Gazeteci Can: CHP İmralı’ya gitseydi tabanından büyük bir reaksiyon almayacaktı

img

HABER MERKEZİ - Abdullah Öcalan’ın süreç için kritik aktör olduğunu ve bu nedenle komisyonun görüşmesi gerektiğini belirten gazeteci Kemal Can, “CHP İmralı’ya gitme kararı alsaydı da çok büyük bir reaksiyon almayacağı fikrindeyim” dedi.

Kürt sorunun demokratik çözümü bağlamanda Meclis’te kurulan Milli Kardeşlik, Dayanışma ve Demokrasi Komisyonu’nun Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan ile görüşüp görüşmeyeceği tartışmasına son nokta, komisyonun 18’inci toplantısında konuldu. Süreç uzun bir süredir bu konuya sıkıştırılırken, komisyon Abdullah Öcalan ile görüşme kararı aldı. Bu karar ile birlikte en çok tartışılan ise CHP’nin tutumu oldu. CHP’nin İmralı’ya gidecek komisyon heyetine üye vermemesi gündeme otururken, Kürt siyaseti ve Kürt kamuoyu ağırlıklı olmak üzere geniş bir kesimin de tepkisine neden oldu. 
 
Abdullah Öcalan ile görüşmeme kararı alan CHP, süreci desteklemeye devam edeceklerini belirtse de, bu kararın CHP’nin siyasi geleceği ve Kürtlerle kurduğu ilişkiyi nasıl etkileyeceği de tartışılan ve merak edilen bir konu olarak siyasetin yeni gündemi olarak önünde duruyor.
 
Gündeme dair Mezopotamya Ajansı’nın sorularını yanıtlayan gazeteci Kemal Can, CHP’nin bu kararının “taktik” bir hamle olduğu görüşünde. Can, Kürt kamuoyunun bu karardan ciddi etkileneceğini ancak “bütün kartların yeniden dağıtılacağı” yeni bir döneme girilen bir nokta olup olmayacağını söylemek için henüz erken olduğunu belirtiyor. 
 
Süreç bağlamında tartışmalar son aylarda Komisyonun İmralı’ya gidip gitmemesine sıkıştırılmıştı. Komisyonun İmralı’ya gitmesi neden bu kadar önemli ve ne anlama gelir?
 
Sürecin başlaması ve devamı açısından en kritik aktörün Öcalan olduğu, kimsenin inkar edemeyeceği bir realite. Dolayısıyla Meclis Komisyonu’nun Öcalan ile görüşmesi, onu dinlemesi bir zorunluluktu. Bunun yapılma biçiminin de çok ciddi sembolik anlamı olacaktı. Öcalan, daha baştan itibaren komisyon görüşmesine verdiği önemi açıklamıştı ve bunun “norm devletle” bir noktaya getirilen süreci, siyasete açmak anlamına geleceğini söyledi. Bir taraftan da bu temas, Öcalan’ın örgütün kurucu başkanı olmaktan çıkıp kurucu siyasi aktöre dönüşmesinin kapısı olacaktı. Ancak Erdoğan tıpkı komisyonun kurulması sürecinde yaptığı gibi bu görüşmeyi de diğer aktörleri sıkıştıracak bir tercih meselesine sıkıştırdı. Bu konudaki tavrını-ortağının kuvvetli itirazlarına rağmen- son ana kadar açıklamayarak bir bilek güreşine çevirdi. Meseleyi kendi önemini gölgeleyecek ölçüde rasyonel bir tartışma olmaktan çıkaran en önemli unsur buydu. 
 
Bu konuda tutumu en çok merak edilen CHP idi ve kararını İmralı’ya gitmeme yönünde verdi. Sizce CHP’nin bu kararının nedeni taban kaygısı mı yoksa daha temel ideolojik politik nedenleri var mı? Bir diğeri CHP’nin kararına “stratejik” diyenler de var “taktik” diyenler de. Sizin bu konudaki görüşünüz nedir?
 
