İSTANBUL - KHK’lerden sonra İBB’nin işlerine son verdiği Barış Akademisyenleri, Emek ve Özgürlük İttifakı’nın “üçüncü bir seçenek” olarak kapsayıcı ve umut verici olduğunu dile getirdi. 

 

Emek ve Özgürlük İttifakı’nın 24 Eylül’de Haliç Kongre Merkezi’nde Türkiye’nin temel sorunlarına dair çözüm içeren deklarasyonu çok farklı kesimlerin gündeminde. Binlerce kişinin katılımıyla deklarasyonun açıklandığı salona; kadın ve gençlik örgütleri, Cumartesi Anneleri, Adalet Nöbeti eylemini sürdüren tutuklu yakınları, hak arayan işçiler, insan hakları ile doğa savunucuları olmak üzere toplumun farklı kesimlerinden katılım sağlandı. Açıklamanın yapıldığı salona İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB)  tarafından “güvenlik soruşturması” gerekçesiyle işlerine son verilen işçiler de “İşimizi geri istiyoruz” pankartıyla yerini aldı. 

 

63 gündür İBB’nin hizmet binasının Saraçhane Parkı’nda eylemde olanlar arasında bulunan KHK’li Barış Akademisyenlerden Fatma Eryıldız ve Veysi Altıntaş, Emek ve Özgürlük İttifakı’nı değerlendirdi. 

 

‘İTTİFAK BİZİM İÇİN ALTERNATİF’

 

2016 yılında “Bu suça ortak olmayacağız” bildirisine imza attığı için Ömer Halis Demir Üniversitesi’nden KHK ile ihraç edilen ve İBB’de Şehir Planlama Müdürlüğü’nden de çıkarılan Fatma Eryıldız, ittifakın önemine değindi. Emek ve Özgürlük İttifakı’nın kendileri için temel bir alternatif olduğunu dile getiren Fatma Eryıldız, sosyal demokrasi ilkelerini savunan bir belediye tarafından işine son verildiğini anımsattı. Eryıldız, “Seçilmeden önce ‘ben emekten, demokrasiden, mücadele edenlerle birlikte bu belediyeyi AKP’nin elinden aldım ve bu gücü kamu yararına kullanacağım’ demesine rağmen, şu anda ilk sıkıştığı yerde iktidarla ters düşmemek için işten attı. Ve sosyal demokrasi ilkelerinden biri olan fikir özgürlüğünü gasp etmiş durumda. İktidar nasıl gasp ettiyse belediyede aynı şekilde, ‘sen fikirlerini söyledin devlet seni fişledi o yüzden işten atıyorum’ diyor” şeklinde konuştu.

 

ÇÖZÜM BİRLİKTE MÜCADELEDE 

 

Emek ve Özgürlük İttifakı’nın işçilere yapılan haksızlıklara karşı bir güvence sağladığını ifade eden Eryıldız, aynı zamanda ittifakın işçilerin sendikalaşması, söz söylemesi ve özgür olması için bir umut verdiğinin altını çizdi. Eryıldız, “Bu ittifakın güçlü bir oy alıp meclise girmesi çok kıymetlidir. Emekçilerle ilgili taleplerimiz karşılanıyor. Çünkü en temel sorunumuz şuanda ekonomik kriz, geçinememek, işsizlik, mobbinge maruz kalmak. Bu ittifakta, bu işçilerin temel taleplerini karşılayıp karşısında çözüm sunma olanağı sağlıyor. İttifak, ‘biz çözüm sunacağız’ demiyor, ‘hep beraber yapacağız’ diyor”  diye belirtti. 

 

‘DESTEKLERİNİ BÜYÜTMELİLER’

 

İttifakın, çözümün birlikte sağlanacağına dair bir mesaj verdiğine işaret eden Eryıldız, “Biz, hem onlara katkı sağlıyoruz hem de onlar bize bir arada mücadele etmenin olanağını sağlıyor. Fikirlerimizi özgür bir şekilde söylediğimiz için işten atıldık. Emek ve Özgürlük İttifakı’nın desteklerini büyüterek yanımızda olmasını istiyoruz” diyerek, direnişlerinin aylardır sürdüğünü ve işlerine geri dönmek istediklerini söyledi.  

 

‘EMEK VE ÖZGÜRLÜK İTTİFAKI KAPSAYICI’

 

Barış imzacısı olduğu için 2017’de İstanbul Teknik Üniversitesi’nden ihraç edilen ve İBB iştirak şirketi BİMTAŞ’a bağlı İstanbul Planlama Ajansı (İPA) Vizyon 2050 Ofisi’nde uzman/araştırmacı olarak çalışırken işine son verilen Veysi Altıntaş, Emek ve Özgürlük İttifakı’nı anlamlı ve önemli bulduğunu dile getirdi. İttifakın AKP ve CHP tarafından dışlanmış, ezilmiş ve ötekileştirilmiş insanları temsil ettiğini belirten Altıntaş, “Her iki seçenekte sistem partileridir. Ve hiçbir zaman bizlerin, hassasiyet duyduğu konular hakkında adım atmayacakları bellidir. En basit örneği, iktidara karşı olarak kurulan Millet İttifakı’nın, HDP’ye ve diğer sol, sosyalist partilere karşı yaklaşımlarına baktığımız zaman iktidardan ya da müesses nizamdan hiçbir farklarının olmadığını görüyoruz. Ben her zaman şunu iddia ediyorum; Kürt meselesine yaklaşım demokrasi çıtasında turnosal bir kağıt görevi görüyor. Sadece buda değil, emeğin güvencesizleştirilmesi, dezavantajlı kesimler ve işçi sınıfını kapsayan bir 3’üncü yol ittifakının oluşturulmasını, hepimiz adına çok önemli bir girişim olarak görüyorum” diye konuştu. 

 

‘İTTİFAK UMUT VERİYOR’

 

İttifakın içinde bulunan partilerin birçok kesimin haklarını savunduğunu sözlerine ekleyen Altıntaş, şunları söyledi: “Kürt meselesinin demokratik çözümünden, emek güvencesine, ekolojik kriz programlarından tutun gelirin adil bölüşülmesine kadar ittifakla aynı fikirdeyiz. Benim için Kürt sorununun radikal bir çözümü noktasında belirleyicilik, benim içinde belirleyicidir. Emek ve Özgürlük İttifakı dışındaki seçeneklerin temel zihniyeti ve yaklaşımı ortadayken şüphesiz yapılan ittifak ben ve benim gibilere umut veriyor. Az olabilirler ama denklemi belirlemede ve dönüştürmede çok önemli ve kilit bir pozisyonda yer alıyor. Yolları ve yollarımız açık olsun.” 

 

MA / Doğan Kaynak