Bakan Gül’ün ihlallere değinmemesi tepkiye neden oldu

img

ANKARA – Adalet Bakanı Abdülhamit Gül’ün çizdiği hukuk ve adalet tablosuna tepki gösteren HDP Sözcüsü Ebru Günay, Gül’ün ihlalleri görmezden gelmesine “Bu ülke neresiyse biz de oraya gidelim, Türkiye değil burası” sözleriyle eleştirdi.

Meclis Genel Kurulu’nda Tarım ve Orman Bakanlığı, Adalet Bakanlığı ve Milli Savunma Bakanlığı 2022 yılı bütçeleri ve 2020 Kesin hesap görüşmelerinde tüm partiler söz aldı. AKP ve MHP’li milletvekilleri bütçeye dair övgüler sayarken, HDP cezaevlerinde yaşanan hak ihlallerini, İmralı’da uygulanan tecridi, Kandıra Cezaevi’nde yaşamını yitiren Garibe Gezer, Kobanê Davası, partilerine açılan kapatma davasında yaşanan ihlalleri dile getirdi. CHP tarafından da yargı bağımsızlığına yönelik eleştiriler, cezaevlerinde yaşanan ihlaller dile geldi. Muhalefet partileri tarım politikalarına yönelik de sert bir şekilde yürütmeyi eleştirdi.

Bütçe görüşmelerinde partilerin konuşmaları ardından bakanlar bütçelerine ve eleştirilere dair konuştu. Adalet Bakanı Abdülhamit Gül’ün sözleri sırasında sık sık HDP vekilleri tarafından yaşanan hukuksuzluklar kayıtlara not düşüldü.

‘SOYLU BİLİYOR MU?’

Bakan Gül’ün,Geçmişte FETÖ'cülerin delil tezgâhlarıyla, üretilmiş delillerle, ‘tape’lerle, kasetlerle, şantajlarla itibar suikastlığına, haysiyet cellatlığına nasıl soyunduklarını, bu amaçla hukuku nasıl kullandıklarını hepimiz çok iyi biliyoruz. Biz bu zihniyete bir daha asla mahal vermeyecek şekilde hukuk sistemimizi bir güvence altına almak için çalışıyoruz. A parti, B parti yok, insan insandır, nerede doğduysa insandır” sözlerine HDP Milletvekili Serpil Kemalbay tarafından “İçişleri Bakanı biliyor mu bunu?” diye yanıt verdi. HDP İstanbul Milletvekili Züleyha Gülüm de “Gizli tanıklar nasıl bir delil? Uyduruk ifadelerle alınan gizli tanık ifadeleri nasıl bir delil olabiliyor?” şeklinde soru sordu.

‘GİZLİLİK KARARI BELGEYİ NASIL AÇIKLADI?’

Gül, “adli kontrol”, “yurt dışı çıkış yasağı”nda yaptıkları iyileştirmeler olduğunu savundu. HDP Ağrı Milletvekili Dirayet Dilan Taşdemir, “Mahkeme kararı olmadan da yapılabiliyor” dedi. HDP Antep Milletvekili Mahmut Toğrul, “Mahkeme kararı olmadan yapan var Sayın Bakanım” sözleriyle karşılık verdi. HDP Şırnak Milletvekili Nuran İmir de, “Yurt dışında oturan bir kadın, 72 yaşında ama hâlâ dosyası bile açılmamış. Bu sizin ayıbınızdır” şeklinde konuştu. HDP Ebru Günay da “Gizlilik kararı olan belgeyi nasıl açıkladı burada bakın İçişleri Bakanı?” diye sordu.

‘CEZAEVLERİNDEN BAHSET’ TEPKİSİ

Gül’ün “Uzun yıllar boyunca ceza muhakemesinde hep sanık odaklı arayışlar değerlendirildi. Elbette bu değerlidir ve bu anlamda savunma hakkı temel bir haktır ama bir o kadar da önemli olan bir hak, mağdur hakkıdır” sözlerine HDP İzmir Milletvekili Serpil Kemalbay da “Türkiye cezaevlerinden bahsedin, Türkiye cezaevlerinden” sözlerini sarf etti.

