HDP Kadın Meclisi: Bu fotoğrafı unutmayacağız

  • kadın
  • 16:11 11 Nisan 2020
  • |
img
ANKARA - HDP Kadın Meclisi, Dersim'de yaşamını yitiren Agit İpek'in naaşının 3 yıl sonra PTT ile annesine teslim edilmesine ilişkin açıklama yaparak, "Biz Kadınlar bu fotoğrafı unutmayacağız" diye belirtti. 
 
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kadın Meclisi Dersim’de 2017 yılında çıkan çatışmada yaşamını yitiren Agit İpek’in cenazesinin PTT ile Diyarbakır’da ikamet eden ailesine gönderilmesine ilişkin yazılı açıklama yaptı. AKP iktidarının bu uygulamalarının ilk olmadığına değinilen açıklamada, “Kürt halkına ve kadınlarına yaşatılan zulmü daha önce Taybet Ana’nın cenazesinin 7 gün yerde bekletilmesinden, Garzan Mezarlığı’ndan cenazelerin çıkartılmasından,  mezarların bombalanarak tahrip edilmesinden, öldürülen kadınların çıplak bedeninin sergilenmesinden biliyoruz” denildi.
 
İNSANLIK DIŞI
 
AKP iktidarının, koronavirüs sürecinde de zulüm ve yaşatmama politikalarına devam ettiğine dsikkat çekilen açıklamanın devamında şu ifadeler yer aldı: “Bunun son örneğini; Dersim merkeze bağlı Xelasor Tepesi’nde 23 Mayıs 2017 yılında yaşamını yitiren PKK’li Agit İpek'in cenazesinin, ailesine PTT yoluyla gönderilmesinde gördük. Cenazeyi teslim almaya giden anne Halise Aksoy’un anlatımına göre; ‘Diyarbakır Adliyesi’ne gittiğimde ‘Emanet nedir’ diye sorduğumda ‘Kemikleriniz gelmiş, kutunun içinde’ dediler. Hiçbir dinde, ırkta görülmeyen bu insanlık dışı uygulama; faşizmin, zulmün, işkencenin ta kendisidir. Anne Aksoy’un dediği gibi, ‘Yapılan işkence karşısında kelimeler kifayetsiz kalıyor.’
 
SESİMİZİ YÜKSELTECEĞİZ
 
Ancak; Kürt annelerine ve kadınlara bunu yaşatanlar bilsin ki, Biz Kadınlar bu fotoğrafı unutmayacağız. Anne Aksoy’un acısını paylaşıyoruz. Aksoy ve başka annelere evlat acısı yaşatan  erkek iktidarların savaş ve zulüm politikasına karşı sesimizi yükseltmeye; ölüm değil, yaşam siyasetini sürdürmeye devam edeceğiz. Hiçbir şekilde hukuk ile izah edilemez bu uygulama karşısında sözde insan sağlığını önceleyerek, ‘Evde Kal’ çağrısı yapan İçişleri Bakanlığı, bu görüntülerin bizzat sorumlusudur. Ölüm siyaseti değil, yaşam siyaseti kazansın.”