9 soruda iklim krizi

img

ANKARA - İklim krizine neden olan etkenlerin başında bireysel kullanım, tutum ve alışkanlıkların olmadığını belirten Greenpeace'den Gökhan Ersoy, mevcut dünya sisteminin insan ve doğayı korumak yerine şirketleri ve kapitalizmi koruduğunu söyledi.

İklim değişikliği ve küresel ısınma tüm dünyayı gittikçe daha fazla etkilemeye devam ediyor. NASA tarafından yapılan küresel sıcaklık ölçümlerine göre, modern ölçümlerin yapılabildiği 1880'den bu yana son birkaç yıl en sıcak yıllar olarak kayıtlara geçti. Dünya Meteoroloji Örgütü’nün (DMÖ) 5 Kasım 2020 tarihinde yayınladığı “2020 İklim Durumu Raporu” ise iklim krizinin somut gerçeklerini gözler önüne serdi. Rapora göre, sadece 2018 yılında 208 milyon insan iklim değişikliği nedeniyle yardıma muhtaç kaldı. İklim krizine bağlı sebeplerden 2 milyonu aşkın insan hayatını kaybetti. Rapora göre, 2030 yılına kadar iklim değişikliği kaynaklı felaketler yüzde 50 oranında artış gösterecek.
 
Çevre örgütleri tarafından bir kriz olarak tanımlanan iklim değişikliğinin Türkiye'ye yansıması ise en çok kuraklık ve aşırı sıcaklar oluyor. Meteoroloji Genel Müdürlüğü'nün açıklamasına göre, 2020 en sıcak yıllardan biriydi. Ayrıca 2021 yılının daha da sıcak olacağı uyarısında bulunan Meteoroloji, su kıtlığı ve kuraklığın artacağına dikkati çekti.
 
Greenpeace Akdeniz İklim ve Enerji Proje Sorumlusu Gökhan Ersoy’a göre, iklim krizine neden olan etkenler, bireysel kullanımlardan, tutum ve alışkanlıkların değişmesinden önce sistemsel bir sorun. Pandemi süreciyle birlikte mevcut sistemin insan ve doğayı korumak yerine şirketleri ve kapitalizmi korumak üzerine olduğunun net olarak fark edildiğine dikkati çeken Ersoy, iklim krizi nedenini ve önüne geçme yollarını 9 soruda yanıtladı.
 
Yaşanan iklim değişikliğinin nedeni nedir?
 
Bunu anlatmak için filmi biraz geriye sarmamız gerekiyor. Sanayi devrimiyle birlikte yıllarca enerji ihtiyacımızı karşılamak için kullandığımız kömür, petrol ve gazın hayatımızın pek çok alanında yer edinmesiyle başlıyor. Bunları sanayide, evlerde, yollarda ısınmada vb. yerlerde sürekli tükettik ve bu kaynakların yanması sonucu başta karbondioksit olmak üzere çeşitli gazlar atmosfere yayıldı ve burada birikmeye başladı. Yoğunlaşan gazların ortaya çıkardığı bir sera gazı etkisi oluşuyor ve bu gaz, gezenin insan eli etkisiyle normal şartlardan daha fazla ısınmasına neden oluyor. Bu durumda da aşırı hava olaylarından tutun da kutup bölgelerinde buzulların erimesinden, deniz sularının yükselmesi insan hayatının tehlikeye girmesi, kentsel alanların risk altında olması gibi sonuçlarla karşı karşıya kalıyoruz.
 
 Bunda bireysel sorumluluklardan öte sistemin etkisi ne kadar?
 
