Fehim Işık: Suriye’de göstermelik bir anayasa sorunları çözmez

img

İSTANBUL – Suriye’de asıl güçlerin dahil olmadığı bir anayasanın göstermelik bir anayasa olacağını ifade eden Gazeteci Fehim Işık, “Bu hiçbir zaman Suriye’de tüm halkların varlığına işaret eden bir anayasa olmaz. Dolayısıyla oradaki sorunların çözümünü de beraberinde getirmez” dedi.

 
Suriye’de yaşanan gelişmelere ilişkin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Vladimir Putin ile İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani Türkiye ev sahipliğinde önceki gün üçlü zirve gerçekleştirdi. Görüşme sonrası üç lider kameralar karşısına geçerek açıklamalarda bulundu. Zirvenin ardından yapılan ortak basın toplantısında verilen mesajları gazeteci Fehim Işık değerlendirdi.
 
‘ABD’YE GÖZDAĞI VERİLDİ’
 
Yapılan görüşmeyi değerlendirirken bazı noktalarda ortaya çıkan değişikliklere dikkat çekilmesi gerektiğini belirten Işık, şimdiye kadar gerek Rusya’nın gerekse de İran’ın Erdoğan’ın Şam’a yaklaşması gerektiğini ve Şam’la birlikte adım atması gerektiğini söylemediklerini ifade etti. Yapılan son görüşmede bunun dile getirildiğini belirten Işık, görüşmenin Türkiye’ye verilmiş bir ültimatom olduğunu vurguladı. Hem Rusya hem de İran sorununun ancak Şam ile çözülebileceğini ifade ettiklerini söyleyen Işık, konuşmasına şu şekilde devam etti: “Hem Rusya hem de İran Adana Mutabakatını dile getirerek daha net bir biçimde ifade ettiler. Adana Mutabakatı baba Esad döneminde yapılan ve Kürt karşıtlığı üzerinde yapılan bir antlaşmaydı. Zaten görüşmeden önce Suriye’nin Birleşmiş Milletlere gönderdiği mektupta Kuzey ve Doğu Suriye’deki güçleri yani QSD’yi ‘terörist’ olarak tanımladı. Bu mesaj aynı zamanda Türkiye’ye yönelik bir mesajdı. Konuyu ben Kürt karşıtlığı üzerinden seninle işbirliği yaparım noktasına getirdi. Dikkat ederseniz yapılan görüşmeden sonra Erdoğan ABD’ye ‘iki hafta içinde bir adım atılmazsa ben kendi başıma davranırım’ diyerek gözdağı verdi.” 
 
‘TÜRKİYE GÖZLEM NOKTALARI OLACAK’ 
 
Erdoğan’ın bugüne kadar bölgede ABD ile Rusya arasındaki çelişkilerden yararlanarak kendi politikalarını bir şekliyle yaşama geçirdiğini ifade eden Işık, çatışmaların giderek sona yaklaştığı bu dönemde Türkiye’nin aynı siyaseti izleyerek bir sonuca varmayacağını söyledi. Türkiye’nin Suriye’de sahaya sürdüğü güçlerin bir alana sıkışıp kaldığını dile getiren Işık, onların da sahada hiçbir kıymetinin kalmadığını söyledi. İdlib’in yakın bir zamanda Rusya’nın da hava desteğiyle Suriye tarafından El Nusra başta olmak üzere diğer örgütlerden temizleneceğini sözlerine ekleyen Işık, “Orada ortaya çıkacak sorunlardan biri Türkiye’nin gözlem noktaları olacak. Bu gözlem noktalarını Rusya kendi koruması altına aldı ama giderek orayı da terk etmek durumunda kalacak. Dolayısıyla Fırat kalkanı denilen işgal alanlarında bir üçüncü muhalif güç yok. İki muhalif güç kalıyor. Bu güçten biri Suriye rejimidir diğeri Kuzey ve Doğu Suriye’deki özerk yönetimdir. Şimdi bunların içinde yer almadığı bir süreçle bir çözüm oluşturmaya kalkmak deyim yerindeyse eskiyi devam ettirmeye dönük bir yaklaşmayı beraberinde getirir” dedi.
 
‘GÖSTERMELİK BİR ANAYASA SORUNU ÇÖZEMEZ’
 
Üçlü zirvede dile getirilen anayasa görüşmelerine ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Işık, şunları ifade etti: “Görüşmede sözü edilen anayasayla ilgili Türkiye ve Suriye, Rusya ve İran’ın da dayatmasıyla uzlaşıp masa başında bir anayasa yazıp ‘bu anayasa bizim anayasamızdır’ diyebilirler. Ama bu hiçbir zaman Suriye de tüm halkların varlığına işaret eden bir anayasa olmaz. Dolayısıyla oradaki sorunların çözümünü de beraberinde getirmez. Yani bu sadece geçici olarak kendilerini takdir etmeye dönük bir adım olur. İkincisi Rusya, İran ve Türkiye dışında bölgeye onlar gibi bakmayan ABD ve batı ülkeleri var. Bu ülkeler son günlerde özerk yönetimle görüşmelerini giderek sıklaştırdı. Orada DAİŞ gibi çeteleri yenen güçlerin ortaya çıkardığı bir realite vardır. Öbür taraftan güvenli bölgenin de oluşuyla ABD ile birlikte ilişkilerini sıklaştıran bölgenin güvenliğini sağlamak konusunda önemli görevler üstlenen, askeri meclislerin oluşumu ve daha sonrasında bu askeri meclislerin ortaya çıkardığı sonuçlar var. Yani tüm bunlar içerisinde Suriye’de veya başka yerlerde asıl güçlerin olmadığı bir ortamda göstermelik bir anayasa oluşturulamaz. Oluşturulursa bile o sorunu çözemez.”
 
‘ERDOĞAN DAHA ÇOK MOSKOVA’YA GİDECEK’
 
Görüşmeden çıkan sonuçla bağlantılı olarak önümüzdeki dönemde İdlib’te çatışmaların yoğunlaşacağını dile getiren Işık, çatışmaların yoğunlaşmasıyla birlikte Erdoğan’ın daha fazla Moskova’ya gidip geleceğini söyledi. 
 
Türkiye’nin İdlib’de birçok gözlem noktasının olduğunu hatırlatan Işık, “Orada savaşan tüm yapılanmalar bir şekliyle Erdoğan üzerinden o bölgeye yerleşmiş ve Erdoğan’ın gönderdiği silahlarla yahut gönderdiği paralarla savaşıyorlar. Onlar yenildikçe Erdoğan da yenilecek. İdlib sorununun bu kadar uzamasının nedeni o bölgeye yerleşen ve Türkiye’nin desteğini alan çetelerden kaynaklanıyor. Ama o bölgede Rusya’nın desteğiyle Suriye ilerledikçe Türkiye üzerinde de bir baskı olacak ve oradan Türkiye’ye dönük tepkilerde artacak. Rusya o bölgeyi alırken Türkiye’nin ne olduğunu çokta düşünecek halde değil. Kendi çıkarları için orayı rejime teslim edecek. Akabinde masaüstü görüşmelerle Fırat kalkanı denilen diğer işgal alanlarına girecek. En son kendi çıkarları temelinde kendi güvenliğini esas alan adımlar atmaya başlayacak. Ama tüm çetelerle karşı karşıya gelen kendi güvenliğini yok etmesine dönük bir siyaset üretmenin ceremesini çekecek olan Türkiye’deki iktidar olacak. Bunların önemli bir bölümü Türkiye’de önümüzdeki dönemde çok önemli sorunlara neden olacaktır” diye konuştu. 
 
MA / Ferhat Çelik