'O' fotoğrafın ardındakiler

img

DİYARBAKIR - Kucağında oğlu Agit’in kemiklerinin bulunduğu bir kargo kutusuyla hafızalara kazınan 52 yaşındaki Halise Aksoy, O ve ağabeyini takip ederek, dağın yolunu tutan kızı Şinda’yı “uyandıran” devlet baskısını anlattı.

Son yıllarda insanın göz bebeklerinde asılı kalan kimi benzerleri gibi geçtiğimiz 10 Nisan günü önümüze düşen bir fotoğraf karesi, herkese “vicdan nedir?” sorusunu sordurdu. O fotoğraf karesi, Dersim’de 23 Mayıs 2017 tarihinde yaşamını yitiren HPG’li Agit İpek’in annesi Halise Aksoy’un, oğlunun bir kargo kutusu içerisinde gönderilen kemiklerini kucağında tuttuğu ana aitti. 
 
Yaşanan bir çatışmada yaşamını yitiren Agit’in cenazesi, otopsi için götürüldüğü İstanbul Adli Tıp Kurumu’ndan (ATK) aradan geçen zaman içerinde kemikleri kalmış olarak Tunceli Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderilir. Savcılığın 2 Mart’ta PTT’ye vererek İpek ailesinin ikamet ettiği Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderdiği kemikler, 10 Nisan günü anne Aksoy’a teslim edilir. 
 
OĞLU İLE SON FOTOĞRAFINI ÇEKTİ 
 
Yaşamı her daim zorlukla içerisinde geçse de, acıların en büyüğünün “oğul yitirmek” olduğunu söyleyen 52 yaşındaki annenin, “fotoğraf çekmesini sevmezdi” dediği oğlu ile son fotoğrafı bu olur.
 
Kendisiyle görüşmek üzere kapısını çaldığımız Aksoy’u, başında sarı, kırmızı, yeşil oyalı yazması ile buluyoruz.  Mardin’in Artuklu ilçesi Tizyan (Elmabahçe) köyünde dünyaya gelen Aksoy, 9 nüfuslu bir ailede büyür. Babasını erken kaybeden Aksoy, 11 yaşına geldiğinde kendisinden 15 yaş büyük dayısının oğlu ile evlendirilir ve dördü kız, dördü erkek olmak üzere 8 çocuk sahibi olur.
 
Ailesini “yurtsever bir aile” olarak tanıtan Aksoy, “Köyümüzde sürekli bayrak asılırdı. Asılan bayraklardan rahatsız olan köylüler oluyordu. Bir şeyler oluyordu ama ne olduğunu anlamamıştık henüz. İlk çocuğum olunca, aynı dönemde büyük ağabeyimin de bir oğlu oldu. Adını Welat koymak istedi” dedi.  Kendi ülkelerinde yaşamalarına rağmen çocuklarına “ülke” adını koymak Aksoy’a her ne kadar garip gelse de bu ismi çok sever ve yeni doğan oğluna da bu adı vermek ister. Ancak aynı ailede iki Welat olmasın diye Wedat adını verir oğluna. 
 
KÖYLERİNE GELEN GENÇLERİ TANIDI 
 
1980’li yıllarda, Kürt özgürlük hareketinde yer alan gençler yaşadıkları köye gelip gitmeye başladı. Aksoy, o yıllara dair anısını şu sözlerle anlattı: “1980’li yıllarda köye Kürt özgürlük mücadelesinde yer alan gençler gelmeye başladı. Köyde sürekli bir hareketlilik vardı. Ben korkmaya başlamıştım. Tam olarak neyin mücadelesini verdiklerini bilmiyordum. Onlara karşı düşmanca yaklaşan köylülerin söylediklerinin etkisinde kalıyordum bazen. Evimin camlarına demir korkuluk yapmak istedim. Ağabeyim bana; ‘Onlardan sana zarar gelmez, tam aksine onlar seni korur’ dedi. Artık, her şeyin farkındaydık. 1990’lı yıllarda ise örgüte katılanlar oldu. Artık gençlerin ne için mücadele verdiklerini biliyordum.”  
 
