İnşaatların Duru ustası

img

MUĞLA - Bilindik cinsiyet rollerini yıkan Duru Tümer, “erkek işi” olarak kodlanan boya-badana işini tek başına yaparak inşaatların “Duru Ustası” oldu. Tümer, “Beni bu tercihi yapmaya iten güç, özgürlük arayışı oldu” dedi.

Meslekler, toplumsal cinsiyet rolleri çerçevesinde "kadın işi" ve "erkek işi" şeklinde ayrılırken, düşük statülü ve ücretli, geçici, güvencesiz ve niteliksiz işler için "kadın işi", yetki ve sorumluluk gerektiren, yüksek ücretli, sürekli, güvenceli ve nitelikli işler için ise "erkek işi" uygun görüldü. Ancak son yıllarda toplumsal kodları yıkan kadınlar, mesleklere biçilmeye çalışılan cinsiyetleri de ret etti. 
 
Muğla'nın Bodrum İlçesinde yaşayan Duru Tümer (44) de bu kadınlardan biri. Yıldız Teknik Üniversitesi İşletme Bölümü mezunu olan Tümer, yıllarca Bodrum’da resmi ve özel kurumlarda halkla ilişkiler temsilciliği yaptı. 2006 yılında evlenen Tümer’in bir çocuğu oldu. 2009 yılında boşanma kararı alan Tümer, oğluyla birlikte yaşamaya başladı. Yıllarca masa başı işlerde çalışan Tümer, 2016 yılında aldığı bir kararla işinden istifa etti ve hayalindeki mesleği yapmak için kolları sıvadı. 
 
Bu kararla birlikte Duru Tümer, kısa sürede Bodrum’un “Duru Ustası” oldu. İnşaatlarda boya-badana işleri yapmaya başlayan Tümer’in hayali ise kendi şirketini kurmak. 
 
TAMİR VE MONTAJLA BAŞLADI 
 
Tümer, birçok erkeğin tek başına yapmakta zorlandığı “erkek işi” olarak kodlanan boya-badana işini tek başına yaparak, kadınların istedikleri her alanda başarılı olabileceklerini gözler önüne serdi.   
 
Çocukluk yıllarında tamir ve montaj işlerine ilgisi olduğunu dile getiren Tümer, evde oluşan arızaları kendi giderdiğini anlattı. Tümer, “Çocukluğumdan beri ‘erkek işi’ diye toplumda kodlanan işlere ilgim vardı.  Evdeki elektrikli cihazları tamir ederdim. Toplumda kız çocukları sürekli kendini ispatlamak zorunda kalıyor. Çünkü sürekli ağır işleri erkek yapar ve erkek bilir anlayışı var. Sanırım bu çocukluktan gelen kodlamayla alakalı bir şey. ‘Ben kız çocuğuyum, bende yapabilirim’ demek istedim ve yaptım” diye belirtti. 
 
İNŞAATLARIN ‘DURU USTASI’
 
“Yıllarca beyaz yaka veya güvenli alan denilen alanlarda çalıştım” diyen Tümer, çocukluk hayalinin ise boya-badana işleri yapmak olduğunu söyledi. Kısa bir süre sonra işinden istifa eden Tümer, o süreci şu sözlerle anlattı: “Bir gün anneme ‘ben boyacı olmak istiyorum’ dedi. Annem hayatımı güvence altına alan kurumsal hayattan çıkmamı pek hoş karşılamadı. Ancak kafama koyduğumu yapacağımı biliyordu. Çalıştığım kurumsal alandan istifa ettim. Ardından elime çekiç alıp duvarları çentikleme işiyle inşaatlarda çalışmaya başladım.” 
 