CHP’nin taktik bir hamle yaptığı fikrindeyim. Bu hamlenin isabetli olup olmadığı tartışılabilir elbette ama süreç konusundaki stratejinin tamamen değiştiği iddiası fazla aceleci. Zaten CHP, peşin olarak İmralı teması konusunda “asla söz konusu olamaz”  barajı kurmak yerine “önce AKP’nin ne yapacağını görelim” diyerek, taktik yaklaşımını daha baştan deklare etmişti. Kararı aldıktan sonra da bunu süreçle ilgili pozisyonunu değiştiren gerekçelerle açıklamadı. Daha çok Erdoğan’ın riski başkalarına taşıtma niyetine itiraz ve biçimsel gerekçelerle tarif etti. Mesela oturumun makul bir gerekçe olmaksızın kapalı yapılmasına verilen tepki böyleydi. Yine online görüşmeyi tartışmaya açık olduğunu söylemesi de öyle. Komisyonda kalmaya devam edeceğini açıklamasını da eklemek lazım. Seçmen eğilimleri konusundaki spekülasyonlardan etkilenmiş olabilir ama bunun devamı sayılacak çıkışlardan en azından şimdilik kaçındı.  
 
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İmralı’ya gitme meselesi ile ilgili önce “Erdoğan tutumunu açıklasın” çıkışında bulunuyordu. CHP Grup Başkanvekili Murat Emir de kararın gerekçesini açıklarken Erdoğan’ın da süreci sahiplenmediğini belirtti. İktidarın adım atmaması veya süreci sahiplenmemesi gibi bir gerçek var ve bu sürece dair haliyle güven veremeyebiliyor. Bu durum kendi tavrını Erdoğan’ın tutumuna göre belirleyen bir pozisyona itmedi mi CHP’yi? İktidarın adım atmadığı bir yerde CHP neyi zorlamalıydı muhalefet gereği?
 
 
Erdoğan’ın hala risk almamakta direnmesi gibi bir hakikat var. Elbette bunu, daha aktif olup cesaretle davranarak yapmak da mümkün. CHP komisyon kurulması sürecinde bu yolu seçmişti ama şimdi ofsayt taktiği uyguladı.  
 
Taktik yaklaşım, genel karakteri itibarıyla rakibinizin hamlelerine tabi olmanın baştan kabul edilmesi demek zaten. Bu açıdan bakıldığında, CHP’nin Erdoğan’ın süreci taktik bir oyun alanı gibi ele almasına, aynı biçimde cevap olarak değerlendirmek mümkün. Fakat bu konudaki oyun kurucunun rolü tartışılmadan CHP’nin eleştirilmesi, değerlendirme boşluğu yaratır. Çünkü buradaki taktik hamlenin bir yönü de sizin sorunuzda işaret ettiğiniz gibi Erdoğan’ın süreçle ilgili ikircikli tutumunu ifşa amacı taşıyor. Sürecin ilerlemesi için onayına ihtiyaç duyulduğu için, iyimserler ve iyimser olmak isteyenler için her türlü pozitif ayrımcılığa, kayırmaya, eleştiriden muaf tutulmasına karşı Erdoğan’ın hala risk almamakta direnmesi gibi bir hakikat var. Elbette bunu, daha aktif olup cesaretle davranarak yapmak da mümkün. CHP komisyon kurulması sürecinde bu yolu seçmişti ama şimdi ofsayt taktiği uyguladı.  
 
Murat Emir, CHP’nin kararını açıklarken, “Dün olduğu gibi bugün de barış ve çözüm için atılacak samimi adımların sonuna kadar destekçisiyiz” dedi. Kürt tarafı açısından bu aşamada atılacak somut adımlardan biri Komisyonun Öcalan’ı dinlemesi meselesiydi. Öcalan, İmralı Heyeti ve Hareket Yönetimi atılacak adımlardan biri olarak buna işaret ediyordu. CHP bu adımın karşısında durmuş olmuyor mu? Buradaki “samimi adım” meselesi neye göre belirleniyor?
 
