ŞİRNEX- Dêrahînê beldesinde S.A.’ya tecavüz eden 2 korucu ile S.A.'yı fuhuşa sürükleyen üvey annesinin yargılandığı davada, sanıkların avukatları cinsel istismarı meşrulaştırırken, sanıklar koruculuk altında kendilerini savundu.
Şırnak'ın Qişeban (Uludere) ilçesine bağlı Dêrahînê beldesinde 17 yaşındaki S.A.’ya tecavüz eden ve aralarında AKP’li Dêrahînê Belde Belediyesi Başkanı Cemil Yıldız’ın korucu koruması Cengiz Aydemir'in de olduğu 3 kişi hakkında açılan tecavüz davasının ikinci duruşması Şırnak 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. Duruşmada, S.A'nın tutuklu üvey annesi Berivan Aydemir, korucu Cengiz Aydemir ve emekli korucu Sami Yıldız ile sanık ve mağdur avukatları da hazır edildi.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı avukatları da Görüntülü Bilgi Sistemi (SEGBİS) ile duruşmaya katıldı. Kimlik tespitiyle başlayan duruşmada S.A.’nın köyünden 10 tanık dinlenildi.
Tanıklardan ilk olarak S.A.’nın komşusu olan H. Yıldız dinlenildi. Yıldız, hiçbir şekilde olaydan haberinin olmadığını belirterek, S.A.’nın başından yara aldığını ve evlerine sığındığını ifade ederek, üvey annesinin ardından gelip aldığını söyledi. Yine bir diğer tanık olan Ş. Yıldız da sadece S.A.’nın başından yaralandığını ve o şekilde gördüğünü belirtti.
Ardından sanıklardan emekli korucu olan Sami Yıldız’ın dayısı tanık E. Yıldız dinlenildi. Yıldız, olayın eski bir olay olduğunu söyleyerek, nasıl olduğunu tam detaylarıyla bilmediği iddiasında bulundu. Bu sırada S.A.’nın avukatı Hıdır Tonğ araya girerek söz hakkı istedi. Tonğ, Yıldız’ın sanık Sami Yıldız’ın öz dayısı olduğunu ve Uzungeçit Jandarma Komutanlığı ile ilişkilerinin güçlü olduğunu ve duruşmaya getirilecek tanıkların bu şahıs tarafından jandarmaya ihbar edildiğini beyan etti.
TANIK TEHDİT EDİLDİ
Ardından tanıklardan S.A.’nın okul arkadaşı SEGBİS ile bağlanarak dinlenildi. A.’nın arkadaşı ilk olarak jandarmada verdiği ifadesinde S.A.’nın kendisine üvey annesinin kendisini zorla başka erkeklerle para karşılığında cinsel ilişkiye zorlandığını paylaştığını belirtmişti. Ancak bugün görülen duruşmada S.A.’nın arkadaşı çelişkili ifadeler verdi. Buna karşı avukat Tonğ, sanık Sami Yıldız’ın akrabalarının tanığı tehdit ettiğini ve birinci duruşmada verdiği ifadesinden vazgeçirmeye çalıştığını belirterek, tehditler karşısında suç duyurusunda bulunduklarını söyledi. Tonğ’un savunmasının ardından, mahkeme heyetinin tanığa tekrar olayı sorması üzerine, tanık, önceki ifadesini kabul ederek, S.A.’nın zorla ve para karşılığında pazarlandığını beyan etti.
İstenilen baz kayıtlarında, sanıklar Sami Yıldız ve Cengiz Aydemir’in defalarca aynı yerde bulundukları da tespit edildiği belirtildi.
Tanıkların ifadelerinden sonra mahkeme heyeti mütalaayı sundu. Hazırlanan mütalaada kuvvetli suç şüphesinin olduğu, kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren delillerin bulunduğu, sanıkların üzerine atılı suçu, delilleri karatmaya yönelik adli tedbir kontrolünün bu aşamada yetersiz olduğu kalacağı anlaşılacağı dikkate alınarak sanıkların tutukluluk hallerinin devam etmesini talep etti.
KORUCULUKLA KENDİNİ SAVUNDU
Savunma yapan sanık Cengiz Aydemir, “Efendim ben 12 yıldır güvenlik korucusuyum. Hiç bir yere kaçacağımız yok. Ben bugüne kadar tek bir suç işlemedim. 9 aydır suçsuz yere tutukluyum” iddiasında bulundu.
Sanık B.A. ise kendisine iftira atıldığını ve mağdur olduğunu ileri sürdü. Sanıklardan Sami Yıldız da kendilerinden emin olduklarını iddia ederek, “Bulunduğumuz yer Irak’a 4-5 saatlik uzaklıkta. Eğer kaçsaydık o arada kaçardık. Kendimizden eminiz, adaletimize güveniyoruz. Ben güvenlik korucusuyum. Bunlar hepsi iftira” savunmasında bulundu.
SANIK AVUKATI CİNSEL İSTİSMARI MEŞRULAŞTIRDI
Ardından sanıklardan Cengiz Aydemir ve Sami Yıldız’ın avukatları olan ve aynı zamanda AKP’li Uzungeçit belediye başkanın isteği üzerine duruşmaya katılan avukat Ümit Özgün yaptığı savunmada, cinsel istismarı savunup, mağdur S.A.’yı yalan söylemekle suçladı. Özgün, “Mağdurun ifadesinin bir kurgu olduğu ve yalandan ibaret olduğu açıktır. Başına gelen olayı çok rahat anlatıyor. Burada bir kurgu olduğu çok rahatlıkla anlaşılıyor. Mağdur halalarının dolduruşuna gelerek bu kurguyu uyarlamıştır” iddiasında bulundu.
‘BU DURUM BÖLGEDE KRONİK BİR HAL ALMIŞTIR’
Son olarak savunma yapan mağdur avukatı Hıdır Tonğ şunları kaydetti: “S.A. yapılan tehditlerden dolayı sustu. B.A., Sami Yıldız ve Cengiz Aydemir ile yasak ilişki yaşamış. Sanıklar sanki başka bir dünyada, başka bir coğrafyada yaşıyorlar gibi dosyadaki tüm delilleri ve mağdurun tüm söylemlerini hayatın olağan akışına aykırı görmektedir. Sanıklar, sanki hepimiz tiyatro oyuncusuymuş gibi beyan ve savunmalarda bulunuyor. Mağdurun ifadesinde çelişki yok eksiklik var. Müvekkilim yıllarca ve aylarca üvey annesinin psikolojik ve fiziksel şiddetine maruz kalmıştır. Sanık Sami Aydemir şikayetten haberdar olduktan sonra telefonu ve sim kartını kırmıştır. Bu durum bu bölgede bir kronik hal almıştır. Bu olay çok yaşanıyor ve para ile kapatılıyor. Bugün dinlenilen tüm tanıkların amacı da bu olayın sadece köyün ilgilendirdiğidir. Tüm bu açıkladığımız hususlardan ötürü mütalaaya katıldığımızı bildiriyor ve ayrıca sanık B. Aydemir hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma suçlarından suç duyurusunda bulunmasını talep ediyoruz” dedi.
Aile Sosyal Politikalar Bakanlığı’ndan avukatlar da “Mağdur uzun bir süre sanıklar tarafından cinsel istismara maruz bırakılmıştır. Bu sebeple sanıkların cezalandırılmasını talep ediyoruz” dedi.
Mahkeme heyeti olayın detaylı incelenmesi ve eksik evrak ve hususların giderilmesi, sanıkların tutuklu yargılaması karar vererek bir sonraki duruşmayı 28 Aralık’a erteledi.