WAN - Düzenledikleri “Özgürlük Okumaları” ve atölyelere dair konuşan TJA’lı Gülistan Bozkurt, amaçlarının bilinçlendirme ve örgütlenme olduğunu belirtti.
Kurdistan’da uzun yıllardır devlet eliyle yürütülen özel savaş politikaları son dönemde özellikle kadın ve gençler üzerinde yoğunlaştırıldı. Kültürel, sosyal ve politik alanlarda yoğunlaştırılan özel savaş politikalarıyla uyuşturucu, fuhuş ve ajanlık yaygınlaştırılmaya çalışılıyor. Tevgera Jinên Azad (Özgür Kadın Hareketi -TJA) ise, bu politikaya karşı atölyeler ve "Özgürlük Okumaları" etkinliği düzenleyerek, mücadeleyi geliştirmeyi hedefliyor.
Wan’da düzenlenen atölye ve etkinliklere dair konuşan TJA aktivisti Gülistan Bozkurt, kapı kapı dolaşarak bilinçlendirme çalışması yürüttüklerini belirtti.
SOKAK SOKAK ÇALIŞMA
TJA’nın PKK Lideri Abdullah Öcalan’a dönük tecrit ve o minvalde yürütülen özel savaş politikalarına karşı birçok çalışma yürüttüğünü vurgulayan Bozkurt, atölyeler ve okumalarla toplumun büyük bir kesimine temas ettiklerini söyledi. Özel savaş politikalarını çürütecek bir çalışma yapmak üzere kent kent, mahalle mahalle ve sokak sokak kadınlarla bir araya geldiklerine dikkati çeken Bozkurt, “Özel savaş politikalarının gerçekten toplum üzerindeki etkisini özelde kadınlara ve gençlere nasıl sirayet ettiğine dair atölyeler verdik ve dile getirdik. Bu kapsamda halkımızla bir araya gelip ortak bir payda ile bu politikaya karşı nasıl mücadele edilebileceğini tartıştık. Özel savaş politikaları sadece bir şahsa dönük geliştirilen değil tüm toplumu hedef alan bir politikadır. Şu an özel savaş politikası aynı tecrit sistemi gibi yaşamın her alanına sirayet etmiş ve halkı hapsetmeye çalışıyor” dedi.
Özel savaş politikasının Kürtlerin kültür, sanat ve diline dönük olduğunu ifade eden Bozkurt, “Bizler de buna karşı halkımızla beraber ortak bir mücadele yürütüyoruz. Bu atölyeler sonucunda halkımızın da özel savaş politikalarına karşı daha bilinçli olduğunu görebiliyoruz” diye belirtti. Atölyelerin olumlu sonuçlarının olduğunun altını çizen Bozkurt, gençler ve kadınlarda bir ilerleme sağlandığını dile getirdi. Bozkurt, “Bu politikalara karşı tek silah örgütlenme ve bilinçlenmedir. Bilinçlenme kendimizi koruyabileceğimiz bir cephedir” dedi.
'ÖCALAN’IN PERSPEKTİFİYLE BİR YOL İZLİYORUZ'
Atölye ve okumalarla asıl hedeflenenin özsavunma olduğunu vurgulayan Bozkurt, özsavunmanın da ancak bilinçli örgütlenmeyle gelişeceğinin altını çizdi. 1 Eylül Dünya Barış Günü öncesi "özgürlük okumaları"nı başlattıklarını sözlerine ekleyen Bozkurt, okumaların tecrit, demokrasi ve kadın özgürlüğü özgünlüğünde olduğunu vurguladı. Okumalarda tecridin özellikle vurgulandığını söyleyen Bozkurt, “Sayın Öcalan’ın perspektifiyle bir yol izliyor ve Kürt halkına dönük bu baskılara karşı yol haritasını halkımıza aktarıyoruz. Sayın Öcalan’ın tek dileği olan barış ve özgürlüğü kapı kapı dolaşarak halkımıza anlatıyor ve halkımızı bu noktada bilinçlendiriyoruz” diye belirtti.
ÖRGÜTLENME ÇAĞRISI
Kadın katliamları, taciz ve tecavüze karşı kadınlara örgütlenme çağrısı yapan Bozkurt, kadın mücadelesinin daha da görünür kılınması için ilk önce “kadın” kimliğinin tanımlanması gerektiğinin altını çizdi. Her alanda çalışmalarını yürüteceklerini dile getiren Bozkurt, şunları belirtti: “Devlet aklına ve erkek egemen zihniyetine karşı her sokağı çalışma alanı yapacağız. Ama bunu da ilk önce kendimizi, kimliğimizi tanıyarak yapacağız.”