Başaran: İran’da özgürlük ve değişim isteyen halkları selamlıyorum

  • kadın
  • 11:01 30 Eylül 2022
  • |

ANKARA - İran rejiminin yükselen itirazlara yönelik saldırılarını kınayan HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran, “İran’da değişim, özgürlük, demokrasi için mücadele eden günlerdir sokaklarda olan kadınlar başta olmak üzere Rojhilat ve İran’daki halkları selamlıyorum” dedi.

 
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran, parti Genel Merkezi’nde kadın gündemine dair değerlendirmelerde bulundu. Başaran, ikinci dalga feminist öncülerinden Meredith Tax’i anarak, sözüne başladı. Dünyanın dört bir yanında büyüyen kadın mücadelesinin özgürlükle sonuçlanacağını dile getiren Başaran, “Türkiye, Kürdistan ve dünyanın gündeminde olan İran’a ilişkin bir kaç söz kurmak istiyorum. Jina Amina molla rejimine karşı yaşamayı kabul etmeyen bir Kürt kadınıydı. Saçı göründüğü için gözaltına alındı, işkence sonucunda yaşamını yitirdi. Bu saldırıları gerçekleştirenler kendilerine ahlak polisi olarak tanımlayan, paramiliter güç olarak adlandırılabilecek güçlerdir. Bunlar molla rejiminin varlığını sürdürebilmek için kadın bedeni üzerinden kadınları başta toplumu zapturapt altına almak için kurulan şebekelerdir. Jina Amini’nin katledilmesinden sonra Rojhilat başta olmak üzere İran’ın Kürdistan’ın Ortadoğu ve dünyanın dört bir yanında itirazlar yükseliyor. İran ve Rojhilat’ta gerçekleştirilen protestolar nedeniyle en az 83 kişi yaşamını yitirdi rejimin saldırıları sonucunda. Haklı taleplerini savunan halka karşı rejim saldırıyla bastırmaya çalışılıyor. Tıpkı dünyanın pek çok yerinde Türkiye ve Kürdistan’da olduğu gibi” dedi.
 
‘SALDIRILARI KINIYORUZ’
 
İran’da biriken itirazların “jin, jiyan” sloganlarıyla yaygınlaştığının altını çizen Başaran, “Şu anda ‘jin jiyan azadî’ sloganı başta Kürtler olmak üzere dünyanın dört bir yanındaki kadınların enternasyonal sloganı haline geldi. İran rejimi tıpkı Türkiye’de olduğu gibi bu talepleri baskıyla, zorla, katliam ve saldırıyla bastırmaya çalışıyor. Ama Jina Amini başta olmak üzere İran'da itirazını yükselten, protestosunu ifade eden bütün halkın taleplerini haklı ve meşru talepler olduğunun altını çizmek istiyoruz. Bu haklı ve meşru talepler konusunda İran rejiminin tutumu kabul edilemezdir bu saldırıları kınıyoruz” diye belirtti.
 
‘KÜRT SORUNU ÇÖZÜLMELİ’
 
İran halkının haklı taleplerine karşı rejimin dış güçlerle açıklamasına da tepki gösteren Başaran, “Hewler ve Süleymaniye’de PDK-İ devrimci emekçiler ve PAK’ın üslerini vurarak tavrını göstermiş oldu. Bu saldırılarda aralarında hamile bir kadının da olduğu çoğunluğu sivillerden oluşan 13 kişi hayatını kaybetti 58 kişi yaralandı. Erkek egemen sistem kendi devamını sağlamak için bu tür militarist saldırıları devreye sokmaktan vazgeçmiyor. Buradan İran rejimine seslenmenin önemli olduğunu düşünüyoruz. Dış güçlerle, Kürtlerle tariflenen bir yaklaşımdan vazgeçilmelidir. İran’daki en temel sorun olan Kürt sorunun çözümü için adım atmalıdır. Yine kadınlar üzerinde uygulanan baskı politikalarına son verilmeli, kadınların meşru politikaları konusunda düzenlemeler yapılmalıdır. İran’da değişim, özgürlük, demokrasi için mücadele eden günlerdir sokaklarda olan kadınlar başta olmak üzere Rojhilat ve İran’daki halkları selamlıyorum” ifadelerini kullandı.
 
