HABER MERKEZİ - Afganistan’ı Taliban’a teslim edercesine güçlerini çeken ABD ve NATO’nun hedefinde İran’ın olduğu tartışmaları daha fazla gündem olmaya başladı. İran’ın Afgan sınırına askeri yığınak yapması da bu sürece dayanak yapılıyor.
ABD'nin 11 Eylül 2001'de Dünya Ticaret Merkezi kulelerine yapılan saldırıyı gerekçelendirerek, Afganistan'a savaş başlatması üzerinden 20 yıl geçti. 7 Ekim 2001'de doğrudan Afganistan'a müdahale eden ABD, o dönem hükümette olan Taliban ve El Kaide ile savaşmaya başladı. Sonuçları hem Orta Asya hem de Ortadoğu'ya yansıyan savaş, ABD'nin çekilmesiyle ülke Taliban'ın kontrolüne geçti. Şimdi tüm dünya ortaya çıkan yeni durumun bölgesel ve küresel sonuçlarını tartışıyor.
İŞGAL İNGİLİZLERLE BAŞLADI
Pakistan, İran, Tacikistan, Türkmenistan, Özbekistan ve Çin’le sınırdaş ülkede Peştunlar, Tacikler, Hazaralar ve Özbekler olmak üzere irili ufaklı 38 milyonluk kozmopolit bir ülke olan Afganistan, 1838 ile 1842 yılları arasında İngiliz işgali, 1979 - 1989 yılında Sovyetler Birliği işgali ve en son 2001 yılında Amerika tarafından işgal edildi.
ABD MÜDHALESİ
Taliban yönetimindeki ülkede üst kurup dünyaya yayılan El Kaide’nin 11 Eylül 2001'de New York’taki Dünya Ticaret Merkezi ve Washington’da Pentagon’a uçaklı saldırılarda bulunması ABD’ye müdahale gerekçesi yarattı. 7 Ekim 2001'de İngiltere’yle birlikte ülkeye giren ABD, Kanada, Avustralya, Almanya ve Fransa’dan da destek aldı. ABD güçleri, ülkenin merkezi yerleşim yerlerine yerleşmesine rağmen savaş 20 yıl kesintisiz sürdü. Askeri, siyasi ve ekonomik istikrarsızlık ve kaos sorunları büyüttü. Göç, ölüm, yoksulluk yanı sıra hukuk dışı uygulamalara da başvuran ABD’nin Guantanamo Cezaevi’nde yaşattığı vahşetler uzunca süre tartışıldı.
20 YIL SAVAŞAN TARAFLAR MASAYA OTURDU
İkiz Kule saldırılarının sorumlusu El Kaide’nin başındaki isim Usame Bin Ladin ve birçok Taliban yöneticisi ABD tarafından öldürüldü. Afganistan'da yeni bir hükümet kuran ABD, istediği istikrarı sağlayamadı ve taahhüt ettiği demokrasiyi oturtamadı. Yükü ağırlaşan ABD, geçen yıl Taliban’la barış müzakerelerine başladı. Donlad Trump hükümeti tarafından başlatılan süreç Katar'ın başkenti Doha'da gerçekleştirilirken, taraflar burada birçok defa masaya oturdu.
DOHA ANLAŞMASI VE ABD'NİN ÇEKİLİŞİ
Doha'da görüşmeler yapılırken, ABD, Afganistan'dan çekilme sürecini başlattı. ABD'de yapılan seçimleri kazanan Joe Biden hükümeti de çekilme sürecine sahip çıkarak Ağustos ayı itibariyle güçlerini çekmeye başladı. 11 Eylül’e kadar ABD ve koalisyona ait tüm güçlerin ülkeden çekilmesi beklenirken, Taliban ülkenin tamamını kontrol altına aldı. Afganistan’daki güçler Katar’a konumlandırıldı.
ABD STRATEJİ Mİ DEĞİŞTİRİYOR?
Taliban’ın tek bir kurşun sıkmadan ülkeyi ele geçirmesi beraberinde çok farklı tartışmaları da getirdi. Rusya ve Çin’in Taliban’la anlaşması Türkiye’nin bu yönlü girişimleri sürerken, tüm dünya bundan sonrasının tartışmasını yürütüyor. ABD'nin aynı zamanda Irak ve Suriye’den de güçlerini çekmesinin altındaki politika da daha fazla tartışılır oldu. Geçen Haziran ayında yapılan NATO zirvesi toplantısında 10 yıllık NATO stratejisi belirlenirken, bunun yol haritası ve detayları tam olarak bilinmiyor. Ancak, NATO zirvesinde İran'ın değerlendirildiği ve bu amaçla Taliban denetimindeki bir ülkenin İran'a açılacak bir cephenin üs olabileceği ileri sürülüyor. Bu kasamda Ortadoğu'nun selefi örgütleriyle ilişkisi olan Türkiye'nin Kabil Havalimanı'nda konumlandırma arayışı kamuoyuna yansıdı. Bir başka görüşe göre ise ABD'nin eskisi gibi ülkelere girip askeri ve ekonomik olarak kayba uğramaktan çok, Suriye'de örneğinde olduğu gibi yerel güçlerle çalışma stratejisinin daha uygulanabilir olduğunu savunuyor.
HEDEF İRAN MI?
Kimi çevreler ABD'nin bu hamlesiyle İran'a karşı savaşa bir adım daha attığını varsayıyor. Rusya'nın sahaya yansımaları da bu gidişata dayanak yaptırılıyor. Ancak bu stratejinin bölgesel bir savaşı tetikleme riski de taşımakta. İran’ın son zamanlarda Afgan sınırına askeri yığınak yapıyor olması da bu yönlü tartışmalara dayanak yapılmakta.
TALİBAN ŞİDDETSİZ GÖRÜNTÜ VERİYOR
Afganistan'daki yeni süreç Taliban'ın pozisyonu ve oluşturacağı hükümetin tanınması tartışmalarını da beraberinde getirdi. Taliban'ın girdiği il ve ilçelerde Katar merkezli Al Jazeera televizyon kanalı başta olmak üzere diğer basın yayın organlarıyla buralara girerek, dünyaya şiddetsiz geçiş yapma izlenimini veriyor.
YANSIMALARI TARTIŞILIYOR
Taliban'ın hakimiyetinin bölgesel ve küresel askeri ve siyasi etkisi her güç kendi perspektifinde tartışıyor. Ülkenin kuzeyinde bulunan Pencşir'deki güçler, Taliban'a karşı savaşacaklarını belirtmesi, 43 yıldır süren savaşın bitmediğini göstergesi. Radikal İslamcı örgütlerin beslendiği Taliban'ın, Irak ve Suriye'de bulunan El Kaide ve selefi anlayışa sahip olan gruplara etkisinin olacağı tartışmalar arasında. Nitekim Taliban'ın Afganistan'daki kontrolü, İdlib ve Cerablus'ta bulunan selefi gruplar yaptıkları etkinliklerle kutladı. Taliban, kazanımını bu örgütlerde yaratacağı etki, moral ve motivasyon da uluslararası kamuoyunu gündeminde.
MA / Nazım Daştan