HABER MERKEZİ - Eğitim Sen, toplu iş sözleşmesi öncesi, ekonomik ve özlük haklarının düzeltilmesini isteyerek, yalnızca maaş değil, onurlu yaşam ve kamusal eğitim talepleri olduğunu belirtti.
Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) Adana Şubesi, toplu iş sözleşmesine ilişkin Gazi Paşa Çocuk Parkı'nda açıklama yaptı. Açıklamaya, KESK Adana Şubeler Platformu bileşenleri, CHP ve Halkevleri de destek verdi. Açıklamayı yapan Eğitim Sen Adana Şube Sekreteri Fatih Toprak, "Yalnızca maaş değil, onurlu yaşam ve kamusal eğitim talep ediyoruz" dedi.
Eğitim emekçilerinin sadece ekonomik değil, aynı zamanda sosyal, özlük, demokratik ve mesleki haklarının güvence altına alınması için mücadele ettiğini söyleyen Toprak, "Taleplerimiz sadece bizim değil; eğitim hizmeti alan milyonlarca öğrenci ve veli adınadır" ifadelerini kullandı.
En düşük kamu çalışanının maaşının yoksulluk sınırının üstüne çıkarılmasını, taban aylığının yükseltilmesi, ek ödemeler emekliliğe yansıtılmasını, ek ders ücretleri yüzde 50 artırılmasını isteyen Toprak, diğer taleplerini şöyle sıraladı: "Gelir vergisi dilimleri adil hale getirilmeli, az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alınmalıdır. Kira, ulaşım, çocuk ve kreş gibi sosyal yardımlar artırılmalı; kira yardımı dahil temel yaşam giderleri desteklenmelidir. Eğitim ödeneği, tüm eğitim ve bilim emekçilerine en az bir maaş tutarında verilmelidir. Ücretli, sözleşmeli ve vekil öğretmenlik uygulamalarına son verilmeli; tüm öğretmenler güvenceli olarak kadroya alınmalıdır. Öğretmen alımında mülakat kaldırılmalı; güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması gibi antidemokratik uygulamalara son verilmelidir. KHK ile hukuksuz şekilde ihraç edilen eğitim ve bilim emekçileri görevlerine iade edilmelidir. 3600 ek gösterge tüm eğitim ve bilim emekçilerine verilmelidir. Sicil affı hayata geçirilmeli; geçmişe dönük cezai/idari kayıtlar silinmelidir. Angarya çalışmaya son verilmeli; mesai dışı görev tanımları kaldırılmalıdır. Kamusal, parasız kreşler tüm kamu kurumlarında açılmalıdır. Kadınlara yönelik mobbing ve ayrımcılıkla ilgili yasal düzenlemeler yapılmalıdır. Eşit işe eşit ücret sağlanmalı, haklar kurumlar arası standart hale getirilmelidir. MEB bünyesindeki idari ve teknik personelin özlük hakları iyileştirilmelidir. Üniversitelerde ücret adaletsizlikleri giderilmeli, akademik-idari personelin hakları güvenceye alınmalıdır. Kamusal eğitimin ticarileştirilmesine ve ÇEDES gibi projelerle dinselleştirilmesine son verilmelidir. Her öğrenciye ücretsiz bir öğün yemek ve temiz su sağlanmalıdır. Acilen en az 150 bin öğretmen ataması yapılmalı; personel açıkları kadrolu istihdam yoluyla kapatılmalıdır."
Görüntülü/Foto:ank-18-06-2025-egitim-sen-ankara-subeleri-meb-onu-8-donem-tis-aciklama
ANKARA
Eğitim Sen Ankara Şubeleri de Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) önünde basın açıklaması düzenledi. Çok sayıda Eğitim Sen üyesinin katıldığı açıklamada, Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Eşbaşkanı Ahmet Karagöz de yer aldı. “Haklarımız, taleplerimiz ve geleceğimiz için satış sözleşmesi değil, grevli toplu sözleşme istiyoruz” pankartının açıldığı açıklamada, sık sık “Toplu sözleşme hakkımız, grev silahımız”, “Asgari değil insanca yaşam” ve “Güvenceli iş, güvenceli gelecek istiyoruz” sloganları atıldı.