Köylerine gelen gençlerin kendisine, “Bir gün tüm Kürtler özgür olacak” dediklerini, bu sevinç ve umutla yaşayıp, çocuklarını da a bu inançla büyüttüğünü söyleyen Aksoy, “Çocuklarım büyüyünce hepimiz özgür olacağız sanıyordum” diyerek, yıllarca verdiği mücadelenin nasıl başladığını dile getirdi.
 
Bir yandan eşinden şiddet görüp, bir yandan da yoksulluk ile boğuşan Aksoy, maddi imkansızlıklar nedeniyle annesinin evinde yaşamaya başlar. O yılları “Eşim bir vardı bir yoktu, annem ve kardeşlerim bana ve çocuklarıma baktı. Kardeşlerimin eşleri de politik nedenlerden cezaevindeydi. Bir evde birden fazla aile yaşıyorduk. Bazen tok, bazen aç yattık. Elimde kalan bir altınım vardı. Bozup bir ev yaptım. Sadece duvarlarını ördüğümüz eve yerleştik” sözleriyle anlatırken yeniden hatırlatan Aksoy, devlet baskısı ile tanışır. 
 
KORUCULUK DAYATILINCA YOLA DÜŞTÜ 
 
Ailesindeki erkeklere korucu olmaları yönünde baskı uygulanır. Koruculuğu kabul etmesi için her türlü baskıyı gören Aksoy’a askerler her fırsatta, ‘Zaten kocan da yok defol buradan’ der. Terk etmek istemediği köylerine hemen her gece baskın yapan askerler, bazen ışıklarını söndürdüğü için, bazen de söndürmediği için Aksoy’a şiddet uygular. Aksoy, bu baskılar sonucu çocuklarını da yanına alarak 1993' yılında Diyarbakır’a taşınır, köydeki evi ise askerlerce yakılır. 
 
Burada terzilik yaparak çocuklarını büyüten Aksoy, bu kez eşinin baskıları sonucu 1996’da İstanbul’a göç etmek zorunda kalır. Geçimlerini sağlamak için tekstil atölyelerinde çalışmaya başlayan çocukları ayrımcılığın ne demek olduğunu bu metropolde daha iyi anlar.
 
‘TÜM ZAMANIM UCUZ EKMEK KUYRUĞUNDA GEÇTİ’
 
“İstanbul’da tüm zamanım ucuz ekmek kuyruğunda geçti” diyen Aksoy’un çocukları, halka reva görülen bu yoksulluğa başkaldırır. Çocuklarının hak mücadelesi verirken sürekli polislerle başlarının belada olduğunu dile getiren anne, cenazesi yıllar sonra kendisine kargo ile gönderilen Agit’in PKK’ye katılış sürecini şöyle anlattı: “Agit, İstanbul’da yaşarken adı ile alay ediyorlardı. Ona adının anlamını söyledim. ‘Yiğitsin sen’ dedim. Agit tekstilde ütücülük yapıyordu. Evimiz sürekli gözetim altındaydı. Oğlumu bir gün gözaltına aldılar. Çocuk şubeye götürmüşler. O kadar dövmüşlerdi ki tanıyamadım. Sonra serbest bıraktılar. Bırakırken ‘Bir daha elimize düşerse kafasını keseriz’ dediler.” 
 
‘OĞLUMU ONLAR UYANDIRDI’
 
Sürekli polislerce rahatsız edilen Aksoy ve çocukları, çareyi adres değiştirmekte bulur. İstanbul’un başka semtine taşınan aile burada da rahat bırakılmaz. Agit, bu yeni adreste de gözaltına alınır, İşkence görür. 2010 yılında henüz 15 yaşındayken evden çıkar, bir daha da geri dönmez. Aksoy, “Bana ‘oğlunu dağa gönderdin’ dediler. Oğlumu onlar uyandırdı. Baskıya dayanamadı. Onurlu bir yol seçti” dedi. 
 