Bu gazların atmosferdeki birikimini uzmanlar PPM ile ifade ediyor. Bu milyonda bir parçacık birimi demek ve felaket senaryolarından uzak durmamız için bu yoğunluğun 350 PPM altında olması gerekiyor. Ama 2020 yılında bırakın bunu düşürmek, yıl boyunca birkaç kere yeni rekor seviyelere yükseldiğini gördük. En son Mayıs 2020’de 417 PPM ile yeni bir rekor kırıldığına şahit olduk. Pandemiyle birlikte insan faaliyetlerinin azalmasına rağmen büyük ölçekte fabrikaların kapanması ve enerji ihtiyaçlarının değişmesi, araç trafiğinin azalmasına, havanın temizliğini konuşmamıza rağmen yeni bir rekor seviyeyi gördük. Bu da bize aslında karbon salınımlarının bireysel kullanımlardan, faaliyetlerden, tutum ve alışkanlıklarımızı değiştirmekten önce sistemle ilgili olduğunu gösteriyor.
 
Türkiye’de iklim krizi hangi boyutta?
 
Türkiye’de su krizinin bir yansıması da kuraklıktır. Sanayi ve enerji politikalarıyla var olan su kaynakları üzerinde kirlilik ile yaratılan baskının getirdiği bir sorun. Bir diğeri ise iklim krizinin etkisiyle azalan su kaynaklarıdır.
 
Türkiye’de su krizi ve su krizinin bir yansıması olarak kuraklığı konuşmak gerekir. Sanayi ve enerji politikalarıyla var olan su kaynakları üzerinde kirlilik ile yaratılan baskının getirdiği bir sorun. Bir diğeri ise iklim krizinin etkisiyle azalan su kaynaklarıdır. Türkiye’de kuraklığın yıllar içinde yükseldiğini gösteren veriler var. Öte yandan biz şehirlerimizde sürekli sel taşkınlarıyla karşılaşıyoruz. Mesela yine verilere göre, Türkiye’deki afetlerin büyük bölümünü sel vakaları ve taşkınlar ortaya çıkarıyor. Ama buna rağmen su sıkıntısı yaşıyoruz. Bunun nedeni yağışların nasıl ve hangi sürede düştüğü ile plansız ve aşırı kentleşme politikaları. Yağış miktarı yıllar bazında normal seviyeye göre bazen artıyor, bazen belirli yıllarda düşüyor. Ama bunun yanı sıra artık 3 günde yağacak yağmur 3 saat içinde yeryüzüne düşüyor ve orada da kentleşme ve şehirleşme politikalarına bağlı olarak durum şiddetleniyor. Su kaynaklarını beslemeden kentsel alanlarda belirli yerlerde biriken sel ve taşkınlarla denizlere ulaşamıyor. Bu nedenle su kaynakları kendini bir noktada yenilemiyor.
 
Türkiye’deki termik santrallerin bu kuraklıktaki etkisi nedir? 
 
Türkiye’nin elektrik üretiminin büyük bir bölümü, kömürle çalışan termik santraller tarafından karşılanıyor. Kömürün yakılarak elektriğe dönüştürüldüğü süreçte, bu santrallerin oldukça fazla su tüketimi ortaya çıkıyor. TÜİK verilerine göre, termik santraller Türkiye’de en fazla su tüketen sektör. Bu miktar, geriye kalan kalemler incelendiğinde örneğin belediye hizmetlerinde kullanılan su miktarından daha fazla. Su krizinin konuşulduğu bir dönemde, suyu bütün ülkede insanların içme ve kullanma suyu olarak kullandıklarından daha fazlasını havamızı kirleten iklim krizinin en önemli nedenlerinden biri olan termik santrallere harcıyoruz. Termik santraller dünyada 2,2 milyon insanın suya erişiminin sorunlu olduğu bir yerde temiz su kaynaklarının kirlenme riskini ortaya çıkarıyor. Bu enerji politikasına devam ederek var olan suyu da kendi elimizle kirleterek azalmasına neden oluyoruz.
 
Türkiye neden iklim değişikliğini 1,5 derecede tutulmasını hedefleyen Paris Anlaşmasını imzalamalı?
 
Bir bölge uzun süre yağış almamış ve toprak kuruysa, diğer atmosferik ortamlar hazırlandığında kum fırtınasının oluşma olasılığı yüksek olur. Türkiye’de de buna neden olan kirli bir enerji politikası var.
 