Kürt kamuoyu açısından, somut bir anlamı olacak böyle bir eşiğin karşısında pozisyon alınmasının rahatsızlık yaratması gayet anlaşılır. Defalarca dile getirildiği gibi, böyle bir siyasi açılımın CHP’nin dahil olduğu bir zeminde yapılması, arzu edilen bir durumdu. Fakat yine de samimiyet testine sokulacak ilk ve ana aktörün CHP olduğunu düşünmüyorum. Haftalardır devam eden -Bahçeli’nin grup toplantısındaki restine kadar giden- İmralı tartışmalarında, bu görüşmenin lüzumuyla uyumlu bir tutuma yaklaşmayan Erdoğan, hem bu konuda hem de siyasi zemindeki genel tavrıyla meselenin başka bir bağlama taşınmasına neden oldu. Bir türlü somut adım atmadığı gibi komisyonda da somut adımı başkasına yükleyen (sadece tabi olma katılımına izin verme niyetli) iktidarı tartışmadan, hele hele Erdoğan’a teşekkür mecburiyetiyle başlayarak CHP’yi eleştirmek, süreç tartışmalarını bir yere götürmüyor.  
 
İmralı’ya gitmeme kararı Kürt kamuoyunda ve siyasetinde ciddi tepkiye neden olurken CHP, süreci desteklemeye devam edeceklerini belirtti. CHP açısından bu mümkün olur mu? Bu karar fiili olarak CHP’yi sürecin dışına atar mı?
 
Benzer bir tepkinin Erdoğan’ın “AKP, MHP ve DEM üçlü olarak yürümeye devam ederiz” dediği zamanda diğer mahallede oluştuğunu hatırlayalım. O zaman da DEM’i ve Kürt seçmeni muhalefetten aforoz edip iktidar ittifakına dahil etme heveslileri çıkmıştı. Burada önemli olan CHP’nin süreçte kalmasının CHP’ye faydası ya da zararı kadar, sürece faydası ve zararı açısından bakmak. İktidarın ama özellikle Erdoğan’ın CHP’yi süreçten ve aslında siyasetten atma hevesi gizli değil. Dolayısıyla Kürt kamuoyunun ilk duygusal reaksiyonu yatıştığında, aklı selimle yaklaştığında konuyu nasıl ele alacağını, sürecin hedefi ve ilerleme biçimi konusunda nasıl bir dengeyi tercih edeceğinin daha önemli olduğunu düşünüyorum. Erdoğan’ın yarattığı oldubittilerle başka aktörlerin birbiriyle ilişkisini yönetme tutumu, tek taraflı bir ihtiyatla çözülebilir veya mücadele edilebilir değil. CHP’nin taktik hamlesine dönük haklı eleştirileri bağlamından çıkarıp bir itmeye dönüştürmek ne kadar rasyonel?    
 
CHP kararı açıklarken, bu konuda milletin rızasının olmadığını söyledi. CHP İmralı’ya gitme kararı alsaydı eğer, tabanında ciddi bir tepki oluşur muydu?
 
 
CHP İmralı’ya gitme kararı alsaydı da çok büyük bir reaksiyon almayacağı fikrindeyim. Fakat CHP’nin sürecin içinde kalmasını iktidarın adımlarına pasif katılımdan daha etkili gösterme ihtiyacı olduğunu da görebiliyorum. 
 