Agit’in gidişinin ardından baskıların artması üzerine 2010'da yanına çocuklarını da alan anne Mardin’in Kızıltepe ilçesindeki ağabeyinin yanına gitse de, üç ay sonra olarak Diyarbakır’a gelip yerleşir.
 
AĞABEYİNİN YOLUNU İZLEDİ
 
Aksoy, çocukları ile birlikte kendisine ait bu evde yaşamaya başlar. En küçük kızı olan Şinda’da çocuk yaşına rağmen Kürtlere yapılan zulme tanıklık eder ve ağabeyi gibi bir süre sonra örgüte katılım yapar. Aksoy, asla haksızlığa gelmediğini söylediği kızını şu sözlerle anlattı: “Tekstilde işe başlamıştı. Bir gün eline parasını verip eve göndermişler. İşten kovulmuş. İşyerinde ucuza dikilen eteklerin pahalıya satılmasına karşı çıkmış diye kovmuşlar onu. Haksızlığa gelemezdi. Bir süre sonra Azadiya Welat Gazetesi’nde çalışmaya başladı.” 
 
Diyarbakır’da yaşamaya başladığı süre zarfında çocukları için evinin sayısız kez basıldığını belirten Aksoy, 16 yaşındaki kızı Şinda’nın haftada birkaç kez gözaltına alındığını söyledi. Kızı Şinda’nın sürekli polis baskınları ile uykudan sıçradığını ve bir gün “Agit’i rüyamda gördüm” diyerek evden çıkıp, bir daha da geri dönmediğini söyleyen anne, “2014 yılıydı, kızım bir daha gelmeyeceğini söyledi. Evden çıktı. Peşinden gittim, sokağı döndü gözden kayboldu. Kızımdan bir daha haber alamadım” diye belirtti.
 
Aksoy, kızı Şinda’yı şu sözlerle anlattı: “Evin en küçüğüydü. Hepimizin gözdesi olduğu için şımarık büyüdü. Bir gün beni bırakıp gideceği aklıma gelmezdi. Devlet Agit gibi Şinda’yı da uyandırdı” diyerek kızı ile birçok anısını anlattı. 
 
İKİ KARDEŞİN BULUŞMASI GERÇEKLEŞMEZ 
 
Aksoy’un en çok üzüldüğü ise, Agit ile Şinda’nın gittikleri yerlerde birbirlerini görememiş olmaları. Yaşadığı evin arkasında küçük bir bahçesi olan Aksoy’un, burada oğlu Agit ile birlikte aldıkları tavukları ve kızı Şinda ile birlikte ektikleri nar ve dut ağaçları var.  
 
EKTİĞİ AĞAÇLARIN YEŞERDİĞİNİ GÖREMEDEN GİTTİ 
 
“Agit, bu bahçedeki nar ağaçlarından habersiz gitti. Kızım ise ektiği nar ağacından bir tane koparamadan gitti” diyen Aksoy, gözü gibi baktığı bahçesinin yazın yeşillendiğini, her yeşillendiğinde çocuklarını yad ettiğini kaydetti. 
 
2015 yılında ev baskınlarının tekrar arttığını söyleyen Aksoy, “Kapımı kırıyorlardı. Artık her hafta kapı kilini değiştiriyordum. Kırmasınlar diye bazen kapıya doğru koşuyordum. Açacağımı söylememe  rağmen kırıyorlardı. Artık baskınlardan bıkmıştık. Bir günde kırma yetkileri yoktu, kapıyı açmadım, kırın dedim. Saatlerce bekleyip tutanak tutup gittiler” bu baskıları sözleriyle dile getirdi.
 