Açıklamayı yapan Eğitim Sen Genel Başkanı Kemal Irmak talepleri dile getirdi. Bugüne kadar gerçekleştirilen yedi dönem toplu sözleşme görüşmelerinin, kamu emekçileri açısından büyük bir hayal kırıklığıyla sonuçlandığını belirten Irmak, “Özellikle eğitim ve bilim emekçilerinin temel talepleri sistemli biçimde görmezden gelinmiştir. Toplu sözleşmeler, maaş zammına indirgenmiş; demokratik, sosyal ve özlük haklarımız sürekli ötelenmiş, eğitim emekçilerinin sesi kesilmeye çalışılmış, susturulmak istenmiştir. OECD ülkeleri arasında en düşük gelir seviyesine sahip eğitim ve bilim emekçileri olarak, mesleğimiz tarihsel itibar kaybı yaşamaktadır. Bir milyonu aşkın öğretmen, akademisyen, hizmetli, memur ve teknik personel borç batağında, ek iş yaparak yaşam mücadelesi verirken; iktidar, kamu emekçilerinin taleplerini mali disiplin kılıfıyla sınırlı bir alana sıkıştırmayı sürdürmektedir. Eğitim hizmetinin sürekliliğini sağlayan bizler, insanca bir yaşam sürmek istiyoruz. Bu yalnızca bizim değil, nitelikli kamusal eğitim hakkının da bir gereğidir” dedi.
TALEPLER
Taleplerinin yalnızca emekçiler adına değil, milyonlarca öğrenci ve veli adına da dile getirildiğini belirten Irmak, Eğitim Sen olarak toplu sözleşme süreci için belirledikleri talepleri şöyle sıraladı:
“* En düşük kamu emekçisi maaşı yoksulluk sınırının üzerine çıkarılmalı, reel enflasyon esas alınarak maaşlardaki alım gücü kaybı telafi edilmeli, refah payı uygulaması hayata geçirilmelidir.
* Taban aylık yükseltilmeli, tüm ek ödemeler emekliliğe yansıtılmalı, ek ders ücretleri %50 artırılmalı ve temel maaşa orantılı hale getirilmelidir.
* Gelir vergisi dilimleri adil hale getirilmeli, az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alınmalıdır.
* Kira, yakacak, çocuk, kreş, ulaşım gibi tüm sosyal yardımlar artırılmalı, kira yardımı dahil temel yaşam giderlerine destek sağlanmalıdır.
* Eğitim ödeneği, tüm eğitim ve bilim emekçilerine en az bir maaş tutarında verilmelidir.
* Ücretli, sözleşmeli ve vekil öğretmenlik uygulamaları kaldırılmalı; tüm öğretmenler kadrolu ve güvenceli olarak istihdam edilmelidir.
* Öğretmen alımında mülakat kaldırılmalı; güvenlik soruşturması, arşiv araştırması gibi antidemokratik uygulamalara son verilmeli, liyakat esas alınmalıdır.
* KHK ile hukuksuz şekilde ihraç edilen eğitim ve bilim emekçileri görevlerine iade edilmelidir.
* 3600 ek gösterge tüm eğitim ve bilim emekçilerine verilmelidir.
* Geçmişe dönük cezai ve idari sicil kayıtları affa tabi tutulmalı, sicil affı hayata geçirilmelidir.
* Angarya çalışmaya son verilmeli, mesai saatleri dışı görev tanımlarına son verilmelidir.
* Kamusal ve parasız kreşler tüm kamu kurumlarında açılmalıdır.
* Kadınlara yönelik mobbing ve ayrımcılığa karşı etkin yasal düzenlemeler yapılmalıdır.
* Eşit işe eşit ücret uygulanmalı, mali ve sosyal haklar tüm kamu kurumlarında standart hale getirilmelidir.
* MEB bünyesindeki idari ve teknik personelin özlük hakları ve çalışma koşulları iyileştirilmelidir.
* Akademik ve idari personelin ekonomik, sosyal ve demokratik hakları güvence altına alınmalı; üniversitelerdeki ücret adaletsizlikleri giderilmelidir.
* Kamusal eğitimin ticarileştirilmesine ve ÇEDES benzeri projelerle dinselleştirilmesine son verilmelidir.
* Her öğrenciye ücretsiz, sağlıklı bir öğün yemek ve temiz su sağlanmalıdır.
* Acilen en az 150 bin öğretmen ataması yapılmalı ve idari, teknik, yardımcı personel açıkları kadrolu istihdam yoluyla giderilmelidir.” dedi
WAN
Eğitim Sen Wan Şubesi taleplerini, Van İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünde yaptıkları basın açıklamasıyla kamuoyuna duyurdu. KESK üyelerinin yer aldığı açıklamada “Güvenli iş, güvenli gelecek: İnsanca yaşayabilecek bir ücret için Grevli Toplu Sözleşme” yazılı pankart açıldı. Yapılan açıklamayı Eğitim Sen Wan Şube Eşbaşkanı Funda Demir Bozkurt okudu.