‘HANGİ ÜLKEDE YAŞIYORSUNUZ?’

Bakanın çizdiği tabloya HDP Mardin Milletvekili Ebru Günay,Bu ülke neresiyse biz de oraya gidelim ya, Türkiye değil burası” dedi.

Bakan Gül’ün kadına yönelik şiddetle mücadele edeceklerini söylemesi ancak cezaevinde yaşamını yitiren Garibe Gezer’e değinmemesine HDP’li vekiller karşı çıktı. Bakanın konuşması sırasında HDP’li Ebru Günay, “Garibe Gezer niye kabirde o zaman? Garibe Gezer'den bahsedin, Garibe Gezer. Garibe Gezer'in ölümü üzerinde yirmi dört saat geçmedi. Açıklama yapın Sayın Bakan. Kandıra Cezaevinde bir kadının ölümü üzerinden yirmi dört saat geçmedi, açıklama yapın Sayın Bakan! Kadına yönelik şiddeti teşvik ediyorsunuz, göz yumuyorsunuz Sayın Bakan” ifadelerini kullandı.

GARİBE GEZER SORULDU

Bakan Gül’ün “O yüzden, ‘Geç gelen adalet, adalet değildir’ diyoruz” sözlerine de HDP’li Kemalbay, “Onu biz diyoruz! Onu biz diyeceğiz, sen demeyeceksin!” derken, HDP’li Günay’da “Adalet getirmiyorsunuz zaten, ölüm getiriyorsunuz, ölüm...Kandıra Cezavinde bir kadın, yirmi dört saat oldu öleli ya!” dedi.

Cezaevi’nde yaşanan ölümleri dile getiren HDP’li milletvekillerinden Mehmet Erdoğan ise “Ya, vıcık vıcık konuşuyor bunlar ya!” sözlerini sarf etti. Muhalefetin yargıdaki ve cezaevlerinde yaşanan ihlallere dair eleştirilerine yanıt vermeyen ve sorulan soruları dahi cevaplayan Bakan Gül ise, HDP’lilerin ısrarla “Garibe Gezer” sorularını gülerek, “Şu anda HDP Grubunun şiddetine maruz kalıyorum yani gerçekten” dedi. HDP’li Günay da “Şiddet değil; sorularına maruz kalıyorsunuz, sorularına!” şeklinde konuştu.

Bakan Gül’ün arabulucuk dosyalarına ilişkin açıklamaları sırasında HDP İstanbul Milletvekili Züleyha Gülüm, “Arabuluculukta işçi hakları gasp ediliyor, farkında mısınız?” sorusunu yöneltti.

Bakan Gül’ün yaşamını yitiren tutuklu Garibe Gezer’e değinmeden “Son cümlemi söyleyeyim” sözlerine de HDP’li Ömer Faruk Gergerlioğlu, “Garibe Gezer'den bahsetmeden” sözleriyle sitem etti. HDP’li Mahmut Toğrul’da “Sayın Bakan, teori 10, pratik sıfır” ifadelerini kullandı.

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’da Plan ve Bütçe komisyonunda sunumunu bir kez daha tekrarladı. Akar, “Bakanlığımızın ‘SADAT’ adlı şirketle hukuki, ticari, mali ve kurumsal yapı olarak hiçbir ilgisi yoktur, olmadı” dedi. HDP İstanbul Milletvekili Oya Ersoy ise cevabı “Tamamen duygusal!” sözlerini sarf etti.

