Mektumin’likten özyönetime

img

İSTANBUL – Yüzyıllardır yaşadıkları topraklarda Suriye Baas rejimi tarafından “mektumin” sayılıp, Arap Kemeri ile kuşatılan Kürtler, bugün Türkiye başta olmak üzere küresel ve bölgesel güçlerin devrimi boğma çabalarına rağmen dünya halkları için bir pusula. 

Tunus'ta 17 Aralık 2010'da üniversite mezunu Muhammed Buazizi adlı bir gencin seyyar satıcılık yaptığı arabasına el konulması nedeniyle kendini yakmasının ardından “ekmek, onur ve özgürlük" sloganıyla sokağa dökülen Tunuslular, 24 yıllık Bin Ali yönetiminin sonunu getirip, kısa sürede pek çok Ortadoğu ve Kuzey Afrika ülkesini etkisi altına alan "Arap Baharı"nın fitilini ateşledi. Mısır, Yemen ve Libya gibi bazı Arap ülkelerde mevcut yönetimlerin devrilmesini yol açan isyan yine de halklar için gerçek anlamda bir bahara dönüşemedi. 
 
O süreçte başlayan protestoların küresel ve bölgesel güçlerin müdahil olması ile iç savaşa dönüştüğü ülkelerden biri ise Suriye. Uluslararası kurumlara göre; 700 bin dolayında insanın hayatını kaybettiği, 5.6 milyon insanın göç etmek zorunda kaldığı ülkede yaklaşık dokuz yıldır devam eden savaşın sona ermesine dair işaretler hala uzak. Ülkede içerisinde bulunduğu kaos ve belirsizlik koşullarında kendi yollarını çizen güç ise Kürtler. 
 
KÜRTLER ‘ÜÇÜNCÜ YOL’U SEÇTİ 
 
Suriye’deki mevcut statükosunu sürdürmek isteyen Esad rejimi ile görünürde halklar, gerçekte ise çıkarları uğruna rejimi devirmeye girişen kapitalist küresel-bölgesel güçlere payanda olmayı reddeden Kürtler, kendi yaşamları hakkında söz sahibi olmayı seçip, 2012 yılında “Üçüncü  Yol” stratejisi ile ortaya çıktı. Ortadoğu’da yüz yıldır yaşanan sorunların omurgasını oluşturan ulus devlet anlayışına karşı halkların bir arada özgürce yaşaması ve kendi kendilerini yönetmesini esas alan demokratik toplum modeliyle örgütlenmeye koyulan Kürtler, bölgenin diğer halkları için umut haline geldi. Girişilen bu inşa sürecinin pusulası ise PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın Kapitalist Modernite’ye karşı geliştirdiği Demokratik Modernite paradigması oldu. 
 
Suriye’de daha düne kadar yok sayılıp, soykırım tehdidi altında yaşayan Kürtler, dıştan doğru baskı ve müdahalelere rağmen ısrar ettikleri “Üçüncü Yol” stratejisi ile hem Suriye’de hem de bölgenin diğer ülkelerinde yaşanan krize çözüm olma çabasında.
 
Suriye’de yıllarca kimlikleri dahi olmadan yaşayan Kürtler, sayısız soykırıma maruz kaldı. 1946 yılında Fransa’nın Suriye’den geri çekilip, bağımsızlığın ilanıyla Kürtler için baskı ve yasaklarla dolu bir dönemin kapıları aralandı. 1950’lilerin sonlarına doğru rejimin Kürt kimliğine, siyasal ve kültürel faaliyetlerine yönelik tutumu sertleşerek inkar, imha ve asimilasyon temeline oturdu. 
 
AMUDÊ SİNEMA YANGINI: 283 ÇOCUK KATLEDİLDİ
 
13 Kasım 1960’ta Amûde kentinde ilkokul müdürlerinin talimatıyla Kürt öğrencilerin götürüldüğü sinemada, tarihin en karanlık katliamlarından biri yaşandı. Katılım zorunlu tutularak 120 kişi kapasiteli sinema salonuna doldurulan 500 çocuktan  283’ü,  çıkan yaşamını yitirdi. Olayın planlı bir katliam olduğunu gösteren işaretlerden biri sinemanın iki kapısının da dışarıdan kilitlenmesiydi. 
 