Seçmen eğilimlerine dair spekülasyonlar, hem adımlarını meşrulaştırmak isteyen siyasetçilerin hem siyasi aktörleri belirli hamlelere zorlamak isteyenlerin çok başvurduğu argümanlar. CHP uzun bir süredir böyle bir baskının altında. Benzer bir tablo mecliste süreç komisyonu kurulurken de ortaya çıkmıştı. O zaman da CHP’nin komisyona katılmasının “siyaseten intihar” olacağını iddia edenler çıktı. Hatta mitinglere insan bulmakta zorlanacağını söyleyenler oldu. Ancak öyle olmadı. CHP kamuoyu beklendiği kadar yüksek bir reaksiyon vermedi. Şimdi de seçmen eğilimleri üzerinden yapılan bazı değerlendirmelerin kararda etkili olması ihtimali elbette var ama CHP resmi olarak ana itirazını bunun üzerine kurmadı. İmralı’ya gitme kararı alsaydı da çok büyük bir reaksiyon almayacağı fikrindeyim. Fakat CHP’nin sürecin içinde kalmasını iktidarın adımlarına pasif katılımdan daha etkili gösterme ihtiyacı olduğunu da görebiliyorum. 
 
CHP’nin İmralı’ya gitmemesi, partiyi destekleyen taban tarafından sürecin geneline dair bir çıkış olarak görülebilme riskini taşır mı?
 
Bu konuda epey hevesli bir kesim olduğu görülüyor. Bu eğilim CHP’yi etkilemeye çalışan tarafta da var, CHP ile ilişkiyi kesmeye yatkın olanlarda da. Yukarıda açıkladığım üzere CHP resmi olarak, sürece karşı bir tutum değişikliği ilan etmedi ama bu kararı -komisyon rövanşı- bir zafer olarak gören çevreler, abartılı sevinç hezeyanları yaşıyor. Aynı şekilde sürece sıcak olanlarda “zaten ne bekliyordunuz?” yaklaşımının tekrar popüler olduğu görülüyor. CHP yönetiminin tercihi, bu eğilimlerin ağırlığının artması yönünde görünmüyor. Fakat bu kararın CHP’nin süreçteki pozisyonunu nasıl etkileyeceği sadece onun tercihiyle oluşmayabilir? Diğer aktörlerin bu gelişmeyi değerlendirme biçimi ve alacakları tavır, CHP’nin süreçteki geleceğinde rol oynayacak. Yani CHP’yi buraya çekmeye çalışanlar kadar, itmeye çalışanlar da önemli. 
 
Abdullah Öcalan ve Kürt tarafı CHP’nin süreçte pozitif rol oynamasını önemli gördüklerini, bunu en çokta sürecin toplumsallaşması açısından önemli olduğunu vurguladı. CHP’nin bu kararının sürecin toplumsallaşmasına nasıl bir etkisi olur? Ya da olur mu?
 
Buradaki asıl sıkıntı Kürt siyaseti kamuoyu veya Öcalan’ın tercih ve tutumundan ziyade, müzakerenin iktidar tarafının sürecin toplumsallaşması ve bu bağlamda CHP’nin dahil edilmesiyle ilgili tutumundan kaynaklanıyor. Erdoğan’ın hatta başlangıç noktasında “Kürt sorunu yok” diyen Bahçeli, sürecin toplumsallaşması ve siyasallaşması konusuna hayli mesafeli durdular. Hatta önceki süreçten farklı olarak kapalı ve elitler arası bir müzakere olarak yürümesini tercih ettiler. Hala da sürecin bir halkla ilişkiler stratejisi yok. Demirtaş’ın hapishanede kaleme aldığı, bazı somut önerilerle “kardeşlik” temasını öne çıkarmayı önerdiği yazısını da buna bir eleştiri sayabiliriz. Bir parantez açarak Bahçeli’nin de bir aşamada, bunun sürecin hızına olumsuz etkisini gördüğünü ve başka öncelik sorunları yüzünden -çatlak olarak yorumlanan- farklı bir tavra yöneldiği söylenebilir. Dolayısıyla CHP’nin bu kararının sürecin toplumsallaşması veya siyasallaşmasına negatif etkisi olduğu söylenebilir ama belirleyici olan ana faktör olduğu iddia edilemez. 
 