‘HERGÜN EN AZ BİR KADIN KATLEDİLİYOR’
 
“İran’da gelişmeler bütün dünyanın gündemindeyken Türkiye ve Kürdistan gündeminde de maalesef durum çok farklı değil” diyen Başaran, açıklamalarını şöyle sürdürdü: “Orada Şii ve Fars rejim inşası varken Türkiye'de de adım adım Türk, Sünni yani cinsiyetçi, milliyetçi ve militarist bir faşist rejim inşasını görüyoruz. Türkiye’de de her gün iktidarın politikaları nedeniyle en az bir kadın yaşamını yitiriyor. İstanbul bağcılarda 58 yaşındaki Havva Sayan oğlu tarafından katledildi görüntüler kamuoyu ile paylaşıldı. Biz o görüntüleri bir kez daha ifade ederek bu saldırıların normalleştirilmesini istemesek de hepimiz hafızasına kazınan görüntüler idi.
 
KIŞKIRTILAN ERKEK
 
Zaliha Durmuş, Antep’te evli olduğu erkek Süleyman Durmuş tarafından katledildi. Dilek Çamur, Giresun'da boşanma aşamasındaki Nuri Çamur tarafından katledildi. Çamur, olayı engellemeye çalışan Ayşe Kılıç ve Damla Çokçu’yu da katletti. Aleyna Aras, Ankara’da patronunun 13’üncü kattaki evinden düşerek yaşamını yitirdi. Biz daha önceki tecrübelerimizden, yüksekten düşmelerin, balkonlardan ve binalardan düşmelerin intihar ve kaza olmadığını, şüpheli bir biçimde ortaya çıkan kadın cinayetleri olduğunu biliyoruz. Berna Kargı, Şırnak’ta evli olduğu Sinan Bulduklu tarafından katledildi. Yine Mersin Toroslar ilçesinde bugün basına düşen bir habere göre Hakan T. tarafından kesici aletlerle ağır bir biçimde yaralandı ve hastanede yaşamını yitirdi. İllere ve bölgelere baktığınızda aslında Türkiye ve Kürdistan’ın dört bir yanında kadınlar iktidarın yürüttüğü politikaları nedeniyle kışkırtılan erkeklik tarafından yaşamını yitirdi. Erkek şiddetiyle her gün yüz yüze kalıyorlar. Şırnak’tan Ankara'ya, Giresun’dan Mersin’e kadar aslında bu politikaların her gün biraz daha genişletilip büyütüldüğünü görüyoruz. Kadınlar erkekler tarafından şiddete uğratılıp, katledilirken iktidar yargısıyla medyası ve kolluğuyla bu şiddeti meşrulaştırmaya ve yaygınlaştırmaya devam ediyor.
 
KADIN DÜŞMANI POLİTİKALAR YAYGINLAŞTIRILIYOR
 
Özellikle son günlerde muhalif kadınlar üzerinde uygulanan baskı politikalarını hepimiz dehşetle izliyoruz. Muhalif oldukları için iktidarın politikalarına itiraz ettikleri için bu politikayı benimsemedikleri için muhalif kadın sanatçıların konserleri iptal ediliyor, Gülşen’de olduğu gibi kendi aralarında yaptığı sohbetler suç olarak kabul ediliyor, yargılanıyor ve tutuklanıyor. Bu da yetmiyor kendilerine din alimi diyen, imam diyen bazı kişiler medya üzerinden sürekli kadınları hedef gösteriyor kadın düşmanı politikalarını daha da yaygınlaştırıyor. 
 
DOKU’YU İKTİDARIN POLİTİKALARI KAYBETTİRDİ
 
Hala Gülistan Doku’dan bir haber alamadığımızın bir kez daha altını çiziyorum. Bugün Gülistan Doku’nun kaybedilmesinin üzerinden 1000 gün geçti. Bin gündür Gülistan Doku’nun ailesi, kadın örgütleri, bizler HDP kadın meclisi olarak Gülistan Doku nerede diye soruyoruz, sormaya devam ediyoruz. Kaybedildiği ilk günden beri söylediğimiz gibi Kürdistan’da kimse kaybolmaz kaybettirilir. 90’lı yıllarda onlarca, yüzlerce kişi yine devletin içerisindeki karanlık güçler tarafından kaybedilmişti. Bugün bir Kürt kadını olan Gülistan Doku arkadaşımızdan da 1000 gündür haber alınamıyor. Kaybedilmesiyle ilgili yürütülen soruşturmadan hiçbir sonuç alınamıyor. Biz HDP kadın meclisi olarak her tarafı mobese kameralarıyla izlenen, kimin kim olduğu herkesçe bilinen Dersim gibi küçük bir ilde bir genç kadın kaybettirildi. Peki her yerde mobese kayıtlarını izleyen bizim en ufak eylemimizde yanımızda biten kolluk neredeydi. Bugüne kadar Gülistan Doku ile ilgili herhangi bir adım atılmadı, soruşturmalarda neden herhangi bir ilerleme yok. Gülistan Doku nerede? Sormaya devam edeceğiz ailesi, arkadaşları ve kadın örgütleriyle birlikte sormaya devam edeceğiz. Gülistan Doku’yu kaybeden iktidarın kendisidir o politikaların sonucunda Gülistan Doku kaybettirilmiştir. 
 
