Sırrı Süreyya Önder: Demokratik dönüşümün mimarıyız, çok umutluyum

İSTANBUL - Türkiye toplumunun derin bir nefes almaya ihtiyacı olduğunu, bunun için hiçbir dönem olmadığı kadar umutlu olduğunu belirten Sırrı Süreyya Önder, “Bu dönem bir demokratik dönüşümün kurucu mimarları arasındayız” dedi.
 
Yüzüncü yılına girecek olan Cumhuriyetin kaderini belirleyecek olan 14 Mayıs Cumhurbaşkanlığı ve Genel seçimlere 25 gün kaldı. İmha ve inkar üzerine kurulu yüz yıllık Türkiye Cumhuriyeti boyunca yok sayılan Kürtler, ikinci yüzyılda demokratik dönüşüm için seçimleri işaret ediyor. Geçen yüzyılda çözümsüz bırakılan Kürt sorunu, seçimlerin belirleyici konumunda olan Kürtlerin sandıktan çıkaracağı sonuçla çözüm için kapı aralamayı amaçlıyor.
 
Kürt sorununun demokratik çözümünde tarihi dönüm noktası olan 2013 ile 2015 yılları arasında “çözüm” adı altında devlet ile PKK Lideri Abdullah Öcalan arasında yürütülen süreçte İmralı Heyeti’nde yer alan Sırrı Süreyya Önder, 2023 seçimleri, iktidarın ve muhalefetin izlediği politikayı, Yeşil Sol Parti’nin Kürt sorununun çözümü ve demokratik dönüşümdeki rolüne dair soruları yanıtladı.
 
Türkiye toplumunun derin bir nefes alması gerektiğini, bunun için kendilerini topluma iyi anlatmaları gerektiği bilincinde olduklarını dile getiren Önder, Yeşil Sol Parti’nin bu dönem demokratik dönüşümün kurucu mimarları arasında olduğunun altını çizdi. Yeşil Sol Parti’nin seçimlerdeki rolüne değinen Önder, kazanma-kaybettirmenin üstünde bir noktada olduklarını, ülkeyi demokratik cumhuriyete dönüştüreceklerini vurguladı.
 
 
Memleket seçimlere gidiyor, 25 gün gibi az bir süre kaldı. Nasıl bir sürece giriliyor? 
 
 İlk defa toplumsal güçler, kurumlar, sınıflar, yapılar, çevreler bugüne kadar devletin güttüğü paradigmanın dışında bir hizalanma arayışı içindeler.
 
Bugün dünyanın geldiği nokta itibariyle bugüne kadar gelinen paradigmayla bundan sonrasını yürütebilmek muktedirler açısından imkansızlaşmış durumda. Bunu bir gerçeklik olarak tespit etmemiz gerekiyor. Ancak bunu tespit ettikten sonra peki yol ne? İkinci yüzyılı nasıl yaşayacağız sorusu orta yerde hayati bir şekilde duruyor olacak. Buna da bir çözüm bazlı yaklaşma yöntemini tercih edebiliriz. İki; böyle bugüne kadar getirdiğimiz gibi gidebileceğini düşünebiliriz. İşte bugüne kadar getirdiğimiz gibi götürebiliriz diyenlerin hem kendileri açısından ağır bir yanılgı olacak. Hadi o önemli değil, oturup onların yanılgısına yanacak halimiz yok ama ülkemiz açısından, ortak geleceğimiz açısından artık toplumsal maliyetler üretecek derdimiz de budur. Bir yüz yılı daha ıskalamamak, bu seçimde tam böyle bir kavşakta hayati bir önemdedir. Aşağı yukarı her seçimde buna benzer değerlendirmeler yapılıyor. Bu seçim çok önemli bir seçim olduğu söylenir ama bu seçim gerçekten bugüne kadar olmadık bir şekilde önemli bir seçim. 
 
Buna birçok farklı açıdan yaklaşmak mümkün. Yani sadece önemi bir kavşakta olmamız ve burada kullanacağımız tercih meselesiyle sınırlı değil. İlk defa toplumsal güçler, kurumlar, sınıflar, yapılar, çevreler bugüne kadar devletin güttüğü paradigmanın dışında bir hizalanma arayışı içindeler. Umutvar olmak için belki çok erken ama bunda da Kürt siyasi hareketinin bugüne kadar özveriyle yürüttüğü mücadelenin ödediği bedellerin önemli bir payı var. Dolayısıyla bir başka yönüyle de bu açıdan önemli. O anlamda hepimiz sahalara indik, bunu anlatmaya, bunu yaygınlaştırmaya ve mümkün olan en olumlu sonucu almaya çalışıyoruz.
 