3 YIL BOYUNCA AGİT’İ ARADI
 
2017 yılında televizyondan oğlu Agit İpek’i yaşamını yitirdiği haberini alan Aksoy, oğlunun cenazesini alabilmek için önce Dersim’e, sonra Malatya’ya, oradan İstanbul’a, oradan tekrar Dersim’e gider. 3 yıl boyunca kurum kurum oğlunun cenazesi için gezen Aksoy’un oğlunun cenazesi PTT kargo ile bir kutu içinde teslim edilir. 
 
‘KENDİMİ AFFEDEMİYORUM’
 
Aksoy, 10 Nisan günü yaşadıklarını ise şu sözlerle ifade etti: “Geçen yıl bizi aradılar, 'Cenazeniz elimizde' dediler. Kemikler için DNA örneği istediler. Sonra tekrar aradılar 'dosyanız var' dediler. 'Dosyada gizlilik var' deyip söylemediler. En son aradıklarında 'Emanetiniz var, adliyede, gidin alın' dediler, ne olduğunu söylemediler.” 
 
Oradaki yetkililerin kendisine, ‘Agit İpek’in kemikleri gelmiş’ diyerek, bir kutuyu işaret ettiklerini aktaran Aksoy, “Öldüğümü düşündüm. Öfkelendim. Onlara katil olduklarını söylemek istedim ama yanımda gelen gencin başını belaya sokmamak için sustum. Baktım tüm tanıdıklarım adliyeye gelecek, Agit’in kemiklerini de vermezler diye kartonu aldım çıktım” dedi.
Oğlunun, başına ne gelirse gelsin annesine asla ağlamaması yönündeki telkinlerini hatırlayan Aksoy’un, sonrasında kendisine dair en büyük kızgınlığı ise oradan sessiz sedasız çıkması olur.
 
‘GECELERİ UYUYAMIYORUM’
 
İnançlı bir kadın olarak oğlunu defnederken dini vecibelerini yerine getirmesine dahi izin verilmediği için her gece kabus gördüğünü kaydeden Aksoy, “Kucağıma aldığım kutu onun cenazesi idi. Ben oğlumun cenazesine son kez bakamadım. Kemikleri görmedim. Defnetmemek için ellerinden geleni yaptılar. İmamın gelmesine izin vermediler. O kirli torba ile oğlumu göndüm. Bazen rüyama giriyor, ‘Anne diyor ben bu mezara girmek istemiyorum.’ Ben uyuyamıyorum, her gece bu rüyaları görüyorum” diye belirttii.
 
‘DİRENMEK ZORUNDAYIZ’
 
En son geçtiğimiz hafta “ihbar var” gerekçesiyle evi basılan ve darp edilerek gözaltına alınan Aksoy, yıllarca yaşadığı yoksulluk karşısında direndiği gibi, devlet baskısına da boyun eğmeyeceğini şöyle dile getirdi: “Çok acı çektim, hala da çekiyorum. Ama artık korkmuyorum. Onca yoksulluk yaşadım kimseye el açmadım bundan sonra da açmam.” 
 
Aksoy’un, yönelttiğimiz ‘Bunca acıya rağmen hala nasıl ayaktasın?’ sorusuna yanıtı ise, “Yüreğim yanıyor. Çocuklarım şerefi ile gitti ama yemek yerken, yürürken, televizyon izlerken, çocuklarım gözümün önünden gitmiyor. Bize karşı yürütülen düşmanlığa karşı direnmek zorundayız” oldu 
 