YÜZDE 20’Sİ VATANDAŞLIKTAN ÇIKARILDI
 
Hafızalara kazınan bu katliamın akabinde 1962 yılında Hesekê’de gerçekleştirilen nüfus sayımı, Kürtler açısından bir milat oldu. Nüfus sayımında Kürtlerin 1945 yılından önce Suriye topraklarında ikamet ettiklerini resmi evrakla ispatlamaları koşulu öne sürüldü. Bunu ispatlayabilecekleri bilgi ve belgelerin kayıtlardan silindiği koşullarda yaklaşık 120 bin Kürt  “gerçek Suriyeli olmayanlar” olarak tanımlanarak vatandaşlık hakları ellerinden alındı. Bu rakam ülkede yaşayan Kürtlerin yüzde 20’sine tekabül etmekteydi.
 
Vatandaşlıkları iptal edilen Kürtler, Suriye devleti tarafından kayıtlara “ecnebi” (yabancı yerleşimci) olarak geçirilirken, nüfus sayımına katılmayan ya da katılamayanlar ise “mektumin” (kayıtsız dışı) durumuna düştü ve bu şekilde adlandırılmaya başlandı. Suriye vatandaşlığı kimliği yerine kırmızı renkte bir kimlik verilerek fişlenen ecnebi ve mektumin statüsündeki Kürtler, seyahat etme, eğitim, istihdam, mülk sahipliği, siyasete katılım, yasal evlilik ve çocuk kaydı gibi temel insani haklardan mahrum bırakılıp, toplumsal yaşamın her alanına yayılan bir ayrımcılıkla karşı karşıya kaldı. 
 
APAP KEMERİ PROJESİ
 
Kürtlere dönük yönelimin en önemli ayaklarından biri yine 1962 yılında yürürlüğe konan Arap Kemeri (Hizam El Arabi) projesi oldu. Bu proje ile sınır hattı boyunca yaşayan Kürt ailelerin iç bölgelere sürülerek asimile edilmesi, yerlerine ise Arap ailelerin yerleştirilmesi planlandı. Akabinde de yaklaşık 150 bin Kürt topraklarından sürüldü, yerlerine 7 bin Arap aile yerleştirildi, 2 milyon hektarlık toprakları Arap aşiretlere dağıtılarak Arap Kuşağı oluşturuldu. Kürtlere yönelik ayrımcı politikalar, 1971 yılında iktidarı devralan Hafız Esad döneminde bir devlet politikası halini aldı.
 
QAMİŞLO AYAKLANMASI
 
Bugün oğul Beşar Esad liderliğindeki Suriye yönetiminin baskı odaklı politikalarını sürdürmesi, 2004 yılında Kürtler için bir dönüm noktasına dönüşen ülke tarihinin en geniş çaplı protestolarından birinin yaşanmasının neden oldu. 12 Mart 2004 günü Qamışlo kentinde Arap ve Kürt futbol takımları arasında oynanan müsabaka sırasında tribünlerde karşılıklı atılan siyasi sloganlar ile başlayıp, sokağa taşan olaylar kısa sürede çatışmaya dönüştü. Efrin, Amudê, Hasekê ve Halep gibi Kürtlerin yaşadığı diğer şehirlere de sıçrayan protesto gösterileri iki haftadan uzun sürdü. Göstericilere yönelik sert müdahaleler sonucu iki hafta sonunda 7’si Arap, 43 kişi hayatını kaybetti, 2 bin 500 kişi tutuklandı, gösterilerle ilgisi olduğu düşünülen Kürt öğrenciler üniversitelerden atıldı. 
 
TARİHTE YENİ BİR SAYFA AÇILDI
 
Yıllarca Baas rejiminin ırkçı baskı politikalarına maruz kalan Kürtler, Arap Baharı’nın etkisiyle harekete geçti. Demokratik bir toplumsal yapı kurma amacı güdüp, referansını PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın fikriyatından alan bu arayış ile 19 Temmuz 2012’de Rojava halkı devrimin startını verdi. 
 
O gece Kobanê’nin çıkışında yer alan rejime ait tütün mamullerinin bulunduğu satış noktasına el konuldu. Oluşturulan Halk Savunma Gücü de (YPG) şehrin giriş ve çıkışları ile birlikte rejime ait binaları kontrol altına aldı. Kobanê'nin ardından Efrîn, Serêkaniyê, Dirbesiyê, Amûdê, Dêrik, Girkê Legê, Tirbespiyê ve Til Temir kentlerinde de halk yönetime el koydu. Kürtler gerçekleştirdikleri bu "kansız devrim" ile başta Ortadoğu olmak üzere dünya halkları için tarihte yeni bir sayfa açtı.
 