Sırrı Süreyya Önder, kendi deyimiyle bütün yaşamı siyasetle geçti. 2018’den sonra sanatla ilgilendiniz. Ancak böylesi önemli bir seçimde siz de adaysınız, seçmenle buluşuyorsunuz. Nasıl bir hava var, toplumun beklentileri neler?
 
Sanırım Ramazan Ayı’nın etkisi, ağır geçim koşullarının etkisi, depremin yarattığı travmayla herkes açısından alanlar biraz şuan beklediğimiz noktada değil. Coşkuyu falan kast etmiyorum. Seçim havasında değil. Sanki memlekette seçim gibi gündem yokmuş gibi bir hava var. CHP’lisi içinde böyle, AKP’lisi içinde böyle bir hava var. Bunun sebebini dediğim gibi ağır geçim koşulları, depremin travması, bir de toplumun terörize edilmesi gibi birçok şeye bağlayabiliriz. Bir basın açıklamasında silueti görünen insanlara yıllarca ceza verilen bir dönemden bahsediyoruz. İnsanlar sabırla o oy verme gününü bekliyorlar. Fakat bayramdan sonra o klasik alışa geldiğimiz seçim havasına gireceğimizi düşünüyorum. 
 
 
Vallahi kişisel tercihime kalsaydı, evet sanat benim için hep yarıda kalmış, hatta başlangıcında kalmış bir alan olarak kaldı. Yaşım da bayağı ilerledi, orada bir şey yapma arzum hep devam ediyor. Cezaevindeyken karaladığım bir şeyler var. Bu arada yazdığım bir iki senaryo var. Biraz sağlık meseleleri yordu. Bütün bunların içinde arkadaşlarımız sorumluluk almam gerektiğini söylediler. Bir iki kaytarmaya çalıştım ama bundan fazlası kibire girer. Ben anlayış olarak genç arkadaşlara, yeni arkadaşlara alan açılması, böyle siyasetin sürgit bir etkinlik gibi sürdürülmemesinden yanayım. Zaten bıraktığım zaman da devam edebilme opsiyonum varken, başka arkadaşlarımıza alan açmak gerektiğini düşündüm. Birçok arkadaşımız da böyle düşünüyor. Bizim yapımızın en önemli özelliği bu belki. Bakın her dönem parlamento grubumuz yepyeni kimlikler kazandırır halka. Her birinin başka bir temsiliyet gücü vardır. O anlamda en üretken yapılardan birisiyiz. 
 
Fakat bu seçim, seçimden sonra ortaya çıkacak olan tabloda belli bir deneyimi ve hafızayı gerektiren kıvamda bir şey olacak. Bu, bugünden belli. Böyle olunca arkadaşlar da ısrarla göreve çağırınca, baş üstüne dedik, geldik. 
 
İmralı Notları’ndan biliyoruz, PKK Lideri Abdullah Öcalan size sanatınızı sürdürmenize dair öneride bulunuyor. Tamamlayamadınız sanırım…
 
Yok, yüzüm kara o anlamda (gülerek), çok tamamlayamadım. Bakalım. Hayatın kendisi de bir sanat, biz politikayı da bir sanat gibi, sanatı da politik olarak yapmayı bilen ve bunu gözeten insanlarız. Hele bakalım, şuan barıştan kıymetli, demokratik bir dönüşümden kıymetli pek az şey var. 
 
Seçim havası olmasa da siyasi partiler yoğun mesai harcıyor. İktidar ise seçim kampanyasını sizin üzerinizden, partiniz HDP üzerinden yürütüyor. Siz nasıl izliyorsunuz?
 
Acınacak bir şey olarak görüyorum. Bu memlekette daha önce değişik platformlarda ve parlamentoda söyledim; eğer biz olmazsak, bu parlamentonun karma olarak bütün partilerden üçte biri tercih edilmezdi. Üçte birinizin Kürt’e düşmanlık etmekten başka, özgürlüklere düşmanlık etmekten başka hiçbir vasfınız yok ve küfretmekten başka. Siz sadece bu vasfınızla alınıp buralara istihdam ediliyorsunuz. Bu memleket düşman icat etmeden, memleket yönetebilme kabiliyetini hiç zaman gösterememiş ki. Cumhuriyetin bu yüzyıllık tarihinin önemli bir bölümünde daima bir düşman algısına ihtiyaç duymuş. Bu düşmanın adı değişmiş, günün konjonktürü neyi gerektiriyorsa. Onun için miting de yapmayacaktı, hani çok değişik bir şey olacaktı. 
 
