VAN- Van’da konuşan DBP Eş Genel Başkanı Keskin Bayındır, Abdullah Öcalan’a yönelik tecridi kıracak olan direnişin Kürt birliğini de sağlayacağını dile getirerek, “Kürt halkının kimliği de bu direnişle kabul edilir” dedi. 

 

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Van İl Örgütü'nün 22 Aralık’ta gerçekleştireceği 3'üncü Olağan Kongresi öncesi kentte istişare toplantısı yapıldı. Bir otelde yapılan toplantıya, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Keskin Bayındır, HDP Van Milletvekili Tayip Temel ve yüzlerce kişi katıldı. "Xwebûn azadbûnê, Azadi bi yekîtiyê e" pankartının asıldığı toplantı, saygı duruşuyla başladı. 

 

DBP Eş Genel Başkanı Keskin Bayındır, dünyada ekonomik, siyasal ve toplumsal sorunların yaşandığını belirterek, bölge ve Ortadoğu’nun ise en büyük sorun olduğunu söyledi. “Dört parça Kürdistan’da Kürt halkı, kurumları ve partileri olarak yüzyıllık deneyimimizle büyük bir fırsat içerisindeyiz” diyen Bayındır, 21. yüzyılın Kürt halkının özgürlüğü için büyük bir fırsat olabileceğini kaydetti. Kürtlerin bugün Ortadoğu’da ezilen, barış ve özgürlük isteyen tüm halklara öncülük ettiğini ifade eden Bayındır, “Büyük bir kriz yaşanıyor ve bu bize büyük bir fırsat veriyor” diye belirtti. 

 

İNANÇ VE UMUT

 

Egemen güçlerin Kürt halkına yönelik saldırılarının 100 yıldır sürdüğünü dile getiren Bayındır, “Bizler direnişimizi bu saldırılara karşı büyütüyoruz. Kürdistan 20’nci yüzyılda 4 parçaya bölündüğünde verdiğimiz mücadele bugün hala tüm siyasi parti ve kurumlarımızla devam ediyor. Bizler bugün inançlıyız ve umutluyuz. 40 yıldır verilen direniş gösterdi ki; Kürt halkı dört parçada birliktelik sağlayarak parti ve kurumlarıyla bu mevcut düzene karşı durabilir” dedi. 

 

SALDIRILARA KARŞI BİRLİKTELİK 

 

DAİŞ’in 2014 yılında Kobanê’yi işgal saldırıları sırasında oluşan birlikteliğin bugün Federe Kürdistan Bölgesi ve Kuzey Doğu Suriye’ye yönelik saldırılara karşı oluşabileceğini belirten Bayındır, “Türkiye ve AKP-MHP Hükümeti, Kürt halkını Başur'da karşı karşıya getirmek istiyor. Kürtler, 100 yıllık direnişiyle, parti ve kurumlarıyla birlikteliğini sağlayarak bunu engellemelidir. AKP-MHP faşist bloğunun bu planını boşa çıkarmalıdır” ifadelerini kullandı. 

 

Federe Kürdistan Bölgesi’nde ekonomik kriz, işsizlik ve yolsuzluklara karşı başlayan halk eylemlerinde altı kişinin yaşamını yitirdiğini anımsatan Bayındır, şöyle dedi: “Başur halkı bu kirli politikalara karşı ayağa kalktığında kolay kolay durmaz. Başur halkını destekliyor, buradan hükümete çağrıda bulunuyoruz; halkın istekleri yerine getirilmeli, siyasi, toplumsal ve ekonomik politikalar 40 milyon Kürdün isteğine göre şekillenmelidir.”

 

TARİHİ FIRSAT 

 

AKP-MHP bloğunun 18 yıldır Kürt halkına saldırdığını kaydeden Bayındır, bu saldırı politikalarına karşı verilen mücadeleye dikkat çekerek, ekledi: “Siyasetçilerden kurumlara kadar saldırılar devam ediyor. 21’inci yüzyıl biz Kürtlerin yılı olacaktır. Bu yüzden herkesin rolü büyüktür. Bizler bu politikalara karşı örgütlenerek büyümeliyiz. Bu yüzyılda ya Kürtlerin özgürlüğü gelecek ya da 4 parça Kürdistan’da halkları yok etmeye çalışacaklar. Bizler büyük bir direniş göstermezsek bu yüzyılda da egemenlerin dayatması sürecek. Bu nedenle büyük bir rolümüz var 7’den 70’e her arkadaşımız bu rolünün farkına varmalıdır.”

 

DEVA VE GELECEK PARTİLERİ 

 

Yakın dönemde kurulan DEVA ve Gelecek partilerinin Kürt halkı üzerinde politikalar yürüttüğünü söyleyen Bayındır, “Eskiden kurulan partiler ilk önce Anıtkabir’e giderlerdi şimdilerde ise öncelikle Kürdistan’a geliyorlar. ‘Kürt sorununu çözeceğiz’, ‘dilini kabul edeceğ’ diyorlar. Bu nedenle politikalarını sürekli Kürt halkı üzerinden kuruyorlar. Bunun Kürt halkına yönelik büyük bir tuzak olduğunu biliyoruz. Hiçbir ailemiz ve arkadaşımız bunlara kulak asmasınlar” diye konuştu. 

 

İMRALI TECRİDİ

 

“Gün birlik günüdür” diyerek konuşmasının sürdüren Bayındır, PKK Lideri Abdullah Öcalan’a yönelik tecride dikkat çekerek, “İmralı’da büyük bir tecrit var. Öcalan şahsında Kürt halkının geleceği karartılmak isteniyor. Tecrit politikasından anlaşılıyor ki; ne yeni kurulan partilerde nede AKP-MHP faşist bloğunda yeni bir iyileşme var. Kürt halkına yönelik tecrit ve saldırılar devam ediyor. Tecrit halkın, parti ve kurumlarının direnişiyle kırılacaktır. Kürt halkının kimliği de bu direnişle kabul edilir. Bu zor süreçte bizler mücadelemizi ve birlikteliğimizi örgütleyerek Kürt halkına özgürlükleri getireceğiz” dedi.

 

Yapılan konuşmanın ardından toplantı, basına kapalı devam etti.