MA / Arjin Dilek Öncel - Fahrettin Kılıç

Diğer başlıklar

01/01/2021
13:47 4 çocuk annesi kadının cansız bedeni sokakta bulundu
12:00 Kayyım 84 işçiyi işten çıkardı
11:25 AKP’yi mora boyayan kadınlar: Kimse koltuklarında rahat oturmasın
10:47 Adana'da 3 kişi tutuklandı
10:46 'Tecride karşı her bedeli ödemeye hazırız'
10:45 Kadın katliamına tepki gösteren Üçer gözaltına alındı
09:56 Roboskili Ho Şi Minh
09:31 Polis takibine takılan mülteciler kaza yaptı: 2 ölü
09:30 Sokağın asgari ücret tepkisi: Saray'a var bize yok
09:17 Açlık grevi eylemi 36’ncı gününde
09:13 Yüksekdağ’ın avukatı: AİHM’in 6-8 Ekim tespiti net, uygulanmalı
09:12 'Leyla içeride biz dışarıda kadınların sesi olacağız'
09:11 Kadınlardan yeni yıl mesajı: Yeni yaşamı yaratacağız
09:10 Yıllar sonra kavuştuğu çocuğunun kemiklerini istiyor
09:02 30 yıllık imama ‘cenaze namazı’ cezası
09:01 Yüksekova'da 'yıkım' kararı
09:00 01 OCAK 2021 GÜNDEMİ
00:35 Derecik’te askerlerin açtığı ateş sonucu bir genç yaralandı
00:26 Yeni yılda doğalgaz ve elektriğe zam
00:01 DSÖ, Pfizer-BioNTech aşısına acil kullanım onayı verdi
31/12/2020
22:38 Ebdi: 2021’de çalışmalarımızı daha da güçlendireceğiz
21:38 DAİŞ, Şam askerlerine yönelik saldırıyı üstlendi
21:00 Yeni yıl yasakları başladı
19:32 Koronadan 239 kişi daha vefat etti
19:12 İdil’de bir kişi tutuklandı
18:59 ‘Tehdit ediliyorum’ diyen kadın intihar girişiminde bulundu
18:22 İstanbul’da bir kadın katledilmek istendi
18:18 Şair Yılmaz Odabaşı tahliye edildi
18:15 Sanatçı ve aydınlardan ortak bildiri: Hukuk kurallarını tabi kılın
17:55 ABD: Türkiye ile S-400 sistemine ilişkin ortak çalışma grubu yok
17:32 Dersim’de 29 bölge geçici özel güvenlik bölgesi ilan edildi
16:45 Aylin Sözer son yolculuğuna uğurlandı
15:45 Tren hattı için kullanılan dinamitler evlere zarar verdi
14:36 Yılın son gününde katledilen hemcinsleri için sokağa çıktılar
14:28 Hakkari'de eylem ve etkinlik yasağı uzatıldı
14:27 Gençlik örgütleri: Tehdit ve tacizlerinden korkmuyoruz
14:18 Müebbet verilen Akman’ın ailesi açlık grevine başladı
14:02 MEBYA-DER'den 2020 raporu: Mezarlıklar tahrip edildi, cenazeler verilmedi
13:46 HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Başaran: 2021’de alanlarda olacağız
13:43 HDP’den yeni yıl mesajı: 2021 özgürlük yılı olsun
13:39 Koronadan yaşamını yitiren hemşire anıldı
12:11 OHAL Komisyonu 126 bin başvurudan 99 binini reddetti
12:06 Avukat ve ailelerden İmralı başvurusu
11:59 KHK’nin geçici maddesiyle 2 sendikacı ihraç edildi
11:56 Sinemalar 1 Mart’a kadar kapalı
11:44 ‘2021’de kadınlar dayanışmayı daha da büyütecek'
10:29 Avukat Özen: AİHM kararı önceden sızdırıldı, Güven’e ceza verildi
10:20 Aldar Xelîl: 2021 kurtuluş ve özgürlük yılı olacak
