Sancar: Kimyasal silah kullanımına dair hakikat ortaya çıkarılmalıdır

img
ANKARA - Türkiye’nin kullandığı kimyasal silahlara dair bağımsız heyetlerin incelemede bulunması çağrısı yapan HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, “Mutlaka bağımsız heyetlerce incelenmesi yapılmalı ve bu konudaki hakikatin ortaya çıkarılması gerekir” dedi. 
 
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, partisinin il eşbaşkanları toplantısının açılışında gündeme dair değerlendirmelerde bulundu. 
 
Partilileri Kürtçe selamladıktan sonra konuşmasına başlayan Sancar, daha önce 2022 yılının final yılı olacağını söylediklerini hatırlatarak, bu dönemin bir yol ayrımı olduğunu vurguladı. “Özgürlüğe, demokrasiye, barışa giden yolu mu inşa edeceğiz? Yoksa otoriter, despotik yönetimin daha da güçlenmesinin zeminimi güçlenecek?” diyen Sancar, bunu belirleyecek olanın toplumsal ve siyasi mücadele olduğunu söyledi. 
 
Seçim gündemine de değinen Sancar, “Seçimler gündemde ve önemli. Hayati nitelikte ve kritik önemde. Seçim sadece oy kullanmaktan ibaret değildir. Seçimler aynı zamanda toplumsal ve siyasal mücadelelerin önemli bir mecrasıdır. Bizler seçimi toplumsal mücadelenin bir zemini ve mecrası olarak görüyoruz ama aynı zamanda halkla buluşmanın, örgütlülüğümüzü güçlendirmenin önemli bir imkanı olarak değerlendiriyoruz” dedi. 
 
TOPLUMSAL MÜCADELE
 
Seçimlerin sadece aday tartışması ve oy verme işlemi olmadığının altını çizen Sancar, “Bu nedenle seçime sadece oy verme, aday tartışması gibi konularla yoğunlaşmak doğru değildir. Oy vermek önemli, aday tartışmaları önemsiz değil ama asıl olan bütün bunları güçlü bir toplumsal mücadele, kararlı bir siyasal yürüyüşle yapabilmektir. İşte bu yürüyüşün ve mücadelenin en önemli emekçileri il eşbaşkanlarımızdır, yerel yöneticilerimiz ve emekçilerimizdir. Biliyoruz ki mücadele en alt birimden örülmeye başlayınca başarılı olabilir. Tıpkı demokrasi gibi, demokrasi de yerelde inşa etmeye başlarsak ülkenin tümüne yayabiliriz. Mücadelemiz de öyle. Mücadelemizi en alt birimlerden, mahallelerden, köylerden, ilçelerden, illerden başlayarak öreceğiz ve bunu ülkenin tamamında demokratik dönüşümün yolunu açacak büyük bir güç haline getireceğiz” diye belirtti. 
 
SAVAŞ POLİTİKALARI
 
AKP’nin tekçi, yasakçı, sömürücü bir iktidar düzeni olduğunu kaydeden Sancar, açıklamalarını şöyle sürdürdü: “Bu düzenin inşa etmekte olduğu bir rejim gerçekliğiyle karşı karşıyayız. Bu rejimi istersiniz otoriteliği yerleştirme hedefiyle hareket eden bir rejim olarak tanımlayın, isterseniz faşizmi yerleştirme planının hedefi olarak tanımlayın, fark etmiyor sonuçta rejimi Türkiye’nin bütün halklarına baskı, zulüm, talan, sömürü dışında vadettiği hiçbir şey yoktur. Bu düzenin ve rejimin tepesindeki iktidarı ayakta tutan en önemli sütun hep vurguladığımız gibi çatışma ve savaş politikalarıdır. Sömürüyü de baskıyı ve zulmü de bu politikalar üzerine kurmaktadır. Savaş politikalarına karşı çıkmak önümüzde demokrasiyi, barışı, emeği ve özgürlüğü savunmanın temel şartıdır. 
 
