ŞIRNAK - Valilik, kaymakamlık ve kayyımının düzenleyeceği müzik festivaline tepki gösteren Cizre Belediyesi Eşbaşkanı Mehmet Zırığ, konsere katılacak sanatçılar için "Hangi yüz, ahlak ve vicdanla gelip, Kürt halkının cenazeleri üzerinde şarkı söyleyecekler?" diye sordu.

 

Cizre Belediyesi kayyımı, ilçe halkının yaraları üzerinde festival yapmaya hazırlanıyor. İlçede 14 Aralık 2015’te ilan edilen sokağa çıkma yasakları sırasında 79 gün içinde 177’si “vahşet bodrumlarında” olmak üzere toplam 288 kişi katledildi. Aradan 7 yıl geçmesine rağmen hala 14 kişinin cenazeleri bulunamadı. Sokağa çıkma yasağının ardından Cizre Belediyesi’ne kayyım atanarak belediye Demokratik Bölgeler Partisi’nden (DBP) alındı. Göreve başlayan kayyımın ilk icraatı ise kente yıkılmış binaların molozlarını Nur Mahallesi’nde bulunan Dicle Nehri’nin kenarına dökmek oldu. Nehir kenarına dökülen molozların içinde sokağa çıkma yasakları sırasında hayatını kaybedenlerin cenazelerine ait uzuvlar bulundu. Daha sonra molozların döküldüğü alan Mem û Zîn Parkı adında parka dönüştürüldü. Aradan 7 yıl geçtikten sonra bu sefer Şırnak Valiliği, Cizre Kaymakamlığı ve Cizre Belediyesi kayyımı, aynı alanda müzik festivali gerçekleştirmeyi planlıyor. “Cizre Müzik Festivali By Mr. Dosso Dossi” adı altında 30 Ekim’de yapılması planlanan festivale, Xêro Abbas, Tara Mamedova, Sefo ve Kurtuluş Kuş & Burak Bulut adındaki sanatçıların sahne alacağı ileri sürüldü. 

 

Festivalin Mem û Zîn Parkı’nda gerçekleştirileceğine ilişkin Şırnak Valiliği, Cizre Kaymakamlığı ve Cizre Belediyesi kayyımı tarafından duyurunun yapılmasının ardından kentte tepkiler yükseldi. Festivalin, Mem û Zîn Parkı adı verilen yerde gerçekleştirilmesine tepki gösteren yerine kayyım atanarak görevinden alınan Cizre Belediyesi Eşbaşkanı Mehmet Zırığ, bu durumun Kürt halkının değerlerine hakaret olduğunu söyledi. 

 

BODRUMLARDA YAKILAN İNSANLAR 

 

Müzik festivalinin gerçekleştirileceği yerin bilinçli seçildiğini ifade eden Zırığ, “2015-2016 yılları arasında AKP-MHP faşizmi tank ve toplarıyla Cizre’yi viran etti. Yüzlerce Cizreli yurttaş o süreçte katledildi. O dönemde özellikle 3 bodrumda onlarca insanı yaktılar. Saldırıların yaşandığı mahallelerdeki molozları Dicle Nehrinin kenarına dökerek bu parkı yaptılar. Şu an bile bu molozların döküldüğü bu parkın altında AKP-MHP tarafından katledilen çok sayıda yurttaşımızın cenazesi bulunuyor olabilir” dedi. 

 

Cizre’de konser ve diğer etkinliklerin yapılabileceği Birca Belek Parkı, Atatürk Parkı, Newroz Alanı gibi onlarca park ve meydan olduğunu belirten Zırığ, “Fakat özellikle bu Mem û Zîn Parkı seçilmiş. Bunun en temel sebebi ise Cizre halkının hassas olduğu ve değerlerinin bulunduğu bir alandır. Halkımızın çocuklarının kemikleri bu parkın altındadır. Şırnak Valiliği, Cizre Kaymakamlığı ve Cizre Belediyesi kayyımının burada bu konseri yapma girişimi bu halka hakarettir. Bir yandan ‘Cizre’yi tankla, topla yıktık. Yüzlerce sivili katlettik. Hepsini bu parkın altına gömdük’ diyorlar, diğer aynadan ise, ‘şimdide gelip o cenazelerin üzerinde konser yapıp tepineceğiz’ diyorlar. Bunun için bu park özel olarak seçildi. Cizîra Botan halkının çocuklarının cenazeleri üzerinde eğlence yapmak istiyorlar. Bunun için bu park seçildi” diye konuştu.