10:15 Urfa Cezaevi'ndeki tutuklulara dayanışma kartı
09:57 Nusaybin’deki mera kavgasını ‘devletin gücü’ körüklüyor
09:41 11 kadın tutukludan ihlaller mektubu: Haklarımız gasp ediliyor
09:13 Açlık grevi eylemi 35’inci gününde
09:06 KYK Borçluları Hareketi: Borçlar silinmezse Ankara’ya yürüyeceğiz
09:05 AHEK Başkanı Kırımlı: ASM'ler Kovid-19 aşısı için bilgilendirilmedi
09:05 Sancar: Kazanmanın eşiğindeyiz
09:04 Pazar esnafının tek umudu sınır kapısının açılması
09:04 'O' fotoğrafın ardındakiler
09:03 100 cezaevinde 2 bin 500 tutuklu açlık grevine girdi
09:02 ‘Tecrit ne kadar ağırsa barış o kadar uzak’
09:02 Zorê Vadisi’nde HES yargıya taşınıyor
09:01 'Suç ortağı İstanbul Sözleşmesi’ni tartışanlar'
09:01 Sivil toplum örgütleri: Kayyım 'yönetim' şekline dönüştü
09:00 31 ARALIK 2020 GÜNDEMİ
08:05 Robin Bakır Adana'da toprağa verildi
30/12/2020
23:34 Vedat Ok’un cenazesi ikinci kez defnedildi
22:50 Davut Tül aylar sonra memleketinde defnedildi
22:43 Dêrazor-Tedmur yolunda saldırı: 30 ölü
22:38 MHP’li eski başkandan polise dayak iddiası
22:33 Kadınlardan AKP Ankara İl Başkanlığı’na mor boyalı eylem
22:08 Gözaltına alınan kadınlar serbest bırakıldı
21:58 85 yaşındaki hasta tutuklu Kaya tahliye edildi
21:54 Koca’dan Çin aşısının uygulama takvimine ilişkin açıklama
21:44 Iğdır’da bir doktor koronavirüsten yaşamını yitirdi
20:37 Urfa’da şüpheli 2 ölüm
20:16 Kobanê soruşturması: 108 siyasetçi hakkında iddianame hazırlandı
20:02 Tarım işçilerini taşıyan kamyonet devrildi: Biri ağır 22 yaralı
19:46 Leyla Güven’den yeni yıl mesajı
19:41 KESK’lilerin eylemi 153’üncü haftasında
19:38 Son 24 saatte 254 vefat, 15 bin 692 vaka tespiti
19:18 Yenişehir Belediyesi asgari ücreti 3 bin 883 TL yaptı
18:49 Şırnak’ta darp edilen genç gözaltına alındı
17:42 Erdoğan ve Bahçeli görüştü
17:31 Sağlık Bakanlığı: Aşılardan alınan numuneler iki hafta analiz edilecek
17:24 Aylin Sözer’i katleden Ayyıldız tutuklandı
17:11 Çelik’e ‘nitelikli cinsel saldırı’ suçundan iddianame hazırlandı
17:00 Silopi’de ‘çocuk ihmal ve istismarı’ çalışması
16:44 Hani’de AKP’li aileler arasında kavga: 3 yaralı
16:30 HDP İnegöl İlçe binasında şüpheli yangın
16:17 Kadınların eylemine polis müdahalesi: 7 gözaltı
16:17 Aileler çocuklarının cenazelerini aylar sonra alabildi
16:16 ‘Aralık ayında katledilenler anıldı’
16:08 Şair Yılmaz Odabaşı tutuklandı
15:49 Fincancı: Öfkeliyiz, böyle devam etmez
15:19 Barış annelerinden Güven'in tutuklanmasına tepki
14:50 İzmir’de 475 bin esnaf kepenk kapatma noktasına geldi
14:34 ‘Çocuk hakları örgütlerinin yok edilmesi kabul edilemez’
14:30 ÖHD: İmralı tecridi sona erdirilsin
14:28 Stajyer avukata şiddet protesto edildi
14:23 Sağlık emekçileri: Artık yeter, yaşamak ve yaşatmak istiyoruz