ERDOĞAN SİNYALİ VERDİ
 
Kürtlerin "Üçüncü Çizgi" olarak kendi politikalarını üretmesi, bu coğrafi hat üzerinde yaşayan Arap, Süryani, Ermeni, Türkmen, Çeçen ve bazı oluşumlarla demokratik bir geleceğin inşasına koyulması, Türkiye'nin Kürt karşıtlığını bir kez daha dışa vurdu. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, 27 Temmuz'da "Kuzey Suriye'de bir terör örgütünün kamplaşmasını ve bunun ülkemizi için bir tehdit unsuru olmasına müsaade etmemiz söz konusu olamaz" açıklamasıyla, Rojava’ya dönük yönelim hazırlığı içerisinde olduklarının sinyalini verdi. 19 Kasım 2012'de Türkiye'den destek gören silahlı gruplar, YPG'yi Serêkaniyê'den çıkarmak için saldırıya geçti. Bu saldırılara karşı sergilenen direniş, bölgenin adeta geleceğini belirledi. Serêkaniyê'ye dönük bu saldırılar 17 Şubat 2013'a kadar devam ederken, saldıran gruplar arasından Türkiye'nin açıktan destekledikleri yer aldı.
 
GELECEK BİRLİKTE İNŞA EDİLİYOR 
 
Dıştan gelen bu saldırılara rağmen Rojava'da halkların birlikteliğini esas alan alternatif sistemin örülmesi devrimden sonra daha da hız kazandı. Siyasi olarak Demokratik Toplum Hareketi (TEV-DEM) öncülüğünde başlatılan Rojava genelinde siyasi, ekonomik, sosyal, kültürel, öz savunma, diplomasi, eğitim, hukuk, kadın ve gençlik alanlarında örgütlenmeler hayata geçirildi. Bu çalışmalarda en dikkat çeken yön ise, tepeden dikte edilen katı bir hiyerarşi temelinde değil, tabandan başlayan ve halkların yönetime meclisler yoluyla dahil olan bir model olarak örülüyor olması idi. Dêrik, Girkê Legê, Tirbespiyê, Qamişlo, Amûdê, Dirbêsiyê, Serêkaniyê, Til Temir, Kobanê, Efrîn ve 7 ilçesiyle birlikte Şam, Halep, Rakka ve Hesekê'nin birçok mahallesinde halk meclisleri kurularak, ‘Mala Gel (Halk Evi)’ örgütlenmesi ile halklar kendi geleceklerini birlikte kurmaya başladı.
 
TOPLUMSAL SÖZLEŞME İMZALANDI
 
Rojava'nın Amûdê kentinde 6 Ocak 2014 tarihinde Rojava Demokratik Özerklik Yönetimi'nin toplanmasının ardından Yasama Meclisi tarafından Rojava Toplumsal Sözleşmesi kabul edildi. Din, dil, ırk, inanç, mezhep ve cinsiyet ayrımının olmadığı, eşit ve ekolojik bir toplumda adalet, özgürlük ve demokrasinin tesisini esas alan sözleşmeyi sadece Kürtler değil, aynı coğrafyada yaşayan Araplar, Süryaniler (Asuri ve Arami), Türkmenler ve Çeçenler de kabul etti. İlan edilen sözleşme merkezi yönetim ve iktidarın kabul edilemeyeceğinin ilanı oldu.
 
KOMÜNLER KURULDU
 
İnşa edilmeye girişilen devrimi boğmak için askeri saldırıların yanı sıra halen süren ambargolar da devreye konuldu. Bu ambargolar kurulan komünlerle aşılmaya çalışıldı. Böylece halk savaş koşullarında sadece yeni bir yaşamı inşa etmekle kalmıyor, yeni ve ortak bir ekonomik modeli de yaratıyordu. Bir yanda ambargo, diğer tarafta devrimi hazmedemeyen kesimlerin saldırıları direnişle boşa çıkarılırken, Kürtlerin kazanımları siyasi sonuçları da beraberinde getirdi. Devrim ilanının hemen ardından ilk olarak Efrîn, ardından Türkiye desteğiyle 2013 yılında Serêkaniyê ve sonrasında da Til Hasil ve Til Eran'a dönük gerçekleştirilen saldırılar karşısında öz savunma temelinde direnişler gerçekleşti. 
 
