ANKARA – Eda Nur Kaplan'a tecavüz ederek intihara sürükleyen Yusuf Güzelyurt ve Mehmet Ardıçoğlu'nun yargılandığı dava ATK raporunun aslının dosyaya eklenmemesi nedeniyle ertelendi.
Ankara’da Eda Nur Kaplan'a tecavüz ederek intihara sürükleyen Yusuf Güzelyurt ve Mehmet Ardıçoğlu'nun “nitelikli cinsel saldırı” suçundan yargılandığı davanın 2'nci duruşması Ankara 12'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Duruşmaya Eda Nur’un annesi, avukatları ve çok sayıda kişi duruşmaya katılırken, fail Mehmet Ardıçoğlu ve Yusuf Güzelyurt ise hazır bulunduruldu.
Duruşma kimlik tespiti ardından gelen belgelerin okunmasıyla devam etti. Bir önceki celsede Eda Nur hakkında istenilen Adli Tıp Kurumu (ATK) raporunun UYAP sistemine düştüğü asli örneğinin ise halen dava dosyasına konulmadığı belirtildi. Ardından yargılanan sanıkların avukatlarının tahliye taleplerine ilişkin yazılı dilekçenin de dosyaya eklendiği belirtildi.
‘ATK CİNSEL İSTİSMARI TESPİT EDEMEMİŞ’
Duruşma intihara sürüklenen Eda Nur Kaplan’ın avukatı Çisel Demirkan’ın beyanlarıyla sürdü. Dosyada eksik evrakların giderilmesi talebinde bulunan Demirkan, ATK’nin raporunda Kaplan’ın cinsel istismara uğradığına dair tespit yapılmadığını belirterek, uzman bir kişiden görüş alınmasını talep etti. Demirkan, “Şule Çet davasında da ATK benzer bir rapor vermişti. Bundan davada uzman birinin görüşlerine de yer verildi. Benzer bir kişiden mütalaa ve görüş alınmasını talep ediyoruz” dedi.
SANIKLAR MAĞDUR EDİLDİKLERİNİ SAVUNDU!
Ardından söz alan sanıkların avukatı Nurettin Köşker ise, AKP’nin çıkardığı 5’inci Yargı Paketi’nde bulunan katalog suçlarda “somut delil aranır” şartını işaret ederek, ATK’nin raporu ile ortada somut bir delilin olmadığını öne sürdü. Kaplan’ın “rızaya dayalı” ilişkiye girdiği bu yüzden vücudunda darp izleri olmadığını savunan Köşker, Kaplan’ın psikolojisinin yerinde olmadığını öne sürdü.
Söz alan sanıklar Mehmet Ardıçoğlu ve Yusuf Güzelyurt ise, Kaplan’ın ailesinin TV programına katılmasından kaynaklı masumiyet karinelerinin yerle bir edildiğini belirterek, mağduriyetlerinin giderilmesini talep etti.
Savunmalar ardından mahkeme heyeti dosyadaki eksik evrakların giderilmesi ve iddia makamının bir sonraki duruşmada esasa ilişkin mütalaasını hazırlamasına karar verdi. Heyet duruşmayı 1 Mart’a erteledi.
‘EKSİK DEĞERLENDİRME VAR’
Duruşma sonrası ATK tarafından verilen raporu değerlendiren Kaplan’ın avukatı Gökçem Uzger, ATK’nin Kaplan hakkında beden ve ruh sağlığı bakımından kendisini savunup, savunmayacak durumda olduğuna dair yeterli değerlendirme yapacak bir bulgunun bulunmadığını belirttiğini söyledi. Uzger, “Bunun gerekçesi ise soruşturma esnasında Eda Nur’un ilk şikayetinde alınan jinekolojik muayene raporu. Eda Nur cinsel saldırıya uğramış şüphesiyle kolluğa gitmiş, kolluk onu hastaneye yönlendiriyor. Hastanede de bir bulguya ulaşamıyor. Bu tek başına bir cinsel saldırı olmadığına anlamına gelmez. Kendini savunacak durumda değil diyoruz. Bir bulgu tespit edilemiyor olmaması ‘tecavüze uğramadı’ anlamına da gelmiyor. Eda Nur’un ‘ben kendimi savunacak durumda değildim’ iddiası ATK’de değerlendirilmemiş sadece, ilk şikayet ettiğinde kolluk tarafından yönlendirildiği hastanede alınan raporlara bakılmış. Oldukça eksik bir değerlendirme var” diye konuştu.
‘OTELDE YETERLİ DELİL TOPLANMADI’
ATK’nin verdiği eksik değerlendirme raporunun soruşturmada yeterli delil toplanmamasından kaynaklandığını da dile getiren Kaplan’ın avukatlarından Çisel Demirkıran da, “Eda Nur’a bir tecavüz iddiası var ve buna gerek otelde bulunduğu odadaki bütün çarşafların toplatılması gerekiyor. Soruşturma esnasında raporların ve tahlillerin yapılması gerekiyor. Eda Nur ilk karakoldan hastaneye götürüldüğü zaman kan tahlili yapılmıyor. Yapılmış olsaydı Eda Nur’da bilinç kaybının olup, olmadığını çok net anlayabilecektik. Rapor da Şule Çet’in dosyasında olduğu gibi hiçbir şeye dikkat edilmemiş” diye aktardı. Kadın davalarında benzer sorunları yaşadıklarını da sözlerine ekleyen Demirkıran, “Önlenebilir suçlar önlenmiyor. Soruşturma esnasında bütün deliler toplanmış olsa, sanıklar bu kadar rahat bu durumdan yararlanamayacaktı. Başka suçlar için bu evreler devam ettiği zaman diğer kadın dosyaları için bir şey diyemiyoruz. Kazıyarak delil yaratmaya çalışıyoruz. Bizim delil araştırmamız lazım, kolluğun bunu yapması gerekiyordu” ifadelerini kullandı.