 
 Bizim şu an kendimizi Türkiye toplumuna çok iyi anlatmamız gereken günler. Bu toplumun bir derin nefes almaya ihtiyacı var, hava gibi, su gibi bir ihtiyaç bu.
 
Şimdi sabah akşam, o miting senin, bu miting benim gezmeye başladılar. Biraz çaresizliğin, biraz paniğin ürünü bunlar. Bayramdan sonra bu çaresizlik havasının daha da artacağını düşünüyorum. Bütün medya kanalları ellerinde, bekliyor haber bültenleri girdiğinde, iftar programlarını ipotek etmiş, tartışma programı başladığında bir iki açılış, maçılış, kabul benzeri şeyler yapıyorlar. Bu memlekette iktidarların basın yayını denetledikleri, işte denetlemeye çalıştığını, bu çabaları hepimiz gördük. Cumhurbaşkanı, başbakan konuşurken ona bağlanmayı da gördük. Yeni bir şey değil bizim için. Fakat susarken beklemeyi ilk bunların zamanında gördük. Cumhurbaşkanı bağlanıyor, ezan okunuyor, bir bekleyelim diyor. Bütün canlı yayında o sessizliği çekiyor. Geri stüdyoya dönmüyor yani. Bu sadece o paniğin ve karmaşanın havası, açıkçası onlarla ilgilenmemek gerek düşüncesindeyim. 
 
Bizim şuan kendimizi Türkiye toplumuna çok iyi anlatmamız gereken günler. Bu toplumun bir derin nefes almaya ihtiyacı var, hava gibi, su gibi bir ihtiyaç bu. Yarınından, can güvenliğinden, özgürlüğünden, temel haklarından emin olacağı bir ülkeye ihtiyacı var. Karnının doyacağı, barınmanın sorun olmayacağı, geleceksizleştirilmeyen bir topluma ihtiyacı var. Bunlar çok yakıcı talep haline gelmişken, bize de düşen bu gerçekliği ve çözüm yollarını toplumumuza anlatabilmektir. 
 
Muhalefeti nasıl görüyorsunuz? 
 
Millet İttifakı ve özelinde Sayın Kılıçdaroğlu’nu kast ediyorsak, yükü ve sorumluluğu ağır. Vaktinde çok ağır CHP eleştirileri yapmış birisiyim. Tümünün de arkasındayım, tümü de o konjonktür de bir gerçekliğe işaret ediyordu, bir gerçekliğin altını çiziyordu. Ama bugün için Sayın Kılıçdaroğlu bir şeyler yapmaya çalışıyor. Bu paradigmanın dışında bir cümle kurmaya çalışıyor. Bu çabayı yüksek değerde buluyorum. Ama bu sonsuz bir kredi anlamına gelmiyor. Bu krediyi verecek olan da ben değilim ayrıca. Toplumda bu beklenti bir hayli yüksek, özellikle Kürtlerde bu çok daha yaşamsal olduğu için hem beklenti yüksek hem destek yüksek. Umuyorum ve diliyorum altında kalmadan, tekrar o kısır gelecek vaat etmeyen, nefret körüklemekten başka, nefreti yeniden yeniden üretmekten başka bir işe yaramayan o eski paradigmaya dönmez. Barışı ve özgür bir geleceği hep birlikte, bütün Türkiye halkları için ve bütün kesimleriyle geliştirmenin önünü açar. Bunun yolu çok basittir. 
 
 
Demokratikleşmenin temel abecesi, yargının bağımsızlığı bir siyasi iktidarın sopa kullanılmasının önüne geçilmesi, insanların hele sosyal demokratların boynun borcu olan insanların bir sosyal devlet, barınması, temel gıdaya erişebilmesi, temiz suya erişebilmesi, temiz bir havayı soluyabilmesi, temiz bir çevrede yaşayabilmesi gibi şeyler için yükü ağır, çabaları olumlu, bekleyeceğiz, bakacağız, göreceğiz. Biz parlamento aritmeği öyle gösteriyor ki kilit bir güç olacağız. Biz bu kilit gücü biz pazarlık unsuru olarak da yapmayacağız. Bir yaptırım aracı olarak da kullanmayacağız. Biz bunu ülkenin demokratik dönüşümü için bir payanda yapmaya hazır bir vaziyette bekleyeceğiz. Gerisi onların göstereceği pratiğe ve iradeye bağlı. 
 