Savaş politikalarının bu ülkede başta Kürt sorunu olmak üzere bütün toplumsal alanlarda nasıl büyük yaralar açtığına on yıllardır tanıklık ediyoruz. Bu yaralar savaş politikaları derinleştikçe büyüyor, acılar yaygınlaşıyor, yoksulluk ülkenin her tarafını sarıyor. Savaşla sömürü, savaşla acı, savaşla yara arasında doğrudan bağlantıyı göremezsek bu bütünlüğü esas alan bir mücadele hattı kuramazsak, bu iktidarı değiştirmek de kolay olmayacak, bu rejimden kurtulmak da kolay olmayacaktır. Savaş politikaları bir kara delik gibidir. Kara delik insan canını, insanların enerjisini ülkenin kaynaklarını ve geleceğini yutan büyük bir tuzaktır. Aynı zamanda ülkenin devlet eliyle çeteleşmelere teslim edilmesinin zeminini güçlendiren bir alandır. Bu yüzden savaşa politikalarına karşı çıkmayı demokrasi ve barış, emek ve demokrasi mücadelesinin temeli olarak görüyoruz. 
 
Savaş politikaları yaygınlaştıkça her türlü kötülüğün yaygınlaştığını dünya tarihi bize sayısız örnekle göstermektedir. Savaş politikaları aynı zamanda ırkçılığı aynı zamanda suçları da beraberinde getirir. Ayrışmayı, kutuplaşmayı, sömürüyü derinleştirir. Son zamanlarda yaşadığımız birkaç olay bunu açıkça gözler önüne sermektir. 
 
NÜFUS MÜHENDİSLİĞİ ANLAMINA GELİYOR
 
AKP Genel Başkanı’nın geçen gün çocuk sayısıyla ilgili söylediği sözler bunun çarpıcı bir örneğidir. O sözler anlık bir ifade, boş bulunmanın sonucu dile gelmiş birkaç cümleden ibaret görülemez. Bu devletin inkarcı, asimilasyoncu politikalarının temelinde yatan bir anlayışı yansıtmaktadır. Bu anlayış en teknik ve hafif tabirle nüfus mühendisliği olarak adlandırılabilir. Nüfus mühendisliği ülkede asimilasyoncu politikaları inkarı ve imhayı yerleştirmenin bir aracı olarak kullanılagelmiştir. Bu politikaların temelinde yatan da ırkçılıktır. Buduncuları hatırlayın. Kürtleri nüfus olarak, kitle olarak, toplum olarak nasıl ırkçı bir anlayışla hedef aldılarsa, bugün AKP Genel Başkanı’nın ağzından dökülen cümleler de aynı anlama gelmektedir. Bizim mücadelemizin çok boyutlu olduğunu bu anlayışı tüm Türkiye’deki bütün demokrasi güçleriyle birlikte gözler önüne serip aşmayı sorumluluğuyla karşı karşıya olduğumuzu iyi bilmemiz gerekiyor. 
 
KİMYASAL SİLAH SALDIRILARI
 
Aynı zamanda savaş politikalarıyla oluşan kara deliğin yarattığı vahim sonuçlar başka bir tartışmada da gündem geliyor. Bu da kimyasal silah kullanımı iddialarıdır. Ortada haberler ve önemli iddialar var. Bu iddialar yüzeysel açıklamalarla, tehditlerle geçiştirilemez. Bunların mutlaka bağımsız heyetlerce incelenmesi ve bu konudaki hakikatin ortaya çıkarılması gerekir. Eğer bunların da üstü örtülür, geçiştirilirse bu ülkede savaş politikaları daha da derinleşecek, toplumsal yaralar daha da büyüyecek, sömürü düzeni daha da kökleşecektir. Bu düzenin değiştirmenin en önemli mücadele araçlarından biri hakikatin peşinde koşmaktır. Bütün bunlar için Türkiye halklarını bu belalardan kurtarmak için ısrarla Kürt sorununda demokratik çözümü savunuyoruz. Demokratik çözümün yolu da müzakere ve diyalogdan geçer.
 
