Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, vekilliğinin düşürülmesinin ardından başlattığı Adalet Nöbeti'nin 5’inci gününde şafak vakti Meclis'i basan polisler tarafından zorla gözaltına alındı. Kıyafetlerini giymesine ve namaz kılmasına izin verilmeden yaka paça gözaltına alınan Gergerlioğlu, 6 saat karakolda tutulduktan sonra serbest bırakıldı. Polisler tarafından darp edilen Gergerlioğlu'nun zorla Meclis'ten çıkarılmasına tepki yağdı. Birleşik Mücadele Güçleri (BMG) bileşenleri, saldırının Gergerlioğlu şahsında Türkiye’nin ezilen halklarına yönelik olduğunu söyledi.

 

'ZORBALIĞIN YÖNETEBİLME GÜCÜ YOK'

 

Alınteri Temsilcisi Mürüvet Küçük, Gergerlioğlu’nun kıyafetlerini giymesine ve namaz kılmasına bile izin verilmeden apar topar gözaltına alınmasına tepki gösterdi. İstanbul Sözleşmesi’nin iptali, HDP’ye kapatma davası gibi gelişmeleri hatırlatan Küçük, “Gergerlioğlu, bütün toplumsal kural ve ölçütler hiçe sayılarak bir gece yarısı Meclis baskınıyla gözaltına alınıyor. Yüzlerce polis Meclis koridorlarına yığılıyor. Bu faşist rejimin kendisini tahakküm sürecinde tabandaki çözülme ve toplumsal dengeleri de umursamayarak, ‘ben bu inşayı istediğim biçimde yaparım size de bunu istediğim şekilde ilan ederim’ anlamına geliyor. ‘Benim çizdiğim sınırlarda politika yaparsanız o koltuklarda oturabilirsiniz. Zaten yasama yetkiniz yok ama o kürsüyü de kullanabildiğiniz oranda var olabilirsiniz. Yoksa işte bu olur’ diyerek tüm topluma açık terör cevabı veriliyor” dedi. 

 

DEP milletvekillerinin 1994 yılında gözaltına alınarak tutuklanmasını Küçük, şöyle devam etti: “O dönemde Kürt halkına doğrudan bir saldırı vardı. Ama bugün hem Kürt halkına hem de tüm Türkiye halklarına yönelik bir saldırı var. İktidar ezilenlere ve Kürt halkına açık bir şekilde gözdağı vererek rejimini sürdürmeye çalışıyor. Rejim, 1994’lerden bile daha zayıf bir zemindedir. Toplumsal tabanı çözülmeye başlayan, derin ekonomik ve siyasi kriz içinde olan iktidar zorbalıkla bu süreci yöneteceğine inanıyor. Ama zorbalığın yönetebilme gücü yoktur. Özellikle toplumsal öfkenin irili ufaklı patlamasında bile duyduğu tedirginlik, bu korkunun açık ifadesidir.” 

 

FAŞİZMİN GELENEĞİ

 

Mücadele Birliği Platformu Temsilcisi Seher Dursun, “Ömer Faruk Gergerlioğlu’nun, Meclis koridorlarında pusuya yatmış polisler tarafından yaka paça gözaltına alınması, iktidarın saldırganlığının sınırsızlığının gösteriyor. Bu saldırganlık faşizmin geleneğidir. Bu basit, sıradan, herhangi bir milletvekilinin vekilliğinin düşürülmesi gibi bir olay değildir. Bir sürecin, dinci faşizmin kendini her türlü engelden kurtarmış bir faşist diktatörlük kurmak için izlemeye karar verdiği yol haritasının bir parçasıdır” dedi. 

 

BİRLİKTE MÜCADELE ÇAĞRISI 

 

HDP’nin Meclis’teki varlığının iktidar için rahatsız edici bir durum olduğunu belirten Dursun, “Tekelci sermaye sınıfı ve emperyalist güçler Türkiye ve Kürdistan'da yıllardır süregelen iç savaşı kazanmak için tüm yetkileri tek merkezde toplamaya karar vermişlerdi. İç savaşı kazanmak, Kürt ulusunun özgürlük savaşını kanla bastırmak, halk ayaklanmasını bastırmak için birkaç yılı alan bir hazırlık sürecinden sonra şimdi yeni bir aşamaya geçmeye karar verdikleri anlaşılıyor” ifadesinde bulundu. HDP’nin kapatılmasına yönelik davanın da yaşananlardan bağımsız olmadığının altını çizen Dursun, “Olabilecek en kısa şekliyle ifade etmek gerekirse yapmamız gereken açıktır; faşizme karşı hakların birlikte mücadelesini sokaklarda örmemiz gerekiyor” diye konuştu. 

 

TEK YOL BİRLEŞİK MÜCADELE

 

Partizan Temsilcisi Sinem Özkan ise, yaşananları devletin Kürt düşmanlığının, Kürtlere ve Kürt partilerine yönelik politikalarının devamı olduğunu söyledi. DTK Eşbaşkanı Leyla Güven ve HDP'li Musa Farısoğulları'nın da vekilliğinin alelacele kaldırılarak tutuklandıklarını hatırlatan Özkan, “Bugün aynı şey Gergerlioğlu'na yapılıyor. Gergerlioğlu’nun çok geniş kesim için önemli bir temsiliyeti var. Gerek insan hakları konusunda gerek Kürt halkının ve işçi emekçi mücadelesi anlamında simgeleşen biri. Gergerlioğlu’na yapılan saldırı işçi, emekçi ve Kürt halkına yönelik özel bir saldırıdır. Gergerlioğlu’nun mücadelesinin yanındayız. Vekilliği düşürülebilir ama bir şekilde mücadelesi devam edecektir. Biz bu mücadeleyi birlikte yürüteceğiz” diye konuştu.

 

Devletin HDP’nin yürüttüğü mücadeleyi terörize etmeye çalıştığına dikkat çeken Özkan, baskı ve saldırılara karşı birleşik mücadelenin önemine vurgu yaparak, “Devletin sistemli bir şekilde devam eden bu saldırıların karşı bizler de birlikteliğimizi büyütecek, mücadelemizi, meşruluğumuzu sokaklarda, alanlarda daha fazla haykırmaya devam edeceğiz” dedi.