ÖZYÖNETİM İLANLARI
 
Kasım 2013'te Qamişlo'da gerçekleşen toplantıda 82 üyeli Kurucu Meclis'in ilanının ardından Ocak 2014'te "Demokratik Özerklik" temelinde Cizîrê, Efrîn ve Kobanê kantonlarının ilanı gerçekleşti. Kantonların ilanıyla birlikte Suriye'de yıllarca Baas rejiminin izlediği politikalarla soykırımın dayatıldığı Kürtler, artık diğer halklarla birlikte devrimi ete kemiğe büründürdü.
 
Her üç kantonun yönetimlerinde de sadece Kürtler değil, Araplar başta olmak üzere diğer halklar da temsiliyetini buldu. Bu şekilde tüm halkları eşit temsiliyet temelinde bir araya getiren model, dünya halkları için de örnek oldu.
 
21'İNCİ YÜZYILIN STALİNGRAD’I 
 
Devrimin giderek büyüyüp güçlenmesi üzerine saldırılar da şiddetlendi. DAİŞ'in Suriye'de varlığını ilan etmesinin ardından Rojava'yı kıskaca alacak şekilde başlattığı saldırıların en kapsamlısı 15 Eylül 2014'te Kobanê'ye dönük oldu. Rojava açısında bir dönüm noktası olan ve tüm dünyanın tanıklık ettiği "insanlık direnişi" ile Kobanê, 21’inci yüzyılın Stalingrad’ına dönüştü ve 134 gün süren savaşta YPG ile YPJ savaşçıları tarafından tarihte eşine az rastlanır kahramanlıklar sergilendi. 
 
Direnişin dünya genelinde karşılık bulmasıyla 1 Kasım tarihi "Dünya Kobanê ile Dayanışma Günü" olarak ilan edildi ve yılın bu günü dünyanın dört bir yanında milyonlarca insan direnişe selam durmaya devam etmekte. 
 
ÖZGÜRLÜK KUŞAĞI 
 
Kobanê direnişinde elde edilen zafer Rojava'nın geleceğini de şekillendirirken, bu direnişin ardından geliştirilen hamle ile birlikte Rojava'nın Derîk kentinden Kobanê'nin batısındaki Fırat nehrine kadar uzanan yüzlerce kilometrelik alan 15 Haziran 2015'te Girê Spî’nin DAİŞ'ten temizlenmesiyle bir özgürlük kuşağına dönüştü. Geliştirilen hamlelerle birlikte DAİŞ birçok bölgede yenilgiye uğrarken, Suriye'de artık Kürtlerin görülmediği bir çözümün olmayacağı da tüm dünyanın kabul ettiği bir gerçekliğe dönüştü.
 
ORTAK SAVUNMA GÜCÜ: QSD
 
2015 yılı ise devrimin daha da köklendiği bir yıl oldu. Devrimin savunma gücü olan YPG'nin geliştirdiği bu direniş, halklar nezdinde karşılığını buldu ve Ekim 2015'e gelindiğinde önemli bir gelişme yaşandı. Kantonların yönetimlerinden tüm halkların temsiliyetini askeri alana da yansıyarak, ortak bir çatı altında Suriye halklarına karşı savaşan güçlere karşı en başta da DAİŞ'e karşı savaşmayı önüne koyan Demokratik Suriye Güçleri'nin (QSD) ilanı gerçekleşti. YPG'nin de içerisinde bulunduğu bu ortak operasyon gücünde Kürtlerin yanı sıra Arap, Süryani, Asuri ve Türkmenlerden oluşan 13 farklı örgüt yer aldı. 
 
QSD'nin ilanının ardından ilk önemli başarı Hesekê'nin güney bölgesinde DAİŞ'e karşı elde edilirken, ikinci başarı Kobanê'nin tüm köylerinin özgürleştirilmesini ile Türkiye'nin "kırmızı çizgi" ilan ettiği Fırat'ın batısına geçilerek, Teşrin Barajı ve çevresinin özgürleştirilmesi oldu.
 