İMRALI BAŞVURUSU 
 
Diyalog ve müzakere siyaset zemininden işleyecek en doğru çözüm yöntemidir. Bunu başarabilirsek ülkeyi bu beladan kurtarmayı başaracağız. HDP olarak üzerimize düşen sorumluluğu her alanda yerine getirmeye hazır olduğumuzu defalarca söyledik. Mücadelemizi de, politikalarımızı da bu hedefe göre belirliyoruz. Yakın zamanda Eşbaşkanım Pervin Buldan’la beraber İmralı’ya açık ziyaret ve görüşme talebinde bulunduk. Talebimiz açık arkadaşlar, bizler barışın ve çözümün yolunu açacak böyle bir görüşmenin savaş politikalarını durdurmak bakımından büyük önem taşıdığını düşünüyoruz, buna inanıyoruz. Bu talebimizin bir sebebi daha var. İktidar İmralı üzerinden çeşitli manipülasyonlar yapmak istiyor.  Bu manipülasyonların çeşitli çevrelerde spekülasyon döngüsü yarattığını da görüyoruz. 
 
MUHALEFETE İMRALI ÇAĞRISI
 
HDP şeffaf politika yürütmeyi esas almış bir partidir. Bizler diyoruz ki bütün bu manipülasyonların ve spekülasyonların önünü almanın temel yolu tecridin sona ermesidir. Ayrıca bu hem evrensel hem iç hukukun bir gereğidir. Bizler çözüm için, barışın yolunu açmak için bu dönemde her türlü manipülasyon ve spekülasyonun önüne geçmek için bu görüşme talebinde bulunduk. Şimdi Adalet Bakanlığı’ndan cevap bekliyoruz. Hatırlayacaksınız, bundan birkaç hafta önce bütün muhalefet partilerine heyetler oluşturarak İmralı’da görüşme yapma talebinde bulunmalarının en doğru yol olduğunu belirtmiştik. Şimdi bizler bu talebi kendi kurullarımızda tartışarak bir başvuruya dönüştürdük. Savaş politikalarına karşı barışın ve çözümün yolunu açmak HDP’nin varoluş sebebidir. 
 
EMEK VE ÖZGÜRLÜK İTTİFAKI 
 
Seçimler yaklaşıyor ve seçimlerin hangi çerçevede önem taşıdığını da belirttim. Bizler parlamento seçimlerine ‘ittifaklarımızla gireceğiz’ dedik. En geniş demokrasi ittifakını kurmak bizim kongre kararımızdır, partimizin en yüksek karar organının bize verdiği bir talimattır. Biz bu talimatın gereğini yerine getirmek için çalışmaları 2020’den beri sürdürüyoruz. Şimdi bunu Emek ve Özgürlük İttifakı’yla somutlaştırdık. Bu ittifak demokrasi ittifakımızın önemli bir adımı ve çok değerli bir sonucudur. Bununla yetinemeyiz. Bu ittifakı genişletmemiz ve büyütmemiz gerekiyor. Türkiye’nin çözüm gücü haline getirmemiz gerekiyor. Bu ittifakı diğer bütün ezilenlerin, sömürülenlerin, dışlananların, mazlum ve mağdur edilenlerin birlikteliğine dönüşmek gibi bir yükümlülük ve sorumlulukla karşı karşıyayız. Bunu yapabilmemiz için de mahallelerden başlayarak her alanda bütün demokrasi güçleriyle ilişkilerimizi güçlendirmek ve bu ilişkileri geliştirecek yeni yöntemler yaratmak gibi bir görevimiz de var. Bu görev en çok sizlere düşüyor. İttifakları demokrasi mücadele ortaklığını ancak yerelde titiz ve yoğun bir çalışmayla etkili bir güç haline getirebiliriz. Bunu başarabilirsek geleceği, önümüzdeki dönemi yani geleceği, demokrasi ve barış emek ve özgürlük üzerine inşa edecek en önemli güç merkezini en etkili aktörü de yaratmış olacağız. 
 