MASUMİYET KARİNESİ

Bakanların konuşması ardından söz alan CHP Grup Başkanı Engin Altay, “Sayın Adalet Bakanına şunu söylemek isterim: Gene çok güzel bir iş yaptınız. Ankara'da sanıyorum, Ankara'da mıydı? Bu, Masumiyet Karinesi ve Lekelenmeme Hakkı Sempozyumu... Çok güzel, sizi kutluyorum. Böyle bir sempozyum yapılan bir ülkede mevkidaşınız İçişleri Bakanı, Boğaziçi Üniversitesindeki 524 çocuğumuzu, pırıl pırıl çocuğumuzu terörist ilan etti. Bununla da yetinmedi, evvelsi gün burada İstanbul Büyükşehir Belediyesinde işe girmiş olan 557 -niyeyse hep 500'lü rakamlar- çalışanı, işçiyi, emekçiyi de terörist ilan etti. Sayın Bakanım, sizde bir bütünlük yok mu? Devletin Emniyeti, Jandarması, JİTEM'i, MİT'i, Boğaziçi'nde ve İBB'de terörist tespit ederse bu savcılarınız niye görev yapmıyor efendim? İçişleri Bakanının ‘terörist’ diye niteledikleri insanlarla ilgili kovuşturmadan geçtim, niye soruşturma açmıyor? Böyle bir şey olabilir mi? Siz masumiyet karinesi sempozyumu yapıyorsunuz, sizin mevkidaşınız herkesi terörist ilan ediyor. Bunu da hükûmetin bir çelişkisi olarak kayıtlara geçmek istiyorum” ifadelerini kullandı.

BEŞTAŞ: TÜRKİYE’DE ADALET BÖYLE İŞLEMİYOR

HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş ise eleştirilerini şöyle sıraladı: “Adalet Bakanını ve iktidar grubunu dinledim. Y başka bir ülkede yaşıyoruz. Yaşadıklarımız yalan. Hayatın içinden konuşmak istiyoruz. Adalet Bakanının söylediği başlıklar doğru. Hakikaten dinlerken, hak ve özgürlüklerin, yargıda kumpasın, tutuklamanın tedbir olması, adli kontrol ve yurt dışına çıkışın denetlemesi uygulamasına kim karşı çıkabilir. Ama gerçek farklı şu anda Türkiye’de adalet sistemi böyle işlemiyor. Adalet Bakanı kim? Yargıyı kim yönetiyor? Hakim ve Savcılar kime bağlı? Adalet Bakanının bunlardan haberi yok mu? Söylediği her sözün karşılığında yaşadığımızı ifade edebilirim. Kumpas yok dedi, Sincan’da arkadaşımızın tam bir kumpas içerisinde. Ahmet Altun isimli savcı özel görevlendirildi. Doğrudan yargıya müdahale var. İki hafta duruşma bir hafta ara vereceğim. Klasörleri okumadan burada savunma yapın diyor. Gizli tanıklık gibi kurum oluştu. Sayın başkan, sizin hakkınızda ve başka bir milletvekili hakkında gizli tanık yaratılabilir. Sizi tutuklatabilir. Bazıları bulunmaz. Mesela mercek gibi. Bundan daha ala kumpas mı olur?

Garibe Gezer. Adalet Bakanının bir numaralı görev alanında bir kadın cinsel saldırıya uğramış, şiddet görmüş. Dün intihar ettiği söylendi. Adalet Bakanlığı’ndan açıklama yok. Soruşturma açıldığına dair bilgi almadık. Savcı otopsiye avukatları almadı.

AYM’nin kapatılması, AİHM kararları neden uygulanmıyor? HDP Kapatma Davası’nda yaratılan kumpas, gzaltı ve tutuklamalar yok, infaz yakmaları yok, gençlerin kaçırılması yok, Hasta mahpuslar yok, Mehmet Emin Özkan’ı sayın Bakan da çok iyi bilir. En az 50 kez ben söyledim. Kovid Diyarbakır’da hastanede kelepçeli. Adli Tıp Kurumu işini yapmıyor. Şenyaşar ailesinin aradığı adalet talebi, Deniz Poyraz’ın katili, 10 bin dolar alan milletvekiline dair, çıplak arama yok, düşünce ifade özgürlüğü hiç yok. Adli kontrol bir buçuk yıldır ev hapsinde. Biz bu gerçeklerle yaşıyoruz. Bugün yapılan konuşmasını uygulamasını istiyoruz? Bu ülkede adalet bakanı kim?”

Genel Kurul soru-cevap bölümüyle devam etti.