Bu karar CHP’nin Kürtlerle ilişkisini nasıl etkiler? CHP’nin İmralı’daki görüşmeye üye vermemesi, siyasette yeni bir dönemin kapılarını açacağına dair değerlendirmeler yapılıyor. Sizce de böyle mi? Neden?
 
 
Süreçle ilgili büyük bir ikna ve inandırıcılık çabasına girilmemiş olsa bile, “bu sefer olsun artık” ruh hali, elbette Kürt kamuoyunda çok güçlü. Böyle olunca, Kürt kamuoyunda CHP’ye sıcak olanlar da soğuk duranlar da, bu karardan ciddi biçimde etkilenecektir.
 
Kamuoyu Türkiye’deki siyasi pratiğin özeliklerinden dolayı duygusal reaksiyonlara daha yatkın hale geldi. Uzun yıllara yayılan derin ve kronik sorunların yarattığı yorgunluk, negatif gelişmelere daha duyarlı hale getiriyor. Süreçle ilgili büyük bir ikna ve inandırıcılık çabasına girilmemiş olsa bile, “bu sefer olsun artık” ruh hali, elbette Kürt kamuoyunda çok güçlü. Böyle olunca, Kürt kamuoyunda CHP’ye sıcak olanlar da soğuk duranlar da, bu karardan ciddi biçimde etkilenecektir. Bu etkinin büyümesi ya da azaltılması konusunda da muhtemelen yoğun çabalar izleyeceğiz. Kurumsal aktörlerin verecekleri tepkiler de önemli olacak. Ancak bu aşamanın, bütün kartların yeniden dağıtılacağı yeni bir döneme girilen nokta olup olmayacağını söylemek için henüz çok erken. Ben bu açıdan isabetli olup olmadığı tartışılabilecek olsa bile çok yüksek çıkarımlar ileri sürmenin erken ve en kötü etkilerden biri olacağını düşünüyorum. 
 