MÜCADELEYİ BÜYÜTECEĞİZ
 
HDP bu hedefin başlıca aktörü olma görevinin sorumluluğunun bilincindedir. Kürt sorununda demokratik çözüm, Türkiye’nin bütününde demokrasi, emek, özgürlük ve barış mücadelesi bizlerin hiçbir şart altında taviz vermeyeceği asla savsaklamayacağı bir hedeftir. Baskılar devam ediyor. Devam edecek. Bu iktidar zayıfladıkça güç kaybettikçe, baskı ve zulüm yöntemlerini yoğunlaştıracaktır. Tarihteki bütün örnekler bize bunu anlatıyor. Hangi iktidar halk desteğini yitirmeye başlamışsa, baskıyı ve zulmü arttırır. Baskıyı ve zorbalığı yükseltmek güçlülüğün değil, zayıflığın göstergesidir. Ama iktidar zayıflıyor diye oturup bekleyecek kendi kendine kaybetmesini bir şekilde varsayacak naifliğe de hiç sahip değiliz. Güçlü bir tecrübemiz, büyük bir birikimimiz mücadeleden acılardan bedellerden yoğrulmuş bir emelimiz var. O nedenle her alanda mücadeleyi en geniş birlikteliklerle yürütmek en önemli görevdir diyoruz. Bugün bu başlıkların hepsini sizlerle tartışacağız. 
 
Altını çizmek istediğim bir husus daha var. Parti mekanizmalarımız işliyor. Eksiklerimiz olabilir ama bu parti kendi hukukunu iç işleyişini titizlikle gözeten, bu hukuku çoğulculuk, katılımcılık üzerine kurmuş bir partidir. Farklı bileşenler ve bireylerden oluşan dünyada örneği az görülecek bir partiyiz. Görüş farklılıklarımız olabilir, farklı fikirler taşıyabiliriz belirli konularda ama tartışmalarla bunu bir mutabakata dönüştürmeyi becerecek birikime ve tecrübeye sahibiz. Bu kadar farklı kesimi, bileşeni, fikri bir araya getiren bir parti, bu kadar büyük saldırılara rağmen ayakta durmakla kalmayıp güçleniyor ise bu yöntemler sayesindedir. Yani her türlü tartışmayı yürütürüz kendi içimizde ve bu tartışmalardan bir mutabakat ortaya çıkarırız. Bu mutabakata sadakat partimizi bir arada tutan, büyüten ve şimdi çözüm adresi haline getiren en önemli erdemimiz ve özelliğimizdir. Mutabakata bağlılık kadar, mekanizmaların işleyişini gözetmek mekanizmaları, partinin seçilmiş organlarını ve temsili iradesini her şart altında sahiplenmek partimizin en önemli özelliğidir. 
 
Bu konularda sizlerin yerel de yapacağı çalışmalar bu özelliklerimizi bu avantajlı ve erdemli yanımızı daha da görünür kılacak ve güçlendirecektir. Birliğimiz en büyük servetimizdir. Farklılıklarımız ise zenginliğimizdir. Bu ikisini bir arada yürüttüğümüz taktirde gelecek dönemi inşa edecek temel güç haline gelmemiz önünde hiçbir engel yoktur.
 
CEGERXWÎN BARIŞ MÜCADELESİNİN SEMBOLÜ
 
Konuşmamın sonunda Kürt dilinin büyük emekçisi, emek ve özgürlük mücadelesinin sembol isimlerinden enternasyonalizmi şiar edinmiş büyük bir ismi anacağım. Cegerxwîn’in bugün 38’inci ölüm yıldönümü. Pek çok şiiri var bunlar şarkı da yapıldı. Bana sorarsanız mesela onun divanları ve onun şiirlerinden yapılan şarkılar anadilim Arapça’nın yanı sıra Kürtçe’yi çocukken öğrenmeme çok büyük katkı sağlamıştır. Ama Cegerxwîn aynı zamanda emek ve özgürlük şairidir. Kısaca kimlik ve haysiyet, emek ve özgürlük barış ve birlik mücadelesinin büyük sembolü çok değerli bir ozandır. Ondan sadece bir dize aktaracağım. 
 
Bi çepik û lûlandin
 
Bi devken û xweditî 
 
Hemû bijên bi hev re 
 
Bijî bijî yekitî.
 
Alkış ve sevinç sesleriyle hep beraber haykırın deyin yaşasın birlik. Bu olursa olsun mutlaka kazanacağız. Kazanacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın. Bu inancı bütün yerellere yaymak ve yerleştirmek en başta siz emekçi kardeşlerimizin görevidir."
 