DEVRİMİ BOĞMA ÇABALARI 
 
Halkların birlikteliğine dayanarak örülen Rojava devrimi güç kazanırken bunun önüne geçmek isteyen Türkiye ve selefi İslamcı örgütler devrimi boğmak için yeniden saldırılara girişti. Tarihler 20 Ocak 2018’i gösterdiğinde Türkiye Efrin’e yönelik operasyon başlattı. Türk jetlerinin Efrin’i bombalaması ve radikal İslamcı örgütlerin de bu operasyona dahil olmasıyla birlikte binlerce kişi yaşamını yitirdi, yüzbinlerce kişi yerinden göç etmek zorunda kaldı. 
 
ÖCALAN’DAN ÇAĞRI 
 
Kuzey ve Doğu Suriye’de inşa edilen sisteme, avukatları ile 2 Mayıs 2019’da yapabildiği görüşmede PKK Lideri Abdullah Öcalan da kimi değerlendirmelerde bulundu. Öcalan bu görüşmesinde, “İçinden geçtiğimiz tarihi süreçte derin bir toplumsal uzlaşmaya ihtiyaç vardır. Sorunların çözümünde her türlü kutuplaşma ve çatışma kültüründen uzak, demokratik müzakere yöntemine şiddetle ihtiyaç vardır. Türkiye’nin ve hatta bölgenin sorunlarını, başta savaş olmak üzere, fiziki şiddet araçlarıyla değil, yumuşak güçle yani akıl, politik ve kültürel güçle çözebiliriz. İnanıyoruz ki Suriye Demokratik Güçleri (SDG) kapsamında Suriye’deki sorunların çatışma kültüründen uzak durularak; içinde bulundukları konumun, durumun Suriye’nin bütünlüğü çerçevesinde Anayasal güvenceye kavuşturulmuş yerel demokrasi perspektifinde çözüme ulaştırılması amaçlanmalıdır. Bu bağlamda Türkiye’nin hassasiyetlerine de duyarlı olunmalıdır” mesajı göndermişti. 
 
BM: TÜRKİYE YARGILANMALI 
 
Her ne kadar DSG, Öcalan’ın bu mesajlarına olumlu yaklaşsa da Türkiye saldırgan tutumunda ısrar etti. Türkiye ve desteklediği örgütlerin kontrolünde bulunan Efrin’de yaşanan cinayetler, insan kaçırmalar, yasa dışı insan nakilleri, arazi ve mallara el koyma ve zorla tahliyeler BM tarafından hazırlanan raporda yer aldı.
 
BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Michelle Bachelet ise, Türkiye'nin kendisine bağlı silahlı grupları Kuzey ve Doğu Suriye’de işledikleri savaş ve insanlığa karşı suçlardan dolayı yargılamasını istedi.
 
DAİŞ’İN BİTTİĞİNİN İLANI 
 
Suriye iç savaşına 2013’ün sonlarına doğru uluslararası ve bölgesel güçlerin desteği ile dahil edilen DAİŞ, QSD çatısı altında birleşen Kürtlerin öncülüğü ve savaş taktikleri karşısında elinde bulundurduğu kentler bir bir geri alındı. Dêra Zor’a kadar kademe kademe geriletilen DAİŞ, son olarak Hecin beldesinin alınmasıyla sonuna yaklaştı. 6 yıllık savaş sürecinde DAİŞ'i tüketen QSD’nin Genel Komutanı Mazlum Ebdi, 21 Şubat 2019’da DAİŞ'e karşı cephe savaşının bittiğini duyurdu. 
 
HALKLAR İÇİN PUSULA 
 
DAİŞ’in bittiğinin ilanından sonra desteklediği çeteler eliyle Suriye’de oluşacak Kürt oluşumunu engellemek isteyen Türkiye, bu sefer doğrudan müdahalelerde bulunmaya ve uluslararası güçler üzerinde hakimiyet kurarak bir güvenlik koridoru altında kendisine bir alan yaratmaya çalıştı. Rusya ve ABD ile yaptığı anlaşmalar sonucu bazı sınır bölgelerinde 30 kilometreye yakın bir alan Türkiye’ye verildi. Yaptığı plan çerçevesinde Rojava Devrimini boğmamaya çalışan Türkiye, bunun sonuçsuz kaldığını görmesi üzerine bu sefer Irak Federe Kürdistan Bölgesel yönetimi eliyle bunu yapma çabasında. Halkların ortak kurduğu bu yönetimi boğmak için bugüne kadar sayısız girişimlerde bulunan Türkiye, Heftanîn, Libya, İdlib ve Karabağ'da istediği sonucu alamayınca yeniden Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik saldırı hazırlığı içinde olsa da, bölgesel ve küresel güçlerin bütün saldırılarına rağmen Rojava Devrimi her geçen gün güç kazanarak bütün dünya halklarına pusula olmayı sürdürüyor.
 
