İSTANBUL - Siyaset arenasını erkeklere bırakmayacaklarını belirten Yeşil Sol Parti adayı Nilay Kuş, "Biz kadınlar ülkedeki siyasetin izleyicileri değil, özneleriyiz ve bizzat belirleyicisi olmak istiyoruz" diyerek, kadın seçmenleri sandığa çağırdı.
Toplumun geleceği açısından tarihi öneme sahip 14 Mayıs seçimlerine hazırlanan siyasi partiler ve ittifaklar, adeta seferberlik halinde çalışmalarını sürdürüyor. Listelerinde toplumun her kesimini buluşturan Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti), seçmenlerin dikkatle takip ettiği partilerin başında geliyor. Toplumda eşitlik, özgürlük, barış ve demokrasi temelinde bir değişimi hedefleyen Yeşil Sol Parti’nin İstanbul’un 2. bölgesinden aday gösterdiği Toplumsal Özgürlük Partisi (TÖP) İl Sözcüsü Nilay Kuş ile hedefleri ve çalışmalarına dair konuştuk.
1991 yılında Hatay'ın Samandağ ilçesine bağlı Mızraklı köyünde Arap Alevi bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelen Kuş, Süryani, Ermeni, Arap, Hıristiyan ve farklı birçok kültürün bir arada yaşadığı bir coğrafyada büyüdü. TÖP’te çeşitli kademelerde görev alan Kuş, Mor Dayanışma’nın da kurucularından.
'EGEMEN ERKEK ZİHNİYETİNİ GÖNDERECEĞİZ'
AKP’nin 21 yıllık iktidarı süresince giderek güçlenen kadın hareketinin önünü kesmeye dönük politikalar ürettiğini belirten Kuş, “Özellikle son hamlesi İstanbul Sözleşmesi’nin kaldırmak oldu. İstanbul Sözleşmesi’ni yürürlükten kaldırarak, kadınların erkek şiddetine karşı en önemli sığınaklarından birini ellerinden almak istedi. İstanbul Sözleşmesi kadınların mücadelesiyle elde edilen büyük bir kazanım. O dönemki iktidarın bize bahşettiği bir şey değildi. Kadınların büyük bir mücadeleyle bedel ödeyerek kazandığı bir kazanım. Şu anda onu elimizden almış görünüyor. Sonraki hamlesi ise 6284 sayılı yasayı kaldırmak. Zaten Cumhur İttifakı görüşmeleri sırasında Yeniden Refah Partisi ile görüşmeleri oldu. Yeniden Refah Partisi’nin Cumhur İttifakı’na katılma şartı 6284 sayılı yasa idi. Zaten AKP iktidarı da çok farklı bir zihniyette değil o açıdan bizim için yeni bir gelişme olmadı. 8 Mart’ların, 25 Kasım’ların yasaklanmasından sokağa çıkan kadınların engellenmesine, tutuklanmasına ve işkenceyle gözaltına alınmasına kadar pek çok saldırıya şahit olduk. Hepsini yaşadık. Dolayısıyla önümüzdeki süreç kadın mücadelesini yükselteceğimiz ve erkek egemen zihniyeti göndereceğimiz bir süreçtir” dedi.
HEDEF MECLİS’İ DÖNÜŞTÜRMEK
Meclis’te uzun yıllardır erkek egemenliğinin hakim olduğunu kaydeden Kuş, “Erkeklerin ülkenin kaderini değiştirecek yasaları tartıştığını görüyoruz. Ancak biz kadınlar ülkedeki siyasetin izleyicileri değil, özneleriyiz ve bizzat belirleyicisi olmak istiyoruz. Bu anlamda kadınların da Meclis’te olması gerektiğini savunuyoruz. Tüm partilerin aday listeleri açıklandı. Listeleri gözden geçirdiğiniz zaman AKP-MHP’nin listelerinde neredeyse hiç kadın olmadığını, CHP’nin listelerinde gerilerde gösterildiğini görüyoruz. Oysa Meclis’te kadın temsiliyeti özellikle genç kadın temsiliyeti çok önemli. Bu anlamda Yeşil Sol Parti’nin aday listelerinin dinamik bir yapıya sahip olduğunu söyleyebiliriz. Bu listelerden kadın adayların Meclis’e girmesi bizim için çok büyük bir kazanım olacak” diye belirtti.
