ŞIRNAK - Silopi’de düzenlenecek “Kimyasal Silah Kullanımına Karşı İnsanlık Yürüyüşü” için katılım çağrısında buluna HDP Şırnak İl Eşbaşkanları, kimyasal silahları kullanan kişilerin “hesap” vermesi gerektiğini söyledi.
Türkiye’nin, 17 Nisan’da Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) ortaklığıyla Federe Kurdistan Bölgesi’nde bulunan Zap, Avaşîn ve Metîna alanlarına yönelik kimyasal silah saldırılarına karşı tepkiler sürüyor. HPG tarafından 18 Ekim’de yapılan açıklamaya göre, Türkiye’nin 2 bin 500’den fazla kez kimyasal silah kullandı. Türkiye’nin bu saldırılarında 17 HPG ve YJA STAR’lının yaşamını yitirdiği açıklandı.
Kullanılan kimyasal silahlara karşı Demokratik Toplum Kongresi (DTK), Özgür Kadın Hareketi (TJA), Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Halkların Demokratik Partisi (HDP) ve Gençlik Meclisi, Barış Anneleri Meclisi, Tutuklu ve Hükümlü Aileleriyle Hukuki Dayanışma Dernekleri Federasyonu (MED TUHAD-FED), Medeniyetler Beşiğinde Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma Dayanışma Birlik ve Kültür Derneği (MEBYA-DER), Navenda Çanda Mezopotamya (NÇM), Göç Platformu ve Mezopotamya Ekoloji Hareketi öncülüğünde yarın Şırnak’ın Silopi ilçesinde “Kimyasal Silah Kullanımına Karşı İnsanlık Yürüyüşü” gerçekleştirilecek.
Silopi’de gerçekleşecek yürüyüşe DTK Eş Genel Başkanı Berdan Öztürk, DBP Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz, HDP Grup Sözcüsü Ebru Günay ve çok sayıda milletvekili ve kurum temsilcisi katılacak. Yine Van’dan Diyarbakır’a, Batman’dan Mardin’e kadar birçok kentten yüzlerce yurttaş yürüyüşe katılmak için Silopi’de olacak.
HDP Şırnak İl Eşbaşkanları Abdullah Güngen ve Sabuha Akdağ, yarın yapılacak yürüyüş için katılım çağrısında bulundu.
‘HEM AHLAK HEM DE İNSANLIK DIŞI’
HDP Şırnak İl Eşbaşakanı Abdullah Güngen, Kurdistan’da doğan bir Kürt genci olarak çocukluğunun ve gençliğinin savaş ve çatışmalar içerisinde geçtiğini belirterek, “Diğer halklar gibi okullarda kendi anadilimizle eğitim alamadık. Dilimiz, kültürümüz hatta varlığımız yasaklıydı. Bu yasaklar hala devam ediyor. Botan halkı olarak 3 defa zorunlu göçe tabi tutulduk. Maalesef bugüne baktığımızda bu savaş devam ediyor. Halkımızın verdiği özgürlük ve insanlık onuru mücadelesi de kesintisiz devam ediyor. Bir halkın özgürlük talebine karşı bugün kimyasal silahlar kullanılıyor. Tarihten bugüne bakıldığı zaman halklar arasında yaşanan bütün savaşların bir ilkesi var. Ahlaki ve vicdani olarak belli kurallara riayet edilirdi. Fakat bugün halkımıza yönelik sürdürülen savaşta kimyasal silahlar kullanılıyor. Bu kimyasal silahlar hem ahlak dışı hem de insanlık dışıdır” dedi.