MA / Diren Yurtsever
 

Diğer başlıklar

10:26 Sakarya'da zehirlenen tutuklu sayısı 171'e yükseldi
10:22 Agirî'de 'güvenlikçi' adımlar: Barış sürecinin ruhuna ters düşüyor
10:07 Jin dergi 25 Kasım’ı kapağına taşıdı
09:34 Yeni Yol'a 'İmralı' müdahalesi mi yapıldı?
09:30 Özel Okmeydanı Hastanesi çalışanları: Hakkımızı alana kadar mücadele edeceğiz
09:29 ‘Kadın katliamları dosyaları 'şüpheli ölüm' denilerek kapatılıyor’
09:28 Halktan Sezgin Tanrıkulu’na: Amed sokaklarına girmemeli
09:26 KESK’in bölge mitingine katılan emekçiler: Halktan yana bütçe istiyoruz
09:25 Adliye bahçesinde işlenen bir cinayetin anatomisi
09:23 Gazeteci Can: CHP İmralı’ya gitseydi tabanından büyük bir reaksiyon almayacaktı
09:20 Hurda metallerin dönüşümü: Sanat bir zihin meselesi
09:19 Yoksulluk, güvencesizlik ve şiddet zincirinde yaşam mücadelesi
09:17 Türkiye'de COP31 için alternatif zirve hedefi
09:13 Mahkeme Trump'un 'hızlı sınır dışı' talebini reddetti
09:12 Jinwar ‘kadın kentleri’ne ışık tutuyor
09:04 MA’ya konuşan Mazlûm Ebdî: QSD’nin katılımı Suriye ordusunu güçlendirir, huzur getirir
09:00 23 KASIM 2025 GÜNDEMİ
22/11/2025
23:27 İşkenceyle katledilen Kendirci'nin dosyasına gizlilik kararı getirildi
23:22 Hamburg’da Bîra Sûrê belgeseline ödül
23:17 31 yıl sonra tahliye olan Karatay memleketinde karşılandı
22:55 Riha'da yaşanan 2 ayrı kazada 2 kişi öldü
22:51 Riha’da engelli bakım merkezinde yangın: 1 çocuk yaşamını yitirdi
20:34 Türkiye Kobanê’de çiftçilere ateş açtı
19:44 Kılıçdaroğlu'ndan CHP’nin İmralı kararına tepki: Tarihin doğru tarafında olmak cesaret ister
19:11 25 Kasım etkinliklerinde birlikte mücadele vurgusu
18:39 Tülay Hatimoğulları: Komisyon tarihi bir karar aldı
18:35 Kadınlar katledilmek istenen Yasemin D.'yi ziyaret etti
18:29 Kadın tutsakların çizimleri sanatseverlerle buluştu
18:19 Özel: Komisyonda aldığımız karardan dönmeyeceğiz
17:32 Şax’ta Kadın Yaşam merkezi açıldı
17:29 Ekmek, toprak, adalet mitingi: Ekolojik saldırıya karşı kendimizi korumak zorundayız
17:17 25 Kasım kapsamında medyanın dili tartışıldı
17:10 Halide Türkoğlu: Kadınlar barış ısrarını sürdürmeli
17:02 Ekoloji Kervanı Kuzey Ege'de
16:36 Amedspor maçında Jîna Emînî’nin koreografisi açıldı
16:22 Wan’da Burak Ercan kararı protesto edildi
15:43 Emekçiler bütçe taleplerini açıkladı
15:35 Şevket Epözdemir katledilişinin 32’nci yılında anıldı
15:30 KESK’ten bölge mitingi: Bütçe emeğe ve barışa ayrılmalı
15:23 Pervin Buldan'dan partilere: Çözümün gelişmesi için herkes elini taşın altına koymalı
15:01 Dêrsim Emek ve Demokrasi Platformu: Halkın iradesi derhal teslim edilmeli
14:52 İSKİ’den su tüketimi uyarısı
14:45 Kadınlara yönelik cezaevindeki şiddet tartışıldı
14:22 Hasta tutsakların tahliyesi talep edildi
14:09 Wan’da Çocuk Hakları Dayanışma Ağı kuruldu
14:02 Katledilen ve kaybedilen kadınlar için adalet istendi
13:57 Bakırhan: ‘Şununla oturmam’ diyenler barış istemiyor, bunu da bir yere not ettik!
13:31 Yeni Yol Grubu İmralı'ya gidecek heyete üye vermeyecek