Kılıçdaroğlu’nun Kürtler videosunu izlediniz mi?
 
Şimdi artık bunun üzerinden cümle cümle, kelime kelime onu deseydi, bunu demeseydi gibi bir değerlendirmeyi faydasız buluyorum. Şuanda atılacak her adım, beyan edilecek her iradeyi kıymetli buluyorum. Fakat en önemli mesele şudur, bu mesele artık bölgesel bir mesele haline gelmişse, bunun konuşarak, müzakere edilerek çözülmesi için imkanlar sonuna kadar zorlanmalıdır. Demokratik bir dönüşümün en kestirme ve en insancıl yolu budur. Peki bunun için ne lazım? Bunun için bu konuda her görüş kendisini herhangi bir baskı altında hissetmeden kendisini barışçıl yollarla ifade edebilmelidir. Şuan, şu konuda söylenecek 10 laftan 9’unun karşılığı, onlarca yıl hapis. Dolayısıyla Kılıçdaroğlu’dan beklediğimiz cümle terkibi olmamalı, onu öyle kurmalıydı, bunu böyle söylemeliydi değil. Kılıçdaroğlu’dan beklediğimiz birinci turu nitelikli bir çoğunlukla, net bir çoğunlukla alması, ardından ülkede bu meselenin kendi koyacağı iradenin yanında, bu meselenin rahatça konuşulabileceği bir demokratik düzlem yaratması. 
 
 
Bu iktidar giderse çözüme kapı aralanır mı? 
 
Yaşayıp göreceğiz, aralanmazsa, Kürt meselesi bugün Pervin Buldan başkanımızın dediği gibi, “Çözmeyeni çözen” bir mesele. 
 
Kürt sorununa gelmişken, İmralı, Kandil, Meclis üzerinden muhatap tartışması yürütülüyor. Siz 2013 ile 2015 yılları arasında Kürt sorununda demokratik çözümün tarihi dönüm noktası olan bir sürecin aktörlerinden birisiniz. Muhatap kim, nasıl çözülür bu sorun? 
 
Bütün paydaşlarını içermeyen ve bütün boyutlarıyla ele alınmayan hiçbir planın yürüme şansı yoktur. Ama dediğim gibi bütün bunlar için önce memlekette demokratik bir düzlemin oluşması gerekiyor. Bu olmadan, bunun bir sonraki aşamalarını konuşmanın hiçbir faydası yok. 
 
Peki nasıl bir süreç bekliyorsunuz? 
 
 
 Çözüm sürecinin bir döneminde umudumuz çok yükselmişti. Onun dışında hep kaygı ve kuşku hakimdi. Bu dönem, epeyce yüksek olduğu o dönem kadar umutluyum.
 
Valla bizim kişisel olarak şeylerimizi konuşmak ayıp. Bu kadar yoldaşımız, arkadaşımız çok ağır bedeller ödediler, ödemeye devam edenler var, hayatını kaybedenler oldu. O anlamda biz kişisel olanı, bu kısımdan çıkarıp, şuraya taşımak gerekiyor. 21’inci yüzyılın paradigmasında bu işi daha üst bir kavramsallaştırmayla biraz mevcut kavram haritamızla mesele tıkandı ve ilerleyemiyor. Bu algoritmanın dışında bir mimari yapabilir miyiz? Bunun koşullarını araştırmak… Bunu hep düşünüyorum zaten. İki, süreçte bizden kaynaklı, sürecin kendi konjonktüründen kaynaklı ve muhataplarımızdan kaynaklı sıkıntılar nelerdi, biz acaba bunda daha farklı, daha yaratıcı bir şey yapabilir miydik? Hata bizde miydi, ne kadarı bizdeydi? Karşıda mıydı, değil miydi? Kasıtlı mıydı, değil miydi? Sürekli böyle bunların muhasebesini yapmakla ve o hafızayı tekrar hatırlamakla meşgulüm. Son olarak da dünya deneyimlerine tekrar bir göz atmakla meşgulüm. Artık bu inovasyon çağında sanki başka bir yol ve yordam yanına eklemlenebilir. Yani bir ulusun, bir halkın kendi ulusal demokratik kimliğini ötekileştirmeden, yok saymadan ifade edebilmesi boyutu baki kalmak üzere, bize düşen başka birtakım düzlemler yaratabilmek, onun için biraz böyle tefekkür halindeyiz. Bakalım. 
 
