Türkoğlu: Firyal Süleyman Halid suikastı siyasi cinayettir

ANKARA - Gündemdeki gelişmeleri değerlendiren DEM Parti Kadın Meclisi Sözcüsü Halide Türkoğlu, Kerkük'te Firyal Süleyman Halid'e dönük suikaste işaret ederek, "Bu bir siyasi cinayettir. Katliamın arkasındaki güçleri çok iyi tanıyoruz” dedi.
 
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Kadın Meclisi Sözcüsü Halide Türkoğlu, partinin Ankara'da bulunan genel merkez binasında gündemdeki gelişmelere dair basın toplantısı düzenledi. Kadınların şiddete ve katliamlara karşı yıl boyunca direndiğini söyleyen Türkoğlu, Paris’te 9 Ocak 2013’te katledilen Sakine Cansız, Fidan Doğan, Leyla Şaylemez ve diğer kadınları andı. 
 
Türkoğlu, katledilen kadınların mücadelesinin kadınlara emanet olduğunu kaydederek, “Dünyanın neresinde olursa olsun; tarihin her döneminde kadın aktivistler, siyasetçiler erkek egemen iktidarların hedefi olmuştur. Rosaları, Sakineleri, Sevêleri, Nagihanları katledenler, dün bir kez daha Kerkük’te kendini göstermiştir. Kuzey ve Doğu Suriye'nin Hesekê kentinden Kerkük’e gelen kadın aktivist Firyal Süleyman Halid bir suikastla katledilmiştir. Bu bir siyasi cinayettir. Bizler bu katliamın arkasındaki güçleri çok iyi tanıyoruz” dedi.
 
‘TAPEPLERİ TALEPLERİMİZDİR’
 
PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünün sağlanması için başlatılan açlık grevleri eylemleri ile Adalet Nöbetleri'ne değinen Türkoğlu, "Haklı ve onurlu mücadeleleri mücadelemiz, talepleri taleplerimizdir” dedi. Özgür Kadın Hareketi'nin (TJA) yaptığı konferansı kutlayan Türkoğlu, “Yolumuz hak ve adalet yoludur. Eşitlik ve özgürlük yoludur. Hiçbir barikat, hiçbir engel bu yolun yolcularının önünde duramayacaktır" diye kaydetti. 
 
Türkoğlu, Hrant Dink’in katledilmesinin 17'nci yıl dönümüne işaret ederek, "Hrant Dink ve 17 bin faili meçhul cinayetin arkasındaki güçleri ‘mertlikle’ anmak bu cinayetleri meşrulaştırmaktır. Failleri, faillerin arkasındaki güçleri korumanın itirafıdır. Berfo Ana şahsında Cumartesi Annelerinin, Barış Annelerinin ahı bunların üzerindedir. Unutmayacağız, unutturmayacağız. Kayıplar bulunsun failler yargılansın diyerek, bu mücadeleyi sonuna kadar sürdüreceğiz” diye belirtti.
 
'TECRİDİ DERİNLEŞTİRMEK SUÇTUR'
 
Son dönemde kadınlara dönük gözaltılara dikkati çeken Türkoğlu, "Bu ülkede tecavüzcüler, hırsızlar, kadına karşı suç işleyenler, uyuşturucu kaçakçıları yargılanmıyor. Bu suçu işleyenleri koruyanlar, suç örgütü liderleri ile çarşaf çarşaf fotoğrafları çıkanlar gözaltına alınmıyor, yargılanmıyor. Eşitlikten, özgürlükten adaletten yana olan kadınlar gözaltına alınıyor. Bu iktidarın kadın özgürlük mücadelemizden korkusu da kaygısı da ortadadır. Bu kadınlardan intikam alma operasyonudur. Erkek yargısı ile eril medyası ile algı oluşturarak kendi kirli savaş siyasetinin sonuçlarının üstünü örtmekten başka bir şey değildir. Bu hukuksuzluk derhal son bulmalı, gözaltına alınan kadınlar serbest bırakılmalıdır. Bıkmadan, usanmadan söyleyeceğiz; Sayın Öcalan üzerinden yürütülen tecrittin son bulmasını istemek suç değildir. Bir hukuksuzluk sistemi olan tecridi derinleştirmektir suç olan" şeklinde konuştu.  
 
YENİ ANAYASA TARTIŞMALARI  
 
Türkoğlu, AKP döneminde kadın cinayetlerinin yüzde bin 400 artığına işaret ederek, “Yeni Anayasa” tartışmalarına değindi. Türkoğlu, "Bu iktidarın ‘Anayasa değişikliğinden’ kastı erkeklerin haklarını korumaktır. İktidarın ‘aileyi korumak’ bahanesiyle kutuplaştırmayı artırmak ve toplumun korkularını harekete geçirerek oy devşirmek için araçsallaştırdığı bu anayasa değişikliği teklifi kadınları hedef alıyor. Bir diğer hedef ise, kadını erkeğe bağımlı hale getirmektir. Yaşadığı erkek şiddeti karşısında kadınların susmasını, biat etmesini sağlamaktır. Hak ve özgürlükler esas alınmadan hazırlanacak hiçbir teklifi kabul etmiyoruz. Medeni kanunda yapılmak istenen değişiklikler, kadınlara ve kadın örgütlerine sorulmadan hazırlanamaz. Neyin kadınların yararına olduğunu, neyin olmadığını bu erkek egemen iktidar değil, biz kadınlar, kadın örgütleri, platformları bilir. Haklarımızı erkek egemen iktidarın insafına bırakmayacağız” ifadelerini kullandı. 
 
HALK OYLAMASI 
 
Türkoğlu, partisinin yaptığı halk oylaması hakkında da değerlendirmelerde bulundu. Türkoğlu, “Demokratik, ekolojik, kadın özgürlükçü paradigmamız ekseninde bu ülkede bir ilki gerçekleştirdik” dedi. Halk oylaması ile büyük bir demokrasi şölenine şahitlik etiklerinin altını çizen Türkoğlu, “Kadın delegelerimiz ve annelerimiz yağmur çamur demeden bu sürece katılarak, irade beyanını göstermiştir. Kadın adaylarımız etrafında kenetlenen irade yerinden ve yerelden demokraside ısrarın adıdır. ‘Eşbaşkanlık ve eşit temsiliyet mor çizgimizdir, vazgeçmiyoruz’ diyenlerin kararlı mücadelesidir" diye konuştu.