İSTANBUL – Colemêrg’deki irada gaspını Kadıköy ve Gaziosmanpaşa'da protesto eden yüzlerce kişi, direneceklerini ve ortak mücadeleyi yükselteceklerinin mesajını verdi.
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) İstanbul İl Örgütü öncülüğünde Colemêrg'te gerçekleşen irade gaspına karşı Kadıköy'de bulunan İskele Meydanı'nda protesto eylemi gerçekleştirdi. Yüzlerce kişi tarafından doldurulan alanda "Belediyeler bizimdir gaspa izin vermeyeceğiz" pankartı açılırken, eylemde sık sık” Bijî berxwedana Colemerg”, “Kayyım gidecek biz kalacağız”, “Kürdistan faşizme mezar olacak” sloganları atıldı. Eyleme Halkların Demokratik Kongresi(HDK) Eşsözcüleri Esengül Demir ve Cengiz Çiçek, DEM Parti il ve ilçe yöneticileri, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Kadıköy İlçe Başkanı Ali Narin, sivil toplum örgütleri, feministler, siyasi parti temsilcileri ve çok sayıda yurttaş katıldı.
‘DİRENECEĞİZ’
Eylemde ilk olarak söz alan DEM Parti İstanbul İl Eşbaşkanı Murat Kalmaz, “Seçimi neden yaptınız” diye sorarak konuşmasına başladı. Kalmaz, “Halkın iradesini seçmesi için seçim yapıldı ama bugün AKP-MHP iktidarı Kürt halkının iradesini saymıyor. İktidar Kürt halkının kazanımlarını gasp etmek istiyor. AKP-MHP söylüyoruz sizi tanımıyoruz belediyemizi bırakmıyoruz. Kürt halkının iradesini sonuna kadar savunacağız. Kürdistan’ı işgal etmek istiyorlar. Sizin karşınızda bugüne kadar baş eğmediyse bundan sonrada eğmeyeceğiz. Sizin karşınızda başımız dik olacak gidecek olan AKP’dir. Belediyemizi alana kadar durmuyoruz. Siz Kürt halkının iradesisin tanımaya mecbursunuz. Türkiye’nin ve Kürdistan’ın kentlerinde direneceğiz” dedi.
‘HALKIN İRADESİ SOKAKLARDA, MEYDANLARDA’
Ardından söz alan HDK Eş Sözcüsü Esengül Demir, 3 seçimdir Kurdistan’da belediyelere kayyım atadığını hatırlattı. Demir, şunları söyledi: “Kayyum atanarak Kürt halkının iradesi çalınırken bütçede kayyım aracılığı ile gasp edilmekte. Kayyım rejimi karşısında yek pare durmak zorundayız. Sessiz kalıp süreci kabullenmeyeceğiz. Kayyım fikrinden vazgeçilene kadar halklarla beraber sokakta olacağız. Halklar, yoldaşlar bu ülkeye demokrasi gelecekse, insan hakları uygulanacaksa öncelikle kayyım rejimini bertaraf etmek gerekiyor. Kayyum ilk Kürdistan da uygulanıyor çünkü toplumun diğer kesimleri tarafından önceden kabul edilip sessiz kalınıyordu onun için karşı çıkmak zorundayız. Türkiye’de başka dönem başlıyor AKP eski AKP değil yıpranmış gücünü kaybetmiş. İktidar iktidarını sürdürmek adına baskı rejimini uyguluyor. Halkın iradesi sokaklarda, meydanlarda, mecliste sesini çıkarmaya devam edecek. Çok söz zamanı değil çok eylem zamanı. Kayyumlar gidecek demokrasi kazanacak.”
‘ADAYLAR SİZDEN İCAZET Mİ ALSIN?’