İklim krizinin yakıcı etkileri, kimin daha fazla kimin daha az sorumlu olduğuna bakmıyor. 2020 yılında Anadolu’da ilk kez kum fırtınasını tecrübe ettik. Bu topraklara oldukça uzak bir şeydi. Kum fırtınasının gerçekleşmesine neden olan etmenlerden biri de bugün konuştuğumuz kuraklık. Çünkü bir bölge uzun süre yağış almamış ve toprak kuruysa, diğer atmosferik ortamlar hazırlandığında kum fırtınasının oluşma olasılığı yüksek olur. Türkiye’de de buna neden olan kirli bir enerji politikası var. Türkiye, Paris Anlaşması’nı imzaladığı zaman yerli ve milli enerji kampanyasından vazgeçmek zorunda kalacak. Çünkü anlaşmaya taraf olmuş bir ülke buna uyumlu bazı hedefleri de yakın zamanda ajandasına koyması ve yayınlaması beklenecek ki biz hem temiz bir nefes alalım hem de iklimi değiştiren enerji kaynaklarından bir an önce uzaklaşalım. 
 
Anlaşma iklim değişikliğinde 1,5 dereceyi baraj olarak koyuyor. Bunun için karbon ayak izimizin 2010 yılındaki seviyesini 2030’a kadar yüzde 40’a indirmemiz gerek. Bu barajı geçtikten sonra da 2050’ye doğru giderken de hiçbir şekilde karbon salınımın ortaya çıkarmayacak bir yaşam döngüsün kurgulamaya davet ediyor. Bu nedenle taraf olmak ve buna göre orantılı hedeflerle uyumlu bir azaltım politikası gütmek son derece önemli. Türkiye, ne yazık ki anlaşmayı onaylamayan son 7-8 ülkeden biri. En kısa sürede anlaşmayı onaylamasını, temiz ve sürdürülebilir enerji kaynaklarına dayanan bir enerji politikasını bekliyor ve talep ediyoruz. 
 
 İklim değişikliği Türkiye ve dünyada nasıl değişikliklere yol açabilir?
 
Raporlara göre iklim kriziyle mücadelede gerekli adımlar atılmazsa, Türkiye’nin de içinde yer aldığı Akdeniz Havzası ciddi bir kuraklıkla artarak yüz yüze kalacak. Diğer yandan bizi nasıl bir geleceğin beklediğine çok da uzak değiliz. Yavaş yavaş bunun nasıl olacağını son yıllarda görmeye başladık. Böyle giderse sıcaklık rekorları sürekli kendini yenileyecek. Tarihin en yıkıcı sel fırtına ve kasırgaları gibi şiddeti ve sıklığı daha da yükselecek. Türkiye’de de buna benzer durumlar kendisini artırarak gösterecek. Her mevsim hava sıcaklıklarının yükseldiğini göreceğiz. Geçtiğimiz yıl Türkiye’nin belirli bölgeleri için sıcaklık rekorlarıyla her gün her ay geçti neredeyse. Yağışların artık Güney kesimlerde azalıp Kuzey kesimlerde bir miktar daha da yükselmesi bekleniyor. Buna bağlı olarak artan yağışlar o bölgelerde yine heyelan riskini ortaya çıkarak. Rüzgarların ülkenin doğusunda azalıp Kuzeydoğusuna doğru yükselmesi kuraklığın ve su krizi sorununun artarak devam etmesi gibi senaryolar Türkiye’nin ve dünyanın karşı karşıya olduğu durumlar olacak. Bunların hepsinin süresi ve şiddeti bizim gezegeni ortalama olarak ne kadar ısıtacağımıza bağlı olarak değişkenlik gösterecek.
 
Devletler başta olmak üzere hepimize nasıl görevler düşüyor?
 
 Bugünden ders alarak, geleceğe yönelik adımların atılması noktasında bireylerden önce hükümetlere iş düşüyor. Su kaynaklarını tüketen, havamızı kirleten fosil yakıtlarını bir an önce terk etmemiz gerekiyor.
 