Üvey babasının da boya ustası olduğunu sözlerine ekleyen Tümer, babasının onu tanıştırdığı boya ustalarının yanında ev, okul ve işyerlerinin duvarlarını boyamaya başladı. Kısa süre sonra tek başına boya işi alacak kadar ustalaştığını söyleyen Tümer, “Titiz ve temiz iş yaptığım için kısa sürede Bodrum’da tanındım. Artık kendim iş alabiliyordum. İlk aldığım iş ise bir ilkokulun duvarlarıydı. Bu beni müthiş heyecanlandırmıştı. Daha sonra işlerimin yoğunlaşmasıyla beraber yanıma bir kadın çalışan daha aldım” dedi. 
 
ÖZGÜRLÜK ARAYIŞI 
 
Boya işini seçmeseydi kaportacı ya da kaynak ustası olacağını aktaran Tümer: “İnsanın ‘güvenli alandan’ çıkma cesaretini göstermesi için itici bir güce ihtiyaç var. Beni bu tercihi yapmaya iten güç ‘özgürlük arayışı’ oldu. Çalıştığım alanda üretemiyorsam, beslenemiyorsam yaptığım işin bir anlamı yok. Her gün aynı şeyleri tekrarladığım zaman kendimi robot gibi hissediyordum. Özel ve resmi kurumların bazı kuralları vardı. Ben o kullara gelemiyordum. Yani şuan özgürüm ve dilediğim zaman dilediğim yerde dilediğim işi yapabiliyorum. Boyacılığın getirdiği stres de var ama sevdiğim işi yaptığım için huzurluyum” diye konuştu. 
 
Tümer, boya işinin her mevsim yapılmadığına dikkati çekerek, boya yapmadığı aylarda ise organizasyon işleri yaparak geçimini sağladığını söyledi. 
 
KISA SÜREDE GELEN BAŞARI 
 
Oğlunu tek başına büyütmeye çalışan bir anne olarak zor zamanlar yaşadığını dile getiren Tümer, aldığı tepkiler ve alandaki başarıyla ilgili şunları söyledi: “Boya işine ilk başladığımda, farklı tepkiler aldım. Başlarda saçlarım çok kısaydı. Çalışırken şapka takardım, erkek sanıyorlardı. Şunu fark ettim ki ‘erkek işi’ olarak tabir edilen bu işi başarıyor olmanız size şüpheyle bakan gözlere bir cevaptır. Zamanla beni tanımaya başladılar, ‘Kadın usta gelsin, kadın usta daha temiz iş çıkarıyor’ gibi tepkiler almaya başladım. Bu tepkiler beni mutlu etti. 
 
ORTAK HAYAL 
 
Zamanla tanınınca birçok kadın beni arayarak iş talebinde bulunmaya başladı. Tanındıkça, beni farklı şehirlerden arayan kadınlar oldu. Hatta kadın sığınma evinden arayan kadınlar bile oldu. Bir firma bize mesleki eğitim verdi. Ardından mesleki yeterlilik belgesi aldık. Yaklaşık 5 kadın Bodrum’da bir alışveriş merkezinin kullanılmayan alanında eğitim aldık. Boya, badana, sıva, alçı yapma ve malzemelerine ilişkin uluslararası bir sertifikaya sahip olduk. Bu kadınlarla ortak hayalimiz ise bir şirket kurmak.” 
 
Yaşanan ekonomik kriz ve pandemiden ötürü bu hayali ertelemek zorunda kalan Tümer, kadınların hayatın her alanında erkeğe muhtaç olmadan yaşayabileceklerini vurgulayarak, “Kadınlar güvenli alanlardan çıkarak kendi içindeki gücü görmesi gerekiyor. Biz kadınlar hiç kimseye muhtaç değiliz. Biz erkeklerden daha güçlü ve başarılıyız. İçimizdeki bastırılmış olan inancı ortaya çıkarmak gerekir. Bunun için aynaya bakıp o kadını görmemiz yeterli” dedi. 
 
YARIN: 19’uncu Feminist Gece Yürüyüşü: Geceler de sokaklar da bizim 
 
MA / Esra Solin Dal