YENİ BİR NEFES OLMAK
Emek ve Özgürlük İttifakı olarak yürüyüşlerinin devam ettiğine dikkat çeken Kuş, şöyle devam etti: “3’üncü seçenek olarak iddiamızı ortaya koyuyoruz. Bu 3’üncü seçenek elbette ki, kadınları da kapsıyor. Kadın bakış açısını siyasete yansıtarak yürümek hedeflerimizden biri. Dolayısıyla Yeşil Sol Parti, Emek ve Özgürlük İttifakı’nın bileşenlerini de kapsıyor. Şuan var olan tablonun önemli olduğunu düşünüyorum. Birçok ilde kadınların aday gösterildiği, gençlerin önünün açıldığı bir politik hattı oluşturmaya çalışıyoruz. Aslında politikaya yeni bir nefes getirmeye çalışıyoruz.”
ALANI ERKEKLERE BIRAKMAMAK İÇİN…
Sokaklardan, meydanlardan, evlerden ve fabrikalardan yükselttikleri kadın mücadelesini Meclis’e taşıyacaklarını dile getiren Kuş, “Kadınların isyanının, öfkesinin Meclis’ten yükseltilmesine ihtiyaç var. Bu anlamda tüm halkımızdan, kadın adayları desteklemelerini talep ediyoruz. Çünkü bu kadın düşmanı iktidarı ancak bizler değiştirebiliriz. Bu anlamda seçim sürecinde kadınlara çok büyük bir iş düşüyor. Siyaset arenasını erkeklere bırakmamak, kendi sözümüzü söylemek açısından çok önemli” ifadelerini kullandı.
25 KASIM, 8 MART İSYANIYLA 14 MAYIS’A
14 Mayıs seçimlerinin tarihi önemine dikkat çeken Kuş, şöyle devam etti: “Şu an var olan erkek egemen, kadın düşmanı iktidarın varlığını sürdürmesine izin verecek miyiz, yoksa yeni bir yaşamı mı yaratacak mıyız? Bu çok önemli yol ayrımı. Seçim sürecinde bunu önümüze koymamız gerekiyor. Yeşil Sol Parti halkların ve sosyalistlerin birleştiği bir parti. Çeşitli renklerden oluşuyor. Şu an sistem var olan haliyle üzerimize geliyor. Birçok kazanımıza saldırıyor. Var olan iktidarın tekrar kazanması halinde birçok kazanımın elinizden alınacağı bir gerçek. Bunu ön görebiliyoruz. Bunu durdurabilmek için sosyalist-feministlerin, devrimcilerin birleştiği Yeşil Sol Parti’ye odaklanmak ve oyların Yeşil Sol Parti’ye verilmesini sağlamak çok önemli. Sadece bir parti olarak bakmamak gerekiyor. Bir mücadele ortaklığıdır aynı zamanda. Önümüzdeki dönemi açacak ve yeni bir mücadele hattını örecek bir sürecin içerisine giriyoruz. Destek talebimizi yineliyoruz. Özellikle kadınları ve tüm halkları Yeşil Sol Parti ile mücadeleye çağırıyoruz. Tüm kadınları, 25 Kasım’da sokakları zapt ettiğimiz gibi ve 8 Mart’larda meydanlarda neşemizle, coşkumuzla doldurduğumuz gibi 14 Mayıs’a gidilen süreçte benzer bir pratikle isyanımızı ve mücadelemizi Meclis’e taşımaya davet ediyoruz.”
MA / Rukiye Adıgüzel