Pandemi kriziyle birlikte, uygulanan büyüme ve kalkınma odaklı yaklaşımların yeniden tartışılması gerektiğini gördük. Artık doğanın kaynaklarının sınırlı olduğunu gözardı edemeyiz. Bugün sağlık kriziyle mücadele ediyoruz ama iklim krizi hala devam ediyor. Bugünden ders alarak, geleceğe yönelik adımların atılması noktasında bireylerden önce hükümetlere iş düşüyor. Su kaynaklarını tüketen, havamızı kirleten fosil yakıtlarını bir an önce terk etmemiz gerekiyor. Uzun vadede faydasını göreceğimiz bir değişiklik olacak. Özellikle Türkiye’nin yenilenebilir enerji kaynaklarının farkına vararak bu potansiyelleri değerlendirmesi gerekiyor. Ama ne yazık ki Türkiye, sadece elektriğin yüzde 10’unu yenilebilir kaynaklardan üretiyor. Aynı zamanda hükümetler yarını düşünürken, bugünkü etkilerinden de insanlığı korumak için adaptasyon politikaları altında iklim krizine karşı dirençli kentler yaratmakla yükümlü. Ama burada da dengeyi çok iyi kurmak gerekiyor. Çünkü adaptasyon politikalarıyla bugünü kurtarmaya çalışırken, yarını unutmamak gerek. Yarını da kurtarmak için bugünden vakit kaybetmeden temiz enerji kaynaklarına geçmemiz şart.
 
İçinde yaşadığımız kapitalist sistemde bu mümkün mü?
 
Pandemi sürecinde kurulu olan sistemin insan yaşamını korumak üzerine olmadığını çok net bir şekilde gördük. Şuandaki mevcut sistem insan ve doğayı korumak yerine şirketleri ve kapitalizmi korumak üzerine olduğunu net olarak fark etmiş olduk. Bundan dolayı bu noktadan sonra hükümetler planladıkları teşvik paketleriyle bu krizden çıkarken, bunu göz önüne almalı ve daha çok adil ve sosyal adalete dayanan iklim adaletini de gözetecek şekilde politikalar kurgulayarak, yeşil bir kalkınmaya yönelik doğa ve insan haklarını ön plana alacak yeni politikalara geçiş için bu kriz aslında bir fırsat aracı olarak kullanması gerekiyor. Yoksa işler böyle giderse, bu yıkımlarla karşılaşmaya devam edeceğiz. Kaybeden sürekli insan olacak.
 
Nasıl bir mücadele ve ortaklaşmaya ihtiyaç var?
 
Aslında bu daha önce sadece kutuplarda bizimle pek bir alakası olmayan bir sorun olarak görünüyordu. Yavaş yavaş artık bunun öyle olmadığını, kapımızdan içeriye girdiğini gördük. Sivil toplumda birlikte hareket etmek, öncelikle bazı sorunları birlikte aşmamış gerekiyor. Daha fazla karar verme mekanizmalarında katılımcı olacak bir talep geliştirmemiz ve bu sürecin hep birlikte bir parçası olmamız gerekiyor. Bunun sadece belirli süreçleri kağıt üstünde yürütecek, vitrini süsleyecek bir süreç değil. Gerçekten herkesin katkı sunacağı ve sorunları dile getireceği ve çözüm odaklı diyaloglar geliştirebileceği bir iklim ortamına ihtiyacımız var.
 