BİREYSEL SİLAHLANMA
 
28 Eylül Dünya silahsızlanma günüydü. Tam da kadına yönelik şiddeti katliamları konuşurken bireysel silahlanmanın ne kadar tehlikeli olduğunu buradan söylemek isterim. Türkiye’deki silahlı şiddet araştırması raporuna göre 2021 yılında silahlı olaylarda 2 bin 145 kişi yaşamını yitirmiş, 3 bin 896 kişi yaralanmıştır. Ateşli silahlı saldırılar en fazla kadınlar ve çocuklara karşı kullanılmış. Yine vakfın raporuna göre silahların yüzde 60 oranında kadın ve çocuklara karşı kullanıldığı keza ağustos ayında katledilen 33 kadının 21 birinin ateşli silahlarla öldürüldüğünü yani kadına yönelik cinayetlerin yüzde 64’ünün ateşli silahlarla gerçekleştirildiği tespit edilmiş. Bu kadar pervasızca bir silahlanma ve bu bireysel silahlanmanın kadın ve çocuklara karşı kullanılması konusunda biz daha önce de hem itirazlarımızı hem de şerhimizi koymuştuk. İktidarın bireysel silahlanmaya karşı tedbir alacağına maalesef paramiliter güçleri sokağa dökerek daha fazla şiddeti körüklediğini görüyoruz.
 
ÖZGÜRLÜĞÜ KURMA İDDAMIZDAN VAZGEÇMEYECEĞİZ
 
Tabii ki bu kadar saldırı, katliam şiddet ortamında bizler bir de mücadelenin her gün biraz daha büyüdüğünü görüyoruz. Özellikle Jina Amini’nin katledilmesinden sonra Türkiye Kürdistan ve dünyanın dört bir yanında bizlerin de içerisinde olduğu güçlü refleksler gerçekleşti. Bugün ‘jin jiyan azadî’ sloganı her yerde tek bir ağızdan ifade ediliyor. Çünkü dünyanın her yerinde kadınların talepleri aynı, kadınlar özgür bir yaşam talebinde bulunuyorlar. Kadınlar erkeklerin yarattığı bu tehlikeli ortamda artık yaşamak istemiyor. Kadınlar giyim kuşamlarından, verdikleri kararlara ve politik taleplere kadar kararlarını kendileri vermek istiyor şiddetle karşı karşıya kalmak istemiyor. Biz buradan bu talebi bir kez daha yükseltiyoruz. Biz kadınlar kendi özgürlüğümüzü ve toplumun özgürlüğünü kurma iddiamızdan vazgeçmeyeceğiz. 
 
SİHA SALDIRILARI
 
Türkiye içerisinde kadına yönelik şiddet ve saldırı bu kadar yoğunken bir taraftan da yanımızda kadın özgürlükçü paradigma ve fikriyat inşası var Rojava’da. Kürt ve kadın düşmanlığının bir sonucu olarak adı konulmamış bir işgal girişiminin olduğunu biliyoruz. En son SİHA’larla Kuzey Doğu Suriye’nin Cizre Kantonu’na bağlı Girkê Legê ilçesine 5 kilometre ilerisinde bulunan Til Cemal köyünde dün bir araca saldırı düzenlendi. Saldırıda Özerk Bölge Yürütme Meclisinin yaptığı açıklamada, Cizre Bölgesi Özerk Yönetimi Adalet Bürosu Eşbaşkanı Zeynep Muhammed ve Yılmaz Şero bu saldırılarda yaşamını yitirdi. Hesekê’nin Zingan ilçesine bağlı Mişervê köyüne yönelik SİHA saldırısında Naif Abdulkadir ve Rima Ahmet Siyavi yaşamını yitirdi. Aralarında çocukların da bulunduğu 5 yurttaş da SİHA saldırılarında yaralandı. Kürt düşmanı AKP ve MHP iktidarı bu süreçten savaştan ve saldırılardan besleniyor. İçteki çözümsüzlüğünü tıkanmışlığını ve artık bir karşılığının kalmamasını Kürt düşmanlığı kadın düşmanlığı ve savaş politikalarıyla örtbas etmeye çalışıyor. SİHA’larla her gün sistematik bir biçimde Rojava’ya yönelik adı konulmamış bir işgal saldırıları düzenleniyor. Geçtiğimiz haftalarda ortaya çıkan bu katliamlar sonucunda hayatını kaybedenlerin her gün biraz daha sayısının arttığını görüyoruz. Biz aslında bu saldırıların Rojava’da ortaya çıkan insanlık değerlerine oradaki modele yeni yaşama kadın özgürlükçü perspektife yönelik bir saldırı olduğunu biliyoruz. 
 
