Dersim’in Ovacık ilçe merkezinde yaşayan 51 yaşındaki iki çocuk annesi Aysel Gidrik, 6 yıldır açtığı küçük bir dikim evinde şalvar, çanta ve örgü ürünlerinin satışını yaparak geçimini sağlıyor. Daha önce evinin tek bir odasında iki yıl boyunca terzi makinasıyla dikim yapan Gidrik, dikim evinin yanında Hozat ve Ovacık ilçeleri arasında bulunan Elgazi köyünde açtığı küçük bir çay ocağı da işletiyor. Ekonomik krizle birlikte artan kumaş topu fiyatının 300 TL’ye çıkması karşısında zorlanan Gidrik, dikim evini kapatmayı düşünse de üretimden hiçbir zaman elini çekmeyi düşünmüyor. Özellikle Türkiye şartlarında kadın emeğine değer biçilmediğinden yakınan Gidrik, emekçi bir kadın olarak ekonomik krizle mücadele ediyor. 

 

‘KAPATMAYI DÜŞÜNÜYORUM’

 

Son 3 yılda Türkiye ekonomisinin esnafları batırdığını, vergilerin yükseldiğini söyleyen Gidrik, dikim evini kapatmayı düşündüğünü söyledi. Kumaş fiyatlarının yüksek olduğu için elinde bulunan kumaşlarla idare ettiğini ifade eden Gidrik, “Yarın veya öbür gün onlar da bitecek. Alamayınca bir şey üretemiyorum. Artık burayı kapatmayı düşünüyorum. Geçen yıl köyümde kendi imkânlarımla bir çay ocağı kurdum. Yaptığım şalvarları orada satıyorum. Türkiye’nin ekonomik ve sosyolojik anlamda nasıl bir hale geldiğini herkes biliyor. Söyleyecek bir laf bulamıyoruz. Bu da oldu ya deyip olanları şaşkınlıkla izliyoruz. Yetkililer köy desteği sunacağız, projeler üretiyoruz diyorlar. Fakat hiçbir icraatlarını görmedik. Geçen yıl kaymakamlığa iflasın eşiğine gelmiş bir esnaf olduğumu ve imkan sağlamalarını istedim. Bana ‘bütçemizde imkanlarımız yok’ cevabı geldi. Destek çıksınlar, insanları geri çevirmesinler. İnsanlar ekonomik krizden dolayı bunalıma girmiş durumda. Her gün ekonomik krizden dolayı intihar vakaları yaşanıyor. İnsanların tahammülleri, dayanacak güçleri kalmamış” dedi.  

 

‘UYGUN FİYATA VERSEM DE ALICI ŞİKAYETÇİ’

 

Dünyada olumsuzluklardan, savaşlardan ve ekonomik krizden en çok etkilenenlerin kadınlar olduğunu belirten Gidrik, Ovacık'ta daha önce kadın esnafların yoğunlukta olduğunu, fakat ekonomik krizden dolayı bazılarının iflas ettiklerini vurguladı. Kadınlara imkan sağlanacak bir sistemin oluşturulması gerektiğini kaydeden Gidrik, “Kadınlar olarak kendi imkanlarımızı sağlasak da bulunduğumuz sistem bunun önüne geçiyor. Daha önce dikim evimi sabah saat 06.00 gibi açarken, şimdi saat 11.00’da açıyorum. Bu durum bile ekonomik krizin ne boyutta olduğunu gözler önüne seriyor. Ürünlerimi uygun fiyata versem de alıcı şikayetçi. Fakat ne olursa olsun üretimden elimi çekmeyeceğim. Yine evimde dikim yaparım ama emeğimin sömürülmesine izin vermeyeceğim” şeklinde konuştu.

 

‘TÜM KADINLARIN TALEPLERİNİ HAYKIRACAĞIM’

 

Kadınlar olarak toplumda daha çok emek verdiklerini dile getiren Gidrik, şunları söyledi: “Toplumda erkeklerin yaptığı işlerde kadınları çalıştırsak daha başarılı olacağına inanıyorum. Eminim bugün Türkiye’yi kadınlar yönetseydi, ülkenin hali bu durumda olmazdı. Çünkü kadınlar geçimini, zararını, üretimini daha iyi hesaplar. Ekonomik krize karşı, kadının sömürüldüğü bir toplumu kabul etmediğimizi her alanda dile getirmek için 8 Mart’ta katılmalıyız. Kendimi bildim bileli her yıl 8 Mart Kadınlar Günü’ne katılıyorum. Çünkü kadınlarla birlikte sesimizi duyurmamız gerekiyor. 8 Mart’ta çalışmayarak taleplerimizi haykırmak için alanlarda olacağım.  Sadece kendim için değil, tüm kadınların taleplerini dile getireceğim.”

 

MA / Ayşe Sürme