MA / Zemo Ağgöz

Diğer başlıklar

16/01/2021
20:16 Tezcan: CHP'li belediyelere operasyon hazırlığı yapılıyor
19:52 Koronadan 168 ölüm, 7 bin 550 yeni vaka
18:29 Erzurum’da iki kaymakam görevden alındı
17:10 Erdoğan, EPDK ikinci başkanını canlı yayında azarladı
16:53 NAK Kargo'da zam isteyen işçiler ücretsiz izine çıkarıldı
15:55 Mersin'de bir kişi gözaltına alındı
15:14 Yüksekdağ'dan ESP ile dayanışma mesajı
14:41 Ovacık’tan kar manzaraları
14:34 51 kişinin ifade işlemleri devam ediyor
14:13 Ağır hasta tutuklu Kemal Özçelik için tahliye çağrısı
13:35 Cumartesi Anneleri: Abdullah Canan davasındaki cezasızlığa son verin
13:16 76 yaşındaki hasta tutuklu ATK raporuna rağmen tahliye edilmedi
12:53 AKP'li vekilin ziyaretine özel taziye evini açtılar
12:42 Salgın gerekçesiyle hasta tutuklu Kocatürk’ün tetkikleri yapılmıyor
11:45 Akaryakıtta vergi kaçıranlara operasyon
11:44 Kayıp yakınları Hrant Dink’i andı
11:35 Cezaevlerinde bin 855 kişi işkence gördü
11:13 Yüksekdağ: Kobanê defteri böyle kapanmaz
11:07 4 il için çığ uyarısı
10:37 Kadir Şeker davası yeniden görülecek
09:35 İşten atılma yasaklanınca patronlar Kod 29’a sarıldı
09:30 Cezaevlerindeki açlık grevini 11'inci gruplar devraldı
09:27 Chomsky: Rojava Devrimi mucizedir, dünya görmeli
09:26 Millet Bahçesi ihalesinde 3.6 milyon TL’lik rüşvet
09:03 KHK'linin başvurusuna ret: Kardeşin hakkında dava var
09:02 Önlü: Muhalefet demokratik yönetime hazırlanmalı
09:02 Aşılamanın başladığı şehir hastanesinde kafalar karışık
09:02 DBP halk için aldı, kayyım rant için sattı!
09:02 'ÇED gerekli değil' yaşamı olumsuz etkiliyor
09:01 65 yaşında 'örgüt üyeliği' iddiasıyla tutuklandı
09:00 Kirmançkîyi yaşatmak için: Klamların Ardında Dersim Sanatçıları
09:00 Tecrit kadın sorununu derinleştiriyor
09:00 Gülmez: 32 parti kuruldu ama PİA'ya izin yok
09:00 16 OCAK 2021 GÜNDEMİ
15/01/2021
23:29 Marmara Üniversitesi’nden istifa eden Köse ABD’de istismardan tutuklanmış
22:39 Davutoğlu'ndan Erdoğan'a 'saldırı' tepkisi
21:52 AİHM eski Yargıcı Türmen: AİHM kararlarının tartışılması ürkütücü
21:38 Avustralya Büyükelçisi’nden HDP’ye ziyaret
21:32 İngiltere giriş çıkışlara kapatılacak
21:15 ‘Açlık grevleri için gerekli hassasiyet oluşturulmalı’
21:04 Hakkari'de eylem ve etkinlik yasağı uzatıldı
20:43 Ege Denizi'nde deprem
19:44 Koronadan ölenlerin sayısı 23 bin 664’e yükseldi
19:23 HDP’li heyet Suriyeli mültecileri ziyaret etti
19:20 HDP Genç Kadın'dan afiş çalışması
18:47 Boğaziçili öğrencilerin eylemi 12’nci gününde
18:27 Belediye işçilerinden Meslek Fabrikası direnişine ziyaret
18:22 İşten çıkarılan 65 işçiden işe iade eylemi
18:14 Gelecek Partili Üstün: Ülkeyi yönetenler ateşle oynadıklarının farkına varsın