14:18 Mersin Eğitim İzleme Kurulu Aralık ayı raporunu açıkladı
14:00 Eyn Îsa'da MİT'e çalışan hücre yapılanması yakalandı
13:58 Dağ: Tecrit kırılmadıkça ülkeye demokrasi gelmez
13:30 Gazeteci Çakmakçı beraat etti
13:13 Gazeteci Söğütlü’nün ‘örgütsel ilişkisi’ sorulacak
13:09 Gergerlioğlu’dan Soylu’ya dava
13:02 Sokağa çıkma yasaklarında katledilen sağlık emekçileri anıldı
12:56 Tutuklu kadın siyasetçilere kart gönderildi
12:56 Kadınların katledilmesine tepki: Kötülüklerinizle yüzleşin
12:18 Cezaevleri yıl sonu raporu: Tecrit, pandemi, çıplak arama, ceza içinde ceza...
11:51 AYM, KHK'li işçilerin tazminat talebini haklı buldu
11:23 Arjantin’de kürtaj yasallaştı
10:56 Gelecek Partisi İzmir İl Başkanı’na silahlı saldırı
10:56 HDP Kadın Meclisi: Yaşam idealimiz önümüzdeki yüzyılın rehberi olacak
10:27 Erzurum’da 10 tutuklu açlık grevinde
09:44 Turgut ve Şiban'ın avukatı: Açıklamalar soruşturmayı etkiliyor
09:30 Sanatçılardan ‘Tunceli Müzesi’ne tepki: Yeni bir travma
09:04 Açlık grevi eylemi 34’üncü gününde
09:04 Prof. Kurul: İnsanları harekete geçirecek şarkıları bulacağız
09:03 Sayaçlar direklere çıkınca faturalar şişti
09:02 ‘Emekçiler yine sömürülmeye mahkum edildi’
09:01 Dernekler 'kayyım yasasına' tepkili: Amaç muhalifleri ezmek
09:01 Aldığı iki maaş yetmedi, kendisini işçi olarak işe aldı
09:00 Rotinda ve Seyitxan: Ulusal birlik olursa büyük kazanacağız
09:00 AKP'li belediyeden 21 ayda 'dev' hizmet: Bir taş, bir çöp
09:00 30 ARALIK 2020 GÜNDEMİ
29/12/2020
23:41 İdlib’de Rus askerlerine saldırı: 3 asker yaralı
22:46 Arjantinli kadınlar kürtaj yasası için nöbet eyleminde
22:02 Osman Kavala’dan AYM kararına ilişkin açıklama
21:52 Şırnak’ta polis şiddeti
21:40 Sağlıkçılar: #ÖfkeliyizÇünküÖlüyoruz
20:07 Aydın’da iş cinayeti
19:26 Koronadan 253 kişi daha hayatını kaybetti
18:29 Kadınlardan Leyla Güven’e dayanışma kartları
18:10 Ayten Adıgüzel’i katleden erkeğe müebbet hapis
17:58 Hırvatistan’da 6.3 büyüklüğünde deprem: 5 ölü
17:35 'Sur davasında deliller yaratıldı'
17:12 Malatya ve Antep'te kadın katliamı
16:59 HDP önünde oturtulanlar partilileri darp etti
16:46 Barış Anneleri: Leyla Güven serbest bırakılsın
16:28 KESK’ten kayyım yasasına tepki: Veto edilsin
15:56 Gazeteci Yılmazoğlu tahliye edilmedi
15:43 Özalp’in vasiyetinin yerine getirilmesine izin verilmedi
15:38 Futbol antrenörleri ihtiyaçlarını karşılayamıyor
15:34 CHP’den Demirtaş’a ziyaret
15:31 Gazeteci Mazlum Dolan’a 7 yıl 6 ay hapis cezası
15:23 10 Ekim Davası heyeti değiştirildi
14:56 HDP Iğdır'da yeni yönetimini belirledi
14:51 HDP’li Canbaz’dan Altun’a: Haddinizi bilin
14:49 İstanbul’da kadın cinayeti: Öğretim görevlisi öldürüldü
14:31 Roboski’de yaşamını yitirenler anıldı: Hesabını soracağız