‘ÇÖZÜM SAYIN ÖCALAN’DIR’
Devam eden bu savaşın bitmesi için tek çözüm yolunun Kürt sorununun çözümü olduğunu ifade eden Güngen, Kürt sorunun çözümü için de muhatabın Abdullah Öcalan olduğunu dile getirdi. Öcalan muhatap alınmadığı müddetçe Kürt sorununun çözülemeyeceğini kaydeden Güngen, “Çünkü çözümün anahtarı da kilidi de Sayın Öcalan’dır. Ona yönelik uygulanan tecrit bugün Ortadoğu’daki özgürlük ve halkların birlikte yaşama isteğine karşı uygulanıyor. Bunun için Sayın Öcalan üzerindeki tecrit devam ettiği müddetçe bir şekilde halkların üzerine de etkileri olacağını söylüyoruz. Eğer bugün Kürt gençlerine karşı kimyasal silah kullanılıyorsa bu yine tecrit ile bağlantılıdır. Eğer İmralı kapıları açılır ve görüşmeler sağlanırsa bu savaş durur” diye konuştu.
‘KİRLİ POLİTİKALARA KARŞI SES ÇIKARMALIYIZ’
Kamuoyunda yansıyan kimyasal saldırı görüntülerine ilişkin de konuşan Güngen, “Ortaya çıkan görüntüler insanlık için büyük bir utançtır. O görüntüler 21’inci yüzyılın utanç görüntüleri olacak. Bu savaşa karşı bütün halklar olarak sesimizi yükseltmeliyiz. Sadece Kürt halkı olarak değil, bütün dünya halkları olarak bu katliama karşı güçlü bir ses çıkarmalıyız. Vicdan sahibi olan herkesin buna karşı çıkması gerekiyor. Tarihte de Kürt halkına karşı birçok defa kimyasal silah kullanıldı. Şimdi baktığımız zaman bu tarih yine kendini tekrarlıyor. Bu zihniyete karşı bütün Kürt halkının ayağa kalkması gerekiyor. Bu kirli politikalara karşı ses çıkarmalıyız. Evimizde bu görüntüleri izleyip, ‘bu böyle gitmez’ diye yakınırsak bu savaş devam edecektir. Onun için rahatsızlığımızı yüksek sesle dile getirmeliyiz. Vicdan sahibi herkesin 6 Kasım’da gerçekleştireceğimiz insanlık yürüyüşüne katılması gerekiyor” diye belirtti.
‘DÜNYA HALKLARININ SORUNUDUR’
HDP Şırnak İl Eşbaşkanı Sabuha Akdağ ise, Kurdistan’da yaşanan savaşın uzun yıllardır devam ettiğini fakat son yıllarda başka bir seviyeye evirildiğini söyledi. Ortaya çıkan bilgi ve belgelerin Türkiye’nin kimyasal silah kullandığını kanıtladığını ifade eden Akdağ, “Ortaya çıkan videoları izlediğimde içimde büyük bir öfke oluştu. Çünkü o kimyasal silaha maruz kalan kişilerin nasıl işkence çekerek yaşamını yitirdiğini gördük. Bu kabul edilemez. O görüntüler ortaya çıktıktan sonra bütün dünyanın ayağa kalkması gerekirdi. Bu sadece Kürt halkının sorunu değil dünya halklarının sorunudur” ifadelerini kullandı.
Uluslararası sözleşmelerle kimyasal silahların kullanımımın yasaklandığını hatırlatan Akdağ, “Bütün dünyada kimyasal silahların kullanılması yasaktır fakat yıllardır bu yasaklı silahlar Kürt halkına karşı kullanılıyor. Bu konuda sorumlu olan kurumların bir an önce orada inceleme yapması ve bunun gerçekliğini ortaya çıkarması gerekiyor. Bu savaşın durdurulması gerekiyor” şeklinde konuştu.
‘SAVAŞI DURDURABİLİRİZ’
Pazar günü Silopi’de gerçekleşecek olan insanlık yürüyüşüne çağrıda bulunan Akdağ, devamla şunları söyledi: “Yarın kimyasal silahların kullanımının durdurulması için bir insanlık yürüyüş gerçekleştireceğiz. Sesimizi bütün dünyaya duyuracağız. Kimyasal silahları kullanan kişilerin bunun hesabını vermesi gerekiyor. Onun için bu savaşın durdurulmasını isteyen herkesin bu yürüyüşe katılması gerekiyor. Ne kadar güçlü ses çıkarırsak bu savaşı o kadar erken durdurabiliriz.”