Önümüzdeki dönem açısından umutlu musunuz? 
 
Evet, çözüm sürecinin bir döneminde çok umudumuz yükselmişti. Onun dışında hep kaygı ve kuşku hakimdi. Bu dönem, epeyce yüksek olduğu o dönem kadar umutluyum. 
 
O dönem 7 Haziran sürecini getirdi. Bugünkü havayı 7 Haziran’a benzetenler var, siz bir benzetme yapıyor musunuz? 
 
Bir şeye benzetmemeyi tercih ediyorum. Çünkü bu tür analojiler sıkıntı doğuruyor. Dar bir alana hapsediyor. Her süreç kendi özgünlüğünü taşır. Biriciktir. Bundan sonrası da öyle olmak zorundadır. En azından biz kendimizi bu benzetmelerden beri tutmak zorundayız. O benzetilen dönemlerdeki yaşananları yok sayma anlamına gelmiyor. Oradaki benzerlikler, ortaklıklar yada aykırılıkları hep hatırda tutmak ama hiçbir dönemi başkaca hiçbir dönemin kendisi gibi ele almamak gerektiğini düşünüyorum. 
 
HDP son seçim olan 2019 yerel seçimlerinde “kazanma ve kaybettirme” stratejisiyle hem kayyım atanan belediyeleri geri aldı, hem de büyükşehirlerde AKP’ye kaybettirdi. Bu dönem için aynı stratejisi sonuç alır mı? 
 
 
 Biz bu sürecin, bu dönüşümün yapısal mimarlarından birisi olacağız. Onun için kazanma-kaybettirmenin üstünde bir yerdeyiz.
 
Bu dönemin kazanma ve kaybettirme aralığının dışında bir karakteri var. O noktadan daha ilerideyiz. Bu dönem bir demokratik dönüşümün kurucu mimarları arasındayız. Muhalefet yada iktidar bu konumumuzu istediği kadar tahfif etsin. Başka türlü anlamlandırsın yada adlandırsın önemli değil. Biz bu sürecin, bu dönüşümün yapısal mimarlarından birisi olacağız. Bizdeki birikim ve deneyim, bizdeki politik perspektifin dışında süreci karşılayacak bir siyasal pratik yok. Ne sağda ne solda. Onun için kazanma-kaybettirmenin üstünde bir yerdeyiz. Biz demokratik bir cumhuriyete dönüştüreceğiz. Bundan da diktatörler hariç kimsenin korkmasına gerek yok. Hatta onların da korkmasına gerek yok, çünkü evrensel ve genel bir hukuk içerisinde sorumlulukları tartışılacak. Onun için biz kazanma-kaybettirme aralığından çıkmış bir durumdayız şuanda. 
 
Seçime 25 gün gibi kısa bir zaman kaldı. Seçmene bir çağrınız var mı? 
 
Şimdi epeyce seçim yaşadım, birçoğunda adaydım, birçoğunun da temel mutfağında çalıştım. Neredeyse 4-5 ayrı bölgede ve ülke genelinde. Açıkçası halklarımıza çağrı yaparken bir parça mahcubuz. Onlar her çağrımızın hakkını verdiler, biz zaman zaman yetemedik onların ortaya koyduğu iradeyi daha da güçlendirmeye. Ama bu dönem özellikle Yeşil Sol Parti’nin tanıtımı, pusuladaki yeri ve bizim sandıklarda resmi gözlemci bulunduramamamızdan kaynaklı sorunlarda, sandıklara müdahil olma gibi meselelerde, yaşlılarımızı, deprem bölgesindeki yurttaşlarımızın organizasyonu, o konuda belki son kez bir özveri bekliyoruz. Özellikle bayramdan sonra hep beraber mobilize olacağız. Şuan benim evimde yapıyoruz, sabah çıktık, bu saate geldik, röportajı da ancak bu saate bırakabildik. Önümüzde yaklaşık bir ay var, gece demeden, gündüz demeden çalışırsak, bu çabaların sonucunu en net alabileceğimiz bir seçim olacak. Bu başka bir siyasal parti seçmeni için yaşamsal önemde olunduğunun farkında olmayabilir. Herkes için yaşamsal ama bunu en iyi biz biliyoruz, bu seçim ortaya çıkacak sonucun yaşamsal öneme haiz olduğunu. Onları saygıyla selamlıyorum, hep birlikte başarı dileklerimiz gönderiyorum ve başarı sözü veriyorum. Şimdiden iyi bayramlar dileğimi de eklemiş olayım.  
 