18:07 ‘Gözaltılarla emekçilerin örgütlülüğünü dağıtamazsınız’
17:41 Hollanda’da hükümet istifa etti
17:19 Maaşları ödenmeyen inşaat işçileri: Devlet kimin yanında?
17:03 HDP: Özdağ’a yönelik saldırıyı kınıyoruz
17:00 Aynı koğuşta 16 tutuklu koronaya yakalandı
16:43 Tarihi Sinagog Meclis gündeminde
16:37 Muterem Akbulut davasında mütalaa hazırlanacak
16:24 Özdağ’dan Erdoğan ve Bahçeli'ye: Korkmuyorum
15:55 Kılıçdaroğlu’ndan Özdağ’a geçmiş olsun telefonu
15:47 Davutoğlu'dan Özdağ'a saldırı açıklaması: Sorumlusu Cumhurbaşkanı
15:46 Ankara’da ikinci saldırı: Gazeteci Uğuroğlu darp edildi
15:25 Ankara Valiliği’nden Özdağ açıklaması
15:13 AKP’nin Van adayı sınır kapısı için dua etti
15:12 Gözaltılara tepki: 67 yaşındaki annem devlete ne yapmış olabilir?
15:03 Tecride karşı eylemler dalga dalga yayılıyor
14:55 Erdoğan’dan S-400 açıklaması
14:53 Drone Pilotaj Eğitimi'ni tamamlayan engelli yurttaşlar sertifikalarını aldı
14:52 Sağlık emekçilerinden tepki: Geçinmekte zorlanıyoruz
14:50 Yüzde 3’lük zamma karşı bordrolarını yaktılar
14:41 Tabip Odası’ndan aşı için şeffaflık çağrısı
14:33 Sağlıkçılardan Dr. Hasan Erdoğan için anma
14:28 Cumhurbaşkanlığı’nın talebi üzerine Keskin’e kınama cezası
14:22 ESP'den muhalefete ortak mücadele çağrısı
14:15 Gazetecilerden gözaltı ve tutuklamalara tepki: Yazmaya devam edeceğiz
14:00 HDP Eş Genel Başkanları: Sıramız geldiğinde aşı olacağız
13:54 Batman’da trafik kazası: 1 ölü, 6 yaralı
13:36 Gelecek Partisi yöneticisi Özdağ'a saldırı
13:35 Bahçeli ve Akşener aşı oldu, Kılıçdaroğlu sırasını bekleyecek
13:30 'Gerçeğe aykırı' tutanak tutan polislere suç duyurusu
13:21 Ankara Barosu hakkında soruşturma izni
13:03 Meclis'te açlık grevi açıklaması: Tecrit işkence suçudur
12:54 DTSO Hewlêr'de temsilcilik açacak
12:04 Erkek şiddetine karşı bir özsavunma da Ankara’dan
11:55 Eğitim Sen’den Yeni Yaşam’a ziyaret
10:59 Kısa vadeli dış borç 184 milyar dolar oldu
10:48 Hakkari'de 289 yerleşim yeri ulaşıma kapandı
10:34 Açlık grevi 50’nci gününde
10:07 Oğlu açlık grevinde olan baba: Talepleri yerine getirilsin
10:06 Güldiken: Hükümet aşının etkinlik oranını açıklamalı
09:39 Beştaş'tan Kobanê Davası değerlendirmesi: Yargılancak olan AKP'dir
09:13 Cizre'de dezenfektan ekibi yok
09:07 Kuruluşu engellenen PİA, İçişleri Bakanlığı'nda nöbete başlıyor
09:07 Dr. Karakoç: Aşılama süreci cevapsız sorularla dolu
09:06 Tuvalsız fırçasız ressam: Sanatım parmaklarımın izinde
09:04 Gençlerden tecavüze karşı 'özsavunma' atölyeleri
09:04 9 soruda iklim krizi
09:02 Polisten 'bir kurşunluk canın var' tehdidi
09:01 ÖHD Eşbaşkanı Şahin: KHK ile yapamadıklarını yasayla yapacaklar
09:00 Pandemi servisinin günlüğü 4 bin TL
09:00 Name Öztürk: Kadınlar hayatta kaldıkları için cezalandırılıyor