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Kadıköy ilçe başkanı Ali Narin, demokrasinin kazanacağını dile getirerek, “Erdoğan iktidarının ömrü dolmuştur. Bugün Hakkari sokaklarında iradesine sahip çıkmak isteyen Hakkarililer polis tarafından engelleniyor. Ne bekliyorsunuz? Tüm adayların sizden icazet mi alsın bekliyorsunuz ? Birde çıkıp daha devamı gelecek diyorlar. (...) Yaşanılanların 12 Eylül Darbesi döneminden bir farkı kalmamıştır. Bir sabah kalkıyoruz ve belediye başkanları değişiyor. Eğer herşeyi siz belirleyeceksiniz o zaman neden seçime gidiyoruz. Ama bir kez daha söylüyoruz. Erdoğan ve Bahçeli gidecek, kayyum gidecek. biz kalacağız,milletin iradesi kalacak” diye belirtti.
‘HALK SİZİ SEÇMEDİ’
Emekçi Hareket Partisi (EHP) Sözcüsü Özge Akman, AKP’nin halklara reva gördüğünün kayyumlar olduğunun altını çizdi. Akman, “Mevcut yazılı kurallara uymayanlar yeni anayasaya ne yazmayı düşünüyorlar? Kürt halkının seçme seçilme hakkı yoktur diye yazmayı mı düşünüyorlar? Kürt illerinde 3 defa kayyım atadılar böyle devam edecek mi sanıyorlar? Devam etmeyecek. Ey AKP-MHP bu halk sizi yerel seçimlerde seçmedi. Bunu tıpış tıpış kabul edeceksiniz. Kayyumları alıp def olup gideceksiniz. Yarınları birlikte mücadelemiz ile kuracağız. Hakkari yalnız değildir sözümüz olsun kayyumları göndereceğiz” dedi.
‘SALDIRILARI PÜSKÜRTME ZAMANI’
Ezilenlerin Sosyalist Partisi Deniz Aktaş ise saldırıları püskürtme zamanı olduğunu vurgulayarak, “Faşist iktidarın bugüne kadar inkarcı saldırılarının bir devamı. Bizler biliyoruz bu saldırılar Kürt özgürlük mücadelesinin ve beraber mücadele edenleri ne yıldırdı ne mücadeleden geri durmasına sebep olmuştur. Van’da irade saldırısına nasıl cevap verdiysek Hakkari’de de cevap vermeye devam edeceğiz. Bizler bu saldırıların karşında mücadele etmeye devam edeceğiz. Zaman bu saldıkları püskürtme zamanıdır. Zaman birlikte mücadeleyi güçlendirme zamanıdır. Kürt özgürlük mücadelesinin yanında olmaya devam edeceğiz” şeklinde konuştu.
‘DİRENİYORUZ BURADAYIZ’
Kırkyama Kadın Dayanışması adına söz alan Tülay Korkutan, Colemerg’te direnen kadınları, Kürt halkını selamladı. Korkutan, “İktidar kadın, Kürt, doğa, lubunya düşmanı. İktidar düşmanlığını devam ettirdikleri gidişi yaklaşıyor. Biz saray faşizmine diz çökmeyenler olarak buradayız. Kürt halkının iradesinin yanındayız. Kayyumun sebebini biliyoruz. DEM Parti bütçeyi kadınlar için kullanıyor yani bütçeyi halk için kullanıyor kayyum atanma nedeni de bütçeyi yandaşlarına kullandırmak. Benden olmayanı kabul etmiyorum diyor. Direniyoruz buradayız” dedi.
‘MİLYONLARCA KÜRDÜN İRADESİDİR’
Eylemde son olarak basın metnini DEM Parti İstanbul il yöneticisi İlhan Çelik okudu. AKP-MHP iktidarı halka karşı suç işlemeye devam ettiğini belirten Çelik, “ Bu iktidar yıllardır Kürt halkı şahsında halk iradesini hiçe sayıyor. İktidar yasaları askıya alıyor. Fiili olarak OHAL yasalarını devreye sokuyor. Kürtlerin seçme seçilme hakkını zorbalıkla elinden alıyor. Kürtlerin kendini, kentini yönetmesine tahammül etmiyor. İktidar yargı eliyle düzmece iddianamelerle belediyelerimizi işgal etti. Partimiz dünyada eşi benzeri olmayan bir demokrasi şöleni şeklindeki ön seçimlerde belediye Eş Başkanlarını belirledi. Bütün belediye eşbaşkanlarımız halkımızın talebi, rızası ve onayıyla belirlendi. Sadece yerel seçimlerde değil, aday belirleme sürecinde dahi milyonların iradesiyle belediye eşbaşkanlarımız seçildi. Bu nedenle Mehmet Sıddık Akış şahsında ve Hakkâri belediyesi özelinde gasp edilen milyonlarca Kürdün iradesidir” diye belirtti.