DAİŞ HORTLATILMAYA ÇALIŞILIYOR
 
Ancak maalesef Türkiye’de ve dünyada egemen güçler suskunluklarını koruyor. Çünkü biliyoruz ki kapitalist güçlerin alternatif olarak gördükleri Kuzey Doğu Suriye’de açığa çıkan kadın özgürlükçü ekolojik demokratik sistemi bastırma sindirme, nefessiz bırakma siyasetini desteklediklerini Türkiye’ye yol verdiklerini arka perdede desteklediklerini biliyoruz. Ama bizler kadınlar bütün saldırıların karşısında yeniyi inşa etmeye devam edecek. Artık alternatifsiz olmadığımızı çok iyi biliyoruz. Kapitalist erkek egemen sistemin dayattığı yaşam karşısında kendi yaşamımızı, geleceğimizi, modelimizi ve kendi sistemimizi inşa etmekten vazgeçmeyeceğiz. AKP ve MHP rejimi DAİŞ’in karanlık yüzünü Kuzey Doğu Suriye’de bir kez daha açığa çıkarmaya çalışıyor, bu karanlık üzerinden kendine alan açmaya çalışıyor. Buna karşı her alanda mücadele edeceğimizi kadınlar olarak ifade etmek istiyoruz. 
 
TECRİDE KARŞI DURMAYA DEVAM EDECEĞİZ
 
9 Ekim’e yaklaşıyoruz, 9 Ekim uluslararası komplosu ile Sayın Öcalan Türkiye’ye teslim edildi. 9 Ekim üzerinden 24 yıl geçti 24 yıldır Türkiye’ye teslim edilmesinden bugün güne Sayın Öcalan üzerinde mutlak ve kesintisiz bir tecrit uygulanıyor. Bu tecridin hukuken kabul edilmeyeceğini hem iç hukuk hem de uluslararası hukuk açısından insanlığa karşı suç olduğunu defaatle söyledik. Bu tecridin sadece hukukla tanımlanacak bir mesele olmadığını defalarca söyledik. Bu tecrit kadın özgürlükçü ekolojik demokratik bir paradigma olan Sayın Öcalan’ın fikriyatı üzerinde uygulanmaya çalışılıyor. Bu fikriyatı tecrit altına almak kendi sistemlerini kurmak için Sayın Öcalan yıllardır mutlak bir tecrit ile yüz yüze bırakılıyor. Bizler HDP kadın meclisi olarak her defasında ifade ettik önümüzdeki dönem mücadelesi açısından daha kararlı ve radikal bir şekilde tecritle mücadele edeceğiz. Çünkü tecrit savaş, demokratik ekolojik kadın özgürlükçü paradigmanın baskılanması, nefessiz bırakılması ve tecrit altına alınması demek. Çünkü tecrit kadına yönelik şiddetin alt yapısı olan militarizmin her alanda örgütlendirilmesi demek. Bizler bu tecride karşı 9 Ekim’de de önümüzdeki günlerde de alanda, meydanda olmaya tecride karşı özgürlüğü savunmaya devam edeceğiz. Sayın Öcalan özgür koşullarda çalışma imkanları sağlanana kadar bu mücadelemiz devam edecek. 
 