MA / Ferhat Çelik - İdris Sayılğan 
 

Diğer başlıklar

21/10/2020
11:09 Ordu E Tipi Cezaevi’nde ölümle tehdit iddiası
11:02 Tahir Elçi cinayeti davası başladı
10:34 HDP’nin tutumu cesaret, çağrısı umut oldu
10:29 'Alevilere yönelik saldırı cezasızlık nedeniyle artıyor'
10:07 HDP Başkale eski Eşbaşkanı Kovid-19’dan yaşamını yitirdi
09:58 TSK İdlib’deki 6 gözlem noktasından daha çekilecek
09:58 Tarım arazisi çöplüğe döndü
09:48 O yangın hiç sönmedi
09:38 Meclis’e 25 yeni fezleke
09:32 AKP’nin 18 yıllık basın karnesi: Gözaltı, tutuklama, sansür, karartma
09:30 9 yıl geçti: Bizim için her gün deprem
09:27 Çevre Ajansı’na muhalefet şerhi: ÇED süreci denetimsizleşecek
09:18 Elazığ’da tutuklulara kitap verilmiyor
09:11 Tarihçi Bayrak: Şark Islahat Planı hala devrede, Kürtlerin direnişi sonlandırılamadı
09:07 Kayyımdan 60 bin TL'lik projeye 400 bin TL
09:07 Öztürk: Salgın sağlık çalışanlarının kıyımına dönüştü
09:06 Estukyan: Minsk Grubu'nun misyonu barış, pratiği savaş
09:05 Çiftçi: Bakanı dinledik, batma seviyesine geldik
09:04 Geçim kaynakları küle döndü
09:03 Araba tanıtımlarını Kürtçe yapıyor
09:00 21 EKİM 2020 GÜNDEMİ
08:46 Eyn İsa'da şiddetli çatışmalar
08:42 Kongreya Star yeni koordinasyonunu belirledi
20/10/2020
23:18 Jose Mujica aktif siyasetten çekildi
21:26 Panzerler Efrîn’de 2 çocuğu ezdi, biri yaşamını yitirdi
21:22 HDP'nin kuruluşu Ankara'da coşkuyla kutlandı
21:07 Van’da 15 günlük eylem ve etkinlik yasağı
20:44 HDP’li meclis üyesi serbest bırakıldı
20:28 Dêrik’te SİHA saldırısı: 2 kişi yaşamını yitirdi
20:22 Erdoğan: 5, 9 ve 12. sınıflar 2 Kasım'da yüz yüze eğitime başlayacak
20:14 Türkiye’de vefat sayısı 9 bin 445'e yükseldi
19:26 Suruç Aileleri’nin adalet nöbeti 63’üncü ayında
17:54 Hozan Cane’nin duruşması ertelendi
17:38 HDP Van İl Örgütü kongreye gidiyor
17:12 ‘Gizli tanık’ beyanlarıyla yargılanan eşbaşkanların duruşması ertelendi
16:36 HDP’den ajansımıza ziyaret
15:53 Leyla Güven: Onurlu barışın mimarı özgür olmalı
15:48 Mahmur'da patlama: 3 kişi yaşamını yitirdi
15:24 Beyaz Tülbentli Anneler beraat etti
15:22 Yüksekova'daki yangına müdahale edilmiyor
15:09 Kılıçdaroğlu: Kabile devletinden daha gerideyiz
15:03 TMMOB: Bağlar'ın Sur gibi olmasına izin vermeyeceğiz
14:41 Şırnak eski Belediye Başkanı Ertak cezaevinde fenalaştı
14:38 Silivri’de yangın: 4 işçi zehirlendi
14:36 Kayyım Özgür Gündem’in ismini sansürledi
14:25 Hedef gösterilen HDP’li Tosun’a soruşturma
13:47 Kovid-19’dan yaşamını yitiren Dr. Salih Kanlı için anma
13:41 Elazığ Cezaevi’nde 9 tutuklu koronaya yakalandı
13:18 Ankara Katliamı’nı protesto eden avukatlara ceza istemi
13:12 Buldan: Eşbaşkanlıktan vazgeçmeyeceğiz
12:59 Gazeteci Kaya’nın duruşması ertelendi