 
 
 
 
 
 
 

Diğer başlıklar

25/10/2022
09:24 Yüksekova’da birçok köy ve yaylaya askeri operasyon
09:23 Türkiye tıkandıkça KDP yol açtı
09:10 Baba ve çocuğu haberi olmadan AKP’ye üye yapıldı
09:10 Ekonomik kriz bağ bozumunu vurdu
09:09 Hakkında idam cezası verilen İranlı: Mücadeleyi büyüteceğiz
09:01 ‘Süphan Çabuk’un özgür ülke hayali vardı’
09:01 Abbas Mansouran: HPG’lilerin görüntüsü insanlığa karşı suçun açık kanıtı
09:01 DBB kayyımından Peyas Mahallesi'nin yıkımı için yeni plan!
09:00 Tarihçi Ulugana: Kürtlere karşı ‘soykırım rejimi’ uygulanıyor
09:00 İki eli olmayan ağır hasta tutuklunun durumu kötüleşiyor
09:00 25 EKİM 2022 GÜNDEMİ
07:38 MA'nın Ankara bürosuna polis baskını: Çok sayıda gazeteci gözaltına alındı
24/10/2022
22:24 Amed Tiyatro Festivali’nde oyunlara yoğun ilgi
22:12 Tutuklular kimyasal saldırılara karşı açlık grevine başladı
21:29 Kanser hastası tutuklu Durmaz serbest bırakıldı
21:20 Alevi kurumları Plan ve Bütçe Komisyonu’nda: Teklif geri çekilsin
20:55 ÖHD: Müvekkilimiz Gündoğdu’ya dağlık alanda işkence yapıldı
20:36 Erdoğan da TTB'yi hedef aldı: Gerekirse ismini değiştireceğiz
20:02 Adıyaman’da şüpheli kadın ölümü
19:58 Kobanê Davası: Sözde iddialar ile nasıl yargılıyorsunuz?
19:38 Urfa’da silahlı çatışma: 2 öğrenci hayatını kaybetti
18:59 Qamişlo’da SİHA saldırısı
18:31 ABD Ankara Büyükelçiliği’nden HDP’ye ziyaret
18:28 Karaman’da bir hemşire katledilmek istendi
17:34 İngiltere'nin yeni Başbakanı Rishi Sunak oldu
17:23 'Jin jiyan azadi' sloganına soruşturma başlatıldı
17:16 20’nci Filmmor Kadın Filmleri Festivali başlıyor
15:59 GÖÇİZDER’in duruşması 13 Aralık’ta başlıyor
15:46 Savcı, Almas için aynı cezayı istedi
15:22 Kocaeli'nde AKP’li meclis üyesine silahlı saldırı
15:21 Tecavüz sanığının duruşması ertelendi
15:21 Meclis'te Alevilere eşit yurttaşlık talebine 'bölücülük' suçlaması
15:03 Bismil Belediye Eşbaşkanı Özer’e 30 yıla kadar hapis istemi
15:03 Suheyl Xurşîd’in katili tutuklandı!
14:52 ‘Her bijî kurê min’ diyen anneye görüş yasağı
14:16 Eğitim emekçileri 2 Kasım’da iş bırakacak
14:06 Amanos eteğindeki yangın sürüyor
14:03 Sağlıkçılar, insanca yaşamaya yetecek bir ücret talep etti
14:02 Bir anne daha tutuklu çocuğuna hasret yaşamını yitirdi
13:54 Erzurum cezaevleri raporu: Tecrit ağırlaşıyor
13:42 Beytüşşebap’ta su çamurlu akıyor
13:34 MİT’ten 'nokta’ yalanı
12:31 Beştaş’tan Erdoğan’a: Diyarbakırlıların bu laflara karnı tok
12:22 Zabıtalar Şenyaşar ailesinin pankartına el koydu: Savcı rahatsız!
12:08 Iraklı siyasetçi Deem: Kimyasal kullanımı araştırılmalı
10:58 Özerk Yönetim heyeti Katalonya’da
10:54 Van'da şüpheli kadın ölümü
10:42 İran'da öğrenciler eylemde, öğretmenler grevde
10:18 Irkçı saldırıya maruz kalan avukat: ‘Jin jiyan azadî’ demekten vazgeçmeyeceğiz
09:02 Çiğ süt üreticileri: Üretimin sürdürülebilir bir tarafı kalmadı