ADALETİ ORTADAN KALDIRMA PARTİSİ OLDU
 
Bu tecridin toplumsal alana olduğu gibi cezaevlerine de her gün biraz daha katı ve tehlikeli bir şekilde etkilerinin olduğunu görüyoruz. Semra Güzel arkadaşımız Kürt halkından, kadınlardan milyonlarca oy alarak parlamentoda halkı temsil eden bir arkadaşımız. Kendisine karşı başlatılan linç politikasından sonra önce dokunulmazlığı kaldırıldı akabinde tutuklandı. Şu anda Silivri Cezaevinde tutuluyor. 23 gün boyunca iktidarın düşman politikaları nedeniyle tecrit altında tutuluyor. Tek kişilik hücrede tutuluyor. Tabi ki sadece Semra Güzel değil. Bugün tutsak aileleri hasta tutsakların serbest bırakılması için Diyarbakır Adli Tıp Kurumu önünde nöbet tutuyor. 11 aydır bu mücadeleyi yürütüyor. Yine tutsak aileleri İstanbul, İzmir ve Van’da da artık bu insanlık suçu haline gelen hasta tutsakların ısrarlı bir biçimde cezaevinde tutulması siyasetine karşı eylemlerini sürdürüyor. Yine Emine Şenyaşar, 571 gündür Urfa Adliyesi önünde. Bunların hepsini bir araya getirdiğimizde tecrit politikalarının topluma yansımasını bir kez daha görmüş oluyoruz. Adalet ve Kalkınma Partisi olarak kendini tanımlayan AKP’nin artık Adaleti Ortadan Kaldırma Partisi haline geldiğini, toplumun her alanında adaletsizliği büyüttüğünün şahitliğini yapıyoruz. Bu adaletsizliğe karşı bizler mücadeleyi her alanda yürütmeye devam edeceğiz. 
 
İNŞA DA KADINLAR ÖNCÜ OLACAK
 
Bu mücadelenin bir ayağı Emek ve Özgürlük İttifakıdır. Geçtiğimiz günlerde ittifak bileşenleri bir araya geldi. Bu ülkede barıştan demokrasiden adaletten özgürlükten eşitlikten yana olan herkes İstanbul’da o gün deklarasyon salonundaydı. İlan ettiğimiz Emek ve Özgürlük İttifakıyla bu buluşmada halkların, farklı inançların, emekçilerin ayrımcılığa uğrayan bütün kesimlerin, kadına yönelik şiddete karşı duyanların, cinsiyetçiliğe geçit vermeyenlerin, sömürü düzenine isyan edenlerin, Kürt sorununda bu ülkede demokratik çözüm talep edenlerin, savaş ve tecrit politikalarına son vermek isteyenlerin, rant ve talan siyasetiyle yaşam alanlarını tahrip edilmesine karşı çıkan ekoloji ve doğa savunucularının, engelleri aşa aşa engelsiz bir yaşam kurma iddiasında olan engelli bireyleri, sağlamcılık ideolojisine karşı çıkan bireylerin buluşmasıydı. Biz buradan bir kez daha ifade ediyoruz. Başka bir yaşam mümkün. Bunun örneği bugün Kuzey doğu Suriye'de. Bizler Türkiye’de de Kürdistan'da da Ortadoğu ve dünyanın dört bir yanında mümkün olanı inşa edebilecek güçteyiz. Bu inşa kadınların öncülüğünde olacak. Biz kadınlar yeniyi kuracağız. Bugün masaları etrafında ittifak görüşmeleri yapabilir, bugün partiler bir araya gelip kararlar verebilirler ama esas önümüzdeki dönemi belirleyecek olan kadınları mücadelesi dayanışması ve kadın ittifakı olacak. Bu emek ve özgürlük ittifakı bunların hepsinin bir araya geldiği bu salonda daha da genişleyen biraradalığı kurabileceğimize inanıyoruz.
 
ENTERNASYONEL KADIN MÜCADELESİ
 
Yine geçtiğimiz hafta sonu Batman’da TJA konferansını gerçekleştirdik. TJA Batman’da dördüncü konferansını gerçekleştirdi. Biliyorsunuz uzun bir süredir, Kürt Kadın Hareketinin temsiliyeti olan TJA’ya karşı sistematik bir saldırı, illegalize edilme çalışması sürdürülüyor. Ben de bir TJA aktivisti olarak geçtiğimiz hafta sonu gerçekleştirilen TJA konferansına katıldım. Konferansta bütün bu saldırı, baskı ve sindirme politikalarına karşı büyük bir coşku büyük bir kararlılık ve büyük bir moralle gerçekleştirildi. İlk gününde nasıl kendimizi daha fazla örgütleyebileceğimizi, bu erkek egemen tekçi, cinsiyetçi, militarist sisteme karşı yeniyi nasıl tartışacağımızı tartıştık. İkinci gününde Kürdistan Ortadoğu Kuzey Afrika Avrupa ve dünyanın dört bir yanından Türkiye’den feminist kadınların katılmış olduğu bir tartışma gerçekleştirdik. Oradan açığa çıkan sonuçtan enternasyonal kadın mücadelesini bu süreçte daha da büyütmemiz, bu erkek egemen rejimler karşısında dayanışmamızı ittifakımızı biraradalığımızı güçlendirmek oldu. Orada da yine bugün İran’da yükselen ve dünyanın dört bir yanına yayılan Jin Jiyan Azadi sloganları yükseldi. Kadın yaşam özgürlük sloganları yükseldi. Bu slogan önümüzdeki dönemi kurucu sloganlarından biri olacağı bir kez daha açığa çıktı. Her defasında ifade ediyoruz. 
 