12:38 Ankara'ya yürüyen madencilere pankartlı selam
12:37 Gazeteci Bilen: Suç işleyenleri yazdığımız için tutukluyuz
12:30 ‘Elçi’nin öldürülmesi cezasız kalmamalı’
12:29 Kongreya Star 8’inci Genel Kongresi’ni gerçekleştiriyor
12:27 Diyarbakır Cezaevi'nde 70 tutuklu sevk ediliyor
11:54 Gazete Dağıtımcısı Tunçdemir serbest bırakıldı
11:44 Bahçeli’den ‘askıda ekmek’ eleştirilerine hakaretli yanıt
11:21 HDP’li vekiller: Halk kentsel dönüşümden haberdar değil
11:18 AP’li 68 milletvekiliden mektup: Türkiye’nin Suriye'deki suçları incelenmeli
11:01 Akşener: Bu güne kadarki en iddiasız bütçe
11:00 Ev baskınında köpekli saldırı
10:57 Avukatlardan İmralı için yeni başvuru
10:53 İhraç edilen 11 hakimden ikisi gözaltına alındı
10:17 'Elçi cinayetinin perde arkasına gidilmeli'
09:48 ‘Dünyada 700 milyon insan hala aç’
09:29 Siyasi partiler: Nemrut rant uğruna betonlaştırılıyor
09:10 Elçi soruşturması başlayacak yargılamanın fragmanı
09:08 Esnaftan kriz yorumu: Ekonomi diye bir şey kalmadı
09:08 Kayyım itfaiye bütçesini Kur’an kursuna aktardı
09:05 17 yıldır bitirilemeyen duble yol
09:03 'Devlet hiyerarşisi ırkçılıktan nemalanıyor'
09:03 Sistematik şiddet uygulayan erkek tutuklanmıyor
09:02 ‘Heskîf belgeselini toplumsal hafızanın silinmemesi için çektim’
09:02 Kürtçe dil kursu 24 Ekim'de online yapılacak
09:02 Diyarbakır Otogarı mülteci dramına dönüştü
09:00 Salih Müslim: Türkiye ve Suriye halkların birleşmesinden korkuyor
09:00 20 EKİM 2020 GÜNDEMİ
19/10/2020
23:45 Bakanlığın açıkladığı tabloda hasta sayısı güncellendi
21:45 DSÖ: Gelecek birkaç ay zorlu geçecek
19:42 Davutoğlu'ndan Erdoğan'a: Aşireti Ankara'da kurmuşsunuz
19:36 Tekirdağ'da işçi servisinde kaza: 1 ölü, 14 yaralı
19:29 Koronadan 75 kişi daha hayatını kaybetti
19:04 Ablukaya alınan madencilerin çadır kurması engelleniyor
18:57 Mızraklı: HDP zorbalığa karşı susmayan Spartaküs’dür
18:36 Bahtiyar Fırat'tan bir haftadır haber alınamıyor: 90'lı yıllara mı döndük?
18:17 Elif Mutlu davası ertelendi
18:06 Kırıkkale Cezaevi’nde tutuklu Tumay’ın darp edilerek öldürüldüğü iddiası
17:55 Esenler’de bir kadın katledildi
17:32 Şırnak'ta gözaltına alınan 3 kişi serbest bırakıldı
16:57 TİP maden işçilerini ziyaret etti
16:56 HDP raporu: Uzaktan eğitimde öğrenme kayıpları yaşandı
16:40 SGDF üyesi iki genç tutuklandı
16:37 Kumluca'da fırtına: Bir kişi yaşamını yitirdi
16:24 Gazete dağıtımcısı Tunçdemir gözaltına alındı
15:57 11 hakim ve savcı ihraç edildi
15:46 Mahkemede fenalaşan 50 yaşındaki Sevmiş cezaevine gönderildi
15:41 Bütçe görüşmeleri haftaya başlıyor
15:36 TTB ve TPD: Sağlık çalışanları tükendiğinde yerleri doldurulamaz
15:18 Cargill işçileri 916 gündür direniyor
15:14 Ege bölgesinde son 4 ayda 4 bin 536 hak ihlali yaşandı
