HABER MERKEZİ - AKP Konya Milletvekili Ahmet Sorgun, intihar vakalarının yalnızca ekonomik nedenlerden kaynaklanmadığını belirterek, "Bazen biri çıkıyor köprüye, çatıya falan yüzde 90’ının daha sonra eşiyle problemli olduğu ortaya çıkıyor " dedi.
AKP Konya Milletvekili Ahmet Sorgun katıldığı bir televizyon programında Türkiye’de artan "intihar" olaylarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Yaşanan ekonomik kriz, salgın, Türkiye’deki baskı ortamında neredeyse her gün en az bir kişi intihara sürüklenirken, AKP’li vekil Sorgun, "İntiharlar yalnızca ekonomik değil, bunlara psikolojik etkenler de dahil" dedi.
"Hiç birimizin şartları eskisi gibi değil. Bazen biri çıkıyor köprüye, çatıya falan yüzde 90’ının daha sonra eşiyle problemli olduğu ortaya çıkıyor. Bunlar toplumun güvenini sarsar" diyen Sorgun, intihara sürüklenenlere ilişkin ise şunları söyledi: "İntiharların hiçbirine gönlümüz razı olmaz, açlıktan intihar etti. Haşa! Geçen sene Konya’da bir olay oldu. Çıkarttık, baktık. Adamın şu kadar mal varlığı var. Ailevi problemler, depresyonlar oluyor sonra ekonomik sebeplerle intihar etti deniliyor. Dünyanın en fazla ekonomisi gelişmiş olan İskandinav ülkelerine baktığımızda, peki neden intihar vakalarının en fazla olduğu ülkelerin de arasında olduğunu sorgulayalım. Hiçbirimizin şartları eskisi gibi değil. Bazen biri çıkıyor köprüye, çatıya falan yüzde 90’ının daha sonra eşiyle problemli olduğu ortaya çıkıyor. Bunlar toplumun güvenini sarsar. Ellerinde hazır bir şablonlar intihar edenlere ekonomik sebepli ifadeleri yer veriliyor. Birileri bunları söylesin, 'Tayyip Erdoğan’ın da işi gücü yok bütün bunlara cevap versin'. Bu ucuzluktan kaçınmak gerekiyor. Ticaret dediğiniz şey kâr da eder, zarar da eder. Hayatta iniş de var çıkış da var. Uçak çıkar da iner de. İsteniyor ki her zaman yükseğe çıkalım. Ama hayat her zaman istediğimiz gibi sürmez.”
‘TÜRKİYE'DE KRİZ YOK’ DEMİŞTİ
Daha önce bir televizyon programında konuşan Sorgun, "Türkiye'de ekonomik krizin olmadığını ve halkın AKP'ye güveninin devam ettiğini savunan Sorgun, işsizlik konusundaki şikayetlerin de gerçeği yansıtmadığını ve asıl meselenin "iş beğenmeme" olduğunu" söylemişti.