşmaya çok sayıda kişinin katılmak istediğini söyledi. Arıhan, “Bu kadar kritik dönemde olunmasına rağmen çok sayıda gelmek isteyen ve gelemese bile dayanışma dileklerini iletenler var” diye belirtti.

 

MA/ Zemo Ağgöz