13:09 Cumartesi Anneleri: 45 yıldır Hayrettin Eren’in nerede olduğunu soruyoruz
12:57 Abdullah Öcalan: Hukukun yeniden inşa edilmesi bir gerekliliktir
12:42 Bozkurt ve Akgül’ün taziyesine kitlesel ziyaret
12:37 Mansur Yavaş ve özel kalem müdürü hakkında soruşturma izni
12:31 DEM Parti Mersin’de gazetecilerle bir araya geldi
12:26 Bahis soruşturmasında 149 hakemin kariyeri sona erdi
12:25 Değer Artış Payı Uygulama Yönetmeliği değiştirildi
12:24 Tülay Hatimoğulları: Hiç kimsenin çözümden kaçma lüksü yoktur
12:11 Siyaset Bilimci Aksoyoğlu: CHP’nin tutsak edildiği bir siyaseti izledik
11:35 DBP: Çözüm iradesini yok saymak, barış ve eşitlik taleplerinin inkârdır
10:33 Mazlûm Ebdî’den MA’ya önemli değerlendirmeler
10:12 Komisyonun İmralı’ya gitme kararını gazeteler nasıl gördü?
09:55 Kaybeden Kürtler değil CHP olacak
09:49 Dêrsim Belediyesi’nde kayyımın 1 yılı: Bina ve arsalar satılığa çıkarıldı
09:44 Rojava Film Festivali’ne katılan Ott: Burası Ortadoğu’ya örnek olabilir
09:31 Amed sokakları: CHP çözüm istemiyor
09:27 TTB süreç için çalışmalar yapacak: Hekimler süreci desteklemeli
09:27 Semsûr'da depremzedeler oldukları yerde!
09:24 Bulancak Sanat Tiyatrosu, 38 yıldır sahnede
09:07 Şikayete rağmen çocuk istismarı davasında soruşturma tamamlanmıyor!
09:06 Yoksullaşmanın fotoğrafı: Kirasını ödemek için eşyalarını satıyorlar
09:04 KESK Wan’da bölge mitingi düzenliyor
09:04 Wan'da uyuşturucuya karşı ortak mücadele hattı kuruluyor
09:02 Filistinli kadınlar 'acıma' değil adalet istiyor
09:01 'Barış sürecinde hasta mahpusların tahliyesi sağlanmalı'
09:00 İmralı ziyaretinde hangi başlıklar masada olacak?
09:00 22 KASIM 2025 GÜNDEMİ
08:30 Belen'de 7 katlı binada yangın: 2 ölü
21/11/2025
22:56 İspanya’da 3 madenci göçük altında kaldı
22:53 Bütçe görüşmeleri: Agirî'de doktor yok, doğan çocuklar ölüyor
22:39 Humus’ta kaçırılan Alevi gençler katledildi
22:36 Bangladeş’in başkenti Dakka’da deprem
22:32 Mazlum Ebdî, Şêx Mani El Cerba ile bir araya geldi
22:29 Kayyımın TELE1'de 32 kişiyi işten çıkardığı iddiası
22:25 29 öğrenci zehirlenme şüphesiyle hastaneye kaldırıldı
22:01 AKP'den Hüseyin Yaman İmralı'ya gidecek
21:53 Böcek ailesinin kaldığı otelin sahibi ve çalışanı tutuklandı
21:51 Çiğdem Açlan'ın cenazesi köyünde toprağa verildi
21:44 Tülay Hatimoğulları: Kalıcı barışın tek yolu örgütlenmek
21:18 İsrail katlettiği Filistinli'nin cenazesini alıkoydu
21:15 'Sağlık hizmetlerinin 3'te 1'i özel sektöre devredilmiş durumda'
20:57 CHP PM üyesi Fırat: Parti yönetimimiz tarihsel bir hataya düşmüştür
20:24 Aynı firmanın ilaçlaması bir çocuğun ölümüne de neden olmuş
20:16 Şişli'de 25 kişi zehirlenme şüphesiyle hastaneye başvurdu
20:11 'Şüpheli kadın ve çocuk ölümleri aydınlatılsın'
20:06 Temel: CHP stratejik bir hata yapmıştır
19:44 Kadınlar, şartlı tahliyelerin engellenmesini protesto etti
19:35 Amed’de trafik kazası
19:29 Geçiş Hükümeti Reqa’yı Dêrazor’a bağlayan yolu kapattı
19:26 Zaxo Spor taraftarlarından Amedspor’a ziyaret
19:22 Pervin Buldan: Komisyonun İmralı kararıyla daha emin adımlarla yürüyeceğiz
