Federe Kürdistan’daki kadınlara mektup

  • kadın
  • 14:17 21 Nisan 2020
  • |
img
ANKARA - Meclis’te bulunan Kürt kadın milletvekilleri, Irak Kürdistan Parlamentosu Başkanı Dr. Rewaz Faiaq, Federe Kürdistan Bölgesi’ndeki kadın örgütleri ve tüm Kürt kadınlara, “Yaratılmak istenen kardeş kavgasına karşı tavrımızı ortaya koyalım” çağrısının yer aldığı mektup gönderdi.
 
Meclis’te bulunan Kürt kadın milletvekilleri, Irak Kürdistan Parlamentosu Başkanı Dr. Rewaz Faiaq ile bölgede bulunan kadın örgütleri ve tüm Kürt kadınlarına mektup gönderdi. Milletvekilleri, gönderdikleri mektupta, “Yaratılmak istenen kardeş kavgasına karşı tavrımızı ortaya koyalım” çağrısında bulundu.
 
Mektupta, “Biz Kürt kadınları, dört parçaya ayrılmış, sömürü ve savaş cenderesine alınmış Kürdistan coğrafyasına yaşatılan acıları en iyi bilenleriz. Halkımıza, toprağımıza yapılan sayısız saldırının, katliamın, soykırımın tanığı ve bu acıyı yüreklerinde en derin hissedenleri olduk. Ama zalimlere hiçbir zaman boyun eğmedik. Dilimiz, kimliğimiz, kültürümüz ve haklarımız için Kürt kadınlarının direnişini dünyaya örnek gösterdik” ifadelerine yer verildi.
 
‘MÜCADELEMİZ HEP TEK PARÇAYDI’
 
Kürt coğrafyasının bin yıllardır egemen güçlerin ve devletlerin sömürü ve saldırı politikalarına sahne olduğuna dikkat çekilen mektupta, şu ifadeler yer aldı: “Bir yandan da Kürtlerin bir araya gelmemesi için her türlü hesabın yapıldığı bir alan olageldi. Bu durumun en önemli kanıtlarından biri de Kürdistan Bağımsızlık Referandumu’na yönelik geliştirilen saldırılardı. Fakat Kürdistan’ın bir parçasında yaşanan acılar, katliamlar, tüm Kürtlerin yüreğini yaktı. Kürdistan’ın bir yerinde atılan çığlık, tüm Kürtlerin kalbinde yankılandı. Halepçe’de, Roboski’de atılan çığlık, bugün hala Erbil’in, Süleymaniye’nin Diyarbakır’ın, Kirmanşah’ın, Kobani’nin yüreğini yakmaya devam ediyor. Çünkü aramıza sınırlar çizilmiş olsa da yüreğimiz, dilimiz, kültürümüz ve mücadelemiz hep tek parçaydı.”
 
SALDIRILARA KARŞI ULUSAL BİRLİK
 
9 aydır ambargo altında bulunan Mahmur Mülteci Kampı’na yönelik bombardımanda 3 Kürt kadının katledildiği hatırlatılan mektupta, “Tüm dünyanın amansız bir salgına kilitlendiği, insani çağrıların arttığı bir dönemde, Kürtlere dönük saldırılar devam etmekte ve Kürtler arasına düşmanlık tohumları ekilmek istenmektedir. Kürtleri, kendi coğrafyalarında nefes alamaz duruma getirmek için her türlü kirli planı devreye koyanlar, Kürtler öldükçe sevinmekte, Kürtlerin kardeş kavgasına tutuşma ihtimali arttıkça, kirli ellerini daha çok ovuşturmaktadır. Biz Kürt kadınları, Kürt halkını karşı karşıya getirmek isteyen, aramıza düşmanlık tohumları ekerek, Kürtleri birbirine kırdırmaya çalışan bu zihniyete, her zaman birliğimiz ve dayanışmamızla karşı durduk. İşgalcilere kadın duruşumuzla, kadın mücadelemizle ve kadın ittifakımızla cevap verdik. Bu saldırılar karşısında ulusal birliğimizin ne kadar önemli olduğunu, her seferinde yaşayarak bir kez daha gördük” denildi.
 
KÜRT KADINLARINA ÇAĞRI
 
Ortadoğu coğrafyasında savaşlardan, saldırılardan en çok etkilenenin kadınlar olduğu kaydedilen mektubun devamı şöyle: “Biz Türkiye Parlamentosu’ndaki Kürt kadın milletvekilleri olarak, bu gidişin karşısındayız. ‘Birakujî’nin (kardeş katliamı) tarihimizde bizlere neler kaybettirdiği açıkken, yeniden bir kardeş kavgasına karşı tavrımızı ortaya koyuyoruz. Kürt coğrafyasında egemenlerin söz sahibi olduğu, oyunlar kurduğu zamanlar artık geride kalmıştır. Bu hayalle yaşayan Kürt düşmanlarına karşı, Kürtler arası birlik için, her birimiz elimizden geleni yapmak zorundayız. Harlanmak istenen ‘Birakujî’ye, kardeş kavgasına karşı, on yıllardır mücadele ederek karşı duran sizlere, Kürdistan Parlamentosu’ndaki bütün Kürt kadınlara çağrı yapıyoruz. Biz Kürt kadınları her zaman bu tarihsel sorumluluğumuzla bir araya geldik. Parti, bölge, siyaset ayrımı yapmadan Kürt kimliğimiz ve kadın kimliğimizle, acılarımızda ve mücadelelerimizle birleştik. Şimdi bir kez daha acılarımızı ortaklaştırma ve birliğimizi güçlendirme zamanıdır.
 
Dünya koronavirüs salgınına kilitlenmişken, Kürt düşmanlıklarından vazgeçmeyenlere karşı Kürdistan halkını her türlü virüsten korumak durumundayız. Kürt kadınlarının söz birliği, Kürtler arası birliğin temelidir. Savaşlardan en çok etkilenenler olarak savaşa özellikle de kardeşler arası savaşa, ‘Birakujî’ye yüksek sesle hayır diyelim.”