SÊRT - Sêrt’teki tarihi Deyr Mor Yakup Manastırı restore edilecek. Manastırın bulunduğu arazinin sahibi Emin Evin, "Burası tarihi bir yer, burası kaybolmamalı" dedi.
Sêrt’te bulunan ve uzun yıllardır bakımsızlıktan kaynaklı büyük zarar gören tarihi Deyr Mor Yakup Manastırı (Deyr Mir Yakup Manastırı) restore edilecek. Keldani Vakfı'nın tarihi manastırın restorasyonu için hazırladığı projeyi önümüzdeki günlerde Kültür ve Turizm Bakanlığı'na sunacağı öğrenildi. Manastırın üzerinde bulunduğu arsanın sahibi Emin Evin (65), "Burası tarihi bir yer, burası kaybolmamalı" dedi.
MANASTIRIN HİKAYESİNİ ANLATTI
Evin, 1978 yılında 110 yaşındayken kaybettiği babaannesi Nesro Evin'den manastıra dair dinlediklerini paylaştı. Evin, babaannesi ile manastırın son Başpiskoposu olan Addey Şêr’in birbirlerini yakından tanıdığını, babaannesinin sık sık Şêr'in yaptığı yardımlardan söz ettiğini anlattı. Evin, babaannesinin anlatımlarına işaret ederek, "Yaklaşık 40 kilise buraya bağlıymış. Ninemlerin arazisi de buraya yakın olduğu için iletişimleri çok güçlüydü" dedi.
1915 Ermeni Soykırımı sonrasındaki 15 yıllık süreçte de manastırın sağlam olduğunu söyleyen Evin, katliam sonrası manastırın sahipsiz kaldığı ve kaderine terk edildiğini ifade etti. Manastırın halen önemli bir tarihi ibadet merkezi olduğuna dikkati çeken Evin, halen birçok kişinin engelli çocuklarını manastıra getirerek "şifa" aradığını kaydetti. Evin, "Ben bu iki olaya da şahidim. Hala dışarıdan insanlar çocukları olsun diye buraya geliyor, üzerlerine su döküyorlar. Bu inanç hala var” diye belirtti.
KELDANİ VAKFI'NA HİBE ETTİ
Babaannesinin vefatının ardından 1978-80 yıllarında amcalarıyla birlikte yaklaşık 2 bin koyun satarak, manastırın içinde bulunduğu arsayı satın aldıklarını aktaran Evin, yüksek paralar teklif edilmesine rağmen definecilerin eline düşmemesi için araziyi satmadığını belirtti. Tapunun hala kendi üzerinde olduğunu ancak restore edilmesi için manastırı Keldani Vakfı’na hibe ettiğini aktaran Evin, "Hibe ederken, ‘Burası tarihi bir yer, burası kaybolmamalı, dünya tarihi burası. Bir tek biz değil, birçok din, kavim, inanç buradan geçmiş. O yüzden size hibe ediyorum’ dedim. Onlar da burayı sağlamlaştırma sözü verdi. O yüzden onlara hibe ettim” şeklinde konuştu.
Babaannesinin manastıra büyük bir önem verdiğini dile getiren Evin, "Bana burası için para teklif ettiklerinde nenemin hayallerine ihanet etmek istemedim. O kadar onları seviyordu ki... O yüzden amca çocuklarına da söyledim, onlardan da izin aldım. Papaza, ‘Eğer siz de burayı yapmazsanız kabul etmem’ dedim. Tek hayalim buranın yeniden inşa olması. Nenemin hayalini çocuklarının, torunlarının görmesi bize yeter” diye kaydetti.
KELDANİ VAKFI: RESTORASYONA BAŞLAYACAĞIZ
Konuya dair görüştüğümüz Keldani Vakfi yetkilileri, yaklaşık 3-4 ay önce restorasyon için Kültür ve Turizm Bakanlığı ile görüştüklerini ve görüşmenin olumlu geçtiğini aktardı. Yetkililer, en yakın zamanda projelerini bakanlığa sunarak, restorasyona başlayacaklarını aktardı.
Yetkililer, “Bizim herhangi bir beklentimiz ya da işletme gibi bir düşüncemiz yok. Sadece bu tarih yaşasın istiyoruz. Sêrtlilerin, dini turistlik yerleri olsun. Bu tarihi yaşatmak hem Türkiye hem Sêrt için çok önemli” diye kaydetti.
MANASTIRA DAİR
Tarihi manastır, Deyr (Doğan) mevkiinde ve Botan Çayı’na hakim bir tepe üzerine inşa edilmiş. Ermeni Soykırımı sonrası yaşanan tahribat ve kütüphanedeki kitapların yakılması nedeniyle manastırın tam olarak hangi tarihte inşa edildiği bilinmiyor. Bazı kaynaklara göre manastır 16-17’inci yüzyıllarda inşa edildi. Manastırın duvarlarında bulunan Sümer yazıları nedeniyle manastırın en az 2 bin yıllık bir geçmişi olduğu belirtiliyor. Asuri, Süryani, Keldani ve Ermeniler tarafından kullanılan manastırın Başpiskoposu Addey Şér'in Sêrt'in Dihê (Eruh) ilçe kırsalında soykırım döneminde katledildiği belirtiliyor.
Uzun yıllar kaderine terk edilen manastırın restorasyonu için 2005 yılında ilk adım atıldı. Sêrt Belediyesi, Avrupa'daki Ermenilerden aldığı hibeyle restorasyon için bakanlığa başvurdu. Ancak bakanlık kabul etmedi. Hibe de geri iade edildi.
Emin Evin, 2022 yılında yeniden restore edilmesi için manastırı Keldani Vakfı’na hibe etti.
MA / Rukiye Adıgüzel