Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün Türkiye’deki kuraklığa yönelik yaptığı açıklamalarının ardından İstanbul başta olmak üzere birçok ilde belediyeler tarafından su tüketimine dair uyarılar yapıldı. Ankara için de ilk uyarı Ankara Su Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü (ASKİ) Müdürü Erdoğan Öztürk tarafından geldi. Ankara'da içme suyu sağlayan barajların doluluk oranının yüzde 20.91 olduğunu belirten Öztürk, 110 günlük suyun kaldığını söyledi.

ASKİ’nin açıklamasının ardından Ankara Büyükşehir Belediyesi (ABB) Başkanı Mansur Yavaş da sosyal medya hesabından,“Baraj doluluğumuz yüzde 20’ye düştü ve 110 günlük suyumuz kaldı. Meclis'e taşıyacağımız Kademeli Su Faturası uygulaması kabul edilirse sosyal yardım alanlara 10 tona kadar ton başı su ücreti 1 TL, yüksek tüketimi önlemek için 10 metreküp üstü kullanıma kademeli fatura artışı olacak” paylaşımında bulunmuştu.  

 

4,5 MİLYON TON ASFALT İHALESİ

 

Uzmanların söz konusu kuraklığın sebeplerinden biri olarak gösterdiği betonlaşma Ankara’da yerel yönetimin değişmesine rağmen Melih Gökçek dönemini aratmayacak şekilde devam ediyor. Ankara Büyükşehir Belediyesi (ABB) sadece Aralık 2020’de 4, 5 milyon ton asfalt ihalesine çıktı. İhale henüz açıklanmazken, ABB Meclisi’nin Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Grup Başkan Vekili Yaşar Neslihanoğlu, “25 yıldır yapmadığınız ama bir yılda bütün Ankara’nın tamamına yapılmasını istediğiniz asfalt sorunu tamamen çözülecek. 4, 5 ton asfalt ihalesi yapıldı” açıklamasında bulunmuştu. Diğer yandan Yavaş’ın seçildiği günden bu yana 140’tan fazla imar kararı belediye meclisinden geçti.

 

Mezopotamya Ajansı’na (MA) konuşan Enerji ve İklim Uzmanı Önder Algedik, kuraklığın aylar öncesinden bilindiğini belirterek, belediyenin politikasını eleştirdi. 5 Ocak itibariyle Ankara’daki barajlardaki su miktarının bir önceki yılın su miktarıyla aynı olduğuna değinen Algedik,“Geçen sene böyle bir açıklama yapmadı. Şuan 328 milyon metreküp suyumuz var. Günlük 1, 2 metreküplük su tüketimi var. Bu yaklaşık olarak 265 günlük su demektir. 110 gün değil. Eğer bu 110 günlük su Mahsur Yavaş'ın 21 aydır ne yaptığını sorgulamak gerekiyor” dedi.

 

‘KURAKLIK SUİSTİMAL EDİLİYOR’

 

Kuraklığın Türkiye’de her zaman yaşandığına dikkati çeken Algedik, şöyle konuştu:“Temel sorun bu kuraklığın zaten geliyor olması ve buna karşı kimsenin bir şey yapmıyor olması. Eylül ayında Türkiye’de çiftçiler su çekmek için elektrik faturasına yüzde 70 daha fazla ödediler. Çünkü çok ciddi bir kuraklık vardı. Şuan ise kuraklığın suiistimal edilmesi söz konusu. Eylül ayında çiftçinin tüketimini yüzde 70 artırıyor olmasını çok dehşet bir durum. Bu, Elektrik Piyasası Düzenleme Kurulu’nun raporlarındaki bir bilgi. Raporda bunu görüyorsak eminim belediyeler ve kamu kuruluşları kuraklığı pek çok açıdan görebiliyordu. Burada hızla belediyenin eksik bıraktığı işleri yapması gerekiyor. Su tasarrufunun belediye tarafından yapılması gerekiyor. Çünkü kuraklık var diye daha fazla su çekmek, kentin su bolluğunu artırmak da iyi bir şey değil. Çünkü bu sefer tarım alanlarının suyunu alıyor doğadan su çalıyorsunuz. Dolayısıyla yapılması gereken şey 4 ay kala değil 8 ay kala olması gerekeni yapmaktı. Ama onu yapmadılar ABB Aralık ayında 4,5 milyon tonluk asfalt ihalesi yaptı. Asfaltın ne kadar su baskınları ve kuraklığa yol açtığını biliyoruz. Melih Gökçek bize öğretti ama şimdi benzer bir şey yapılıyor.”

