Muğla Kadın Dayanışma ve Danışma Derneği'nden Leyla Kalın, Gökkan'ın kadın çalışmalarında önemli bir yeri olduğunu söyledi. Kalın,"Ayşe Gökkan’ın Nusaybin’i kadın rengine dönüştürmeye çalışan; 83 defa hakkında tutuklanma talebiyle açılan davalardan beraat eden bir arkadaşımızdır. 83 davanın 83’ünde de yok hükmünde ve somut hiçbir delil barındırmayan dosyalarla yargılanmaya çalışıldı. Bugün aynı yöntemle, somut dayanağı olmayan iddialarla alınan bir tutuklama kararı var. Gözaltı ve tutuklamalarla kadın mücadelesini illegalize edilmesine müsaade etmeyeceğiz. Kadın mücadelesini susturamayacaklar" dedi. 

 

'YARGILAYAMACAKLAR’

 

Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Kadın Meclisi üyesi Emine Dayıoğlu da Gökkan'ın tutuklanmasını kadın mücadelesini geriletmeye yönelik bir hamle olduğunu söyledi. Dayıoğlu, “Bu iktidar şunu çok iyi biliyor ne Leyla Güven ne de Ayşe Gökkan tutuklanma kararından sonra geri adım atamayacak. Bu tür baskılarla ne TJA'yı ne de kadın mücadelesini yargılamayacaklar" diye konuştu. 

 

'KADINLAR KAZANACAK'

 

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Bodrum İlçe Eşbaşkanı Zuhal Macit, Gökkan'ın Kürt siyasetinin mor rengi olduğunu söyledi. İktidarın kadınları eve kapatarak seslerini kısmayı amaçladığını söyleyen Macit şunları dile getirdi: "Kadın arkadaşlarımız kadın katliamlarına, tacize ve tecavüze sessiz kalmadıkları için iktidar hedef alıyor. Biz mücadelemizden asla vazgeçmeyeceğiz. Bu mücadelede kadınlar kazanacaktır. Ayşe Gökkan nezdinde bütün tutsaklarımızın serbest bırakılmasını ve mücadelelerine demokratik bir ortamda devam etmeleri için elimizden ne geliyorsa mutlaka yapacağız."

 

'KARAR HUKUKSUZDUR'

 

HDK Muğla Eşsözcüsü Dilek Gökçin ise Gökkan'ın  tutuklanma kararını yükselen kadın hareketi ve  Kürt özgürlük mücadelesine vurulmuş bir darbe olduğunu dile getirdi. Gökçin, "Biz asla yolumuzdan döndürmeyecekler. Mücadeleyi sonuna kadar sürdüreceğiz. Gökkan, 83 kez gözaltı ve 200’den fazla soruşturması var. Buna rağmen duruşu hiç değişmedi ve aksine kendimize rehber olarak gördüğümüz bir arkadaşımızdır. Bu karar son derece hukuksuzdur. Çünkü yasal faaliyetleri nedeniyle yapılan bir şey. Leyla Güven'e verilen cezanın bir devamıdır. Bu kadına, Kürde, doğaya düşman faşist zihniyettin bir uygulama ama biz Ayşe'nin yanındayız ve onun bıraktığı yerden mücadeleye devam edeceğiz" dedi.