15:10 Kobanê eylemlerinde hayatını kaybeden 43 kişi için 43 önerge
14:42 Yüksekova'daki yangın köylere sıçradı
14:33 İşçiler grev kararlarını belediyeye astı
14:31 AKP'nin bütçe teklifine karşı 'halkın bütçesi'
14:15 Sur sokaklarına Öcalan fotoğrafları asıldı
14:08 Erdoğan: Eğitim ihmal edildi
13:57 Ahmet Türk'e yurt dışı yasağı
13:49 HDK: İktidar varlığını korumak için ırkçılığı kullanıyor
13:32 Libya'daki tarafların 5+5 askeri komite görüşmeleri başladı
13:29 Diyarbakır Barosu’nun iptal davasında ret kararı
13:13 Yürüyüşe geçen madencilere asker engeli
12:22 Şeker’in avukatlarından istinaf başvurusu
12:20 Av. Balcı’nın belini kıran polis: Fotoğraftaki benim
11:42 Müjde Ar ödülünü tutuklu gazeteciler ve Kavala’ya ithaf etti
11:14 Ahmet Türk ifade verdi: Soruşturma siyasi
10:50 Maske denetimlerine çıkan Vali maske takmıyor!
10:11 ‘Yetersiz önlemlerden kaynaklı işçiler hayatını kaybediyor’
09:50 Soda işçileri grevde: Haklarımızı alana kadar üretim yapmayacağız
09:44 Kars’ta 3 köy karantinaya alındı
09:03 Başaran: Öz savunma ve örgütlenme seferberliği başlatıyoruz
09:03 ‘Devletin gücü’ tehdidiyle darp
09:03 9 gün gözaltında kalan anneler: Barış mücadelesine devam
09:02 DEVA Partisi İl Başkanı: Kürt sorununu çözmeden diğer sorunları çözemeyiz
09:01 Kenanoğlu: HDP’yi sahiplenme demokrasiyi sahiplenmedir
09:00 Êzidî Gazeteci Burç: Şengal anlaşması yeni katliamlara yol açabilir
09:00 Mektumin’likten özyönetime
09:00 19 EKİM 2020 GÜNDEMİ
18/10/2020
22:17 Pompeo: İran ile silah ticaretine yaptırım uygulamaya hazırız
21:28 Mustafa Akıncı’dan seçim sonucuna ilişkin açıklama
21:13 Avukatın müvekkiliyle görüşmesine polis engeli
20:06 Kuzey Kıbrıs’ın yeni cumhurbaşkanı Ersin Tatar
19:51 Gebze’de HDP’nin yıldönümü kutlandı
19:42 SES Genel Kurulu sona erdi
19:24 Türkiye’de can kaybı 9 bin 296’ya yükseldi
18:35 ‘Ölmemek için birlikte mücadeleye devam edeceğiz’
18:31 Erdoğan, Şırnak’tan 9 helikopter eşliğinde ayrıldı
18:19 Kuzey Kıbrıs’ta seçimin ikinci turu için oy sayımına başlandı
17:53 HDP Gençlik Meclisi'nden tecrit temalı halk buluşması
17:45 Binler HDP’nin yıldönümü şöleninde: HDP 8 değil, 8 bin yaşında
17:16 Lokma dağıtımından çıkan 4 ESP’li gözaltına alındı
16:55 BBP Kurultayı’nda gerginlik
16:28 HDP’nin 8. yıl etkinlikleri sürüyor
16:22 Kılıçdaroğlu’dan HDP’nin kuruluş yıldönümü mesajı
16:16 Bir günde 5 sağlık çalışanı koronavirüsten yaşamını yitirdi
16:13 Erdoğan Şırnak’ta ‘ayrımcılığı’ hatırladı
15:48 ‘Kobanê soruşturması’nda tutuklanan Erdal için kampanya
15:43 İpek Er’in avukatları: Koruyan devlet aygıtlarını zorlamaktan geri durmayacağız
15:15 Haber alınamayan epilepsi hastası cezaevinde çıktı
14:55 Operasyon bölgelerinde yoğun hava hareketliliği