VAN - “Demokrasi yürüyüşü” öncesi Van’a giriş ve çıkışların yasaklanmasına tepki gösteren HDP, CHP ve İHD, yasakların keyfi olduğunu belirterek, “OHAL ülkesi haline geldik” değerlendirmesinde bulundu.
Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) Hakkari ve Edirne'den Ankara’ya yarın başlatacağı yürüyüş öncesi birçok kente giriş ve çıkışlar yasaklandı. Yasak getirilen kentlerden birisi de Van. Kentteki siyasi parti temsilcileri ve sivil toplum örgütü temsilcileri, “keyfi” şeklinde nitelendirdikleri yasağa tepki gösterdi.
‘SONUÇTAN KAÇAMAZLAR’
HDP İl Eşbaşkanı Öznur Bartın, kentteki “sıkıyönetim” koşullarının 3 yıldır devam ettiğini belirtti. Valiliğin kararını çifte standart şeklinde yorumlayan Bartın, son yasağında sadece kendi partilerine dönük bir uygulama olduğuna dikkati çekti. Bartın, “Toplumun haklı taleplerine tahammül etmeyen şovenist iktidarın partimizi toplumdan soyutlama çabaları beyhudedir ve yanılgıdır. Tüm bu hukuksuzlukları halklara reva görenler sallanan iktidarlarının yerle yeksan olma sonucundan kaçamazlar” diye konuştu.
‘OHAL ÜLKESİ HALİNE GELDİK’
CHP İl Başkanı Mehmet Kurukçu ise, yasağa tepki göstererek, “İnsanların kendini ifade etme hakları ellerinden alınarak, toplum resmen kaosa sürükleniyor. OHAL ülkesi haline geldik. Valilere bazı haklar verilmiş olabilir ama bunu sürekli hale getirmek, açıkça Anayasal hakları askıya almak demektir” değerlendirmesinde bulundu. “Bir insanın kendini ifade etmek istemesi ve fikrini söylemesinden doğal ne olabilir” diye soran Kurukçu, “Kimse de kamu düzenini bozmak istemez, milli güvenliği bozacak bir ortam yaratmaz. Tek amaç kendini ifade etmek istemesidir. Barışçıl ve demokratik gösteri ve yürüyüş yapma hakkının asla kısıtlanmaması, insanların özgürce fikirlerini ifade etme hakkına ipotek konulmaması gerekir. Toplum bir sıkışma yaşadığı zaman kendini ifade etmek ister. Bunu engellemek toplumu kaosa sürüklemektir. Onun için bu tür yasaklamalara son verilmelidir” diye seslendi.
‘YASAKLARIN HEPSİ KEYFİ’
İHD Van Şube Başkanı Murat Melet de, siyasal iktidarın demokrasiden uzaklaştığı için demokratik alanda yapılan hiçbir çalışmaya izin vermediğini ve bu çalışmaları illegalize ettiğini vurguladı. Melet, “Muhalif olan tüm partiler, kendi çalışmalarını sürdürmek için ve kendi yaptığı çalışmaları halka duyurmak için tüm demokratik haklarını kullanmalıdır. Van’da yaklaşık 4 yıldır yasaklar devam etmektedir. Bu yasakların hepsi de keyfidir. Eğer bugün bir muhalif parti kendi çalışmasını sokakta, halkın arasında yapamayacak ise gerçekliğini ve iktidarın yanlışlığını kime nerede anlatacak? Bir siyasal partinin faaliyetlerini engellenmesi hukuksuzluktur. Türkiye’de barıştan, demokrasiden yana olan herkesin demokratik anlamda yapılacak bütün çalışmalara destek verilmelidir. Aksi takdirde siyasal iktidar, ne demokrasiden ne barıştan ne de insan haklarından söz edemez” diye konuştu.