İZMİR - BDSP, sendika yöneticisi ve üyelerinin tutuklanmasına tepki göstererek, bunun karşısında yılmayacaklarını söyledi. 

 

Bağımsız Devrimci Sınıf Platformu (BDSP), 27 Kasım'da Genel Başkan Yardımcısı Fatma Alökmen, üyeleri Yücel Memiş, Serdar Gür, Rohat Ayas ile Emine Turan’ın gözaltına alınarak tutuklamasına ilişkin İHD İzmir Şubesi'nde basın toplantısı düzenledi. "Baskı ve tutuklamalara boyun eğmeyeceğiz" pankartının açıldığı toplantıya tutuklananların ailesinin yanı sıra siyasi parti ve sendika örgütlerinin temsilcileri katıldı.

 

Açıklamayı yapan Devrimci Tekstil İş Genel Başkanı Öznur Acar Odabaşı, iktidarın işçi ve emekçi sınıfına açlık, yoksulluk, kötü çalışma şartlarını dayattığını belirterek, buna karşı mücadele edenlerin gözaltı ve tutuklamalarla yıldırılmaya çalışıldığına dikkat çekti. Toplumun baskı ve zorbalıkla teslim alınmak istediğini vurgulayan Öznur Acar Odabaşı, "27 Kasım günü Sendikamız Genel Başkan Yardımcısı Fatma Alökmen, üyelerimiz Yücel Memiş, Serdar Gür, Rohat Ayas, misafir oldukları evin sahibi Emine Turan'ın gözaltına alındı. Zeytin hasadı için bulundukları ev 'isimsiz ihbar' gerekçesiyle sabaha karşı basıldı. Ortada hiçbir gerekçe yokken arkadaşlarımız Didim Emniyet Müdürlüğü’ne götürüldü. Bu keyfi uygulamayı kabul etmeyen arkadaşlarımızın emniyette susma haklarını kullanmaları 'örgüt üyeliğine' delil kabul edildi. 29 Kasım'da çıkarıldıkları mahkemede arkadaşlarımız ve bulundukları evin sahibi Emine Turan 'örgüt üyeliği' iddiasıyla tutuklandı" dedi.

 

İŞÇİ SINIFININ HAKLARINA SALDIRI

 

Tutuklamaların amacının muhalefet eden kesime gözdağı vermek olduğunu kaydeden Öznur Acar Odabaşı,  "İşçi ve gençlik eylemlerinin örgüt üyeliğinden tutuklamaya gerekçe olarak gösterilmesi tam bir kara mizahtır. İşçilerin ve sendika yöneticilerinin işçi eylemlerine katılmasından daha doğal ne olabilir. Nedeni ne olursa olsun bu tutuklamalar ülkenin içinde bulunduğu siyasal atmosferden, yaratılmaya çalışılan korku ikliminden, inşa edilen baskı rejiminden bağımsız değerlendirilemez. Bizler sendikamızın ve Ege İşçi Birliğinin sürdürdüğü faaliyetlerin suç sayılmasını, gayrimeşru gösterilmesini reddediyoruz. Bunun, milyonlarca emekçinin kölece yaşam ve çalışma koşullarına sürüklendiği bugünün Türkiye’sinde işçi sınıfının örgütlenme hakkına bir saldırı olduğunu biliyoruz. Buna boyun eğmeyeceğiz" diye konuştu. 

 

Öznur Acar Odabaşı, tutuklanan arkadaşlarının tahliyesini istedi. 

 

Tutuklanan Serdar Gür'ün annesi Nesrin Gür de, oğlu hakkında geçmişinde hiçbir onur kırıcı suç bulamayacaklarını vurgulayarak, oğlunun mücadelesini devralacağını belirtti.