Kadına yönelik şiddet ve cinayetlerin 29 Aralık’taki adresi olan İstanbul, Malatya ve Antep’te 3 kadın, gün içerisinde art arda katledildi. İstanbul'un Maltepe ilçesinde, İstanbul Aydın Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekan Yardımcısı Dr. Aylin Sözer’in ardından Malatya'da Selda Taş ve Antep de Vesile Dönmez, erkek şiddeti sonucu yaşamını yitirdi. 

 

Kadın örgütleri, kadın ve çocuklara yönelik artan suçların altında yatan politikalara dikkat çekti.

 

‘AYIP’ DEĞİL SUÇ 

 

Kadınların Kurtuluşu Merkezi Koordinasyon üyesi Nupelda Çelik, 2020 yılı içerisinde 400’e yakın kadının katledildiğini hatırlatarak, erkeklerin bu cesareti devletten aldığını vurguladı. Çelik, “En yakın örneği, bu ülkenin İçişleri Bakanı’nın Musa Orhan’a babalık yaparak failin itibarsızlaştırılmamasını söylemişti. Aynı İçişleri Bakanı kadınlara şiddet uygulayan erkeklere ‘yaptığınız çok ayıp’ şeklinde söylemlerde bulundu. Kadınlara dönük şiddet ayıp değil suçtur. Katledilmemiz ayıp değil katliamdır. Tecavüze uğramamız ayıp değil, tecavüzdür. 6284 sayılı yasa ve İstanbul Sözleşmesi uygulanmadığı için biz bunları haykırmak zorundayız” dedi.

 

İKİ GÜN ALIKONULDU 

 

Önceki gün öldürülen Sözer’in katıldığı bir programda kadına yönelik şiddetle ilgili sarf ettiği "Önlenebilir mi? Sanmıyorum; alınacak önlemlerle azalabilir" sözlerini anımsatan Çelik, “Bu önlemler Aylin Sözer için de alınmadı. Ortaya çıktı ki iki gün boyunca evde alıkonulduktan sonra katlediliyor. Pandemi sürecinde belki de adını dahi duymadığımız binlerce kadın bu şekilde katledildi ve katledilmeye devam ediyor” diye belirtti.

 

ERKEK ÖLDÜRÜYOR DEVLET ÖDÜLLENDİRİYOR

 

Kadınlara yönelik saldırıların çok boyutlu olduğunun altını çizen Çelik, şöyle dedi: “Erkekler silah bulamıyorsa, kadınları yakarak öldürüyor. Ellerinde olan tüm imkanları kullanarak kadınları katlediyor. Bunların sonucunda ödüllendirilen faillere kapı aralanıyor, yol ve yöntem gösteriliyor. Herkes birbirini bıraksa da kadınlar birbirini yalnız bırakmayacak. Tek bir kız kardeşimizi dahi kaybetmeyeceğiz ve mücadelemizi sürdüreceğiz. Birbirimizin adlarını unutmayacak ve asla yalnız yürümeyeceğiz.” 

 

SORUMLUSU İKTİDAR

 

Sosyalist Kadın Meclisleri (SKM) Genel Meclis Üyesi Gamze Toprak da, ülkede cins kırımının yaşandığını belirterek sorumlusu olarak AKP iktidarını işaret etti. Erkeklerin kadınları katletme cesaretini devletten aldığını vurgulayan Toprak, “Fail aynı zamanda erkek yargıdır. Erkek adaletin sağlandığı bir ülkede erkekler, kadınları katletmeyi kendilerinde hak görüyorlar. Erkek şiddetine karşı önlem almayanlar, kadınlara karşı suç işleyenleri koruyan iktidar, tüm katliamlardan da sorumludur. Bugün kadınların yakılarak, parçalanarak katledildiği bir ülkede İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme tartışması yapanlar zaten katillerin suç ortağıdır. Bugün kadın düşmanı politikalarını büyük bir özenle uygulayan AKP iktidarı, cezasızlıkla da erkeklere bir dayanak oluyor. Fakat kadınlar, her zaman erk aklın karşısında durmaya devam edecek, direniş ve kararlılıkla ‘kadınlar birlikte güçlü’ demeye devam edecek. Tüm kadınları da sokaklara, isyana ve özsavunmaya davet ediyoruz” ifadelerini kullandı. 

 

GERÇEK ADALET 

 

Partizan üyesi kadınlardan Sinem Özkan ise, kadın cinayetlerinin artmasının sebebini “erkek-devlet şiddetinin teşhiri” olarak değerlendirdi. Kadınların yükselen seslerinin iktidar için birer tehdit oluşturduğuna vurgu yapan Özkan, şöyle devam etti: “Bugün faillerin yargılanmadığı, cezasız bırakıldığı, sokaklara salındığı bir gerçeklikte aslında devlet kadın katillerini, tacizcileri aklamış oluyor. Bizler erkek adalet değil gerçek adalet istiyoruz. Katledildiğimiz her sokakta, meydanda, evde, işyerinde bir kişi daha çoğalarak isyanımızı yükselteceğiz.” 

 

MA / Berna Kişin - Berfin Karaman