 

KÜRT HALKININ DEĞERLERİNE SALDIRI 

 

“Halkımızın bu hassasiyetleri ve valiliğin Kürt halkının değerlerine saldırı amaçlarından dolayı bilinçli olması gerekiyor” diyen Zırığ, “Herkesin, Şırnak Valiliği’nin amacının ne olduğunun farkında olması gerekiyor. Eğer amaçları halka moral vermek olsaydı bu konseri başka bir alanda yaparlardı. Asıl amaçları farklıdır. Asıl amaçları Cizre halkının değerlerine saldırmaktır. Kayyım ve valilik bir olmuşlar ve Cizre halkının çocuklarının kemikleri üzerinde ‘moral konseri’ adı altında tepinmek istiyorlar. Kendi çocuklarının kemikleri üzerinde birilerinin tepinmesine izin vermemesi gerekiyor” diye belirtti. 

 

KİRLİ SAVAŞ POLİTİKASI

 

Yapılacak olan bu konserin kirli bir savaş politikası olduğunu vurgulayan Zırığ, şöyle devam etti: “AKP-MHP hükümeti, devletin bütün kurumlarıyla Kürdistan’da kirli bir savaş yürütüyor. İktidardaki güçlerini kaybettikçe, saldırılarını daha da artırıyorlar. Kürt halkı için çok hassas olan yerlerden biri Sur’du. Orada da benzer bir şey yapmak istediler. İlerleyen süreçlerde bu planı Nusaybin’de de devreye koymak isteyecekler. Bir yandan özel bir savaş yürütürken diğer yandan kültürel bir asimilasyon yapmak istiyorlar. AKP’nin bu oyunlarına karşı uyanık olun. Amaçları yaklaşan seçim sürecinde bu programlarla devlet kurumları üzerinden kendi propagandalarını yapmaktır. AKP, bugün Cizre, Silopi, Amed gibi yerlerde iki kişiyi bir araya getiremiyor. Valilik, kaymakamlık eliyle propagandalarını yapmayı hedefliyorlar.” 

 

XÊRO ABBAS VE TARA MAMEDOVA’YA ÇAĞRI

 

Festivale katılacak olan sanatçılara da çağrıda bulunan Zırığ, şunları söyledi: “Kürt halkının hassasiyetleri üzerinde yürütülen kirli oyunlara Kürt halkının değerleri sayesinde bir yere kadar gelmiş kişileri dâhil etmek istiyorlar. Xêro Abbas ve Tara Mamedova’nın da söz konusu ‘festival’e katılacağı ileri sürülüyor. Bu sanatçılar Kürt halkının mücadelesini tanıyor. Kürt halkının değerlerini biliyor ve AKP hükümetinin Kürt halkının bu değerlerine karşı nasıl saldırdığını da iyi biliyor. Şayet katılacakları doğruysa, Xêro Abbas hangi yüzle, hangi ahlak ve vicdanla gelip Kürt halkının cenazeleri üzerinde şarkı söyleyecek? Tara Mamedova nasıl bu kadar acıların yaşandığı yerlerde şarkılarını söyleyecek? Vicdanları onlara izin verebiliyor mu? Kürt halkı tarafından bağırlarına basılan, sanatçı kabul edilen ve değer verilen bu kişiler, AKP’nin kirli oyunlarına alet oluyorlar demektir. Onlara çağrımızdır; Eğer zerre kadar Kürt halkının değerinin kıymeti onlarda varsa bu oyunlara gelmezler.”