09:02 ‘Türkiye yenildiği için kimyasal kullanıyor’
09:02 Cizreli gençler: Festivalle moral değil, asimilasyon amaçlanıyor
09:01 'Berîtan, ihanet çizgisine karşı Kürt kadının direniş çizgisidir'
09:00 Yüksekdağ: İmralı kilidi açılmadıkça ülkenin geleceği de kilitli demektir
09:00 'Siyasi cinayetlerde kapalı yargılamaya doğru gidiliyor'
09:00 Şırnak’ta kesilen ağaçlar kalekollara taşınıyor
09:00 24 EKİM 2022 GÜNDEMİ
23/10/2022
23:23 İzmir Barosu'nun yeni başkanı belli oldu
23:18 Festivalde Kürt kültürü ve asimilasyon vurgusu
22:54 Edebiyat Günleri’nde ‘Direnmenin Estetiği’ tartışıldı
22:29 Antep’te şantiye işçilerinden yemek ve barınma protestosu
21:19 Tutukluların karikatür sergisi 2’nci gününde
19:21 İstanbul Baro Başkanı Filiz Saraç oldu
19:00 Amedspor Kadın Futbol Takımı’ndan rakibine 8 fark
18:25 Bahçeli TTB’yi bir kez daha hedef gösterdi
18:04 Sokak sanatçılarından yasakçı yönetmeliğe tepki
18:02 ‘Cemile’ kitabı için imza etkinliği
16:26 Prof. Görür: Van’da depreme karşı tedbir alınmıyor
16:15 'Tecridi kırabilir, iktidarı alaşağı edebiliriz'
15:54 Erdoğan Diyarbakır’a taşıdığı kitleye HDP’yi hedef gösterdi
15:31 ‘İslam’da Emek, Barış ve Adalet’ kampanyasının startı verildi
15:14 Bayındır’dan Irak hükümetine kimyasal çağrısı: Sözünüzü yerine getirin
14:23 Sancar: İktidar din ve inançları istismar ediyor
14:17 İkizköylüler 1 yıldır bilirkişi raporu bekliyor
14:13 Diyarbakır'da Erdoğan ablukası: Binlerce kişi kente getirildi
13:59 Urfa’dan ortak tepki: Kimyasal kullananlar hakkında soruşturma açılmalı
13:39 İzmir ve Manisa’da iki kadın katledildi
13:04 Erdoğan’ın ‘dev’ projesinden tadilatı yapılan okul çıktı
12:56 Van depremi 11'inci yılında: Risk tespiti yapılmalı
12:36 DBP kongresinde kimyasal tepkisi: Suça ortak olmayın
12:25 Rojhilat'ta gençler rejime karşı direnişte
11:43 Ağaç kıyımının sürdüğü Cudi’de patlama
10:54 İstanbul Barosu için oy verme işlemi başladı
10:46 Şenyaşar ailesi: Anne merhamet değil adalet istiyor
10:18 Kimyasaldan etkilendiğine dair görüntüleri yayınlanan Ete’nin ailesi: Büyük direndi
10:08 Maskelere el konulmasını hatırlattılar: KDP ihanette sınır tanımıyor
10:03 Nagihan Akarsel: Rojhilatlı kadınların direnişi ile gurur duyuyorum
09:46 Erdoğan öncesi Diyarbakır’da tüm çöp kutuları kaldırıldı
09:45 ÖHD, Türkiye'nin ‘Eylem Planı’na karşı yeni bildirimde bulunacak
09:26 Aksu: İşçiler, önlem alınmıyorsa işleri durdurmalı
09:17 Tutuklu siyasetçi Tuncel: Direnenler kazanacak
09:15 Gazeteci Seyda: KDP’nin özel güçleri Türkiye’ye göz kulak oluyor
09:11 Avukat Sarıoğlu: Tecride karşı mücadele şart
09:05 Nudem Durak’ın babası: Bir tek Türkiye sesini duymadı
09:04 Kimyasal saldırıda iki yeğenini kaybetti: Sesimizi direnişle duyurabiliriz
09:04 ‘Sansür Yasası’na karşı daha fazla mücadele etmeliyiz’