MUHALEFETE ÇAĞRI
Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü: “Sömürge valilerine bu topraklarda geçit vermeyeceğiz. Çizgimiz Van direnişidir, belediyeler bizimdir, gasp edilmesine izin vermeyeceğiz. Bin defa deneseniz de zor ve şiddet yoluyla ne halkımızın rızasını ne de onayını alabilirsiniz. Zor ve şiddet yoluyla irademizi teslim alamazsınız. 1979 Hilvan’ından bugüne halkımızın iradesini savunan belediye geleneğimiz bugün de bu iradeye sahip çıkacak. Bütün halkımızı, demokrasiyi savunanları, kadınları gençleri, muhalefeti Hakkâri Belediyesinin gaspına karşı çıkmaya çağırıyoruz. Hakkâri belediyesinin gasp edilmesine karşı muhalefetin alacağı tavır Türkiye’nin yakın geleceğini belirleyecektir”
Eylem kitlenin attığı sloganlar eşliğinde son buldu.
GAZİOSMANPAŞA
DEM Parti, Colemêrg’deki irade gaspını İstanbul’un Gaziosmanpaşa ilçesinde bulunan Karayolları Mahallesi’nde çok sayıda kişinin katılımı ile protesto etti. Burada yapılan eyleme, DEM Parti İstanbul Milletvekilli Kezban Konukçu, İl Eşbaşkanı Gonca Yangöz ve çok sayıda ilçe yöneticisi katıldı. “Belediyeler bizimdir gaspa izin vermeyeceğiz” pankartının açıldığı eylemde, “Hakkari halkı yalnız değildir”, “Belediye bizimdir gasp edilemez”, “Direne direne kazanacağız” dövizleri taşınırken sık sık, “İstanbul Hakkari için adalet istiyor”, “Umutsuzluğa kapılma Wan’ı hatırla”, “Kayyım rejimine son”, “İrademe dokunma” sloganları atıldı.
Milletvekilli Kezban Konukçu, AKP’nin Türkiye tarihinde en büyük hırsız parti olduğunu söyledi. Kayyım kararının siyasi olduğunu belirten Konukçu, “Hırsızlıkları bu kadar açık olduğu için bu kadar saldırganlar. Yasalar olmasa seni cumhurbaşkanı, milletvekili yapmazlar. Böyle bir hakkı var mı? Nasıl oluyor da sen kayyum atıyorsun ve halkın iradesine el koyuyorsun? Biz bunu kabul etmeyeceğiz” dedi.
‘İRADE GASP EDİLDİ’
Açıklamayı yapan Gonca Yangöz, AKP-MHP iktidarının 31 Mart yerel seçimde Kürtlerin iradesini tanımadığını belirterek,“Kürtlerin en temel hakkı olan seçme ve seçilme hakkını tanımıyor. Mehmet Sıddık Akış milyonların meşru temsilcisidir. Partimiz dünyada eşi benzeri olmayan bir demokrasi şöleni şeklindeki ön seçimlerde belediye Eş Başkanlarını belirledi. Bütün belediye eşbaşkanlarımız halkımızın talebi, rızası ve onayıyla belirlendi. Bu nedenle Mehmet Sıddık Akış şahsında ve Hakkâri belediyesi özelinde gasp edilen milyonlarca Kürdün iradesidir. Gasp edilen Kürtlerin iradesidir. Kadın düşmanı, demokrasi düşmanı ve halk düşmanlarını belediye yönetimlerine yerleşmelerine asla izin vermeyeceğiz” dedi.