MÊRDÎN - Mêrdîn’deki kayyım protestosunda konuşan HDK Eşsözcüsü Ali Kenanoğlu, Kürdistan’da kayyımların beton bariyerlerin arkasından çıkamadığını belirterek, çözüm için “Ortak vatanda bir arada yaşamak dışında çözüm yok” dedi.
Mêrdîn Büyükşehir Belediyesi’ne kayyım atanması Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eşsözcüsü Ali Kenanoğlu’nun katılımıyla gerçekleştirilen yürüyüşle protesto edildi. İstasyon Mahallesi girişinde toplananlara DEM Parti milletvekilleri Saliha Aydeniz ve Beritan Güneş Altın da destek verirken, yürüyüşte “Kayyım Darbedir, İrademe Dokunma” pankartı açıldı. Sloganlar eşliğinde Belediye binası önüne kadar gerçekleştirilen yürüyüşün ardından açıklama yapıldı.
İlk olarak konuşan Eşbaşkan Devrim Demir, halkın kayyım atandığı ilk günden beri mücadele ettiğini dile getirerek, “Halk iradesinin gasp edilmesine karşı itirazını gösteriyor. Halkımız iradesini teslim etmemekte kararlı. Bizler de kararlıyız ve mücadelemizi sürdüreceğiz. Bugün irademizi gasp edenler iyi bilsinler ki; biz dün bunu kabul etmedik, çalışmalarımızı halkımızın içinde sürdürdük. Bugün de bizler aynı şekilde devam edeceğiz. Bugün irademizi tanımayan, kimliğimizi tanımayan bu politikaya karşı baş eğmeyeceğiz. Halkımızın arasında alternatif yollarla çalışmalarımızı sürdürecek, örgütlülüğümüzü büyüteceğiz” dedi.
Kayyımların 8 yıldır halka tek bir şey vermediklerini, hizmet etmediklerini kaydeden Devrim Demir, bu saatten sonra da halk için bir şey yapılmayacağını hep birlikte göreceklerini söyledi. Kayyım politikasına karşı sonuna kadar mücadele edeceklerini belirten Demir, halkın iradesine sahip çıkacaklarını söyledi.
Ardından söz alan HDK Eşsözcüsü Ali Kenanoğlu da, demokrasilerde sivil toplum ve demokratik hayatını çok önemli olduğunu ifade ederek, kayyım politikasının demokrasiyi askıya alan, halkın iradesini yok sayan, seçilmişleri ve seçim meselesini ortadan kaldıran bir uygulama olduğunu söyledi. İktidarın tek adam rejimi arzusuyla bütün ülkeyi dizayn etmek istediğini ifade eden Kenanoğlu, iktidarın Kürt halkını kendisine hedef aldığını ve kolaylıkla iradesini yok saymaya çalıştığını söyledi. Yüz yıllık cumhuriyet tarihinde tekçi anlayışın hakim olduğunu ve her defasında “terörist” algısının değişerek geldiğini dile getiren Kenanoğlu, “Ama bunların en başında da en günceli de Kürt halkı üzerinde uygulanmaktadır” dedi. Dêrsim’de de Mêrdîn Büyükşehir Belediyesi önündeki tablonun benzeri ile karşılaştıklarını sözlerine ekleyen Kenanoğlu, “Bütün Kürdistan coğrafyasında şunu gördük ki; kayyımlar kendilerini hapsetmişler. Halk özgür kendileri hapiste. Beton bariyerlerin arkasından, demir bariyerlerin arkasından dışarı çıkamıyorlar. Çünkü yaptıklarının meşru olmadığını, yaptıklarının halktan yana olmadığını biliyorlar” dedi.
‘MÊRDÎN’DEKİ HIRSIZLIK KAYYIMIN NE OLDUĞUNU ÖĞRETTİ’
Yıllardır kayyımları mahkum ettiklerini ifade eden Kenanoğlu, Mêrdîn’in 8 yıllık kayyım yönetiminde kayyımların hırsızlıkla eş değer olduğunu ortaya koyduğunu söyledi. Kayyımların hırsızlıkla eş değer olduğunun en belirgin örneğinin Mêrdîn olduğuna dikkat çeken Kenanoğlu, “Kuyumculardaki altınlar, baklavalar. O fotoğraflarla batı yakası kayyımı tanıdı. Ülkenin batı yakasında kayyım nedir bilmiyorlardı. Ne zaman ki; Mêrdîn’deki bu hırsızlık ve kayyımın hakkında kendi iktidarında atanan kayyım hakkında soruşturmalar, ithamlar, görevden almalar kayyımın ne olduğunu batı yakasına da öğretmiş oldu. Ve bir şey daha öğrendi batı yakası. Esenyurt’ta kayyım atandığında bu işin nasıl hile ve hurda ile yapıldığını da öğrenmiş oldular” dedi.
‘BİR ARADA YAŞAMAK DIŞINDA BİR ÇÖZÜM YOK’
9 yıldır “Bu topraklara barış gelmediği sürece bu ülkenin ne batısına ne doğusuna ne Karadeniz’ine ne Ege’sine huzur olmayacaktır” dediklerini kaydeden Kenanoğlu, iktidarın savaş politikaları ve Savunma sanayisine aktardığı bütçeye dikkat çekerek, “Bunlar olduğu sürece ülkenin şahlanması, ekonomisinin iyi olması mümkün değildir” dedi. Esas olanın siyasetçilerin barışması olmadığını, halkın barış ve huzur içinde yaşaması olduğuna vurgu yapan Kenanoğlu, bunun için öncelikle dilin düzetilmesi gerektiğini belirtti. Yıllardır kurulan zehirli dilin insanları zehirlediğini ve bu nedenle bugün barış için adım atılmak istendiğinde zehirlenen dillerin tepki gösterdiğini kaydeden Kenanoğlu, “Ortak vatanda bir arada yaşamak dışında bir çözüm yok. O nedenle bu politikalarınızı reddedip, kayyım politikalarınızı reddedip, her gün operasyonlar yaparak, siyasetçileri tutuklamak, sanatçıları tutuklamak yerine, bu topraklarda kalıcı barışı nasıl tesis ederizi birlikte düşünmemiz ve ortaya koymamız gerekiyor” dedi. Kenanoğlu, iktidarın savaş ve kayyım politikalarını boşa çıkaracak, her türlü mücadeleyi vermeye devam edeceklerini söyledi.
Açıklamaların ardından program 5 dakikalık oturma eylemi ile son buldu.