09:03 Kömürün fiyatı uçtu!
09:02 Besta’nın 31 alanında ağaç kıyımı
09:02 ‘Sahil Yolu' kuşlara yaşam alanı bırakmadı
09:00 23 EKİM 2022 GÜNDEMİ
22/10/2022
23:23 Kobanê’de kimyasala karşı eylem
23:13 Festivalde kimyasal saldırılara dikkat çekildi
22:50 HDP işçileri ziyaret etti: Çözüm bütçesi hazırlanacak
22:35 ÖHD'den Kürtçe tahammülsüzlüğüne tepki
22:13 'Mahalleme Dokunma' sergisi açıldı
21:15 Malala Yousafzai’den İran’daki kadınlara destek
21:02 İran’da halk kepenk kapattı
20:47 Avrupa ülkelerinde eylemler: Bağımsız heyet gönderilsin
20:24 İzmir Barosu Genel Kurulu'nda Kürtçe tahammülsüzlüğü
20:08 İranlı kadınların eylemine engelleme
19:58 İranlı kadınlar: Yaşananlar protesto değil devrimdir
19:52 Sıla yeni şarkısını Jîna’ya adadı
19:42 Nagihan İstanbul’da anıldı: Mücadelesini sürdüreceğiz
18:49 Facianın yaşandığı ilçeye giriş yasaklandı
18:37 Maraş'ta deprem
18:26 Kazada yaralanan yolcu yaşamını yitirdi
18:00 Irak kimyasal silahı araştırmak için komisyon kuracak
17:50 ÇHD’den Bartın raporu: Sorumluluk işçilere yüklenmeye çalışılıyor
17:28 Van’dan kimyasal tepkisi: Bağımsız heyet bölgeye gitmeli
17:21 Avukatlar Jina Emini için saçlarını kesti
17:15 İzmir Barosu Genel Kurulu: Biat etmedik
16:54 Oluç: Kimyasal kullanmadıysanız bölgeyi uluslararası örgütlere açın
16:49 Diyarbakır’da 'Arap hikâyelerinde Kürtçe sesler' söyleşisi
16:37 Temel: Tasfiyeye karşı direnişte birleşmeliyiz
15:54 Bedir Örgütü sorumlusu Bağdat’ta öldürüldü
15:53 KESK: OHAL Komisyonu lağvedilsin
15:41 Gamze Laçin anıldı
15:41 Kürt Şair Cegerxwîn Tatvan’da anıldı
15:31 Valilikten Erdoğan mitingi için seri mesajlar!
14:58 İran İnsan Hakları Örgütü: Binlerce insan tutuklandı
14:56 Hasta tutuklu Çetinkaya'nın tahliyesi engelleniyor
14:55 ‘Kayyımlı belediyeler Kürt kültürüne saldırı merkezi haline geldi’
14:47 Cemil Kırbayır'ın akıbeti soruldu
14:45 TTB Aile Hekimliği Kolu Van’da toplandı
14:34 ‘Parkın rant uğruna heba edilmesine izin vermeyeceğiz’
14:33 Yüzde 90 görme yetisini kaybeden tutuklu için tahliye çağrısı
14:32 7 ayda 6 defa gözaltına alınan genç tutuklandı
14:18 Tutuklulardan karikatür sergisi
14:08 Boğaziçi Üniversitesi’nde yangın
13:25 MKGP'den tutuklu kadın gazetecilerle dayanışma kampanyası
13:24 ‘İktidar kimyasal silah kullanımını soruşturmak yerine tehdide başvuruyor’
13:12 Onuncu kattan düşen avukat hayatını kaybetti
12:44 Van'a kar yağdı
12:42 Cumartesi Anneleri Hüseyin Toraman için adalet istedi
12:36 HDP: Lice Katliamı sorumluları er geç yargılanacak
12:32 PJAK’tan devrime öncülük deklarasyonu
12:16 Diyarbakırlılar: Erdoğan’ın verecek mesajı değil, verecek hesabı çok
12:08 Kayıp yakınları Gümüş veAydemir’in akıbetini sordu
11:57 OPCW’ye başvuru: Kimyasal suçlarını soruşturun
11:47 Şenyaşar ailesi: Anne adaletli bir yaşam için direniyor