09:00 15 OCAK 2021 GÜNDEMİ
00:03 Koca, siyasi parti genel başkanlarını aşı olmaya davet etti
14/01/2021
22:25 Karayazı Belediye Eşbaşkanı tahliye edilmedi
21:09 4 gündür gözaltında olan 67 yaşındaki kadın: Burnumdan kan akıyor
20:15 İstanbul Valiliği’nden kar yağışı uyarısı
20:10 24 saatte 170 vefat, 8 bin 962 yeni vaka tespiti
20:04 ‘Operasyonlar Saray rejiminin hukuku’
19:26 ESP Eş Genel Başkanı Tümüklü: Sessiz kalmayacağız
19:10 HDK Kültür Sanat Komisyonu: BEKSAV yalnız değildir
18:39 TTB: Aşının Acil Kullanım Onayı verileri paylaşılsın
18:22 Erdoğan korona aşısı oldu
18:13 CHP’den ‘Sen Varsan Biz Varız’ kampanyası
18:04 HDP: Aygören’in tutumunu kınıyoruz
18:00 Biden'den bir aydır Erdoğan'a yanıt yok
17:55 Davutoğlu: AYM’yi arka bahçelerine dönüştürdüler
17:36 'Gözlem ve Sınıflandırma Merkezlerine Dair Yönetmelik' Meclis gündeminde
17:23 Germuş Ermeni Kilisesi'nde bu kez mangal yakıldı
17:19 Bahçeli: Neye mal olursa olsun Cumhur İttifakı sonuna kadar yaşayacak
17:09 Gazetecilerden ETHA’ya dayanışma ziyareti
17:06 Menemen Lisesi'nin taşınmasına velilerden tepki
17:03 Diyarbakır’da mutasyona uğrayan koronavirüs tespit edildi
16:55 Savcıdan tutuklu eşbaşkanlara: Eski başkan
16:51 Can Dündar'a verilen hapis cezasının gerekçesi açıklandı
16:49 ESP’den gözaltı tepkisi: Mücadeleye devam edeceğiz
16:31 Malatya’da DTK dosyasında tutuklu kalmadı
16:31 Eğil’de şüpheli kadın ölümü
16:25 Yeşil alanın imara açılması yargıya taşındı
16:25 Batman Valiliği'nden 'açlık grevi' yasağı
15:59 Boğaziçi öğrencilerin nöbet eylemi sürüyor
15:59 Amedspor deplasmanda 1 puanla döndü
15:54 TDK’den Kürt Dil Platformu’na yanıt: Türkçe-Kürtçe sözlük var
15:54 Dozgin Temo'nun duruşması görüldü
15:43 Dersim’de ESP’ye yönelik gözaltılara tepki
15:22 Eğitim Sen: İdareciler bazı seçmeli derslere teşvik ediyor
15:14 Kadınlardan pankartlı eylem: Erkek Egemen Politikalar Bakanlığı
15:10 PİA: Parti kurma hakkımızdan vazgeçmeyeceğiz
15:00 Oluç: HDP koskoca bir halk hareketidir
14:59 Tarım Orkam-Sen: Değişen yönetmelikle doğa talanı sürecek
14:50 Van’da geçen yıl 2 bin 410 hak ihlali yaşandı
14:30 Gazeteci Demir'in duruşması yine ertelendi
14:30 Kazanhan cinayeti 6 yıldır sonuçlanmadı
14:29 Sağlıkçılardan yüzde 3'lük zamma tepki
14:17 Ağır hasta tutuklu Özkan bir kez daha tahliye edilmedi
14:03 Mahallesindeki su sorununu anlatan muhtara soruşturma
13:47 Yurtkölesi’ni öldüren Kheyrian intihar etti!
13:43 Mersin’de bir kişi gözaltına alındı
13:36 Gökalp’ın serbest bırakılması için çağrı
13:36 Mahkemeden Belediye Eşbaşkanına: Aday tanıtım toplantısına katıldın mı?
13:31 İran'da 10 günde 32 Kürt genci tutuklandı
13:12 Vali aşı olmaktan vazgeçti
12:57 Diyarbakır Barosu eski Başkanı Aktar’a 6 yıl 3 ay hapis