İSTANBUL - Duruşmadayken gözaltına alınan ÖHD üyesi Bedirhan Sarsılmaz ve 19 kişi tutuklandı.
Duruşmadan çıkartılarak gözaltına alınan Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) İstanbul Şubesi üyesi Avukat Bedirhan Sarsılmaz tutuklandı. 25 Ekim'de gözaltına alınan Sarsılmaz, emniyet işlemlerinin ardından savcılığa sevk edildi.
Savcılık Sarsılmaz'ın ifadesini almayarak, Sulh Ceza Hakimliğine sevk etti. Hakimlik, Sarsılmaz'ın mesleki faaliyetlerini gerekçe göstererek tutuklanmasına karar verdi.
Öte yandan aynı tarihte İstanbul’un çeşitli ilçelerine yapılan ev baskınları sonucunda gözaltına alınan 38 kişiden 19’u adli kontrol şartıyla serbest bırakılırken, 19 kişi ise “örgüte üye olmak” iddiasıyla tutuklandı.
ADLİYE ÖNÜNDE AÇIKLAMA
ÖHD İstanbul Şubesi ile demokratik kitle örgütleri, tutuklamalara karşı Çağlayan’da bulunan İstanbul Adliyesi önünde açıklama gerçekleştirdi. Açıklamaya ÖHD Eş Genel Başkanı Serhat Çakmak’ın yanı sıra çok sayıda kişi katıldı. Açıklamada, “ÖHD susmadı, susmayacak”, “Bijî berxwêdana gelê Kürt” sloganları atıldı.
Burada konuşan ÖHD Eş Genel Başkanı Serhat Çakmak, “Bedirhan önceden katledilen, daha sonra zorla kaybettirilen ve bugün de tutuklanan bir avukat geleneğini temsil ediyor. Bedirhan mesleğe başladığı günden bugüne siyasi dava avukatlığını yürüten, bir yandan da hayatını sürdürmeye çalışan dürüst bir meslektaşımızdır” ifadelerini kullandı.
‘AVUKATLIK PRATİĞİNİ SÜRDÜRECEĞİZ’
Avukatlar olarak bir halkı savunduklarını belirten Çakmak, “Bir halkı savunmanın bedelinin ne kadar ağır olduğunu, ateşten bir gömlek olduğunu hepimiz farkındayız. Bizler mücadele yürüttüğümüz bu geleneğin nelere tekabül ettiğini biliyoruz, nelerin bizi beklediğini de biliyoruz. Ama bu mücadele temel hak ve özgürlükler çözülene kadar, demokratikleşme sağlanana kadar, Türkiye’de Kürt sorunu çözülene kadar bu avukatlık pratiğini sürdüreceğiz” şeklinde konuştu.
‘HUKUKUN SİYASETTE ARAÇ HALİNE GELDİĞİNİ GÖRDÜK’
Tutuklamanın hukuksuz olduğunu ve buna karşı mücadeleyi arttıracaklarını vurgulayan Çakmak, “Tutuklanan 19 kişinin dosyaları da meslektaşımızınkinden farklı değildi. Bir siyasi soykırımın kurbanı olarak bugün yargılamaya maruz kaldılar ve tutuklandılar. Bu tutuklama dönemsel bir tutuklamadır. Bizler hukuku savunanlar olarak dönemsel değil, hakikate ve hukuka uygun bir değerlendirme beklerdik. Ama maalesef bugün yine hukukun siyasette araç haline geldiğini gördük” diye belirtti.
Açıklama alkış ve zılgıtlarla son buldu.