18:47 223 işçinin eylemi devam ediyor
18:45 SRK inşaat, ajansımızı tehdit etti
18:38 ÖGB, Anadolu Üniversitesi öğrencilerine saldırdı
18:23 Murat Çepni: Öcalan’la görüşmek olmazsa olmazdır
18:21 TJA’dan fail Burak Ercan’ın beraat etmesine tepki
18:17 İmralı'ya dört kişilik heyet gidecek
18:12 Ahmet Faruk Ünsal: CHP büyük bir siyasi hata yaptı
18:07 İskender Bayhan: CHP'nin İmralı heyetinde olmaması ciddi bir eksikliktir
18:02 Wanlılar: CHP tarihi bir hata yaptı, kaybedecek
17:55 UNICEF: Ateşkese rağmen İsrail 72 çocuğu katletti
17:37 Bayındır: CHP toplumun sesine kulak vermedi
17:33 DEM Parti'den ilk açıklama: Görüşme kader niteliğinde, mesafeli yaklaşımlar üzüntü verici
17:24 SYKP Eş Genel Başkanı Titiz: CHP kararını gözden geçirsin
17:19 Tülay Hatimoğulları'ndan, hayatını kaybeden işçilerin ailelerine ziyaret
17:12 Bayındır'dan Göktayi ailesine taziye ziyareti
17:06 CHP’nin kararına tepki yağdı
17:01 YSP Eş Genel Sözcüsü: Kürt halkı bunu unutmayacak
16:59 CHP'nin İmralı kararının arkasında İmamoğlu mu var?
16:53 Komisyon'un hafta başında Abdullah Öcalan ile görüşmesi bekleniyor
16:45 İşkence ile katledilen çocuk işçi için yürüyüş
16:40 Komisyon Abdullah Öcalan ile görüşme kararı aldı
16:39 Eren Keskin: CHP’nin davranışı kabul edilemez
16:26 Komisyonda İmralı oylaması başladı
16:20 Agirî’de Sırrı Süreyya Önder Parkı açıldı
16:15 Gülistan Kılıç Koçyiğit: Kürt halkı not ediyor
Ahmet Şık: İmralı’ya gidilmeli, gerekirse Kandil’e gidilmeli
15:47 Bakırhan’dan CHP’ye: İktidar karşıtlığını çözüm karşıtlığına dönüştürmeye çalışıyor
15:45 CHP süreci sabote etmeyi sürdürüyor: Toplantıyı terk ettiler
15:35 Aydın: Karar hem Türkiye demokrasisi hem de CHP açısından sorunlara yol açar
14:28 CHP'li Emir: İmralı'ya temsilci göndermeyeceğiz
14:18 Meclis komisyonu İmralı ziyareti gündemiyle toplandı
14:11 Kadınlar devlet-erkek şiddetine karşı alanlarda
13:53 MHP’li Yıldız: İmralı’ya ben gideceğim
13:33 KESK’ten 22 Kasım mitingine çağrı
13:31 Özel: Demokratik siyasetin önünün açılmasını savunuyoruz
13:30 Kurtulmuş parti koordinatörleri ile bir araya geldi
13:29 İHD Çocuk Hak İhlali Raporu: Bir yılda en az 192 hak ihlali
13:28 Kadını katletmek isteyen fail tutuklandı
13:09 CHP’nin kurultayda oylanacak parti programında neler var?
13:04 Riha'nın Ape Melle'si son yolculuğuna uğurlandı
12:58 Uğur Kaymaz ve babası mezarları başında anıldı
12:26 Kurtulmuş partilerin koordinatörleriyle bir araya gelecek
12:20 Ankara Tiyatro Festivali başlıyor
11:39 İstanbul’da sahte reçete soruşturması
11:21 Netleşme zamanı
10:31 Katılımcı Bütçe programında Komisyon Süreci’ne geçildi
10:06 Çetin Lodi: Yazarlar barış taleplerini yükseltmeli
10:03 EMEP Genel Başkanı Aslan: Sosyalist partiler tabanlarını sürece hazırlamalı
09:57 Îlham Ehmed ajansımıza konuştu: Genel bir çözüme açığız, Türkiye ile ortak çıkarlarımız var
09:47 Türkiye Riknaddin'de neyi amaçlıyor?
09:38 Ceza hukukçusu Kanar: ‘Geçiş yasaları’ kapsamında köklü reformlar yapılmalı
09:34 DSİ’nin ‘işletmede’ dediği baraj 6 yıl sonra yapılmış