ANKARA - Türkiye’nin kimyasal silah kullanımına karşı 6 Kasım’da Taksim’de gerçekleştirilecek “İnsanlık Yürüyüşü”ne katılım çağrısı yapan siyasetçiler, “Kimyasal silahın suç olduğunu tekrar haykıracağız” dedi.
Türkiye’nin, Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) ortaklığıyla Güney Kurdistan’ın Zap, Avaşîn ve Metîna alanlarına yönelik kimyasal silah saldırılarına karşı tepkiler sürüyor. Kimyasal silah kullanımına karşı, 6 Kasım’da gerçekleştirilecek “Kimyasal silahlara karşı insanlık yürüyüşü”nün bir kolu Şırnak'ın Silopi ilçesi, diğer kolu ise İstanbul Taksim olacak.
İstanbul’da, Halkların Demokratik Kongresi (HDK), Halkların Demokratik Partisi (HDP) ve Birleşik Mücadele Güçleri’nin (BMG) öncülük ettiği yürüyüşe, Ankara’dan da katılım sağlanacak.
Yürüyüşün düzenleyicileri arasında olan HDP ve Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) temsilcileri, halklara katılım çağrısında bulundu.
SAVAŞA KARŞI AKTİF TUTUM
DBP İl Danışma Eş Sözcüsü Murat Kayataş, kimyasal silah kullanımının uluslararası antlaşmalarla yasaklandığını hatırlatarak, insanlık adına herkesin söz çıkarması gerektiğini söyledi. Kayataş, “Kürt halkı ve insan hakları savunucularının, yürüyüşte yer almalarını talep ediyoruz. Bu kirli savaşı sonlandırmak için Türkiye’de bir barış hareketinin gerçekleşeceğine, barışın geleceğine inanıyoruz. AKP-MHP iktidarının, savaştan beslenen siyasetine son vermek için bir araya geleceğiz. Bir yürüyüşle sınırlı bir mücadele anlayışı içerisinde değiliz. Savaş politikalarına karşı, demokrasi mücadelemizi sergileyeceğimizi tekrar edeceğiz. AKP-MHP iktidarı toplumu sindirerek, korkutarak, örgütlü yapıları dağıtarak, toplumun sesi olmak isteyen insan hakları savunucularını tutukluyor. Geçtiğimiz günlerde de yargı, TTB Merkez Konseyi Başkanı Şebnem Korur Fincancı’yı tutukladı. Özgürlük mücadelesi veren savunucular olarak, savaşa karşı aktif bir tutum alma niyetindeyiz” dedi.
‘MÜCADELEMİZİ TARİHİ MİRASIMIZLA SÜRDÜRECEĞİZ’
Yıllardır süren savaşın çözüm getirmediğini vurgulayan Kayataş, halkların özleminin barış, demokrasi ve özgürlük olduğunu söyledi. Kayataş, “Mücadelemizi, tarihi mirasımıza dayanarak sürdüreceğiz. Kitlesel bir yürüyüşümüz olacak. Böylece iktidarın işlemiş olduğu suçları teşhir etmek, devletin yöneticilerine uluslararası sözleşmelerden doğan yükümlülükleri yerine getirmenin gerekliliğine hatırlatacağız. OPCW’nin sessizliği manidardır. Bazı kurumların sessiz kalarak savaşa ortak olduklarını da tüm dünyaya haykırıyoruz. İnsanlığın vicdanı harekete geçecek, bu savaş ve katliamcı politikalara karşı en aktif tutumu sergileyecekler” diye konuştu.
‘BÜTÜN DÜNYA SESSİZ’
HDP İl Eşbaşkanı Pakize Sinemillioğlu ise, kimyasal silah kullanımının uzun süredir devam ettiğini belirterek, “Türkiye 1997’de kimyasalın bir insanlık suçu olduğunu belirten sözleşmelere imza atmıştır. Herkesin gözleri önünde kimyasal silah kullanılıyor ve herkes sessiz. Şebnem Korur Fincancı, kimyasal silah kullanımının araştırılması gerektiğini talep ettiği için tutuklandı. Özgür Basın çalışanı 9 gazeteci de kimyasal silah kullanımına dair kamuoyunu aydınlattıkları için tutuklandılar. 6 Kasım Pazar günü, herkesi kimyasala hayır demek için Taksim’e çağırıyoruz. İnsanlığa karşı işlenmiş bu suçta, kimsenin ortak olmaması gerektiğini de belirtiyoruz. İnsanlığa karşı işlenen suçların bir an önce son bulması için ses vereceğiz” dedi.
‘KİMYASALIN SUÇ OLDUĞUNU HAYKIRACAĞIZ’
Kimyasal silahın suç olduğunu vurgulayan Sinemillioğlu, şunları söyledi: “Kalıcı ve onurlu bir barış için bugüne kadar hep ifade ettik, bunun mücadelesini verdik. Ülke bugün tecrit altında. Bu konuda ses çıkaran herkes cezaevlerine girip rehin tutuluyor. Kimyasal silahın bir kere daha suç olduğunu belirtmek için, yapılan ortak imzalara herkesin sahip olması gerektiğini belirtiyoruz. Savaş değil, barışın kalıcı olduğunu biliyoruz. Herkesi İstanbul ve Silopi’deki kimyasal silaha karşı bir araya getireceğiz, kimyasal silahın bir suç olduğunu tekrar haykıracağız.”