 
MA / Özgür Paksoy - Ferdi Bayram 

Diğer başlıklar

19/04/2023
11:30 Xarpêt’in adayları: Erkek bakış açısına karşı Yeşil Sol Parti’ye
11:21 TJA’dan kadınlara: Yeşil Sol Parti’de kenetlenelim
11:20 TJA Sözcüsü Ayşe Gökkan’a 3 yıl 9 ay hapis cezası
10:26 Sırrı Süreyya Önder: Demokratik dönüşümün mimarıyız, çok umutluyum
10:17 Antakya'da sağlam kalan evleri de devlet yıkacak
10:05 Karayılan: Kürt sorunu çözülmeden Türkiye’de demokrasi gelişmez
09:08 Not defterindeki ‘gerilla’ kelimesi ‘örgüt üyeliği’ suçlamasına yetti!
09:05 Cengiz Çandar: Erdoğan giderse çözümün yolu açılır
09:02 Seylan: Halkın sözünü Meclis’e taşıyacağız
09:01 Tarım işçisi kadınlar: Emeğimiz için oylar Yeşil Sol Parti'ye
09:01 Altan: Haberciliğimiz suç unsuru gibi iddianameye dönüştürüldü
09:00 Deprem riski olan Burhaniye ekolojik talanın merkezi oldu
09:00 Yadê Gulê'nin vasiyetiyle Öcalan’ın avukatı olan Uysal Yeşil Sol Parti’den aday
09:00 Emekliler: İnsanca bir yaşam için seçimde tutum göstereceğiz
09:00 19 NİSAN 2023 GÜNDEMİ
08:43 Gazeteci Serdar Akinan gözaltına alındı
00:10 Sancar: İstedikleri kadar uğraşsınlar ‘terörist’ ithamı artık tutmuyor
18/04/2023
23:49 Eyn İsa’ya saldırı
23:39 Êzidî temsilcilerin Şengal’e girişi engelleniyor
23:21 TİP Ankara 1’inci Bölge adaylarını çekti
22:02 Toroslarda miting havasında açılış
21:38 İsviçre’den Ukrayna’ya silah sevkiyatına yine ret
20:50 Suudi Arabistan’dan 12 yıl aradan sonra Şam’a resmi ziyaret
20:33 Lübnan'da seçimler yine ertelendi
20:26 DBP, HDP ve Yeşil Sol Parti Şenyaşar ailesinin iftarında
20:18 Yeşil Sol Peyas'ta halkla buluştu: İmralı tecridini kıracağız
20:12 Tutuklu gazetecilerin aileleri görüş için bir buçuk saat bekletildi
20:02 Buldan Tarsus’ta iftar programına katıldı
19:29 YNK: Kerkük’e Kürt vali atayacağız
18:53 Cizîr Belediye Eşbaşkanı Kutlu gözaltına alındı
18:43 Ege'de seçim yoğunluğu
18:41 DSÖ: Sudan’da can kaybı 270’e yükseldi
18:07 HDP: Kürdistan Bölgesi’nin cinayetlerin üssü haline getirilmesi utanç verici
17:37 Muğla'da kadın buluşması: İrademizle var olacağız
17:32 Buldan Seyhan’dan seslendi: Güle güle AKP!
17:14 Sudan’da 24 saatlik ateşkes kararı
17:11 Yeşil Sol’un temasları sürüyor: Ortak mücadele ile iktidarı göndereceğiz
16:57 Aydın'da Yeşil Sol Parti standına saldırı
16:33 Ömer Öcalan: Ölümü reva görenlere en büyük cevabı vermeliyiz
16:24 HDP Temsilciliği’nden saldırı açıklaması: Türeli’nin katili yakalanmalı
16:17 Depremin vurduğu Meletî'de 'seçim çadırı' açıldı
16:00 Kadın Zamanı Derneği’nden rapor: Patriarkal düzen kamu desteğiyle resmileşti
15:39 SES Amed Şubesi: Üyelerimiz görevden alındı
15:12 Yeşil Sol Parti’den Farqîn'de halk buluşması: Kötülük ittifakına êdî bes e
15:11 Aday karşılama mitinge döndü
14:48 Buldan: Kürt sorununu çözemeyen çözülecek
14:40 1 Mayıs hazırlıkları başladı
14:15 Kayyım belediyesinde mıcır vurgunu: Bir kişi görevden alındı