YENİYİ KADINLAR KURACAK
 
21 yüzyıl kadınların yüzyılı olacak, kadınların özgürlüğü ile toplumun inançların farklılıkların özgürlüğü olacak. Bu iddia ve kararlılıkla gerçekleşen TJA konferansını buradan bir kez daha selamlıyorum. İnanıyoruz ki Kürt kadınlarının özgürlük mücadelesi ile feminist ve sol sosyalist kadınlarla ortak mücadele hattını kurmakla Ortadoğu, Kuzey Afrika Kürdistan'ın dört bir yarından gelen kadınların dayanışması ve enternasyonal mücadelesiyle dünyanın her yerinde yeniyi ve kadın özgürlüğünü biz kuracağız. Bütün katılımcılara teşekkür ederiz. TJA’nın gerçekleştirdiği konferansın önümüzdeki dönem açısından yol açıcı oldu.”
 
  
 

Diğer başlıklar

01/10/2022
12:14 İran’da halk isyanı yayılıyor
12:12 Yılmaz Güney’in kült filmleri gösterimde
12:06 Cizre’de Barış Anneleri gözaltına alındı
12:05 Şenyaşar ailesinden medyanın sessizliğine tepki
12:00 Kayıp yakınları Narin ve Özeken'in akıbetini sordu
11:39 İran Biradost ve Balekayetî’yi bombaladı
11:33 Berhem Salih: İran ve Türkiye’nin saldırıları egemenlik ihlalidir
11:20 İki kişiyi öldüren korucu Karakaya tutuklandı
11:04 Şamî: Türkiye saldırılarla DAİŞ’in intikamını alıyor
10:44 Yeni Yaşam Kadın Eki: Jin, jiyan, azadî
10:36 Hedef gösterilen Ercan ailesine ‘HDP önüne git’ denilmiş
09:49 Kayseri Cezaevi’nde baskılar artıyor
09:33 Cezaevinde mektuba el konulmasına AYM’den ihlal kararı
09:31 Kadını katletme girişimi: En ağır ceza verilmeli
09:05 Mersin’de 28 kişi serbest bırakıldı
09:05 Paylan: Kürt sorununda çözümsüzlük soframızdaki ekmeği eksiltiyor
09:04 ‘Emek ve Özgürlük İttifakı Türkiye'nin geleceğini belirleyecek’
09:03 Hakan Arslan’ın babası: Sur’daki festivali kabul etmiyoruz, gitmeyin
09:02 ‘Meclis'in ilk gündemi hasta tutuklular olmalı'
09:01 ‘Kürt kültürüne yönelik saldırılara sanatımızla direneceğiz’
09:00 Suriye’den çıkış: Üçüncü Dünya Savaşı'nın başlangıcı
09:00 01 EKİM 2022 GÜNDEMİ
30/09/2022
23:59 Burkina Faso'da ordu yönetime el koydu
23:58 S&P Türkiye’nin kredi notunu düşürdü
23:20 Belucistan’da 36 kişi katledildi
23:01 Şanowan Tiyatro Festivali sona erdi
22:38 Êzidî Miri Batman’da Êzidîler ile bir araya geldi
20:55 Ankara Tabip Odası’ndan ajansımıza basın ödülü
20:46 Hunergeha Welat’tan Jîna Amini anısına klip
20:35 KESK Ankara: İhraçlar işlerine iade edilsin
20:25 Sanatçı Gönültaş’ın konserine de kira engeli!
20:21 Niğde ve Diyarbakır’da kadın katliamı
19:38 Biradost bir kez daha bombalandı
19:24 Mersin’de kadın katliamı protestosu
18:48 İranlı avukat Soutadeh: Eylemler sonucu rejim değişikliği mümkün
18:39 Tecavüz haberi Belucistan halkını ayağa kaldırdı
18:28 Ege İnsan Hakları Okulu Çalıştayı: Cezasızlık politikası yasalaştı
18:24 ‘Gülistan Doku’nun faillerini aklamanıza izin vermeyeceğiz’
18:18 Haberi ve izni olmadan Gelecek Partisi’ne üye yapıldı
18:13 İran’da bir çocuk katledildi
17:53 Kılıçdaroğlu'ndan 'af' açıklaması: İktidarla konuşmaya hazırız
17:46 'Kadınlar artık yas tutmuyor, isyanı büyütüyor'
17:17 Balveren’de ‘Dan kutan’ etkinliği
