Tüm Fuarcılık Yapım AŞ (TÜYAP)  ve Türkiye Yayıncılar Birliği işbirliği ile organize edilip, 14 Nisan’da Kültürpark'ta kapılarını açan 23. İzmir Kitap Fuarı'nın bugün sona erdi. Düzenlenen fuara 478 yayınevi ve sivil toplum kuruluşu katıldı. 120 kültür etkinliğine ev sahipliği yapan fuara son gününe kadar, birçok yazar, şair ve oyuncu okurlarıyla buluşup, kitaplarını imzaladı.  

 

Fuarda özellikle hafta sonlarındaki ziyaretçi yoğunluğu ile dikkat çekerken, siyasi baskı ve bunun doğurduğu ekonomik sorunlar da kendini gösterdi. İstanbul dışına çıkışı mahkeme kararı ile yasaklanan ilahiyatçı yazar İhsan Eliaçık, fuarda konuşmacı olarak davetli olduğu bir etkinliğe bu yüzden telekonferans yoluyla katılmak zorunda kaldı.  

 

Fuarın son gününde, Büşra Sanay’ın konuşmacı olarak katıldığı “Türkiye’de aile içi cinsel istismar” ve Nihat Behram’ın katıldığı “Şiirle direniş, direnişin şiiri” ile söyleşilerle kapısını okurlara kapattı. Fuarın son saate kadar girişlerde uzun kuyruklar oluşturulmaya devam edilmesine rağmen fuarda okuyucunun beğenisine sunulan kitaplar arasında çoğunlukla popüler kültür kitaplarına ilgi gösterilmesi ise, kimi yayıncıları gelecek açısından endişeye sevk etti.   

 

‘İNSANLARIN TÜM BASKILARA RAĞMEN GELMESİ BİZİ UMUTLANDIRIYOR’   

 

Dönüşüm ve İnter Yayınevi Sorumlusu Bektaş Kızılocak, aslında öğrenci kenti olsa da İzmir’de teori, kuram yayınlara gereğinden az ilgi gösterildiğini ifade etti. Siyasal durumun yarattığı baskı ve uygulamalardan dolayı, kitlelerin kendileri gibi düşünen yayınevlerine uzak kaldığını dile getiren Kızılocak, “Sisteme muhalif ve bir bilgi seviyesi olarak, sisteme karşı bir şeyler yapma kaygısı taşıyan insanlar genellikle ziyaret etti bizi. İnsanlar tüm baskılara rağmen gelip bu kitapları alıp, okuduklarında bizim için büyük bir ümit doğuruyor.” diye konuştu.   

 

‘BİZİ TAKİP EDEN OKURKLARIMIZ BİZE SAHİP ÇIKIYOR’   

 

İstanbul Kitap Fuarı’nda Halkların Demokratik Partisi (HDP) önceki dönem Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın kitabı olan “Seher” ile büyük görünürlük ortaya koyduklarını ve okurlara ulaştırmaya çalıştıklarını söyleyen Dipnot Yayınevi Sahibi Emir Ali Türkmen de, fuar için “kalabalık ama bizim gibi muhalif yayınlara olan ilgi yüksek değil” yorumunda bulundu.  Yayınlarını takip edip, sahip çıkan okurlarının fuarı kendileri açısından değerli kıldığını belirten Türkmen, “Bu kalabalık aslında biraz kuru kalabalık diyebiliriz. Çünkü genç kesim genel olarak popüler kültüre dair kitapları seviyorlar. Cumartesi fuarlarının şöyle bir tarafı var. Kitlenin bir kısmı, ‘Bu hafta AVM’lere gitmeyelim de, fuara gidelim’ diyenlerden. Buna rağmen az da olsa önemli bir genç topluluk da demokrasi ve özgürlük arayışının bir parçası durumunda” dedi.