13:42 Polis, görüntüdeki polisi tespit edemedi, savcı ‘takipsizlik’ kararı verdi
13:42 Gazeteci Güleş’e 1 yıl 9 ay hapis
13:22 Gazeteci Şahinli’ye kelepçeli muayene: Doktor isterse açar
13:18 YNK’den Barzani’ye: Asıl topraklarını satanlar Türkiye’ye üsler kurduranlardır
13:01 Özerk Yönetim’den deklarasyon: Şam hükümeti sorumluluk almalı
12:48 CENTCOM: DAİŞ’li El-Hacı Ali öldürüldü
12:45 Baluken: Hiçbir bedel boşa ödenmedi
11:58 Görür davasında sanık askere 6 yıl 8 ay hapis
11:20 Gazeteci İsmail Çoban'a 1 yıl 6 ay hapis cezası
10:55 Bağcılar’da bir kadın katledildi
10:55 Sudan’da çatışmalar 4’üncü gününde: AB Büyükelçisi saldırıya uğradı
10:10 Avukatlar Abdullah Öcalan’la görüşmek için başvurdu
10:02 Yeşil Sol Parti’nin Dersim adayı: Zihniyet devrimi yürüten bir hareketiz
10:01 ‘Emekçileri açlık sınırının altında bırakanlara oy yok’
10:00 Melis Kaya: O’nun düşlediği bir ülkede yaşamıyoruz
09:47 Zehra Bayır'ı katledenler hakkında dava
09:15 Êzidî aday Azad Barış: Tüm ötekilerin sesi olacağız
09:13 İstanbul seçimlerin kaderini belirleyecek: 31 Mart’ta salladık, 14 Mayıs’ta yıkacağız
09:03 İzmir adayı Özkan: Onurlu bir gelecek için yola koyulduk
09:03 Balıkesir talanın çemberinde: Doğa kurtarılmayı bekliyor
09:03 ‘Yeni yaşamı birlikte öreceğiz’
09:02 Avukatlara çağrı: Gelin seçimde hukuksuzlukların önüne geçelim
09:02 JİTEM'in katlettiği Hozan Hemido gazetecilerin iddianamesinde
09:01 Dicle Naz öldürüldü mü?
09:01 ÖHD Wan'da 160 avukatla sahada olacak
09:00 18 NİSAN 2023 GÜNDEMİ
08:50 Kalkan: PKK ile en çok Erdoğan görüştü
08:14 Türkiye’den davaları nedeniyle Duhok’a giden yurttaşa silahlı saldırı
17/04/2023
23:55 Kılıçdaroğlu: Milyonlarca Kürt'e terörist muamelesi yapılıyor
23:10 Cizîr’de silahlı saldırı: 1 ölü
23:05 Kimsesizler mezarlığına defnedilen cenaze için aileden başvuru
22:06 Cizîr’de bir genç hayatını kaybetti
22:01 Sanatçılara ‘Özgür Sanat Meclisi’ altında örgütlenme çağrısı
21:22 CHP Hukuk Komisyonu’ndan Şenyaşar ailesine ziyaret
21:12 KATDER yaşamını yitirenlerin aileleri ile iftarda buluştu
20:16 İktidarın kamuda çalışan işçiler için zam teklifi 12 bin TL
19:38 ABD’den Türkiye’ye F-16 satışına onay
19:29 Yeşil Sol dört bir yanda halkla buluştu: AKP'nin son demleri
19:28 Qilêban ve Hezex’te trafik kazası
18:53 Yeşil Sol Parti Wan ve Mersin'de gazetecilerle buluştu
18:34 Deprem komisyonu taslak raporunu tamamladı
18:09 Samandağ'da polis engeline rağmen ‘Yaşam Yürüyüşü’
18:06 'Seçimde en büyük sürprizi Xarpêt yapacak'
17:57 İnşaattan düşen işçi yaşamını yitirdi
17:42 Buldan’dan Dîlok halkına: AKP’ye önemli bir ders verilecek!
17:30 Hatay’da halk buluşması: 6 Şubat’ın hesabını soralım!
16:51 Serhat turunun son adresi Tetwan:Bu seçimin belirleyeni Kürtler olacak
16:36 İktidardan kamu işçileri için zam teklifi
16:16 ‘Depremzede öğretmenler işsiz kaldı’
16:07 Ata ve Tuncel’den 14 Mayıs mesajı: Demokrasi ve özgürlüğü Yeşil Sol ile kuruyoruz