17:01 Öcalan'ın avukatı Uysal'ın davasında mütalaa verilecek
17:01 Elbistan Cezaevi’nde 'kontrgerillayız' deyip koğuş bastılar
16:57 ‘Promosyon sözleşmesi güncellensin’
16:49 İBB işçileri: İşe geri alınmamızla ilgili net bir sonuç yok
16:33 Kobanê Davası: Tek kurtuluş iç barış
16:32 Cezaevindeki kadınlar Jina için saçlarını kesti
16:27 Eğitim Sen'den MEB'in 'şiddet' broşürüne tepki
15:56 Basın-İş: Gazeteciler bedel ödemeye devam ediyor
15:53 Rusya 4 bölgeyi 'ilhak' etti
15:31 Metin Lokumcu davasında mahkeme heyeti değişti
15:26 İsveç, Türkiye'ye yönelik silah ambargosunu kaldırdı
15:16 'Giriş yasağı' nedeniyle çalıştaya katılamayan gazeteci: Türkiye’de baskı artıyor
15:11 DTK, DBP ve HDP, Êzidî miri Hazim’le görüştü
15:07 Onur Yaser Can davası: Çıplak arama kabul edildi
14:48 Ege İnsan Hakları Okulu, neoliberalizmi tartıştı
14:31 Korucuların öldürdüğü Çelik'in ailesi: Katiller korunuyor
14:27 Dünyanın 120 merkezinde İran halkıyla dayanışma eylemleri yapılacak
14:05 İran’da çocuklara işkence: Televizyonda yalan ifadeye zorlandı
13:46 Eşbaşkan Esmez’in davasında kovuşturmanın genişletilmesi kararı
13:28 Gözaltındaki 9 kişi serbest bırakıldı
12:49 İran’dan Federe Kürdistan Bölgesi’ne yeni saldırı
12:24 Irkçılığa maruz kalan çocuk darp edilmiş
12:17 Gülistan Doku bin gündür kayıp
11:59 Abdullah Öcalan’ın aile ve vasisinden görüşme başvurusu
11:54 DFG'nin yayınladığı hak ihlallerine erişim engeli
11:53 Erdoğan’ı eleştiren yurttaşa hakarete ceza yok!
11:19 Şenyaşar ailesi: Adalet olmadığı için zulüm devam ediyor
11:17 Yüksekdağ ve 6 vekilin duruşması ertelendi
11:01 Başaran: İran’da özgürlük ve değişim isteyen halkları selamlıyorum
10:53 Varto’da korucu köylüleri taradı: 2 ölü 1 yaralı
10:43 İran'da gazeteci Mohammadi ve şair Borzooi tutuklandı
10:41 Ölüm orucunda olan Dağ ve Er: Kürtler sessiz kalmamalı
09:59 Hindistan’da kürtaj yasası değişti
09:55 Sancar: İktidarı değiştirmek yetmez
09:42 Emek ve Özgürlük İttifakı genişleyecek
09:34 Kabil’de patlama: 19 ölü, 27 yaralı
09:28 Soylu’dan Mezitli savunması: Teşhisi taksici yaptı!
09:27 Balaç için acil tahliye çağrısı: Saniyeler bile önemli
09:18 Taşdemir: ‘Jin jîyan azadî’ 21’inci yüzyılın politik sembolü oldu
09:07 ‘Pervari’deki HES bölgeye büyük zarar verecek’
09:06 Gazeteci Emer: KDP kendi topraklarının işgaline yardımcı oluyor
09:06 İranlı öğrenci: Kadınlar bir devrimi başlattı
09:05 Hastaneler kapatılıyor: Ranta dönük bir proje
09:03 HDP Davası’nda Kürtçe ses kaydının 5 klasörlük çözümü tebliğ edildi
09:02 Çukurca’da ağaç kıyımı
09:02 Erdoğan’ın ‘manevi kızı’ tarihi yapıya klima taktırdı
09:00 412 isimden İran’daki direnişe destek açıklaması
09:00 30 EYLÜL 2022 GÜNDEMİ
08:43 Mersin'de 9 kişi gözaltına alındı
29/09/2022
23:41 İran İnsan Hakları Örgütü: Protestolarda 83 kişi hayatını kaybetti
23:25 Kılıçdaroğlu’ndan Mezitli açıklaması: Erdoğan ve yaveri bile bile yalan söyledi
21:43 Diyarbakır'da iş cinayeti
20:17 HDP Diyarbakır’da dayanışma yemeği verdi
20:14 ‘Savaş bir halk sağlığı sorunudur’ bildirisine beraat