 

HER 3 LİTRE SUYUN 1 LİTRESİ KAYIP

 

Aylar öncesinden kuraklığa karşı önlemlerin alınması gerektiğine vurgu yapan Algedik, “Bunun yerine tüketiciye ‘diş fırçalarken musluğu kapat’ demek açıkçası suiistimaldir. Çünkü şehirlerde her 3 litre suyun 1 litresi kayboluyor. Sadece İstanbul’da bir yılda suyun kaçak kayıp miktarı İzmir’in tüketiminin iki katı. Sadece Ankara’da kaçak kayıp miktarı İzmir’in tüketimi kadar. Bunlar çok büyük rakamlar. Siz şimdi kaçak kayıp su miktarıyla ilgilenmek yerine insanların pandemide hijyen dertleri varken diş fırçalama meselesine indirgemeniz bu işi suiistimalinden başka bir şey değildir” ifadelerini kullandı. 

 

Dünya’da kaçak kayıp su miktarının yüzde 10 civarında olduğunu belirten Algedik, Türkiye’de bunun yüzde 30 civarında olduğunu dile getirdi. Algedik, “Yani, belediyelerin buralara çalışması gerekiyor ama bunu yapmıyor. Oysa ki asıl mesele bu işi teknik olarak çözmeleri gerekiyor ve bu da belediyelerin asli görevi” diye belirtti.

 

‘ASFALT İHALESİ İPTAL EDİLMELİ’

 

ABB’ye önerilerde de bulunan Algedik, “Asfalt ihalesini iptal etmeli. Şuan pandemi var ve belediye, insanların hijyenini artıracak kent merkezlerine yerler yapmak durumunda. Diğer yandan hakikaten sosyal yardım alanlara için 10 tona kadar ton başı su ücreti 1 TL yapılacaksa bunun asgari ücretlilere ve emekli olanlara da yapılması gerekiyor. 10 metreküp üzeri harcama yapanlara çok ciddi bir fatura artışı getiriyor. Bu da tartışma konusu olacak” ifadelerini kullandı.

 

'KURAKLIK DÖNEMİNE GİREBİLİRİZ'

 

Son 6 aylık kuraklık endeksinin son 10 yılın kuraklığıyla yarıştığını kaydeden Algedik, “Eğer bu kış yağış almazsak ve kuraklık bu şekilde devam ederse 1980’lerden bu yana en iddialı kuraklık dönemlerinden birine gireceğiz. Burada öncelikle bütün yanlışlardan kurtulmamız gerekiyor. Şuan ABB’nin her iki kararından biri imar. Ankara’nın içinde asfalt dökümü rekor kırmış durumda. 2012 yılında Ankara’da 2 milyon ton asfalt dökülmüştü, 2020’de 4,5 milyon tonluk asfalt ihalesi yapılıyor. Sadece 2020’de asfalt için ayrılan para 1.6 milyar TL. Yoksulluğun hat safhada olduğu bir dönemde ABB’nin sadece asfalt ve imara çalışıyor olması kuraklık sorununu daha da derinleştiriyor. Eğer belediye kaçak su miktarını azaltmazsa, kentsel politikasını düzeltmezse, su açığını artıran ve yağan her yağmurda sele çeviren asfalt betondan vazgeçmezse hiçbir şansımız kalmıyor” şeklinde konuştu.

 

MA / Zemo Ağgöz