15:41 ‘Urfa AKP'ye ders verecek’
15:38 Tüm Emekli-Sen’den depremzedelerle dayanışma stantı
15:37 Sağlıkçılar öldürülen meslektaşlarını andı
15:26 YNK’den Kerkük seçimleri açıklaması
14:51 ‘Seçim yatırımı vaatlerine karnımız tok’
14:21 Gazetecilerin tutukluluğunun devamına karar verildi
14:15 ‘Şifa dağıtmaya çalışırken ölmek istemiyoruz’
13:48 ‘Moloz kaldırma işlemleri durdurulsun’
13:44 Bolu Cezaevi’nde 12 tutuklunun infazı ertelendi
13:39 Cemevlerine saldırı davası seçim sonrasına ertelendi
13:36 64 milyon 113 bin 941 kişi oy kullanacak
13:28 Uçar: Bu seçim savaş isteyenlerle, onurlu barış isteyenler arasındadır
13:02 Yemen’de kızamık salgını: 77 çocuk öldü
13:01 68 kadın tutukludan CPT’ye mektup
12:52 Hukuk örgütlerinden asker şiddetine dair suç duyurusu
12:36 Buldan: Cumhurbaşkanlığı seçiminde kimi destekleyeceğimizi bayramdan sonra açıklayacağız
11:42 Türkiye'nin kontrolündeki bölgede DAİŞ'li komutan öldürüldü
11:35 Sudan’da çatışma, Arap Birliği'nden arabulucuk önerisi
11:21 Xwebûn ‘Wê bibe dengê mezlûman’ manşetiyle çıktı
10:38 Beyazsu'da esnaf kaderine terk edildi
09:33 Tutuklu gazeteci Toprak'a kültür-sanat suçlaması
09:22 Erkek ittifakına karşı Yeşil Sol Parti’nin Dîlok adayı: Sevda Karaca
09:05 Sanığın asker olduğu davada cezasızlık endişesi
09:01 Ailesi için avukat oldu, halk için Meclis’e gitmek istiyor
09:01 Amed vekil adayı Eren: Kürt sorununun çözümü için en önemli aktör Öcalan'dır
09:00 Eğitim Sen’den LGS tepkisi: Ne eşit ne de adil
09:00 Kadınlar iddialı: Biz değiştireceğiz
09:00 17 NİSAN 2023 GÜNDEMİ
16/04/2023
23:36 Nisêbîn’de kadın seçim bürosuna yoğun ilgi
22:52 Gençlerden seçim şöleni
22:26 Bismil ve Rezan’da coşkulu büro açılışı
22:08 'Kanserden ve tozdan ölmek istemiyoruz'
21:58 İsviçre kentlerinde seçim çalışması
21:38 Silopiya Belediyesi halkla iftar sofrasında buluştu
21:07 Süleymaniye Havalimanı saldırısına ilişkin nihai rapor hazırlanacak
20:56 Mûş ve Sêrt''te büro açılışı: 14 Mayıs'ta halk iktidarı kurulacak
20:17 İstanbul'da Nuhomo Bayramı kutlandı
19:57 Amed'te ‘Yeryüzü Sofrası’ iftarı
19:41 Hatay'ın 4 ilçesinde seçim çalışması
19:15 Deniz Poyraz adına kadın seçim bürosu açıldı
19:01 Özerk Yönetim ‘Çözüm Beyannamesi’ açıklayacak
18:49 Çandar: ‘Diren ha Diyarbekir diren’ mesajıyla Ankara’ya gideceğiz
18:41 Çelê’de açılış ve esnaf ziyareti
18:23 Kadınlar iktidarı göndermekte kararlı: Diktatörü devireceğiz!
17:56 Bağcılar’da binler büro açılışı için yürüdü
17:27 Sancar Manisa’dan seslendi: Temsiliyet bekliyoruz
17:26 Qileban ve Kerboran'da renkli büro açılışı
17:16 Phaselise Antik Kenti’ndeki talanı durdurma çağrısı
17:10 Şenyaşar ailesi: Zulüm ve katliam yapanlar hesap verecek
16:25 Kan stoğu tükenen Kızılay’a binlerce TL’lik maaş tepkisi
16:11 Yeşil Sol Parti Sêrt’te: Halklarla birlikte yeni yaşamı kuracağız
15:18 Yeşil Sol Parti'nin seçim çalışmaları hız kesmiyor