20:00 UYAP’ta olmayan Semra Güzel’in iddianamesi AA tarafından servis edildi
19:58 Amedspor’a 156 bin TL para ve 2 maç seyircisiz oynama cezası
19:34 40 kişinin yargılandığı dava görüldü
19:03 Balaç'ın ATK raporu İnfaz Savcılığı’na gönderildi
18:42 ‘İran kadınlarının haykırışı isyan ve direnişin sesidir’
18:35 Biradost bölgesine bombardıman
18:29 'Ağır hasta tutuklu Hüseyin Durmaz tahliye edilsin'
18:23 Soylu'nun hedef gösterdiği Ercan ailesi serbest bırakıldı
18:16 Akar önce 'saygı' dedi sonra saldırıları övdü
17:56 Derik'te aileler arasında silahlı kavga: 2 yaralı
17:52 KESK’liler: Mağduriyetlerin sorumluları hesap versin
17:47 Savcılık gazeteci Oruç ve Müftüoğlu için ceza istedi
17:43 ŞanoWan Festivali 7'nci gününde
17:41 Saçlarını açan İranlı oyuncunun evine polis baskını
17:23 Kozluk’ta kaza: 1 ölü, 2 ağır yaralı
17:20 Temel ve Dündar’ın yargılanmasının durdurulması talebine ret
17:08 Batman’da 9 kişi gözaltına alındı
17:07 Abdulhamit Balık 30 yılın ardından tahliye edildi
16:59 Derik'te 170 öğrenci zehirlendi
16:55 Fail akli dengesinin yerinde olmadığını iddia etti
16:45 Yürüyüşe katılmayan HDP’li gence soruşturma
16:44 Kadınlar siyah örtüleri yaktı: Özgürlük istiyoruz
16:29 Türkiyeli sinemacılar da direnişe 'Jin jiyan azadî' ile ses verdi
16:24 Görevden alınan Sur Belediyesi Eşbaşkanı Buluttekin tahliye oldu
16:21 Tutuklu siyasetçilerin neşeli olması polisi rahatsız etti
15:06 ‘Cezaevlerinde zulüm politikaları son bulsun’
14:58 Cezaevinde görüntülü işkence davasının sanıkları: Darp etmedik!
14:53 Cezaevinin kanalizasyonu tarım arazisine akıyor
14:34 HRANA: İran’da can kaybı artıyor
14:17 Arslan’ın ailesine kitlesel ziyaret: AKP insanlığa karşı suç işliyor
14:06 Hewlêr’de tutuklu bulunan Dağ ve Er ölüm orucuna başladı
14:00 Şimoni Diril davası: Can güvenliğim yok, konuşmak istemiyorum
13:59 Soylu’nun hedef gösterdiği Ercan ailesinden 10 kişi gözaltında
13:56 Cizre’de üç kişi gözaltına alındı
13:53 'Şimdiki telefon parasına eskiden ev alabiliyorduk'
13:37 Okulda Kürtçe isim ayrımcılığı
13:34 Kayıp kuyumcu ölü bulundu
13:07 HPG’den Mezitli açıklaması
13:04 Mahkeme JİTEM sorusunu engelledi
12:41 Valilik polis amiri Hanifi Zengin’in soruşturulmasına izin vermedi
12:33 Abdullah Öcalan’ın avukatlarından görüşme başvurusu
12:31 ÖHD: Devlet hasta tutsakları yaşatma sorumluluğunu yerine getirmiyor
12:08 İran saldırısında 13 kişi öldü, 58 kişi yaralandı
11:58 SNJ’den 16 Kürt gazeteciye dayanışma kartı
11:47 Çoban Musa Çelik’i öldüren korucubaşına ödül gibi ceza, mahkemeye teşekkür
11:34 Günay: Yüreğimiz diktatörlüğe karşı direnenlerledir
11:32 Erkek şiddeti sonucu bir kadın yaşamını yitirdi
11:15 'Emine anneyi görmeden helalleşme nasıl olacak?'
11:06 Tutuklu yakınları Adalet Bakanı’na sözlerini hatırlattı
11:00 Sayıştay: Cumhurbaşkanlığı'nın günlük harcaması 10 milyon lira
10:44 Bakanlık Şırnak’taki ağaç kıyımını ‘gençleşme’ olarak ifade etti!
10:37 Uludere'de üç kişi gözaltına alındı
09:47 Soru önergesi iade edildi: Bakan Soylu’ya istifayı sormak yasak mı?