Tam 7 dönem boyunca sürdürülen sözleşme görüşmelerini, kamu emekçileri açısından büyük hayal kırıklıklarıyla sonuçlandığını söyleyen Funda Demir Bozkurt, “OECD ülkeleri arasında en düşük gelir seviyesine sahip eğitim ve bilim emekçileri olarak, mesleğimiz tarihsel itibar kaybı yaşamaktadır. Bir milyonu aşkın öğretmen, akademisyen, hizmetli, memur ve teknik personel borç batağında, ek iş yaparak yaşam mücadelesi verirken; iktidar, kamu emekçilerinin taleplerini mali disiplin kılıfıyla sınırlı bir alana sıkıştırmayı sürdürmektedir. Eğitim hizmetinin sürekliliğini sağlayan bizler, insanca bir yaşam sürmek istiyoruz. Bu yalnızca bizim değil, nitelikli kamusal eğitim hakkının da bir gereğidir” dedi. Funda Demir Bozkurt, “Sürecin öncesi ve sonrası da dahil olmak üzere, grevli toplu sözleşme hakkımız başta olmak üzere tüm taleplerimiz için her alanda mücadeleyi sürdüreceğimizi kamuoyuna ilan ediyoruz” dedi.
Yapılan basın açıklaması ardından “Emekçiye bütçe, savaşa değil" sloganları atıldı.
DÊRSIM
Eğitim Sen Dêrsim Şubesi “Toplu sözleşme hakkımızda ısrarcı, birleşik mücadelede kararlıyız” şiarıyla basın açıklaması gerçekleştirdi. Seyit Rıza Meydanı’nda gerçekleşen açıklamaya EMEK Dêrsim İl Örgütü, Sosyalist Meclisler Federasyonu ( SMF) ve çok sayıda kişi katıldı. Açıklamada “Ekonomik Sosyal ve özlük haklarımızı koruyan ve güçlendiren demokratik bir toplu sözleşme istiyoruz” pankartı açıldı.
Eğitim Sen Şube Sekreteri İlhan Öner, ortak açıklamayı okudu.
ESKİŞEHİR
Eğitim Sen Eskişehir Şubesi üyeleri Hamayolu’nda toplanarak açıklama yaptı. “İnsanca yaşam için grevli toplu sözleşme haktır!” pankartının açıldığı, “Sermayeye değil emekçiye bütçe” ve “TÜİK zammını al başına çal” sloganlarının atıldığı açıklamada Eğitim Sen Eskişehir Şube Başkanı Özkan Demirkol konuştu.
Kapalı kapılar ardında masa başı oyunlarıyla yapılan anlaşmalarla haklarının çalındığını belirten Demirkol, “Masada gerçek bir taraf olmanın yolu, grev hakkıyla donatılmış demokratik bir toplu sözleşme düzeninden geçmektedir. Bu yüzden grevli toplu sözleşme hakkı içeren bir yasanın hayata geçirilmesi için tüm sendikaları birlikte mücadeleye çağırıyoruz. Bu nedenle taleplerimizin sadece sözde değil, fiilen karşılık bulması için mücadelemizi her alanda sürdüreceğimizi ilan ediyoruz. Her bir Eğitim ve Bilim Emekçisinin sesi olmaya, Emeğimizin karşılığını alana kadar, çocuklarımızın geleceği için eşit, parasız, bilimsel, laik ve nitelikli eğitimi sağlayana kadar mücadele etmeye devam edeceğiz” dedi.
Görüntü-foto: izm-18-06-2025-egitim-sen-tis-basin-aciklamasi
İZMİR
Eğitim Sen İzmir Şubeleri, 2026-2027 Toplu İş Sözleşmesi’ne (TİS) dair taleplerini açıklamak amacıyla Karşıyaka Çarşı girişinde basın açıklaması gerçekleştirdi. “Eğitim-Sen olarak toplu sözleşme taleplerimizde ısrarcı, birleşik mücadelede kararlıyız” pankartı açılan açıklamada, “Vergide adalet istiyoruz”, “İnsanca yaşayacak ücret istiyoruz” dövizleri taşındı. Sık sık “Saraya değil emekçiye bütçe”, “Sermayeye değil eğitime bütçe” sloganlarının atıldığı açıklamaya Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) il eşbaşkanının yanı sıra çok sayıda siyasi parti ve STK temsilcisi katıldı.
Ortak açıklamayı Eğitim-Sen İzmir 6 No’lu Şube Başkanı Bülent Karakaş okudu.
MERSİN
Eğitim Sen ve KESK Mersin Şubeler Platformu, Özgür Çocuk parkında basın açıklaması gerçekleştirdi. “Sefalet dayatmasına karşı mücadele edeceğiz” ve “İnsanca bir yaşam için grevli TİS’li sendika yasası istiyoruz” yazılı pankartların açıldığı açıklamada "Sefalete teslim olmayacağız" ve KHK'ler gidecek biz kalacağız" sloganları atıldı. Ortak basın metnini Eğitim Sen Mersin Şube Başkanı Mahmut Sümbül okudu.